Medineweb Forum/Huzur Adresi

Medineweb Forum/Huzur Adresi (https://www.forum.medineweb.net/)
-   Ashab-Kiram(r.a) (https://www.forum.medineweb.net/217-ashab-kiramra)
-   -   Ümmü İshak Ganeviyye (r.a) Hayatı (https://www.forum.medineweb.net/ashab-kiramra/10997-ummu-ishak-ganeviyye-ra-hayati.html)

KuM TaNeSi 23 Mart 2009 10:50

Ümmü İshak Ganeviyye (r.a) Hayatı
 
Ümmü İshak Ganeviyye radıyallahu anha İslâm’ın ilk yıllarında, müşrik kocasına rağmen Rasûlullah sallallahu aleyhi vesellem efendimize teslim olup biat etmiş bir hanım sahâbî…

İslâm’ın zor günlerini, işkence ve zulumler altında ashâbın inleyişlerini Mekke’de görmüş, kendisi de bizzat o sıkıntıları yaşamış çilekeş bir hanım…

Medine’ye hicret için erkek kardeşiyle Mekke’den çıkan ve fakat sonunda tek başına hicretini tamamlamak zorunda kalan bir kahraman…

Rasûlullah sallallahu aleyhi vesellem efendimizin huzurunda oruçlu olarak bulunuyorken, unutarak yiyen ve sonra aklına geldiğinde ne yapması gerektiğini Efendimden koyduğu ölçüyü öğrenen, ümmete rahmet ve bir çıkış yolu olan bu ölçünün bizlere kadar ulaşmasına vesile olan bir iman eri…

O,müslüman olduktan sonra Resûl-i Ekrem sallallahu aleyhi vesellem efendimizin sohbetlerinden geri kalmayan, bir âşık, nasîhatlarından nasibini alan bir bahtiyardır.

Onun gönlü Efendimizin muhabbet ve hasretiyle dolu idi. Sevgili Peygamberimizin Medine’ye hicretinden sonra Mekke’de duramaz olmuştu. Kısa zamanda hazırlanıp yola koyulmuştu. Onun hicret hikayesi şöyle gerçekleşmiştir:

“Ümmü İshak radıyallahu anha , İki Cihan Güneşi efendimiz’e kavuşmak için fırsat kolluyordu. Bir yolunu bulup kendisini onun yanına atmak istiyordu. Onun bulunduğu beldeye ulaşma hasretiyle yanıp kavruluyordu.

O,müşrik olan beyinden bir an evvel kurtulmak istiyordu. Bir şekilde bir yolunu bulup kaçmak istiyordu. Bu arzusunun gerçekleşmesi için Allah Teâlâ’ya duâ ediyor ve Medine’ye gideceği zamanı bekliyordu. Bunun için âdeta gün sayıyordu. Bu sebebten her an hicrete hâzır bir vaziyette yaşıyordu.

Bir gün bu fırsatı yakaladığını düşündü. Yanına erkek kardeşini alarak hicret için Mekke’den gizlice çıktı. Bir müddet gittikten sonra kardeşi yol azığını evde unuttuğunu hatırladı. Geri dönüp azığı alıp gelmeyi düşündü. Ümmü İshak (r.anha) buna razı olmadı. Fakat o kendi içinde kararını vermişti. Kardeşine şöyle dedi:

“-Ümmü İshak! Sen burada otur. Beni bekle. Ben Mekke’ye dönüp unuttuğum azığımı alıp geleyim,” dedi.

Bu sözden endişe duyan, gönlü sıkılan Ümmü İshak kardeşine izin vermek istemedi. Zira kocasının onu yakalayıp öldürmesinden korkuyordu. Şefkatle ona baktı ve:

“- Fâsığın,(yani kocasının) seni öldürmesinden korkuyorum” dedi.

Kardeşi bu sözlere aldırış etmedi. Onu bırakıp Mekke’ye gitti. Aradan üç gün geçmesine rağmen kendisinden bir ses, bir haber alamayan Ümmü İshak merak içinde ne yapacağını bilemez, şaşkın bir vaziyette gözleri yollarda kaldı. Beklemekten başka da çaresi yoktu. Geri dönse o da aynı akıbete düşebilirdi. Bu hâlet-i rûhiye içerisinde iyice bunalmış iken Mekke’den gelen bir yolcu yanına uğradı. Onu tanıdı ve burada ne yaptığını sordu.

“ -Ümmü İshak! Burada oturmana sebep nedir?” dedi.

O da:

“-Kardeşim İshak’ı bekliyorum,” diye cevap verdi.

Yolcu hüzünlü bir şekilde Ümmü İshak’a acı haberi vermek zorunda kaldı ve:

“-Artık senin için İshak yok. Kocan Fâsık, Mekke’den çıkarken onu yakalayıp öldürdü” dedi.

