Medineweb Forum/Huzur Adresi

Medineweb Forum/Huzur Adresi (https://www.forum.medineweb.net/)
-   Alimler(Rh) (https://www.forum.medineweb.net/218-alimlerrh)
-   -   Dr.Mustafa Çamran Kimdir? Tanıyalım... (https://www.forum.medineweb.net/alimlerrh/14288-drmustafa-camran-kimdir-taniyalim.html)

MERVE DEMİR 21 Nisan 2009 09:18

Dr.Mustafa Çamran Kimdir? Tanıyalım...
 
Bir Aşk Sevdalısı:Dr. MUSTAFA ÇAMRAN
Fatma Gülbahar Mağat

“Sevincimin şiddetinden yanıyorum, titriyorum, utanıyorum ve bilmiyorum sana nasıl şükredeyim. Her şeyimi vermek istiyorum, kendimi kurban etmek ve kemal-i ihlâsla neyim varsa takdim etmek istiyorum. Malım yok, mülküm yok, dervişim, yoksulum. Sadece yanan bir kalbim var ki onu takdim ettim. Bir canım var ki, o da takdim etmekten çekinmeyeceğim kadar değersizdir” cümleleriyle sevdasının büyüklüğünü dile getiren bir âşık!

Sadece ilmiyle değil, aynı zamanda azmi, deli yürekliliği, liderlik özelliği ve kanla yazılmış kaderinin yaşantısına yansımasıyla örnek kişilik oluşturmuş, ülkesi dışında pek çok memlekette de İslami mücadelelere öncülük etmiş bir rehberdi o. Sadakat, güvenilirlik, hoşgörü, irade hakimiyeti ve mütevaziliğin tek bedende toplandığı aydınlık bir dünya idi onun yüreği.

Dr. Mustafa Çamran, 1932 yılında Tahran'da doğmuştur. Daha bıyıklarının dahi terlemediği diyebileceğimiz yaşlarda, orta öğrenimi sırasında İslami mücadele saflarına katılmış, daha sonra Tahran Üniversitesi Fen Fakültesine girmiş ve mücadelesini Müslüman öğrenci liderliğine yükselerek sürdürmüştür. 1950'li yıllarının İran'ında, İngiliz emperyalizmine karşı Müslüman âlimlerin önderliğinde başlatılan petrolün millileştirilmesi mücadelesinde, Öğrenci Derneği lideri olarak ön saflarda yer almış ve önemli roller oynamıştır. Şah ve emperyalizm aleyhine birçok gösteri, miting ve benzeri eylemler örgütlemiş ve üniversite gençliği içerisinde saygın bir lider olarak tanınmıştır.

Üniversiteyi bitirdikten sonra, fizik ve elektronik dallarında yüksek eğitimini yapmak için gittiği, Amerika’daki Müslüman öğrencilerin örgütlenmesinde de aktif rol almış ve Müslüman Öğrenciler Birliğini kurarak İslami çalışmalara öncülük etmiştir.

Lisansını bitirdikten sonra İran’a dönen Çamran, 1963 yılındaki ünlü "15 Hordad" kıyamına katılmış, kıyamın kanlı bir katliamla bastırılmasının ardından İran'ı terk edip Mısır'a gitmek zorunda kalmıştır. Mısır'da o dönem, Müslümanların en önemli gündemi olan Filistin sorunu ile ilgilenmiş, Filistinlilerle ilişkiye geçerek gerilla eğitimi görmüştür.

Yorulmak, bıkmak nedir bilmeyen Çamran, her şey Allah içindir diyerek oradan Lübnan’a geçmiş ve Filistin sorununu İslami zemine çekme fikriyle hareket etmiştir. 1970 yılından itibaren bu doğrultuda çalışmış ve "Hareketü'l-Muhrümin" teşkilatını kurmuştur. Bununla yetinmeyip, merhum İmam Musa Sadr ile birlikte bu hareketin askeri kanadı olacak "Emel" örgütünü oluşturmuş ve Siyonist İsrail'e karşı sürekli ve kapsamlı bir silahlı savaşı başlatmıştır.

