Zeytin Dalında Hedefimiz Münbiç
 

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Zeytin Dalı Harekatı ile şu an Afrin bölgesinde terör örgütlerini hedef aldıklarını, gelecekte Münbiç'te ve Fırat'ın doğusunda operasyonlar başlatabileceklerini belirterek, "ABD birçok vaatte bulundu ancak yerine getirmedi. Ben bunu Rex Tillerson'la görüşmemde açık bir şekilde dile getirdim." dedi.





Çavuşoğlu, "Kimyasal Silah Kullanımının Cezasız Kalmaması İçin Uluslararası Ortaklık" konulu dışişleri bakanları toplantısına katılmak üzere geldiği Fransa'nın başkenti Paris'te France 24'e Türk Silahlı Kuvvetleri'nin (TSK) Suriye'nin Afrin bölgesinde yürüttüğü Zeytin Dalı Harekatı ile ilgili açıklamalarda bulundu.

Sınırda bulunan terör örgütlerinin Türkiye için bir tehdit oluşturduğu vurgulayan Çavuşoğlu, hiçbir ülkenin terör örgütlerinin sınırlarında olmasına izin vermeyeceğini söyledi.

Çavuşoğlu, terör örgütlerinin Afrin'den Türkiye'ye saldırılarda bulunduğunu ifade ederek, "Bu terör örgütüne karşı bu operasyonu başlatmak bizim için önemlidir. Biz Kürtleri hedef almıyoruz. Türkiye'de Kürt vatandaşlarımız var. Biz Türkiye, Irak veya başka ülkelerdeki Kürtleri değil terör örgütlerini hedef alıyoruz." diye konuştu.

Kürt, Türk ve Arapların TSK ve Özgür Suriye Ordusunun Afrin'de operasyon düzenlenmesinden memnun olduklarını ifade eden Çavuşoğlu, şöyle devam etti:

"Afrin bölgesinin terör örgütlerinden temizlenmesi için bu operasyon bizim ve Afrin için önemlidir. O bölgede DEAŞ da var, sınırı geçmeye ve Türkiye'ye saldırmaya çalışıyorlar. DEAŞ (elebaşları) ayrıca sınırı geçerek Fransa gibi ülkelere gitmeye çalışıyorlar. Afrin bölgesinde DEAŞ ile YPG arasında sınırlı bir iş birliği var. Dolayısıyla, Afrin bölgesinde YPG, PKK ve DEAŞ'ı hedef alıyoruz."

"MÜNBİÇ'TE VE FIRAT'IN DOĞUSUNDA OPERASYONLAR BAŞLATABİLİRİZ"


Afrin operasyonunun bölgede bulunan terör örgütlerini temizlemeyi amaçladığının altını çizen Çavuşoğlu, tehdidin aynı zamanda Münbiç'ten geldiğini ve orada Türk askerlerinin olduğunu hatırlattı.

Çavuşoğlu, "Tehditler nereden gelirse gelsin Türkiye'nin bütün tehditleri temizlemesi gerekiyor. Şu anda Afrin (terör örgütleri) hedefte ama gelecekte Münbiç'te ve Fırat'ın doğusunda operasyonlar başlatabiliriz." açıklamasında bulundu.

Gelecekte Türkiye için diğer bölgelerden bir tehdidin oluşması halinde o bölgedeki terör örgütlerini temizleyeceklerini kaydeden Çavuşoğlu, ABD ile Türkiye arasında Afrin konusundaki görüş farklılığıyla ilgili bir soru üzerine, ABD'nin YPG'yi silah konusunda yardım ettiğini, ABD Başkanı Donald Trump'ın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a YPG'ye silah yardımlarını durdurma konusunda söz verdiğini hatırlattı ve şunları kaydetti:

"Afrin operasyonu bölgede istikrarsızlık oluşturmuyor. Operasyonumuz Suriye'nin sınır bütünlüğü ve birliği için önemlidir. Başka ülkelerin ne söylediği ile ilgilenmiyorum. Benim için önemil olan halkımın söyledikleri ve halkımı dinliyorum. Orada ciddi tehdit varsa onu temizlemem gerekiyor. Başka ülkelerin ne söylediği ile ilgilenmiyorum ama söylenenler doğru değil."

