RE: Konuşma Adabı Müslüman, özür dilemek zorunda kalacağı bir sözü söylememelidir. (İbn-i Mâce, Zühd, 15) Hep güzel söz söylemelidir. Cenâb-ı Hak;“Kullarıma söyle, en güzel sözü söylesinler!” buyurur. (el-İsrâ 17/53) Güzel bir söz sadaka yerine geçer ve insan onunla da cehennemden korunabilir. (Müslim, Zekât, 68) Yerinde ve zamanında söz söylemelidir. Meşhûrî’nin dediği gibi; “Âkilân tâ söz mahallin bulmadıkça söylemez!” Lüzumsuz sözlerle meşgul olmak fâsıklık ve dalâlet olarak nitelendirilmektedir. (Lokmân, 6; el-Mü’minûn, 3) Bilgiçlik taslama ve kendini başkalarına üstün gösterme niyetiyle yapmacık konuşmalarda bulunmak veya insanların anlayamadıkları kelimelerle onlara hitap etmek şiddetle yasaklanmıştır. (Ebû Dâvûd, Edeb, 94) Boş ve bâtıl mânalar ihtiva eden zorlama şiirimsilik ve secili konuşma da hoş görülmemiştir.İki kişinin, yanlarında bulunan üçüncü kişiyi dışlayarak aralarında fısıldaşmaları yasaklanmıştır. Rasûl-i Ekrem Efendimiz; “böyle bir tavrın, yalnız kalan kimsenin üzülmesine sebep olabileceğini” belirtmektedir. (Buhârî, İsti’zân, 47) Gelecekle ilgili konuşurken “İnşaAllâh” demek, konuşma ile alâkalı bir diğer edeb kâidesidir. (el-Kehf 18/23-24) Kadınlar, erkeklerle konuşurken yumuşak, cilveli ve çekici bir tarzda konuşmamalı ki kalbinde hastalık bulunan kimse tamah etmesin, fesâda sürüklenmesin. (el-Ahzâb, 32) Konuşma ve tavırlarda erkeklerin kadınlara, kadınların erkeklere benzemeye çalışması da haram kılınmıştır.Allah’a ve âhiret gününe iman eden kimse ya faydalı söz söylemeli veya susmalıdır. (Müslim, Îmân 77) Hatta yerine göre konuşmanın ve susmanın eşit bir durum arzetmesi halinde, susmak sünnettir. Çünkü mübah bir söz bile bazen haram veya mekruh bir durumla neticelenebilir.Nasihat eden bir kimse, belli bir şahsı hedef almamalı, tıpkı Peygamber Efendimiz’in yaptığı gibi umumî konuşmalıdır. Hâsılı Rasûl-i Ekrem Efendimiz şöyle buyurur:“Kim bana iki çenesi arasındaki (dili) ile iffet ve nâmusunu koruma sözü verirse, ben de ona cennet sözü veririm.” (Buhârî, Rikâk, 23) |
RE: Konuşma Adabı Ebedî Saâdet Rehberimiz Hz. Muhammed Mustafâ (s.a.v) Nasıl Konuşurdu? Zarûret olmaksızın ve sevâbını umduğu meseleler hâricinde konuşmazdı. Konuşması Müslümanlara faydalı olacak, onları birbirine ısındıracak, aralarındaki tefrikayı ve soğukluğu giderecekse konuşurdu. Konuşma hâlinin zikir olmasına dikkat ederdi. Yüksek sesle konuştuğu asla görülmezdi. Kısa ve özlü konuşur, sözü lüzumsuz yere uzatmazdı. Şakalaşırdı; fakat haktan başka bir şey söylemezdi. Konuşması son derece tatlı ve gönül okşayıcı, kelimeleri net, ne fazla ne de eksik idi. Tane tane konuşur, her cümlesi dinleyenler tarafından rahatça anlaşılırdı. O, vurgulamak istediği bir sözü üç defa tekrarlardı. Biriyle konuştuğunda, yalnız başıyla değil bütün vücuduyla ona yönelirdi. |