Onun Lübnan’da attığı İslami bilinç tohumları yeşermiş, bugünlere kavuşmuş ve bugün var olan İslami hareketlere (Hizbullah, İslami Emel vs.) öncülük edip yol gösterici olmuştur.

İslam inkılâbına kadar Lübnan'da bulunan Çamran, inkılâpla birlikte İran'a dönmüş ve inkılâbın sıcak günlerinde Sıpah-ı Pastaran'ın (Devrim Muhafızları) örgütlenmesinde öncülük etmiştir. İnkılabın iç ve dış saldırılara karşı savunulmasında halkın aktif desteğiyle birlikte önemli bir rol oynamış, muhataplarını canından bezdirecek hale getirmiştir.,. İran-Irak Savaşının başlamasıyla birlikte cepheye gitmiş ve Pastar komutanı olarak, 1981 Haziran'ında Güney cephesinde şehid olmuştur.

Öylesine şahadeti arzuluyor olmasına rağmen, ince ruhundan ödün vermeyerek, cepheye gitmeden önce eşine söylemiş, onun rızasını alarak, geri dönmeyeceğini bildiği bir yola koşarcasına gitmiştir. Zaten onun tek gayesi sevgiliye kavuşmaktır ve Rabbi arzusunu kabul etmiş ve huzuruna kabul etmiştir.

Engin kavrayışı ve kültürüyle inkılâp süresince, karşı devrimci hareket ve düşüncelerle de ideolojik bir mücadele yürüten Çamran, bu doğrultuda çeşitli yerlerde konuşmalar yapmış ve birçok makaleler yazmıştır. Sovyet Rusya ve oradaki Müslüman Cumhuriyetleri de gezmiş olan merhum Çamran, marksizm ve sosyalizmi de yakından tanımanın avantajıyla, özellikle, Halkın Mücahidleri'nin "İslami sosyalizm" tezlerine karşı, ilahi dinin özgün düşüncesiyle mücadele edip karşı durmuş ve İran gençliği üzerinde ideolojik muğlâklığın giderilmesine çalışmıştır.

Hayatı sürekli ve yoğun bir mücadeleyle geçmiş olan Çamran, kişilerin öncelikle, insani ve kulluk vazifelerini icra etmeleri gerektiğini, çünkü elden tutacak olanın Allah olduğunu, iman ederek şiar edinmiştir. Bunu yaşantısının her anına yansıtmaya çalışan Çamran, ahde vefanın ve sözünde durmanın ne demek olduğunu, şahadetinden sonra bir kez daha öğretmiştir sevenlerine ve Müslüman kardeşlerine.

Onun ender bulunan kalbinin güzelliğini, şahadetinin ardından eşi Gade Çamran’ın yazdığı ‘Yarı Gizli Ay’ adlı kitaptaki şu sözler daha güzel anlatacaktır sanırım. Kızını istemeye gittiği kayınvalidesi şunları söylüyor Çamran’a:

“Evlenmek istediğiniz bu kızın nasıl bir kız olduğunu biliyor musunuz? Bu öyle bir kızdır ki sabahları kalktığında elini yüzünü yıkamadan ve dişlerini fırçalamadan onun yatağını biri toplamalı, önüne bir bardak süt koymalı ve kahve hazırlayıp odasına getirmelidir. Siz böyle bir kızla yaşayamazsınız. Onun için bir hizmetçi de tutamazsınız.” Onun verdiği cevap ise pek derin ve düşündürücüdür.

“Ben onun için bir hizmetçi tutamam; ama söz veriyorum, sağ olduğum müddetçe, uyandığı zaman yatağını toplayacağım, bir bardak sütü ve kahvesini tepside önünde hazır edeceğim.” Ve eşi Gade Hanım “Hatta evde bulunmadığımız, savaş sırasında Ahvaz’da cebhede olduğumuz dönemde de yatağı kendisi düzeltmek için ısrar ediyordu. Sabahları süt hazırlar bana getirirdi. Kendisi kahve içmezdi; ama biz Lübnanlıların kahveye düşkün olduğunu bildiği için gidip bana kahve yapardı” diyerek eşinin sözüne sadık kaldığını, annesine verdiği sözün gelip geçici, kızını alıncaya kadar göstereceği bir mübalağa olmadığını teyit etmektedir.