Çavuşoğlu, Afrin'in istikrarlı bir bölge olmadığını, Rusya'nın bunu bildiğini ve ABD'nin bölgede askerleri bulunmadığını belirterek, Afrin bölgesini herkesten daha iyi bildiklerini söyledi.

"ABD VAATLERİNİ YERİNE GETİRMEDİ"


ABD'nin birçok kez Münbiç operasyonundan sonra YPG'nin hemen çekileceğine dair söz verdiğini kaydeden Çavuşoğlu, YPG güçlerinin halen Münbiç'te olduğuna dikkati çekti.

Çavuşoğlu, aynı şekilde ABD'nin Rakka operasyonundan sonra YPG'nin çekileceğini temin etmesine rağmen, YPG'nin bölgede DEAŞ'la savaşmadığını, varılan bir anlaşma sonrasında DEAŞ terör örgütü unsurlarının Rakka'dan çekildiğini, ancak YPG'nin halen mevcudiyetini sürdürdüğünü kaydetti.

Bakan Çavuşoğlu, "ABD birçok vaatte bulundu ancak yerine getirmedi. Ben bunu Rex Tillerson'la görüşmemde açık bir şekilde dile getirdim." dedi.

ABD'nin YPG'ye yaklaşık 5 bin kamyon silah yardımında bulunduğunu kaydeden Çavuşoğlu, bunun sadece Türkiye'yi değil, Suriye'nin geleceğini tehdit ettiğini söyledi.

Çavuşoğlu, ABD'nin PYD/PKK'nın paravanı Suriye Demokratik Güçleri'yle (SDG) bir sınır gücü kurup kurmayacağı ile ilgili soruya, "ABD bizim endişelerimizi, kaygılarımızı anladı. Bunun çok ciddi bir durum olduğunu anladılar." yanıtı verdi.

Afrin harekatı bağlamında birçok ülkenin Türkiye'nin meşru kaygılarını anladığını dile getirdiğini hatırlatan Çavuşoğlu şunları kaydetti:

"Afrin'de siviller öldürülmüyor. YPG, öldürülen teröristleri sivil gibi göstermeye çalışıyor. Siz de buna inanmak istiyorsunuz. Neden benim verdiğim bilgilere inanmıyorsunuz? Ben herkesten çok sivillerin durumunu ve insan haklarını önemsiyorum. Ben ülkemde 3,5 milyon Suriyeli sığınmacıya ev sahipliği yapıyorum. Bu benim omzumda büyük bir yük oldu ve kimse bu yükü paylaşmıyor."

Çavuşoğlu, Afrin'de Kızılay ve AFAD gibi insani yardım örgütlerinin konuşlandırıldığını, halkın ihtiyaçlarını gidermek için iki kamp kurulduğunu belirtti.

Rusya ve Suriye'yle TSK'nın Afrin'e girmesi için bir anlaşma yapılıp yapılmadığının sorulması üzerine Çavuşoğlu, kimseyle anlaşma yapılmadığını, gerekli tüm muhatap ve ülkelere operasyon hakkında bilgi verildiğini kaydetti.

Çavuşoğlu, "Suriye rejiminden izin istemedim. Bu operasyon için kimseyle bir pazarlık ya da anlaşma yapmadık, çünkü bu bizim için bir güvenlik meselesi." ifadelerini kullandı.

Kaynak: AA

Terör örgütü Suriye'de milyonlarca sivili tehcir silahıyla vurdu. Örgütün işgalinden sonra evlerini terk etmek zorunda kalan milyonlar Afrin'deki tehdidin bitmesini bekliyor.

[Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...]


Terör örgütü PYD/PKK, batıda Afrin'den doğuda Tel Ebyad ve Haseke'den yayılarak işgal ettiği topraklarda yüzbinlerce Arap ve Türkmeni yerinden etti. Örgüt, kuzey Suriye'nin nüfus yapısını alt üst ederek bölgeye kalıcı olarak yerleşmeyi hedefledi.

