Medineweb Forum/Huzur Adresi

Medineweb Forum/Huzur Adresi (https://www.forum.medineweb.net/)
-   Gönülden Dökülen Nağmeler (https://www.forum.medineweb.net/690-gonulden-dokulen-nagmeler)
-   -   Hep Kaçtığın Yalnızlık.../medineweb (https://www.forum.medineweb.net/gonulden-dokulen-nagmeler/30185-hep-kactigin-yalnizlik-medineweb.html)

su damlası 05 Eylül 2014 23:10

Hep Kaçtığın Yalnızlık.../medineweb
 
[Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Farz et ki artık yalnızsın…


Aynaya her döndüğünde, ömrünün son demlerini yaşadığını hatırlıyorsun. Kuru bir yaprak gibi günbegün sararıp soluyorsun. Ruhun ve bedenin nefes almakta zorlanıyor artık…

“Bu kırışan yüz, bükülen bel benim mi?” Diye soruyorsun kendine. Şimdi, görmekten hoşlanmadığın bedenin haykırıyor “Bitti, bitti!” Diye. Tükeniyorsun…

Esen yelle savrulup giden hazan yaprakları gibi solgun bir yaprak olmayı tercih ediyorsun, insan olmak yerine. Öylesine ağır geliyor ki zamanın yükü, her geçen dakika daha çok telaşlanıyorsun. Korkuyorsun, her an hayatın kayıp gidecek diye ellerinden…

İstemediğin yalnızlık kapında şimdi.

Farz etki artık yalnızsın…

Bitmez sandığın gençliğinden eser kalmadığını görüyorsun. Delice harcadığın zamanlar aklına her gelişinde, yere düşürüyorsun yüzünü. Saatler senin için ilerliyor, uçup giden ve seni hiç bırakmayacak sandığın gençliğine, güzelliğine söyleniyorsun. Ama faydasız. Giden gitmiştir, üstelik hiç acımadan, vefasızca, habersizce çekip gitmişlerdir.

Oysa ne kadar da kıymetliydiler değil mi senin için? Hiç düşünmezdin değilmi, hayatın mum misali erimeye mahkûm olduğunu ve yalnızlığın bir gün kapını çalacağını? Sen buyur etmesen de misafirin olacağını?

Farz et ki artık yalnızsın…

Aynalar da artık senden yana değil. Küsüyorsun aynalara, seni yalnız bırakan gençliğine ama kimsenin umurunda değil. Geri istiyorsun kaybettiklerini, iç çekiyorsun sessizce, ağlıyorsun kimseler görmeden. Sonra… Ağlamaya bile geç kaldığını anlıyorsun.

Yitirdiğin vakitler aklına her gelişinde, çaresizliğin verdiği pişmanlıkla kıvranıyorsun. Hoyratça davranmıştın hani zamana, şimdi de zaman sana hoyratça davranırsa ne yapacaksın?

Yalnızlığın durakları geliyor aklına, korkuyorsun. Korkular çaresiz, sen çaresizsin. Oysa hep yalnızdın zaten. Kalabalıkların içindeyken bile yapayalnızdın...

Duymak istemeyen, kabullenmeyen sendin. Biliyordun, hazırlanmalıydın, seni yalnız bırakmayacak olan Rabbi’ne kulluğunu eksiksiz yapmalıydın. Ya şimdi, kim yanında olacak? Son nefesinde kim giderecek korkularını?

Kim girecek seninle kabrin kuytusuna? Kimde teselli bulacaksın, mahşer kalabalığında?...

Hatırla…

Bencilleşen dünyanın bencillikle yoğrulan bir dişlisi de sen olmuştun. Sadece sen vardın hayatının merkezinde. Sen de aciz bir varlıkken koymamalıydın kendini hayatın merkezine. Bu kadar önemsememeliydin kendini. Seni önemseyeni tercih etmeliydin.

Oysa şimdi… Vazgeçilmezlerin çoktan vazgeçmiş senden!