Bu habere çok üzülen Ümmü İshak (r.anha) sabır ve metanetle hareket edip, ümitsizliğe kapılmadan tek başına da olsa yoluna devam etmeğe karar verdi. Kendisi bu yolculuğunu şöyle anlatır:

-“ İnna lillah diyerek ve ağlaya ağlaya kalkıp Medine’ye gittim. Rasûlullah sallallahu aleyhi vesellem efendimizi sordum. Hanımı Hafsa binti Ömer radıyallahu anha’nın odasında olduğunu öğrendim. İzin isteyip içeri girdim. Fahr-i Kâinat (s.a.) abdest alıyormuş. Hemen huzuruna varıp:

“-Yâ Rasûlallah! Anam babam sana feda olsun. Kardeşim İshak öldürüldü” dedim ve ağlamaya başladım. Rasûlullah sallallahu aleyhi vesellem efendimiz bana dikkatlice baktı ve bir avuç su alıp onu yüzüme doğru serpti.”

İki Cihan Güneşi efendimize kavuşmanın sevinciyle iç âlemim bir anda değişiverdi. Gönlüm sükûnete kavuştu. Aylardır çektiğim hasret ve günlerdir çektiğim çileler, sıkıntılar hepsi yok olup gitti.

Ümmü İshak (r.anha) ağırbaşlı,sabır ve metanet sahibi bir hanımdı. İbtilâlar karşısında feveran etmedi. Ağlarken bile vakarını kaybetmedi. Allah ve Rasûlü yolunda çektiği eziyetlere aldırış etmeden yoluna devam etti. İmanından taviz vermedi.

Onun âzatlı bir cariyesi vardı. Onda gördüğü güzel vasıfları etrafına anlatırdı. Onun hâdiseler karşısındaki sabır ve tahammülüne dair, Beşşar b. Abdilmelik’in, Ümmü İshak’ın âzatlı cariyesi ninesinden dinlediği şu söz ne güzel bir örnektir. O şöyle dermiş:

“-Onun başına büyük felâketler geliyor,gözünde yaşlar görülüyor ama yanaklarına akmıyordu.”

Ne güzel ahlâk!.. Ne vakur hareket!.. Ne sevimli bir İslâmî şahsiyet!.. Acılar, dertler karşısında feveran etmemek!.. Hüznünü gönlüne gömebilmek!.. Sabırla direnebilmek!.. Ey Allahım! bizlere de olaylar karşısında sabır , sebat ve metanet nasib et!..

a

Ümmü İshak el-Ganeviyye (r.anha)’nın oruçlu iken başından geçen bir hâdise vardır. Onu da aynı rivayet zinciriyle Beşşar b. Abdilmelik şöyle nakleder:

“Ümmü İshak (r.anha) Rasûlullah sallallahu aleyhi vesellem efendimizin yanında olduğu bir gün hâne-i seâdete büyükce bir tas ile serid veya tirid yemeği getirildi. Bir rivayette de ekmek ve et getirildi. Rasûlullah (s.a.) ondan bir parça aldı. Az bir şey tattı. O da Efendimizle birlikte yedi. Bu sırada Zülyedeyn de huzura geldi. Efendimiz (s.a.) ona da bir kab içerisinde başka bir yemek ikram etti. Ümmü İshak’a da buyur etti. Ondan da almasını istedi ve:

“-Ey Ümmü İshak! Bundan da ye. Bunun da tadına bak.” dedi.

O anda oruçlu olduğunu hatırlayan Ümmü İshak ne yapacağını şaşırdı. Eli dondu kaldı. Ne ileri ne geri gitti. Hiç hareket ettiremedi. Elini ağzına götürmeye bile gücü yetmedi. İki Cihan Güneşi efendimiz ona:

“-Hayrola Ümmü İshak, ne oldu, neyin var?” buyurdu.

O da:

“-Yâ Rasûlallah! Ben oruçluydum” dedi.

Bu cevap üzerine orada bulunan Zülyedeyn :

“-Doyduktan sonra mı aklına geldi” dedi.

Resûl-i Ekrem (s.a.) efendimiz Ümmü İshak’a döndü ve:

“-Orucunu tamamla. Bu, Allah’ın sana gönderdiği bir rızıktır” buyurdu.

(Ahmed b. Hanbel, VI, 367 . Üsdü’l-gabe, VII, 299 . İsâbe,IV,430 .)

Ne yüce ölçü!.. Ne engin rahmet!.. İslâm’ın her emri insanlığa büyük bereket!..

Resûl-i Ekrem (s.a.) efendimizin vermiş olduğu bu cevabdan Ümmü İshak el-Ganeviyye (r.anha)’ nın gönlü ferahladı. Düştüğü hatanın günâhından,mahcûbiyetinden ve sıkıntısından kurtulup huzur buldu. Efendimizin emri üzere orucunu tamamladı.

Ümmü İshak (r.anha)’nın başından geçen bu hâdise kendinden sonra gelen ümmete bir rahmet oldu. Oruçluyken unutarak yeyip içen müslüman , mümin kişinin ne yapması gerektiği onun vasıtasıyla vuzûha kavuşmuş oldu.

Allah ondan razı olsun.

Rabbimiz cümlemizi şefaatlerine nâil eylesin. Âmin.



Mustafa Eriş
Altınoluk Dergisi


SAAT: 06:13

vBulletin® Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.

User Alert System provided by Advanced User Tagging v3.2.6 (Lite) - vBulletin Mods & Addons Copyright © 2025 DragonByte Technologies Ltd.


1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234 235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260 261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286 287 288 289 290 291 292 293 294 295 296 297 298 299 300 301 302 303 304 305 306 307 308 309 310 311 312 313 314 315 316 317 318 319 320