Abdülmelik hocam ve kardeşlerim
 

IMG-20181214-WA0020.jpg (198.5 KB (Kilobyte))
Abdülmelik hocam siz diyanet camiasindasiniz. Bu ilmihali cuma ders halkamiza tavsiye etmeyi düşünüyoruz. Sizce nasıl kitap?
Yada güncellestirilimis tavsiye edeceğiniz ilmihal kitabı var mı?
Bu işte inceleme yqpan diğer hoca ve kardeslerimin tavsiyesi de önemli.

Selamun aleykum kardesim, Biliyorsunuz ki Türkiyede 40 dan fazla ilmihal var. Bahsettiğiniz bu ilmihali
indirip ; mezhepler , mucize, şefaat, kabir azabi gibi masaya yatırılan konuları okudum. Ayrıca
Ramazan bozkurttun yüksek lisans tezi
"Cumhuriyet dönemi ilmihalleri ve problemleri "
Kitabından da inceledim. İtiraz edilen bir iki nokta olsa da -bunlari uzun zaman olduğunda konuşabiliriz - Öğretim için kolay ve anlaşılır ve itimat edilecek bir Diyanet ilmihali olduğu anlaşılıyor.
Fakat ben yıllardır Ömer nasuhi bilmenin büyük İslam ilmihalinden ders yaptım.Dili ağırdı.Fakat şimdi Çelik yayınevini , (Mehmet Talu hocanın sadelestirmesiyle ) bu ilmihali yeniden basmış .Bu yeni basımı
çok beğendim . Tavsiye ederim.
Allah yâr ve yardımcınız olsun.

İsminle musamma olursunuz inşallah kardeşim.
Verdiğin cevap için teşekkür ederiz. Arkadaşlar bu kitabi alacak ve tetkik edecekler. Bu dönem ki ilmihal kitabi bu şekilde hallolmus olacak.

Cwvap verdiğiniz için tekrar teşekkürler

Ömer'in babası,
şafiiyım ve hedef kitlemde Hanefi nerdeyse hiç yok.diyanet yayınlarından mehmet keskinin,özellikle halil gönencin fıkıhlarını okutuyoruz.hanefi fıkhı sadece diyanetin merkezi sınavları için göz gezdiriyoruz.)

Şafii yada Hanefi mezhepler ayrı konu.asıl sıkıntı fıkhın hala güncelleştirilmemesi muğlak ifadelerden kesin naslara dayanmayan bazı konuları nasmış gibi dayatılması bence.
fıkıh kaynaklarımızda hala deve ile hacca gitmek,eski çağlarda kalmış kuleteyn denilen su havuzlarında abdest almak, eğitim için camilere/kurslara gelen kadınları/bayan öğreticileri adet özür abdest durumlarından horlamak kovulmasını sağlamak ürkütmek eğitimi bloke etmek vs...
İstanbul fatihte yaşayan bir öğrenciye kuleteyn hükümlerini anlat dur.ne anlayacak ve anlasa bile ne kazanacak bu öğrenci?
yada tüm gördüğü tek su evdeki musluk olan öğrenciye mutlak mukayyet suları anlatmak?
veya ayda bir rahatsızlanan kız öğrenciyi ve öğretmeni dersten camiden kurandan uzaklaştırmak?
amacımız öğrenciye bir ibadet ahlakı muamelat yöntemi öğretmek ise ne ala. Klasik dil ve anlaşılmaz ağır cümleler ile dostlar alışverişte görsün verim olmasa da olur zihniyeti ise verimsiz anlamsız bir kısırdöngü demektir.

o dediğin kitabı bilmediğimden fikir yürütmem.ama benimde kullandığım Bedia Hocanın tavsiyesi yerinde bence. M.Talu hocanın sadeleştirilmiş fıkhı yeni nesle verimli olur. kitap gayet anlaşılır bir dil. Yukarıdaki bir iki örnek ve onlarca sıkıntılar devam ediyor tabi ki.

ağır dil anlaşılmaz cümleler hocaya karizma verebilir ama verim alınmaz. Yaşanmış bir örnekle izah edilirse...hoca vaaz kürsüsünde basbas bağırır tağut şöyledir tağut böyledir.tağuta düşman olun.vs vs vs...hacı amca dışarı çıktığında yahu hoca tavuklarımdan ne istiyor.tavuk ha tavuk başka bi konu yok muydu der.)
amacımız ben ne kadar ve neler konuştum değil karşıda izleyen dinleyen öğrenciye ne kazandırdım olmalı.

Hocam bu konuyu biraz açar mısın.
Adetli hanım abdest alıp kuran okuyabilir mi?
Yada camiiye girebilir mi?

Diğer anlattığınız konularin hepsinde haklısınız.
İnsan kendini ağırdan satabilir ama aslı neyse Rabhine hesabını verecektir

Hocam bu konu çok hassas ve detay isteyen bir alan. yanlış anlaşılmalar olabiliyor. Ya da art niyetlilere gün doğuyor olabilir.özetle şu cümlelerle iktifa etmeliyim.
1- hayz nifaz durumlarında kadın namaz tavaf oruç yapamaz.bu tevatür nas ile sabittir ve itiraz eden olmamıştır.