RE: Konuşma Adabı bu konu çok yerinde bir konu..müslümanların islamı kabullenmesiyle edep adap anlamında imza,onay veriyor demektir. sav in ahlakı sorulduğunda :siz kuranı okumazmısınız cevabı ne manidardır.islam güzel ahlaktır.konumuza bağlı olarak güzel edepli konuşabilmektir.konuşurken edep adap saygıdan ödün vermemektir.yazılması gereken bilgileri kardeşimiz zaten detaylıca anlatmış sağolsun.bu yazılanların okumakla kalmamasını cenabı haktan niyaz ediyoruz.bizi gören biri:"bu müslümandır"diyebilmelidir. ... |
RE: Konuşma Adabı Allah senden razı olsun kardeşim. gerçekten çok yerinde bir konu hocamın dediği gibi... ve herşey da gayet güzel bir şekilde anlatılmış konu ile ilgili olarak... ""Kuran ahlakı ile ahlaklanmış bir kimse"" işte tüm mesele budur.... selam ve dua ile kardeşim.. |
RE: Konuşma Adabı tüm ibadetlerin amacını araştırın..hepsinde ortak amaç gaye AHLAK. |
Cvp: Konuşma Adabı KONUŞMA ADABI Şahsımıza karşı vazifelerimizden biri de dilimizi terbiye ve ıslah etmektir. İnsan iyi ve kötü bir çok şeyi dilinden bulur. Birçok insan dili sebebiyle en büyük musibetlere uğramışlardır. İnsanları cehenneme sürükleyip götüren de dilleridir, ¥ Söylediği sözün nereye varacağını, düşünmek, ¥ Dünya ve ahiret için faydası olmayan sözleri söylememek, ¥ Sözleriyle kimsenin gönlünü kırmamak, ¥ Musibet ve felaket getireceğinden korktuğu şeyi söylememek, ¥ Konuşurken başkasının sözünü kesmemek, ¥ Bir insanı över veya yererken aşırı gitmemek, ¥ Büyüklerin yanında yüksek sesle konuşmamak,, ¥ Boşboğazlık, gevezelik etmemek, ¥ Söylerken ağzını eğip büzmemek, avurt çatlatmamak, ustalık, bilgiçlik satmamak, ¥ Konuşurken karşısındakini hiçe sayarak ukalalık yapmamak, onun sözlerinde ayıp ve kusur aramamak, ¥ Dilini la'nete, küfüre ve kaba konuşmaya alıştırmamak, ¥ Kendisine verilmiş bir sırrı başkasına söylememek, ¥ Yalan yere bir söz vermemek, yapamayacağı bir şeyi söylememek, ¥ Yalan söylemekten, yeminden, gıybet etmekten, koğuculuktan sakınmak, ¥ Başkalarıyla alay etmemek, kimseye kötü bir ad takmamak, Söz söylerken güzel söylemek, kabalık yapmamak, karşısındakilerin halini gözetmek, dokunacak sözlerden ve tasavvurlardan sakınmak müslümanın vazifesidir. Kur'an-ı Kerim yedi çeşit insanın peşinden gitmeyi, onları dinlemeyi yasak etmiştir. 1- Doğruya ve yalana çok yemin eden, 2- Fikir ve düşüncesi düşük olan, 3- Şuna buna söven, la'net eden, daima kusur ve ayıp araştıran, 4- Bir yerde konuşulan şeyleri başkalarına taşıyan, 5- Cimri ve son derece sıkı olan ve insanları iyilikten çeviren, 6- Hakkı tanımayan ve mütecaviz olan |
RE: Konuşma Adabı Konuşmak, insanlar arasındaki iletişimi, muhabbeti ve anlaşıp kaynaşmayı sağlayan büyük bir ilâhî lutuftur. Yani insanlar duygu ve düşüncelerini, arzu ve taleplerini çoğu kez konuşarak ifâde ederler. Bir kimsenin kullandığı dil ve üslûb, onu hayatta başarılı kılabildiği gibi hüsrâna da uğratabilir. Hatta kişinin dilini muhafaza etmesi, cenneti elde etme vesileleri arasında zikredilmiştir. Resûl-i Ekrem Efendimiz buyuruyor ki: “Kim bana iki çenesi arasındaki (dili) ile iffet ve nâmusunu koruma sözü verirse, ben de ona cennet sözü veririm. ” (Buhârî, Rikâk, 23) Bir başka hadis-i şerîf'te “En faziletli kimdir?” sorusuna Resûlullâh -sallallâhu aleyhi ve sellem-: “Dilinden ve elinden Müslümanların emniyette olduğu kimsedir.” mukâbelesinde bulunmuştur. (Buhârî, İmân, 4-5) Fahr-i |
