Medineweb Forum/Huzur Adresi

Medineweb Forum/Huzur Adresi (https://www.forum.medineweb.net/)
-   Adap-Edep-Ahlak (https://www.forum.medineweb.net/653-adap-edep-ahlak)
-   -   Riya (Gösteriş) Haramdır (https://www.forum.medineweb.net/adap-edep-ahlak/22740-riya-gosteris-haramdir.html)

MusabBinumeyr 11 Ağustos 2012 20:01

Riya (Gösteriş) Haramdır
 
Dinin esası, Allah’ın varlık ve birliğini, hâkimiyet ve kudretini kabul edip, hareket ve davranışlarını O’nun rızasına uygun şekilde düzenlemeye çalışmaktır. Yani iyi bir insan ve iyi bir kul olmaktır. Gerçek kulluk her işte ihlâs ve samimiyeti gerektirir. O halde ihlâs nedir? Varlığı ile davranışlara değer katan ihlâs; riya, gösteriş ve şirkten kaçınmak demektir.
Bir şeyi Allah için, sadece Allah’ın hoşnutluğu için yapmaktır. Bütün ibadet ve davranışlarımızda, başka maksatla değil, sadece ve sadece Allah rızasını ölçü olarak almaktır. Yapılan bütün işlerin başlangıç noktası niyettir. Niyet, bir işte güdülen maksat ve gaye demektir ve ihlâsın göstergesidir.
İşte, ihlâsın tersi olan ve yapılan işlerin insanlara gösteriş ve kendini beğendirmek amacıyla yapılması anlamına gelen riya, günümüzde insanlar arasında çok yaygın hâle gelen manevî hastalıklardan biridir.Riya, iş, söz ve davranışlarda gösterişe yer verme; bir iyiliği veya bir ameli Allah’ın rızasını kazanmak niyetiyle değil, insanların beğenisi için yapmaktır. Riya, kulun Allah’a itaat ederken kullara yaranmak istemesidir.

Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
‘Sizin müptela olmanızdan korktuğum şeylerin en korkuncu küçük şirktir!’
Sahabeler sordular:
−Ey Allah’ın Rasulü! Küçük şirk nedir?
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

−‘Riyadır’
dedi ve şöyle devam etti:

−‘Allah-u Teâlâ amellerine göre kullara karşılık vereceği gün, riyakârlara şöyle buyuracak:
–Dünyada kendilerine gösteriş yaptıklarınıza gidin. Hele bir bakın onlarda hayır namına bir şey bulabilecek misiniz? O riyakârlara böyle denilmesinin sebebi dünyada amellerinin hile aldatmaca oluşudur. Ahirette de öyle bir karşılık bulurlar’ dedi.”
Nitekim bu hususu Allah (Azze ve Celle) şöyle belirtiyor:

“Şüphesiz münafıklar akıllarınca Allah’a oyun etmek isterler. Hâlbuki O, onların oyunlarını başlarına geçirendir.”
Nisa 142

Yani onların amellerine karşılık vereceği ecir aldatmaca olacaktır. Yaptıklarını sevabını boşa çıkarır. Allah (Azze ve Celle) onlara der ki: “Kendileri için gayret ettiğiniz kimselere gidiniz. Zira katımda size sevap yoktur.”
Çünkü yapılan amel Allah (Azze ve Celle) için değildir. Amelin sevap getirmesi için Allah (Azze ve Celle) için halis olması gerekir. Bir başkası görsün diye yapılan amele ortaklık girer, şirk olur. Allah-u Teala ise şirkten münezzehtir.
Ebu Hureyre (Radiyallahu Anh)’ın nakline göre bir hadisi kutsi de şöyle buyrulmuştur:
“Ben şirkten müstağniyim. Ben, benden başkası için yapılan işten uzağım. Kim ki, işlediği bir amelde başkasını ortak ederse ben o amelin dışındayım.”
Allah-u Teâlâ kendi zatı için halis olamayan ibadeti kabul buyurmaz. Ahirette o amel sahibinin alacağı yoktur. Allah (Azze ve Celle) şöyle buyuruyor:

“Bir kimse yaptığı ameline karşılık dünyalık ister de ahiret sevabını beklemezse dünyada iken dünya ****ından istediğimize istediğimiz kadarını veririz. Sonra hem kendi kendini ayıplayarak hem de başkasının kötülemesini duyarak Allah’ın rahmetinde kovulmuş olarak cehenneme atarız.”
İsra

