Medineweb Forum/Huzur Adresi

Medineweb Forum/Huzur Adresi (https://www.forum.medineweb.net/)
-   Dinler ve Mezhepler Tarihi (https://www.forum.medineweb.net/680-dinler-ve-mezhepler-tarihi)
-   -   Alevî-alevîlık (https://www.forum.medineweb.net/dinler-ve-mezhepler-tarihi/30661-alev%EE-alev%EElik.html)

Medineweb 11 Kasım 2014 19:16

Alevî-alevîlık
 
Dördüncü halife Hz. Ali'nin soyundan gelen, onu diger sahâbeden ve diger üç halîfeden üstün tutan mezhebe mensup kimse. Alevîlik düsüncesi, ister açikça, ister gizlice, Ali'ye uyup onun Kur'an'daki nâs ve Resulullah (s.a.s.)'in vasiyetiyle imamliga tayin edildigini ileri süren; imametin* onun soyundan disari çikmayacagina inanan ve onu diger sahâbeden üstün gören zümrelerin baslattigi fikir ve siyasî kavgalarla ortaya çikan" hareketin genel adidir. Bu fikir ve harekete katilanlar, Ali'ye (r.a.) uyduklari ve onu, öteki sahâbîlerin önüne geçirdikleri için Alevî; buna taraftar olanlara da 'tarafini tutan' anlaminda "Sia"* denilmistir. Sia, Alevîligin ifade ettigi katiliktan daha mûtedîl bir kelimedir ve Islâm âlimleri Alevîlik için Sia'dan farkli olarak 'Râfiza' 'Ravâfiz' tabirlerini kullanirlar. Islâm tarihinde Hz. Peygamber'den sonra halîfe olarak Hz. Ali'yi taniyanlara, Ali'ye mensup, inanci bakimindan, Ali taraflisi anlaminda "Alevî" tabiri kullanildi. Alevîlik, halifelikte Hz. Ali'nin hakkinin yendigini, sahâbenin Hz. Peygamber'den sonra Ebû Bekr*'e bey'at etmekle, Islâm'a aykiri hareket ettigi iddiasini yansitir. Alevîler Hz. Ali'nin hilâfette hak sahibi oldugunu su sebeplere dayandirirlar: Ali*, Hz. Peygamber'in tabii olarak varisiydi. O, Islam'i ilk kabul eden kimsedir. Hz. Muhammed (s.a.s.)'in amcasinin oglu ve damadidir. Islâm savaslarinin kahramaniydi. Yasadigi sürece Hz. Muhammed'in en yakin yardimcisiydi. Onun bütün islerine bakardi. Hz. Muhammed (s.a.s.) Ali'ye olan sevgisini ve güvenini bildirerek, onun kendisinden sonra halîfe olacagina isaret etmistir. Bu yüzden onlar, Ebû Bekir, Ömer* ve Osman*'in isbasina getirilisini batil saydilar. Yani bunu serîat kurallarina ve Hz. Peygamber'in sünnetine aykiri görerek bununla savasmayi dinî bir görev kabul ettiler. Ancak, Hz. Peygamber'in, Hz. Ali hakkinda söyledikleri ve Ali'nin üstünlükleri dogru olmakla birlikte, Allah Resulü benzer sözleri Hz. Ebû Bekir ve Hz. Ömer gibi diger büyük Sahâbîler hakkinda da söylemistir. Üstelik, hastalandiginda imamliga Hz. Ebû Bekr'i geçirmistir. Diger yandan Hz. Peygamber, kendisinden sonra müslümanlarin basina kimin geçecegini isim vererek belirtmeden bu dünyadan ayrilmistir. Böyle bir hadîs olsaydi, Hz. Ebû Bekr'in halife seçildigi sirada yapilan konusma ve müzâkerelerde bu hadîsin sözkonusu edilmesi gerekirdi. Çünkü ashâb-i kîrâm, kendi aleyhine bile olsa, Hz. Peygamber'den isittigini nakletmekten çekinmeyecek derecede üstün mezîyetlere sahiptir. Ancak, Allah Resulü'nün cenaze isleriyle ugrasmasi yüzünden, halîfe seçimi sirasinda hazir bulunamayan Hz. Ali ile bu kadar önemli bir konunun istisare edilmemis olmasi bir eksiklik sayilabilir. Fakat, Ensâr'in hilâfet konusunu müzâkere etmekte oldugu topluluga Hz. Ömer'le Hz. Ebû Bekr bile sonradan katilmisti. Bu çok önemli meselede yanlis bir adimin atilmasi endisesi ve isin kisa sürede çözülmesi zarûreti, seçimin Hz. Ebû Bekir lehine yapilmasini gerekli kilmistir. Nitekim daha sonra Hz. Ali de Ebû Bekr'e bey'at* etmistir.

