çocuklarınızla arkadaş olmayın ÜSTÜN DÖKMEN'DEN ANNE VE BABALARA UYARI [Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...] </STRONG> Tarih : 29.06.2013 Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi ve Üstün Dökmen Yaşam Boyu Gelişim ve Eğitim Akademisi Kurucularından Prof. Dr. Üstün Dökmen, çocuk ve anne baba ilişkilerinde bugüne kadar doğru bilinenlerin yanlış olduğunu ileri sürerek, ebeveynlere, “Çocuklarınızla arkadaş olmayın, onların anne - babası olun” uyarısında bulundu. Dökmen, “Arkadaşlıkta eşitlik var. Oysa, siz çocuğunuzla eşit değilsiniz, anne-babasısınız. Çocuğunuzla arkadaş olmayın. Etkili anne baba olun. Onu dinleyin. Nasihatçi değil, refakatçi olun. Çocuğunuzun hayatı boyunca pek çok arkadaşı olacak. Bırakın bir tane anne ve babası olsun" diye konuştu. ÜSTÜN DÖKMEN'DEN ANNE VE BABALARA UYARI Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi ve Üstün Dökmen Yaşam Boyu Gelişim ve Eğitim Akademisi Kurucularından Prof. Dr. Üstün Dökmen, çocuk ve anne baba ilişkilerinde bugüne kadar doğru bilinenlerin yanlış olduğunu ileri sürerek, ebeveynlere, “Çocuklarınızla arkadaş olmayın, onların anne - babası olun” uyarısında bulundu. Dökmen, “Arkadaşlıkta eşitlik var. Oysa, siz çocuğunuzla eşit değilsiniz, anne-babasısınız. Çocuğunuzla arkadaş olmayın. Etkili anne baba olun. Onu dinleyin. Nasihatçi değil, refakatçi olun. Çocuğunuzun hayatı boyunca pek çok arkadaşı olacak. Bırakın bir tane anne ve babası olsun" diye konuştu. Okul ve meslek seçerken çocukların kişilik özellikleri ve akademik becerileriyle, yeteneklerinin dikkate alınmasını gerektiğine dikkat çeken Prof. Dr. Üstün Dökmen, çocukların duygularına saygı göstermek gerektiğini ve çocuklara yaşına uygun sorumluluklar verilmesinin, kişilik ve özgüven duygusunun gelişmesinde büyük rol oynadığını vurguladı. Yanlış Düşünceye Saygı Duyulmaz... “Birbirimizin düşüncelerine saygılı olmalıyız” anlayışının yanlış olduğunu savunan Prof. Dr. Üstün Dökmen, “Karşı tarafın söyledikleri yanlış ise bu onun düşüncesidir. Yanlış şeye saygı duyulmaz. Sadece onun kişiliğine saygı duyarım. Çocuğunuzun, eşinizin ve arkadaşlarınızın onaylamadığınız davranışlarını eleştirin. Kişilerin düşüncelerine ve davranışlarına itiraz edin, ancak duygularına saygı duyun" diye konuştu. Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de, insanların bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olduklarının altını çizen Dökmen, “İnsanlarda az bilgi, çok fikir var. Okumak için iki eli bir araya gelmeyen ülkenin, iki yakası da bir araya gelmez. Alimine ve muallimine saygı göstermeyen toplumların ise geleceği olamaz" ifadesini kullandı. Okul öncesi eğitim uzmanlık ister... Ebeveynlerin kendilerine, “Nasıl bir çocuk yetiştirmek istiyorum? sorusunu sormaları gerektiğini hatırlatan Prof. Dr. Üstün Dökmen, “Çocuğunuz nasıl bir birey olacak? Karar almasını bilen, kendi kendine yeten, liderlik özellikleri taşıyan, insanlarla ilişkileri kuvvetli, kolay sinirlenmeyen, ağırbaşlı gibi pekçok özellik akla geliyor. Peki sizler bu saydığımız özelliklerin kaçını taşıyorsunuz. Bu özelliklerin hepsi sizde yoksa çocuğunuzun böyle olmasını nasıl sağlayacaksınız? Bu nedenle okul öncesi eğitimin ve bu işte uzmanlaşmış eğitmenlerin önemi bir kez daha ortaya çıkıyor” görüşünü savundu. Okul öncesi dönemin, çocuğun gelişim hızı, öğrenme kapasitesi ve yaratıcılığının en yüksek olduğu kritik bir dönem olduğunu dile getiren Dökmen sözlerine şöyle devam etti: “Çocuğun kendini tanıması, kendi yeterliliklerinin farkına varması, bu dönemde gerçekleşiyor. Okul öncesi dönemde çocuk insanlarla, toplumsal kurallarla ilk kez karşılaşıyor ve çocuğun yetişkinlik yaşamındaki kişilik yapısı, tavır, alışkanlık, inanç ve değer yargılarını biçimlendiriyor” eğitimrotası.com'dan alıntıdır |