Silahlı çatışmaların ve İslami mücadelelerin en sıcak günlerinde dahi, kendisinden ziyade çevresindekileri, gönül verdiği yetim çocukları düşünmekten geri durmamıştır. O kadar hassas bir kalbe sahiptir ki, çocuklar yiyemiyorlar diye, kendisine gönderilen yemekleri yemekten imtina etmiştir.

O her zaman yaşamını, varlığını ve en büyük sermayesi olan canını, mahrumlar ve mustaz'aflar uğrunda feda etmek arzusu içinde kıvranmış ve bu uğurda şöyle demiştir:

"Allah'ım! Sen benî âşıkların kalbinde yanıp tutuşmam için aşktan bir parça kılmışsın."

Dünyada benzeri az olan yüksek bir ilmi kariyere sahip olup, bir fizikçi, elektronik mütehassısı ve dünyanın en büyük araştırma merkezlerinden birinde çalışan araştırmacı olarak, Amerika’nın kalbinde bütün bu refah ve ilmi makamını terk edip, âşıkların kalbinde bir aşk parçası halinde yanıp tutuşmak ve Güney Lübnan'da İsrail'le mücadelede şehid olmak arzusuyla, mücadele için cepheye koşmuştur.

Ruhen dara düştüğü, sıkıldığı anlarda hep Rabbiyle konuşmayı yeğlemiş, “Allah'ım! biliyorsun ki, ömrüm boyunca hiç bir zaman seni unutmadım. Uzak diyarlarda sadece sen yanımdaydın. Karanlık gecelerde dertlerim ve kederlerimin ortağı sadece Sendin. Tehlike anlarında beni muhafaza eden, göz yaşlarımı görüp, yaralı kalbimi zikri ve yadıyla sakinleştirdiğim sendin, sen!.." diyerek durumunu sadece ona arz etmeyi, aşkların en güzeli saymıştır.

Toplum içerisinde isimsiz biri olmak isteyen, şöhret sahibi olmanın, kendisinde bir gurur doğurmasından endişe eden Çamran, kardeşi Mehdi Çamran’ın sözleriyle, gece namazlarından ve gece yarıları Allah'a dua etmesinden kimsenin haberdar olmaması için dikkat ediyor, ta ki riyanın en küçük unsuru dahi kendisinde tezahür etmesin istiyordu. Çünkü o, Allah’ın sevgisini yitirmenin korkusunu yaşıyordu aşk dolu yüreğinde.

Hayatını şekillendiren, her türlü mücadele içine dalmasını ve Allah’ın rızasının söz konusu olduğu her duruma sorgusuz göğüs germesini sağlayan özelliklerinden biri de, kahramanlık ve cesaretidir. Bu hasletlerin ona Rabbinin bir lütfu olduğunun bilincini hiçbir zaman yitirmeden, sürekli dua ederek hamdetmiş ve Rabbini övmekten geri durmamıştır.

İlmini, yazdığı makaleleri ve değişik zamanlarda verdiği konferanslarla bütünleştiren Çamran, konuşmalarının arasına serpiştirdiği dualarıyla daha bir etkili kılıyordu. Dua onun için vazgeçilmez bir umut, Rabbine yaklaştıran, Onu kendine yakın hissettiren yegâna araçtı adeta.

Dr. Mustafa Çamran’ın Duası

Sevincimin şiddetinden yanıyorum, titriyorum, utanıyorum ve bilmiyorum sana nasıl şükredeyim. Her şeyimi vermek istiyorum, kendimi kurban etmek ve kemal-i ihlâsla neyim varsa takdim etmek istiyorum. Malım yok, mülküm yok, dervişim, yoksulum. Sadece yanan bir kalbim var ki onu takdim ettim. Bir canım var ki, o da takdim etmekten çekinmeyeceğim kadar değersizdir.