Müslümanlar, Ehl-i Beyt denen 'Ali ve ailesini' öteki Ashâb-i Kîram'dan ve Allah Resulü'nün öteki halîfelerinden ayirmadan severler. Onun ailesine yapilan haksizliga ve zulme karsidirlar ve tarih içinde de karsi olmuslardir. Meselâ, Ahmed b. Hanbel* (rh.a), "Ehlü's-Sünne ve'-l Hadîs" taraftarlarinin Hz. Muhammed (s.a.s.)' in ailesine hak ettikleri muhabbeti gösterdikleri ve Ali Ibn Ebî Tâlib'in (r.a.) haklarini tanidiklari için "Ali'nin 'siasi, taraftari" oldugunu ifade etmektedir. Ayni tavri Imam-i Â'zam da takinarak Abbasîlere karsi Imam Zeyd'i desteklemistir. Bu anlamda Sia, îtikâdî ve siyasî bir mezhep olarak kabul edilirken, Alevîlik, Hz. Ebû Bekr es-Siddik'a (r.a.), Ömer el-Faruk'a (r.a.) ve Osman Zünnureyn (r.a.)'e ve daha pek çok ashâb-i kirâm'a bugz ve düsmanlik tasiyan fikirlerle dolu bir tarîkat görünümündedir. Bu ifrata sebep olan Emevilerdi. Emeviler devrinde, Ömer Ibn-i Abdulaziz'in hilâfetine kadar cuma hutbelerinde Ali Ibn Ebî Tâlib'e (r.a.) ve ehl-i beytine hakaret edilir ve lânetler okunurdu. Onlarin bu yanlis hareketleri öteki müslümanlari baglamazdi. Çünkü onlar, bütün müslümanlari temsil edemezlerdi. Hele hilâfet konusundaki olaylari göze alarak öteki, müslümanlari zalim görmek ve göstermek haksizliktir ve hakdan sapmadir. Ne Resulullah'in üç halifesi ne de Ashâb-i Kirâm, Ali Ibn Ebi Talib hakkinda düsmanlik eseri birakmamislardir. Alevîlik, zaman içinde parçalanmis ve sayisi yüze varan tarîkatlara ve yollara ayrilmistir. Ancak bunlari Imam Ebu Câ'fer es-Sâdik'in içtihatlariyla amel eden ve müslümanlarla aralarinda bir fark görmediklerini söyleyen, yeryüzünde Allah'in hâkimiyetini istediklerini haykiran Ca'feriyye ve Zeydiye kollarina bagli müslümanlarla karistirmamak gerekir. Câferî müslümanlari Sia içerisinde incelerken, dünü, bugünü ve îman-amel iliskisiyle gözönüne almak ve ona göre degerlendirme yapmak faydali olacaktir. Câferîlerle, Zeydîleri Alevîligin diger kollari olan Batînîler, * Karmatîler, * hatta kuzey Afrika ve Misir'da uzun yillar hüküm süren Fâtimîlerden, bugün Anadolu'da yasayan Alevîler'den, Lübnan ve Suriye'deki Dürzî ve Nusayrîlerden ayirt etmek gerekir.

Alevîlerden Gulât olanlar yani asiri gidenler Hz. Ali'de, diger halifelerde bulunmayan ilâhî nitelikler ve özellikler olduguna inaniyorlar. Islâm tarihinde bu görüsü ve inanci daha da ileri götürerek, Allah'in Ali'nin varliginda, insan suretinde görünüs alanina çiktigini, onun bir ilâh-insan oldugunu söyleyenler bile çikti. Ali'nin mehdi oldugunu, ölmedigini ve kiyamet gününden önce çikarak dünyada adaleti saglayacagini öne sürdüler. Bunlar "sebeîler"dir. Islâm'da ilk dînî ayrilik hareketini teskil eden ilk Alevîlik, Hz. Ali daha hayatta iken San'ali bir Yahudi olan Ibn Sebe'nin telkini ile baslamistir. Bundan sonra Ali'nin ve soyunun, hatta Ibn Sem'an, Ebû Mansur el-Iclî, Ebu'l-Hattâb, Horasanli Ebû Müslim gibi Ali ile aile bagi bulunmayan ve sadece taraftarlik yapan birtakim yabancilarin öncülük ettigi tenâsüha, ibâhaya, farzlari terketmenin caiz olduguna ve imanin, imami bilmekten ibaret bulunduguna inanan birçok Alevî kollari meydana çikmistir.