Bundan sonraki ayette ise Allah (Azze ve Celle) şöyle buyrulmuştur:
“Bir kimse de mümin olarak ahireti ister ve onun için çalışırsa…” Yani Allah rızası için ahiret amellerinden bir ameli halis niyetle yaparsa bu kimselerin amelleri makbuldür.
Allah Allah (Azze ve Celle) bu ayeti kerimlerde bize açıkça şunu bildiriyor: bir kimse Allah rızası dışındakilere göre amel ederse onun için ahirette sevap yoktur, yeri cehennemdir.
Allah rızası için amel edenlere ise, amellerinin kabul edilmesi vardır ki bu onlara yeter.
Yine bir kimse yaptığı amelle Yüce Allah’ın rızası dışında bir şey dilerse onun amelinin karşılığı yorgunluk ve sıkıntı çekmekten başka bir şey değildir.
Ebu Hureyre (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
Allah Rasulü (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

‘Nice oruç tutanlar vardır ki oruçlarından yanına kar kalan, sadece açlık ve susuzluktur’ buyurdu.”
Bu hadisten anlaşıldığı üzere tutulan oruçtan kılınan namazdan Allah (Azze ve Celle)’nin rızası değil de birilerinin görmesi ne dindar insan demesi ise ona verilecek hiç bir sevap yoktur.
İbadetler bütün olarak Allah (Azze ve Celle) için olmayınca riya bölümüne girer riyakâr için ulemanın verdiği şu misal uygun ve münasiptir:
İbadetini görülsün ve duyulsun diye yapan kimse şuna benzer, biri pazara çıkar kesesine çakıl taşları doldurur onun bu haline bakan halk şöyle der: şu adama bakın nasıl da kesesini doldurmuş.
O kesenin içinde taş olduğunu halk bilmez. O kimseye de halkın sözünden başka hiçbir fayda kalmaz. O kesesindekilerle gidip bir şeyler almak istese hiçbir şey vermezler.
İşte riyakârın görsünler duysunlar diye iş yapanların hali budur. Halkın sözünden başka hiçbir menfaati olmaz bu insanların.

Bu manaya işareten Rabbimiz (Azze ve Celle) şöyle buyuruyor:
“Onların yaptıkları işlerden her birini ele alırız, onu saçılmış zerreler haline getiririz.” Allah (Azze ve Celle) rızası için yapmadıkları amellerin sevabını iptal ettik güneş ışığında görülen dağınık zerreler haline getirdik.
Semir Asbahi Medine’ye gitmiş orada bir zatı görmüş. Bakmış ki herkes onun etrafında. Sonrasını kendisi şöyle atlatıyor:
−Bu zat kimdir diye sordum.
−Ebu Hureyre (Radiyallahu Anh)’dır dediler. Yanına yaklaştım halkla sohbet ediyordu, konuşma bitti. Halk dağıldı. Bu fırsattan faydalanmak istedim ve ona şöyle dedim:
−Allah (Azze ve Celle) hayrını artırsın bana Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’den duyduğun bir hadisi anlat. Ama onu bizzat söylemiş olmalı ayrıca ondaki manayı sana belirtmiş olmalı. Bunu üzerine Ebu Hureyre (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
−Otur, Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’in bana söylemiş olduğu bir hadisi sana anlatayım. Orada yalnız ikimizdik başka kimse yoktu. Bundan sonra Hureyre (Radiyallahu Anh) titredi, ürperdi baygın düştü. O haliyle az kaldı sonra ayıldı. Elini yüzüne sürdü ve şöyle dedi:
−Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’in bana söylediği bir hadisi sana anlatacağım. Bunu söyledikten sonra yine titredi ürperdi dalıp gitti. Bu dalgınlığı biraz uzun sürdü. Ayıldıktan sonra yüzünü sildi ve şöyle dedi:
−Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
−‘Allah Tebâreke ve Teâlâ kıyamet günü yarattıkları arasında hüküm verecektir. O mahkemeye her ümmet toplu olarak gelir. O mahkemeye ilk davet edilen şunlardır: Kuran hafızı, çok mal sahibi ve Allah yolunda şehid olan.
Allah-u Teâlâ Kuran hafızına sorar:
−Nebime gönderilen sana öğretilmedi mi?
−Evet, Ya Rabbi öğretildi diyince şöyle buyurur:
−O halde öğrendiğinle ne gibi bir amel işledin? Şu cevabı verir:
−Gece gündüz onu okudum.
Bunun üzerine Allah-u Teâlâ şöyle buyurur:
−Yalan söylüyorsun.
Melekler de şöyle derler:
−Yalan söylüyorsun. Sen güzel Kur’an okuyor desinler diye yaptın. Nitekim öyle denildi.
Bundan sonra mal sahibine sorulur:
−Sana verdiğim malla ne gibi bir amel işledin?
Der ki:
−Ben akrabalarıma götürdüm, onlara ve başkalarına sadaka verdim.
Bunu üzerine Allah-u Teâlâ:
−Yalan söylüyorsun buyurur.
Sonra da melekler:
−Yalan söylüyorsun. Sen eli açık cömert denilmesi için yaptın o işleri. Nitekim öyle denildi.
Bundan sonra Allah yolunda öldürülen getirilir ve sorulur:
−Sen niçin öldürüldün?
Der ki:
−Senin yolunda cihad ettim ve öldürüldüm.
Allah-u Teâlâ şöyle buyurur:
−Yalan söylüyorsun.
Melekler de şöyle derler:
−Yalan söylüyorsun. Sen, kendine kahraman denilmesi için savaştın. Nitekim öyle denildi.’
Ebu Hureyre (Radiyallahu Anh) diyor ki:
−Bundan sonra Allah rasulü (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) ellerini dizlerime vurdu ve:
−‘Ebu Hureyre, anlatılan bu zümre kıyamet günü Allah’ın ilk cehenneme atacağı kimselerdir’ buyurdu.”
Zünnûn Mısri’ye sorarlar:
−İnsan Allah’ın halis kullarından olduğunu nasıl anlar.
Şöyle cevap verir:

−İnsan bu durumu dört şeyle bilir:
1) Rahatı terk edebiliyorsa,
2) Az da olsa elindeki imkânlar ölçüsünde verebiliyorsa,
3) Maddi durumunun kötüye gitmesi kendisini üzmüyorsa,
4) Övülmesi ya da kötülenmesi kendisi için eşitse.
Abdullah ibni Abbas (Radiyallahu Anhuma)’nın naklettiğine göre Allah Rasulü (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur:
‘Allah-u Teâlâ cenneti yarattığı zaman öyle bir yarattı ki, onda bulunan şeyleri hiçbir göz görmemiştir, kulak duymamıştır, hiçbir insanın hayaline gelmeyecek nimetler vardır. Sonra Allah-u Teâlâ cennete konuş buyurdu. Bunun üzerine adn cenneti üç defa ‘muhakkak müminler felaha ermişlerdir’ dedi.
Sonra şöyle dedi:

−Ben riyakârlara, münafıklara ve cimrilere haramım.’
Ali (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
“Riyakârın dört alameti vardır:
1) Yalnız kalınca amellere tembellik gösterir,
2) Halk arasında neşelidir,
3) Övülünce amelini artırır,
4) Yerilince amelini azaltır.”
Yani riyakârın ameli insanların bakış açısına bağlıdır. Allah muhafaza
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’e şöyle sordu:
−Ya Rasulallah! Hangi davranış ve hareketler bizi kurtuluşa götürür?
Allah Rasulü (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şu cevabı verdi:
−‘Allah’ı aldatmamak.’
Sahabe sordu:
−Allah nasıl aldatılabilir ki?
Allah Rasulü (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
−‘Allah’ın emirlerinden birini yerine getirirsin fakat ondan başkasının iltifatını yani onun rızasında başkasının başka bir şey dilersin.’
Sonra Allah Rasulü (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
−‘Riyadan sakınınız! Çünkü riyakâr öbür âlemde halkın gözü önünde şu dört sıfatla çağrılır:
Ey kâfir! Ey facir! Ey zalim! Ey şaşkın! Amelin boşa gitti. Ecrin iptal edildi. Bugün sana nasip yoktur. Ey hilekâr kim için amel etmişsen ecrini git ondan iste.’


SAAT: 20:15

vBulletin® Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.

User Alert System provided by Advanced User Tagging v3.2.6 (Lite) - vBulletin Mods & Addons Copyright © 2024 DragonByte Technologies Ltd.


1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234 235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260 261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286 287 288 289 290 291 292 293 294 295 296 297 298 299 300 301 302 303 304 305 306