Cevap: çocuklarınızla arkadaş olmayın arkadaşlar netten üstün dökmenin çok güzel yazısını buldum önemli yerleri kırmızı ile işaretledim yine doğru bildiğimiz yanlışlıkları yapıyoruz ya da yapıyordum bu yazı bana çok mantıklı geldi üstün dökmen zaten işinde uzman yazılarını da çok severim evet sizlerin de fikrini bekliyorum |
Cevap: çocuklarınızla arkadaş olmayın ben çocuğumun herşeyine tamam ya da sen dörtdörtlüksün demiyordum ama bu yazıyla kendimi de süzgeçten geçirdim çocuklarımızla arkadaş değil de anne baba olmak onu sevmemek ya da baskı altına koymak değil onu sevmek saygı duymak ama hataları ve eksiklerini anne-baba otoritesiyle çözüme ulaştırmak gerekir |
Cevap: çocuklarınızla arkadaş olmayın Aslinda anne baba kavrami arkadas kavramini da kapsiyor.bence arkadasta olmaliyiz cocuklarimizla ama her zaman degil.oyun oynarken,resim yaparken,etkinliklerde yada tv izlerken arkadas olmaliyiz cocuklarimizla.ama bazi aliskanliklarini kazandirirken onlara arkadas gibi davranmak hata olur.mesela onlara ahlaki degerleri asilarken anne baba olmaliyiz.arkadasi olarak bazi kurallardan bahsedersek uymasini bekleyemeyiz.yani ince bi cizgi var ve ihlalinde otoritemiz sarsilabilir:-) |
Cevap: çocuklarınızla arkadaş olmayın Alıntı:
|
Cevap: çocuklarınızla arkadaş olmayın Yürümeye yeni başlayan çocuklara hiç dikkat ettiniz mi? :) Yolda yürürken bile kesinlikle ellerinden tutturmazlar. Sendeleye sendeleye yürümeye çalışırken bazen durup arkalarına bakarlar. Siz geliyor musunuz, arkamdalar mı diye... Çünkü sizi devamlı arkalarında hissetmek onlara güç verir. Düştüklerinde onları kaldıracak, ellerinden tutacak birilerinin olması onlara daima güven verir. Ellerinden tutmak istediğinizde bağırır çağırır çekerler geri. Ama sizi de hep arkalarında isterler. Düştüklerinde kaldırmanız için. Bu insanın hemen her çağında geçerlidir. Güvenilecek birini ister insan arkasında... Çocuklar her ne kadar dediğinizi yapmasa da, siz güvenilecek tek kişisinizdir. Sizin yerinizi hiç bir arkadaş doldurmaz. Çünkü hiç bir insan, onun altını temizlememiştir, en çekilmez olduğu zamanlarda yanında durmamış, hastalandığında sabahlara kadar başucunda beklememiştir. En gizli huylarını sadece siz bilirsiniz. Siz anne baba olarak özelsiniz. Bırakın onlarla arkadaş olmayı... Onlar kendi arkadaşlarını bulacaktır... Onlar hiç bir zaman büyümeyeceklerdir. Onun için anne babaya her zaman ihtiyaç duyarlar. Siz anne baba olmaya devam edin... :) |
Cevap: çocuklarınızla arkadaş olmayın peki bize zamanında empoze edilen anne babanın çocuğuyla arkadaş olması lazım iddiası nasıl hayatımıza girdi...yıllarca annemin hiç benim arkadaşım olmadığını düşünüp kahrolmuştum..taki hiçbir anne babanın arkadaş olamayacağı yazısını okuyuncaya kadar..benim annem anneymiş hakkaten...arkadaşta olmasın zaten..arkadaş dediğin senin bütün yanlışlarını onaylar,gerekirse birlikte yanlış yaparsın...ama anne öylemi yanlışına yanlış der..nasihat eder..doğruyu gözterir..bir arkadaşta bulunacak en sevimsiz özellik yani...evet anne baba hakikaten bu görevini yerine getirmeli...arkadaş olmak yerine arkadaşlarını arkadaşlıklarını incelesin çocuğunun... zaten özellikle annesini arkadaş edinenlerin hiç arkadaşı olmuyor...anneninde çok hoşuna gidiyor bu durum..dip dibe..evlenmede..evlensende annemde annem zaten..herşeyde en güzeli ölçüdür..ölçüyü koydumuyduk ne fazla geldi diye telaşlanır,nede eksik geldi diye sızlanı9rız..nacizane fikrim... |