Daginik Alevî kollarini birlestiren Câ'fer es-Sâdik'*a bir aralik gidip gelen ve inanislarinda Islâm'a aykiri seyler bulundugu için kovulan, Imam Câfer'in lânetlemesine ugrayan Ebî Mansur el-Iclî ile Ebû'l-Hattâb'in ekolü, "Ismâiliye*" veya "Yedi Imam" mezhebini olusturmustur. Batinîlik adi verilen bu mezhep Yemen'de köklesmis, Irak, Iran, Horasan ve Türkistan'a kol atmis ve batida Endülüs'e kadar yayilmistir. Bu mezhepten olanlar Bahreyn'de ve Ahsâ'da Karmatiyye mezhep ve hükümetini, Kûfe'de ve Basra'da birçok ihtilâlleri, Magrip'te önce "Alevî Hükûmeti"ni, sonra Misir'da Fâtimî halifeligini vücûda getirmislerdir. Cebel-i Dürûz'da Lübnan'da yasamakta olan "Dürzîlik"le daha birçok firka ve mezhepler Batinîlikten dogmustur. Muhammed b. Nusayr de bu arada bugün Suriye, Lübnan ve Adana yöresinde sâlikleri bulunan "Nusayrîlik"i kurmustur.

Hz. Ali'nin ölümünden sonraki gelismeler, özellikle Kerbelâ olayi Hz. Hüseyin'in sehid edilmesi, Alevî toplulugun siyasî bir görüs çevresinde toplanmasina yol açti. Sonralari Sia (Siîlik) adini alan ve daha çok Iran'da gelisen Alevî mezhebinin özünü besleyen bu olaylar zinciri oldu. Islâm ordusunun doguya dogru ilerledigini gören Iran, bagimsizligini kaybedecegini anlayinca, Islâm'in içinde dogan ve gelisen Hz. Ali taraftarligini eski dîn ve siyasetleriyle kaynastirarak benimsedi. Bundan Alevîligin, bir baska kolu dogdu. Alevî inanci bu yeni ad altinda hizla gelisti. Bu inanca, ruhun bedenden bedene geçisini (tenâsüh) kabul eden Hind inançlari da yine Iran etkisiyle karisti.

Anadolu Alevîligi ise, sadece Batinîlik'in devami degildir. Yesevî, Kalenderî, Hayderî gibi Türk tarikatlarinin, Hurûfiligin, Vücûdiyye ve Dehriyye inançlarinin karistigi, bazi Türk gelenek ve göreneklerinin ve halk siirinin yasadigi bir dünyadir. Onda "tenâsüh", "hulûl", "ibâha" ve bir çesit "istirak" ilkeleriyle birlikte, Türk sölenlerini andiran âyinler de görülür. XIII. yüzyilda Anadolu'nun fikir hayatinda Orta Asya'dan ve Horasan'dan göçen bilgin ve mutasavviflarin derin etkileri olmustur. Bu arada Harezm'li göçmenler, köylere varincaya kadar Anadolu'nun dînî havasinin degismesine yol açmislardir. Bu tarihi kökenlere dayanan Alevîlik günümüzde varligini sürdürmektedir. Siîlik, Bektâsîlik ve Kizilbaslik gibi Alevî kollarinin özel törenleri, toplantilari bulunmaktadir. Bu kollarin hepsinde Hz. Hüseyin'in Kerbelâ'da sehid edildigi 10. Muharrem günü kutsal olup, matem günü kabul edilir. Siîler o gün, özel anma törenleri düzenler, dövünür, aglar, yakinirlar. Kizilbas ve Bektâsîler bu günün acisini çeker, fakat dövünmezler. Alevî törenlerinin en büyügü kadinlarin da katildigi "cem âyini"dir. Bu tören cuma günleri düzenlenir. Cem âyininin küçügüne "dernek" denir. Bu toplantilar sazlisözlü, içkili olur. Özel zikirler yapilir. Töreni yöneten dede tarafindan bir sure veya ayet okunur. Ayrica cem'âyininden baska "görgü âyini", canlardan birinin digerini sikâyeti hâlinde "sorgu âyini" düzenlenir. Nevrûz, hem bahar bayrami, hem de Hz. Ali'nin dogum günü sayildigi için, genellikle kutsal kabul edilir ve törenler düzenlenir .

Alevîlik Iran'da oldugu gibi Anadolu'da da daha çok siir ve edebiyatla yayilmistir. Alevîlerin büyük tanidigi yedi sair; Nesimî, Fuzûlî, Hatâî, Pîr Sultan Abdal, Kul Himmet, Yeminî ve Virânî'dir. Bunlardan Nesimî ve Fuzûlî disindakiler tam batinîdirler.

Yollarini müstakil bir dîn ekolü ve Islâmiyetin esasi kabul eden Alevîler, Hz. Peygamber, Hz. Ali, Oniki Imam ve Haci Bektas Velî'yi kendi yorumcu ve düsünürleri sayarlar.

Hamdi DÖNDÜREN


SAAT: 04:12

vBulletin® Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.

User Alert System provided by Advanced User Tagging v3.2.6 (Lite) - vBulletin Mods & Addons Copyright © 2024 DragonByte Technologies Ltd.


1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234 235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260 261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286 287 288 289 290 291 292 293 294 295 296 297 298 299 300 301 302 303 304 305 306