Seni bırakmayan ve her daim elinden tutan Yaradan’a vefasızlığın mahkûm etti seni yalnızlığa. Yalnız bırakmayacağının müjdesini de vermişti üstelik, duymak istemeyen sendin. Ve sen yalnız bıraktın, nefsinin arzularını tercih ederek; O’na götüren yolları, seccadeni yalnız bıraktın, yetimin gülüşünde saklı olan rızasını yalnız bıraktın, gecenin pişmanlığa çağıran demlerini yalnız bıraktın.

Ya şimdi?... Onlar seni yalnız bırakırsa ne yapacaksın!

Bak! Varlığın önemsenmiyor artık. Dost bildiklerin çoktan çekip gittiler. Oysa seni önemseyen, sana asıl dost olacak biri hep vardı. O Bir’e, o Tek’e sırtını dönen sendin…

Gün sayıyorsun şimdi, yalnızlığın duraklarına. Uçurumun eşiğine getirdi de seni unuttukların, fark edemedin!

Kabir geliyor aklına. Hayatında gördüğün birçok kişi son yolculuğuna gelecek ama kimse girmeyecek seninle beraber kabre… Ürperiyorsun, hesap melekleri gelince yanına, ne yapacağını düşünüyorsun, çaresizce...

Tekrar Rabbin geliyor aklına.


Eyvahlar olsun! Yeni mi hatırlıyorsun sonsuzluğun sahibini! Neden unuttun O’nu? Neden kabirde de yalnızlığa mahkûm ettin kendini? Şimdide Rabbin seni yalnız bırakırsa ne olacak halin!

Mahşerin kalabalığında da yalnızlığa mahkûm olacağın geliyor aklına. Kabir gibi orada da mı kimsesiz kalacaksın? Öyle ya çok dostun, çok sevenin vardı. Peki, orada da olacaklar mı? Yalnız geldin dünyaya. Yalnız gideceğini neden unuttun?...

Uçurumlara sürükleyen nefsini dost mu sandın kendine! Yalnızlığın yokuşlarında, seni çoktan yalnız bıraktı oysa dost bildiklerin. Seni yalnız bırakmaması için niyazda bulunmadın hiç değil mi Rabbine...

Oysa bunu hep istemeliydin hem de hıçkıra hıçkıra. Gözyaşların şahit olmalıydı, sadece Rabbine güvendiğine ve sadece O’nu istediğine.

Yalnızlığını unutturacak işlerle meşguldün hep. Unuttuğun güzellikleri görmeyecek kadar hırslandıkça hırslandın, yozlaşmış dünyada. Oysa ibretin en büyüğüne şahit oluyordun, her gün yeniden. Ölüm’dü hani adı…


Bir kefen parçasından başka hiç bir şey götürmedi gidenler. Buna rağmen maddeyle sınırladın hayat çizgini. Yazık etmedin mi kendine?...

Kardeşlik neydi? Sılai rahim neydi? Tövbe etmek neydi?... Unuttun bunun gibi daha nice güzellikleri.

Dur ve düşün! Bir soluklan, nereye koşuyorsun bir bak!...

Yüzleş kendinle, dön içine. Ne kadar yararı var sana, peşinden koşturup durduğun hayatın? Hazır mısın yalnızlığa? Bir sor kendine. Seni yalnız bırakmayacak bir şeyler hazırladın mı öteye, bir düşün!