2- kuran ile temas ve kıraatı hakkındaki fetvalar ise ağırlık yasak der bir kısım alimler kesin delil kabul etmezler.Mesela kadın camiye girebilir mi sorusuna şu delil getirilir.
Şâfiî ve Hanbelîler, hayızlı ve lohusanın kirletmemek şartıyla mescitten karşıdan karşıya geçmesini câiz görürler. Hz. Peygamber (asm)'in Âişe (ra)'ye böyle bir izin verdiği nakledilmektedir. (Müslîm, Hayz, I1-13; Nesâî, Tahâre, 172, Hayz, 18; İbn Mâce, Tahâre, 120).

mescide girmek caiz değilse giremez demektir. kirletmemek şartıyla girebilirler nedir peki? tavuğun eti haram ama suyuna ekmek banmak olabilir gibi bir tuhaf durum.

yine kuran teması ve tilavetinde Hanefilere göre, bir kılıf içindeki Kur'ân'a el sürmek ve taşımak hayızlı ve cünüp için mümkün ve câizdir. Yine ilimle uğraşan kimse, tefsir, hadis ve fıkıh kitaplarını zarûret yüzünden elbisesinin yeniyle veya eliyle tutabilir. Kur'ân yapraklarını abdestli çevirmek müstehaptır. Yine bu yaprakları okumak için bir kalemle çevirmek de câizdir. (ez-Zühaylî, el-Fıkhu'l İslâmî ve Edilletuh, I, 471).
hani okumak caiz değildi? dokunmak mı yasak okumak mı yasak?

3-"Ona (Kur'ân'a) tam olarak temizlenmiş olanlardan başkası el süremez." (Vâkıa, 56/79) ayetinde temiz olanlar ne demek? şirk küfür kirliliğinden temiz olanlar mı? bildiğimiz necaset taharet mi? bir çok alim ikincisini tercih ederken birincisini dile getiren alim sayısı az değildir.

4-hepsini bir yana bırakalım. Fıkıh demek Abid'in yolunu çizen ve çıkmazlarını çözen ekol demektir. Bir kadın düşünün. Bu kadın diyanette kuran kursu hocasıdır. Günde 6 haftada 30 saat derse girmek zorundadır. Bu kadın ayda bir hafta derse girmem derse? bu bir hafta 15 güne kadar uzayanlar olabiliyor iken?
bu durumda diyanet ne yapmalı?
ayda 15 gün kurs tatil mi etmeli?
öğretmeni derse girmeye zorlamalı mı? ki zorunludur.
derse girdi diyelim kendisi okuyamaz. dokunamaz. öğrenciye yönelecektir. kızım oku şu sayfayı. hocam hastayım! hasta olanlar dışarı çabukkk. hocam bir hafta mı dışarıda kalayım? yok kızım devam et okumaya mı desin? yada kızım bende hastayım idare edelim mi desin. Öğrencinin gözünde kutsal olan hocası ne duruma düşüyor farkında mıyız?

fıkıh bunu çözmesi gerekmez mi? diyanet hem bastırdığı hem de asrı saadetten beri tüm alimlerin fıkıh kitaplarında YASAK diyecek. Hem de yasağı kendisi delecektir. Tezat yok mu hocam?

dikkat ederseniz hayız nifaz lohusa cünüp kuran okunur el sürülür demedim. Dedim ki fıkıh çözüm üretmeli. İlmihaller çözüm sunmalı. Çözümsüzlükler tezatlar çocukların Müslümanların kadınların kafasını bulandırmaz mı?

şu an diyanette 25 bin bayan kuran kursu hocası var.bu demektir ki 25 bin sınıf var.her sınıf en az 15 kişi olması şartı olduğuna göre 375.000 kız çocuğu kuran okuyor demektir.hocaları iel birlikte 400 bin kuran talebesi var resmi.
çözüm ne hocam?
meramımı anlatabilmişimdir umarım.

Allah seni ve neslini cennetine koysun. Bu yolda halis hizmetkârı kılsın.
Dün Diyanet işleri başkan yardımcısı Dr. Selim Argün bey bizim kurumdaydi. Allah razı olsun kendisinden çok tatmin edici cevaplar aldık.
Türkiye ölçekli güzel konuşmalar geçti. Bu konularda nispeten geçti.
Diyanet imamlarının mutlaka kendilerini yetistirmeleri gerekir. Çok zayıflar. Bölgemizde imam arkadaşlara yönelik sabah namazi sonrası olsun bazı kahvaltı programlarımız olsun çalışma yapıyoruz. Adam bunca yıl sadece namaz kildirmis ve insanlara boş menkıbeler hikâyeler anlatmış.
İnşallah diyanetin geniş çaplı bir tefsir çalışması başlar.
Hadis külliyatı güzel. Cok seçici olmuş. Tefsirle birlikte inanıyorum ki bu konularda resmi otorite tarafından güncellenir.