ALLAHû Teâla (cc)'nın insanlara verdiği nimetlerin başında; duygu ve düşüncelerini anlatabilme kaabiliyeti gelir. Nitekim Rahman Sûresi'ndeki "Allemehû'l Beyan" (konuşmayı o öğretti) hükmü; söz söyleme kaabiliyetinin fıtrat olarak bahşedildiğinin delilidi İNSANLARLA KONUŞURKEN NELERE DİKKAT EDİLMELi. ALLAHû Teâla (cc)'nın insanlara verdiği nimetlerin başında; duygu ve düşüncelerini anlatabilme kaabiliyeti gelir. Nitekim Rahman Sûresi'ndeki "Allemehû'l Beyan" (konuşmayı o öğretti) hükmü; söz söyleme kaabiliyetinin fıtrat olarak bahşedildiğinin delilidir. Bilindiği gibi insanlar doğuştan herhangi bir ilme sahip değildirler. Ancak "Emânet"i yüklenmesi sebebiyle; diğer canlılardan farklı olarak yaratılmıştır. Kur'ân-ı Kerîmde: "ALLAH sizi, annelerinizin karnından, kendiniz hiçbirşey bilmiyorken çıkardı" hükmü beyan buyurulmuştur. Dolayısıyla insan; dünyaya gelirken, hangi dili konuşacağına kendisi karar veremez. Fakat ruhlar aleminde iken; ALLAHû Teâla (cc) ile "Tevhid akidesine" bağlı kalacağına dair "Mîsak" (mânevî sözleşme) yapmış, "Emânet'i" üzerine almıştır. İnsanlar arasındaki ilişkilerde; "konuşma"dan daha etkili bir vasıtadan söz edilemez. Nitekim Resûl-i Ekrem (sav)'in: "Kim bana iki çenesi arasındaki (dili) ile iki bacağı arasındaki (tenasül uzvu) hakkında teminat verirse; ben de o kimseye cenneti garanti ederim" hadisi; dilin insan hayatında ne kadar etkili olduğunu beyan etmektedir. İnsan; tevhid akîdesini benimsemek ve onu diliyle ikrar etmekle "Müslüman", Tağut'a iman edip, O'na kulluk etmekle "kafir" olur!.. Akidede; amelden önce "ikrar" (diliyle söylemek) sözkonusudur. İmam-ı Muhammed (rha) dil ile ikrarın mâhiyetini beyan ederken: "(Bir kimsenin) neyi ikrar ettiğini duyarsak, o inançta olduğuna hükmederiz. Çünkü gerçek itikadını (kalbi durumunu) tesbit etme imkanımız yoktur" buyurur. İnsanların kalitesi; sözlerinin mahiyetiyle ölçülür. ... SAYGILARIMLA...... |
Cevap: Konuşma Adabı Çok güzel bir konu ALLAH razı olsun nasiplenmek dileği ile . |
Alıntı:
Allah razı olsun çok güzel bir konu.Konuşma adabı, kişinin karakterininde yansımasıdır aynı zamanda. bu adaba dikkat edenler her daim sakin,muhatabını can kulağı ile dinleyen zarif insanlardır.Mü'minlerin belkide en çok bu adaba dikkat edip riayet etmesi gerekir...emeğinize sağlık |
SAAT: 08:09 |
vBulletin® Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
User Alert System provided by
Advanced User Tagging v3.2.6 (Lite) -
vBulletin Mods & Addons Copyright © 2024 DragonByte Technologies Ltd.