Ya rabbi! Bütün vücudumla, kalbimle ve ruhumla kendimi senin yolunda kurban etmeye hazırım. Bu büyük zafere şükretmek için bütün hayatımı ve varlığımı sana takdim etmeye hazırım.

Ben senden bir şey istemiyorum. Ben meçhul bir askerim, ben yalınayaklı bir dervişim ve hiç bir şeye sahip olmadan bu dünyaya gözlerimi kapamak istiyorum. Bütün çabamın yalnız Allah rızası için olmasını istiyorum, bencillik ve egoizmin kirlerinden arınmak istiyorum. Yolu aydınlatmak için yanmak istiyorum.

Büyük İslami risaletin gerçekleşmesini istiyorum, bunun gerçekleşmesi beni sevindirecek en büyük bir ödüldür. Doğrusu hiç bir ödül Muhammedi (s.a.v) risaletin zafere ulaşmasından, hakkın ve adaletin insanlığa hâkim olmasından daha büyük değildir.

Rabbimiz, bizi iman ve fedakârlık kuvvetiyle güçlendir. Kalbimizi ve ruhumuzu o kadar kuşat ki, yalnızca sana tevekkül edelim ve hiç kimsenin önünde zelil olmayalım.

Ya Rabbi! Bizi bencillik ve rahatlık girdabından, heva ve heves tufanlarından kurtar, bize fedakârlık gücü ihsan et ve bütün vücudumuzla fedakârlığın lezzetini tatmamıza izin ver.

Ey Rabbimiz! Bizi iman ve fedakârlıkla güçlendir, kalbimizi ve ruhumuzu öylesine fethet ki, sadece sana tevekkül edelim ve hiç kimsenin karşısında eğilmeyelim.

Ya Rabbi! Kalbimiz aşkınla yansın, muhabbetinle dolup taşsın ki kurşunların acısı bize tatlı gelsin.

Rabbimiz! Bizi dünya sevgisinden kurtar ki senin kurbangahında, İbrahim ve İsmail gibi senin mukaddes hedefin uğruna vücudumuzu aşkla kurban etmeye hazır olalım.

Rabbimiz! Bize yakıcı aşkınla birlikte sabır ve tedbir ver ki, yolunun zorluklarına güler yüzle tahammül edelim ve bizim şahadet yolundaki acelemiz, yanlış kararlar vermemize neden olmasın.

Rabbimiz! Bizi öylesine cezbet ki, senden başkasını düşünmeyelim, senden başkasını istemeyelim, senden başkasına gitmeyelim ve bütün bencillik ve egoizmi senin kurbangahında kurban edelim. “Âmin”

Allah ondan ve onun gibi mücahitlerden razı olsun.

21.07.2008

_bülbül_ 21 Nisan 2009 09:55

RE: Dr.Mustafa Çamran Kimdir? Tanıyalım...
 
Ben de mustafa çamranın hayatını bir gönlü yanık arkadaştan dinlemiştim Tekrar zikrettik yad ettik dua ettik Allah razı ola Rabbim mücahidler kervanından ayırmaya

Emekdar Üye 21 Nisan 2009 20:46

RE: Dr.Mustafa Çamran Kimdir? Tanıyalım...
 
Amin inşallah bülbül..

Mustafa Çamranın "İnsan ve Allah" diye güzel bir kitabı mevcut tavsiye edebilirim.Genel olarak konusu islamın diğer ideolojilerden farklı olma sebebi parapsikoloji/telepati/rüya bu kavramların din ile ilişkilendirilmesi...
Aslında kitabın oluşturulma hikayesi gittiği konferanslarda yaptığı açıklamarın derlenmesi ile oluşturulmuş.

Velhasıl eseri tetkik edip arşivinizde bulundurmanızda fayda var...


SAAT: 18:53

vBulletin® Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.

User Alert System provided by Advanced User Tagging v3.2.6 (Lite) - vBulletin Mods & Addons Copyright © 2024 DragonByte Technologies Ltd.


1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234 235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260 261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286 287 288 289 290 291 292 293 294 295 296 297 298 299 300 301 302 303 304 305 306