Medineweb Forum/Huzur Adresi

Medineweb Forum/Huzur Adresi (https://www.forum.medineweb.net/)
-   Çocuk ve Aile Sağlığı (https://www.forum.medineweb.net/192-cocuk-ve-aile-sagligi)
-   -   öfke ve şiddetin kökeni (https://www.forum.medineweb.net/cocuk-ve-aile-sagligi/31299-ofke-ve-siddetin-kokeni.html)

EyMeN&TaLhA 26 Şubat 2015 09:10

öfke ve şiddetin kökeni
 

Çocuk eğitimi ile ilgili katıldığım bir seminerde, gözü yaşlı bir anne yanıma geldi. “Hocam yardım edin. Vicdan azabından uyuyamıyorum artık.” dedi.

Biraz kenara çekildik. Ağlayarak anlatmaya başladı: “6 yaşında dünya tatlısı bir kızım var. Onu çok seviyorum. Ama yaramazlık yaptığında, sözümü dinlemediğinde daralıyor, tahammülsüzleşiyorum. Bazen kontrolümü kaybediyorum, bağırıyorum, vuruyorum… Sonra pişman olup özür diliyorum. Yavrumu da deliye çevirdim. Bir seviyorum, bir dövüyorum. Yardım edin Allah aşkına, ben hiç böyle bir anne olmak istemiyordum.”
Bu sözlere hiç de yabancı değilim. Ülkemizdeki birçok annenin ortak sorunu bu.
Çocuğuna şiddet uygulayan ebeveynler, çocuklarını sevmiyor değiller. Şiddet taraftarı hiç değiller. Çocuğun şiddetle terbiye olmayacağını bilmiyor da değiller.

Peki, nedir sorun?

Şiddet eğilimli davranışların kökeni çocukluk yıllarında yaşanan şiddete dayanır.

Biz biliyoruz ki çocuğunu çok sevdiği hâlde ona bağırıp çağıran, istemese de şiddet uygulayan anne babaların birçoğu kendi çocukluk yıllarında şiddet görmüş kişilerdir.

Hatta birçok anne baba, çocukluk yıllarında kendi yaşadıkları şiddeti asla çocuklarına yaşatmayacaklarına dair kendilerine söz verdikleri hâlde, şiddet uygulamaktan kendilerini alıkoyamamaktadırlar.

Şiddet eğilimli davranışlarda dikkat çekici iki durum söz konusudur…

Bunlardan biri, “çocukluk yıllarında” öfke kontrol sisteminin bozulmasıdır. Diğeri de bozulmuş bu sistemin dış dürtülerle uyarılmasıdır.
Pedagojik detaylara girip bilgi kirliliği oluşturmadan, kısaca izah etmeye çalışayım.

Saldırgan davranışlar, çocukluk yıllarında savunma amaçlıdır. Çocuğa zarar verici her türlü davranış karşısında, çocuk savunma amaçlı saldırgan davranış sergiler.

Saldırganlığı, insanın içinde bağlı duran güçlü bir boğaya benzetebiliriz. Bu boğanın boynunda kalın bir ip vardır ki bu, boğanın “öfkesini kontrol eden” iptir.

Erken yaştan itibaren kendisine insan olmaktan kaynaklanan “değerlilik” hissi ile davranılan çocukların içindeki boğa, sakin ve huzurludur, saldırgan değildir. Boğanın boynundaki ip de yıpratılmış değildir, sağlamdır.

Ancak bir kişi, çocukluk yıllarında şiddete maruz kaldı, cezalar verildi, baskın bir ortamda aşağılanarak büyüdüyse böylesi bir kişinin içindeki o güçlü boğa kendisine uygulanan bu muameleden kurtulmak için ha bire savunma amaçlı saldırganlık sergileyecek, kendisine kızana o da kızacak, kendini dövene kin ve nefret duyacak, bir başka deyişle boğanın boynundaki ip bu türlü saldırganlıklar karşısında zayıflaya zayıflaya yetişkinlik yıllarına erişilecek…

Çocukluk yıllarında kendini savunmak zorunda bırakılan, duyguları yıpratılmış kişiler, yetişkinlik yıllarında küçük olumsuzluklar karşısında, içlerindeki boğayı kontrol edemez, küçük olaylara büyük tepkiler verirler. Yeter ki bu duyguları ortaya çıkartan “eften püften” de olsa bir sebep olsun…

Kimi “yemek soğumuş” diye eşine…
Kimi “işe geç geldin diye” işçisine…
Kimi “ödevini yapmadın” diye öğrencisine saldırır…
***
İşte görüyoruz…
Son haftalarda, çocukluk yıllarında “adam edilmek” üzere şiddet uygulanmış kişilerin sağa sola saldırmalarının haberleri ile çalkalanıyor ülkemiz.
Kimi, hayatının baharında bir genç kıza saldırıyor; dövüyor, yakıyor, kollarını kesiyor…
Kimi, eski eşini takip edip yol ortasında bıçaklıyor…

Kimi, siyasi rakibini en ağır sözlerle aşağılıyor, hatta Meclis’te yumrukluyor…

Kimi, kendini kameraya çekerek canına kıyıyor…

Bütün bunların kökeninin çocukluk yıllarında yaşanan şiddet olduğunu fark edemezsek, sokaklarda gösteriler düzenler, hayalî birilerine bağırır dururuz… Ertesi gün yeni bir şiddet olayı ile travmalar geçirmeye devam ederiz…

Toplumsal şiddetin önlenmesi için, öncelikle anne baba ve öğretmenleri şiddetten arındırmalıdır. Kimse “Ben çocuğuma şiddet uygulamıyorum, bana ne!” dememelidir. Zira çocuğunu baskı ve zorlamalarla yetiştiren kişilerin çocuklarıdır, diğer çocuklara zarar veren kişiler…

Bir toplum şiddetten arındırılacaksa, ikinci yapılacak iş, şiddeti bir “problem çözme yöntemi” olarak kullananlara karşı toplumsal duyarlılık sergilenmeli, “yeter artık” denilmelidir…

Kızgınlık ve öfke ile bağıranlara, bir başkasına hakaret etmeyi kendi var oluşlarına zemin hazırlamak için kullananlara, “yeter artık” denilmezse, korkarım daha çok öfke kontrol sistemi bozuk nesiller yetişir...

ALINTIDIR

ADEM GÜNEŞ


SAAT: 05:16

vBulletin® Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.

User Alert System provided by Advanced User Tagging v3.2.6 (Lite) - vBulletin Mods & Addons Copyright © 2025 DragonByte Technologies Ltd.


1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234 235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260 261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286 287 288 289 290 291 292 293 294 295 296 297 298 299 300 301 302 303 304 305 306 307 308 309 310 311 312 313 314 315 316 317 318 319 320