Cevap: çocuklarınızla arkadaş olmayın Alıntı:
|
Cevap: çocuklarınızla arkadaş olmayın Alıntı:
bilmediğim o kadar çok şey varmışki bir de doğru bildiğimiz yanlışlaruzgn ben de çocuğumla arkadaş olmak için çırpınıyordum şu uzman bunu diyor bu uzman şunu diyor diye diye kafamız allak bullak oldu evet annelerimiz anne gibi davrandı yanlışlarımızda uyardı nasihat verdi hepinizin affına sığınarak söylüyorum ki şimdiki anne-babalar tabiri caizse kendimde içinde oyuncak gibiuzgn herşeyi irdeliyoruz ne kendimizi ne de çocuklarımızı rahat bırakıyoruz sen çocuklar ne ister konusunda çocuklar her davranışımdan bir anlam çıkarmayın beni rahat bırakın gibi sözler yazmıştın evet haklıydın yavrularımız allaha emanet olsun |
Cevap: çocuklarınızla arkadaş olmayın Alıntı:
çocuklarımızda özgüven var.önceden biz babamızın yanında çıtımızı çıkarmazdık.bakıyorum oğluma babasına merak ettiği herşeyi soruyor,öğreniyor.bize saygı duymayı babamızın yanında konuşulmayacak olarak öğretti büyüklerimiz.şimdi bakıyorum etrafıma çocuklar akıllı,kendini ifade edebilen sağlam duruşlu... büyüklerimiz ne der.ağlayan bebeği kucağa alma alışır.biz aldık kucaklarımıza emanetlerimizi fena mı yaptık.kundaklara bağlanırdı çocuklarımız el ayak kımıldamazdı,hatta bazen vücutta kalıcı hasarlar bile olurdu.şimdi çocuklar kundaklardan çıktı.çok yanlış bi uygulamamı sizce.. tv izletmiyoruz çocuklara mesela.onlarla sohbet ediyoruz,bunlar olumsuz değil ki... her aile farklı olabilir tabiki ben kendi çevremden örnekler veriyorum.yani kendi açımdan değerlendiriyorum.biz babalarımızın annelerimizin kokusunu sadece yanına geldiğimizde alırdık.anne=iş,güçtü.şimdi bakıyorum etrafıma anneler çocukları için çalışmayı bırakıyor.bu güzel bi gelişme bence. çocuklarımızın dilini öğrenmek güzel tabiki aşırıya kaçmamak gerekiyor... batı ile ilgili bi tabir vardır ya hep.olumlu yönlerini almalı fakat körü körüne batıya bağlanmamalı diye.bence de uzmanların her dediğini yapmamalı ama bazı uygulamaları da annelik süzgecinden geçirerek uygulamalı kanımca. her uzmanı da dinlememeli bence.önceden çocukla ilgili genel değerlendirmeler yapılıyordu.malumunuz ülkemizde pedogoji bölümü yıllar önce kapatıldı.çocuk psikolojisiyle ilgili araştırmalar yeni yeni yapılıyor.yabancı kültürlerin araştırmaları Türkçeye çevriliyor sonra da uzmanlar bu metinleri bize okuyordu.ama artık ülkemizde bizim kültürümüzde yetişen çocuklar için çok güzel araştırmalar yapılıyor.istifade edilmesi gereken güzel araştırmalar var... doğal anne babalıkta var ama onlar için de anne babamızın bizi çok iyi yetiştirmesi gerekiyor.yani temel sağlam olmalı.bunun içinde stressiz bi ortam şart.kaygısız bi ülkede yaşamalıyız yani.. konuyu çok uzattım çok özür diliyorum hakkınızı helal edin...selametle... |
SAAT: 13:12 |
vBulletin® Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
User Alert System provided by
Advanced User Tagging v3.2.6 (Lite) -
vBulletin Mods & Addons Copyright © 2024 DragonByte Technologies Ltd.