Şimdi bir muhasebe yap kendinle. Hesap vermeye gitmeden, hesapla artılarını ve eksilerini. Düşün ki ömrünün son demlerindesin ve yalnızlığı yaşıyorsun. Nasıl olmayı düşlerdin? Ardına baktığında nelerin olmasını isterdin? Dürüstçe cevap ver kendine…

Bir de şöyle düşün

Şimdi dur! Bir de şöyle düşün…

Düşün ki Rabbinin rızasını gözeterek, ömrünün basamaklarını birer birer geride bıraktın. O basamakları, seni yalnız bırakmayacak olan güzelliklerle donattın…

En önemlisi de her adımında salih ameller işleyerek arkanda sarılacak birçok umut dalı bıraktın…

Anneni babanı duacı ettin kendine. Ailen ve eşin senden razı. Akraba ve komşuların, senin müşfik elini bir ömür boyu hep hissetti üzerlerinde. Yetimi gözettin, fakiri doyurdun… Dinine her fırsatta hizmet ettin, edemediğinde de edenlerin elinden tuttun, destekledin.

İnsanlardan uzak kaldığın anlarında, gözyaşları içinde yalvardın durdun Rabbine…

O Yüceler Yücesini andın saatler boyu. Tespihin döndü durdu, dilin ve kalbinle birlikte… Nefsinin arzularına karşı bir nöbet ki bekledin ömür boyu… Şeytanı adeta çıldırttın takva ve irfanınla…

Ne güzel değil mi?...

“İyi ki de kul olmayı bilmişim” diyorsun şimdi kendi kendine. “İyi ki de kul olmayı bildirmişsin ey Rabbim!” diyorsun yeniden.

Umudun var şimdi. Kimseler yanında olmasa da mühim değil, Rabbin var ya! Bu yeter sana. Unutmamanın ve yalnız bırakmamanın sevincini ve huzurunu yaşıyorsun şimdi.

İyilikte kusur etmediğin, akraban, komşun, arkadaşın da vefalı sana. Çocukların, hatta torunların bile üzerine titriyor. Güzellik eden güzellik buluyor…

Ölümü beklerken heyecan duyuyorsun artık. Vuslat oluyor, Hz. Mevlana misali düğün oluyor ölüm senin için. Korkular yerini ümide bırakmış. Seccaden ve her günahın ardında burkulan yüreğinin tövbeleri, yalnız bırakmıyor seni, ne güzel…

Zamanı da hiç yalnız bırakmadığını farz et. Ne mutlu sana! Dakikaları saat, günleri yıllar hükmüne çevirmişsin. Şimdi onlar da gelecek ardından ve kapısını her daim çaldığın Rabbin yalnız bırakmayacak seni, müjdeler olsun!...

Yalnız değilsin. Tebessüm ediyorsun, kul olmayı tercih ettiğin için insan olmaktan öte…

Zeynep Yeter Aslan...

GÖKCEN_AZRA 06 Eylül 2014 01:15

Cevap: Hep Kaçtığın Yalnızlık...
 

[Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...]


"Bir şarkı gibisin dünya!

Çoğu zaman hüzün makamında,
Coşkulu bazen de!

Kimi zaman bir öğle vakti gibi sıkıntılı ve sabit."
A. E. Beyazıt

su damlası 06 Eylül 2014 13:15

Cevap: Hep Kaçtığın Yalnızlık...
 
Hayat böyledir işte,
korkun kadar kaçar, cesaretin kadar savaşırsın!

[Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...]


su damlası 06 Eylül 2014 16:38

Cevap: Hep Kaçtığın Yalnızlık...
 
[Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Hayatı nasıl yaşadığınız değil hayata nasıl baktığınız önemli…

GÖKCEN_AZRA 06 Eylül 2014 21:07

Cevap: Hep Kaçtığın Yalnızlık...
 
[Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...]


uzaktan seviyorum seni
kokunu alamadan,
boynuna sarılamadan
yüzüne dokunamadan
sadece seviyorum...
...
öyle uzaktan seviyorum seni
elini tutmadan
yüreğine dokunmadan
gözlerinde dalıp dalıp gitmeden
şu üç günlük sevdalara inat
serserice değil adam gibi seviyorum
öyle uzaktan seviyorum seni
yanaklarına sızan iki damla yaşını silmeden
en çılgın kahkahalarına ortak olmadan
en sevdiğin şarkıyı beraber mırıldanmadan
öyle uzaktan seviyorum seni
kırmadan
dökmeden
parçalamadan
üzmeden
ağlatmadan uzaktan seviyorum
öyle uzaktan seviyorum seni;
sana söylemek istediğim her kelimeyi
dilimde parçalayarak seviyorum
damla damla dökülürken kelimelerim
masum beyaz bir kağıtta seviyorum

...
Cemal Süreya

GÖKCEN_AZRA 08 Eylül 2014 16:15

Cevap: Hep Kaçtığın Yalnızlık...
 
[Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Bir gün düşersem yüreğine ansızın
Hani belki aklına gelirsem
Bir seher vaktinin yalnızlığında
Paylaşmak istersen içinden geçenleri
Güçlü ve korkusuz görünmeye çalışsan da
İçindeki korkuları bilen birine anlatmak
istersen
Hani belki içine bir sızı düşerse
Ne olduğunu neden olduğunu bilmeden
Daralırsa yüreğin
Kalabalıklar içinde yalnız hissedersen
kendini
GEL YANIMA BEN AYNI YERDEYİM..!

GÖKCEN_AZRA 08 Eylül 2014 16:32

Cevap: Hep Kaçtığın Yalnızlık...
 
[Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Bak yine gece oldu
Korkuyorum bu defa
Yanımda kimsem yok
Ellerim üşüyor soğuktan yada
kimsesizlikten
Ne bileyim işte üşüyorum sadece
Bu acımasızca esen rüzgar mı sence?
Yoksa gidişinin getirdiği hüzün dalgalarımı?
Eğer öyleyse ne olur geri dön
Bırakma beni böyle çaresizce
Basma üzerime, öleceğimi göre göre...

su damlası 08 Eylül 2014 18:58

Cevap: Hep Kaçtığın Yalnızlık...
 
[Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Ne Demeli?
Nasıl Anlatmalı?
Ne Yazmalı?
Sıradan Bir Yalnızlık Benimkisi...
Kiminkinden Farkı Var?
Herkesinki Gibi Bir Yalnızlık Bu...
Yangın Yerinde Hareket Edememek Gibi...
Hiçbir Teselliye Boyun Eğmeyen...
Laftan...
Sözden Anlamayan Bir Yalnızlık Bu...
Asi...
Onurlu...
Ümitsiz...
Dudaklarımın Önce Titremesi...
Sonra Gözlerimin Dolması...
Elimin Ayağıma Dolaşması...
Farklı mı Yapar Benim Yalnızlığımı?
Duysaydı...
Belki...
Duymadı...
Duyulmadı...
Diğer Yalnızlıklar Gibi Benimkisi de...
Duyulmayan...
Görülmeyen...
Bilinmeyen...
Umursanmayan...
Sıradan Bir Yalnızlık...

su damlası 08 Eylül 2014 23:14

Cevap: Hep Kaçtığın Yalnızlık...
 
[Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Neden sonra farkına varıyorsun
Etrafındaki korkunç ıssızlığın.
Yâr olsun,dost olsun,ne arıyorsun,
adresi belli mi vefasızlığın?

Aşk,dostluk!.. Hepsi dökülür yapraklar!
Çıplak bir ağaç durgun suda aksin.
Yalnızlık dediğin hayatta başlar;
Kabir boyunca devam etmek için.
CAHİT SITKI TARANCI

GÖKCEN_AZRA 09 Eylül 2014 13:23

Cevap: Hep Kaçtığın Yalnızlık...
 
[Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...]



derin bir nefes aldım
ve dedim ki;
düşmez kalkmaz
bir ALLAH'tır...



SAAT: 00:02

vBulletin® Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.

User Alert System provided by Advanced User Tagging v3.2.6 (Lite) - vBulletin Mods & Addons Copyright © 2024 DragonByte Technologies Ltd.


1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234 235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260 261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286 287 288 289 290 291 292 293 294 295 296 297 298 299 300 301 302 303 304 305 306