Afrin, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin (TSK) Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) ile gerçekleştirdiği Fırat Kalkanı Harekatı bölgesinin batı ucunda bulunuyor.

PYD/PKK, Fırat Kalkanı öncesinde, 2016 başlarında Rusya ve rejim desteğini alarak Afrin'den söz konusu alana yayılmaya çalıştı.

Afrin içinden çıkan terörist unsurlar, Afrin'in güneydoğusundaki Tel Rıfat ilçesi ve çevresi sakini 250 bin civarı sivili göçe zorladı.

Yaklaşık 250 bin civarı sivil, Fırat Kalkanı bölgesine komşu, muhaliflerin kontrolündeki Azez ilçesine sığındı.

AA'ya bilgi veren Tel Rıfat Yerel Meclis Başkanı Mahmut Allito, terör örgütünün işgalinden sonra terk etmek zorunda kaldıkları evlerine dönebilmek için Afrin'deki tehdidin bitmesini beklediklerini yineledi.



TSK ve ÖSO'nun Afrin'deki terör odaklarına yönelik 20 Ocak'ta başlattıkları Zeytin Dalı Harekatı'nın önemli bir hedefi de teröristlerin Tel Rıfat ilçesi ve çevresinden kaçırdığı sivillerin evlerine geri dönmesine imkan sağlamak.

PYD/PKK, Tel Rıfat ve çevresinde kalan halka yönelik keyfi alıkoyma ve zorla silah altına alma gibi uygulamalarına devam ediyor.

250 bin civarı sivilin terk etmek zorunda kaldığı 60 yerleşimin isimleri şöyle:

Tel Rıfat ilçesi, Kefr Neye ve Deyr Cemal beldeleri, Minniğ, Harabişe, Babınnıs, Eksar, Zoyan,Tel inip, El Coba, Hasin, Halisa, El Neyrabiyye, Şeyh Keyif, Tel El Madik, El-Hassiye, Ta’ane, El-Karmil köyü, Tel Cican, El-Vardiyye, Suruç, Kefer mez, Ümel Kura, Şeale, El Vahşiyye, Marita, Tel Rehhal, Malika, Kiştiar, Tata Maraş, Teneb, Kefer Anton, El vasıtıyye, Şavarga, Ayn Dakne, Maranaz, Hırbat Hayat, Kefer Nasih, Hassacık, Tel Şair, Tel Acar, Meryemeyn, Tel Karah, Eneb, Ez Ziyyara, Fefin, Üm Hoş, Herbul, Ehras ve Şeyh İsa köyleri ile Garnata, el-Vardiyye, Es Samuka, El Alkamiyye, Bir Harbul, Şavargat Ac Coz, El Beyluna, El Hib, Eş Şehhebiyye ve Şeyh Hilal çiftlikleri.



FIRAT NEHRİ'NİN DOĞUSU DA AYNI KADERİ PAYLAŞTI

Terör örgütü, haziran 2015'te ABD'nin yoğun hava desteğiyle Haseke ve Aynularab (Kobani) arasında kalan Tel Ebyad'ı ele geçirdi.

Ardından örgüt, DAEŞ'e destek verdiği iddiasıyla Arap ve Türkmen sivil nüfusa yönelik etnik temizliğe girişti.

PYD/PKK, 2015 yazında, ilçe kırsalındaki Türkmen ve Arap köylere saldırılar düzenleyerek, halkı göçe zorladı.

Terör örgütü böylece işgalini kalıcı hale getirmeye çalıştı.

Suriyeli Aşiretler ve Kabileler Yüksek Meclisi Koordinatörü Mudar Hammad el-Esad, PYD/PKK'nın 2012'den itibaren yoğun biçimde silahlanarak kuzey Suriye'nin farklı noktalarında Arap, Kürt, Süryani ve Türkmen nüfusa yönelik tehcire başvurduğunu anlattı.

Esad, yerleşim birimlerinin tek tek kayıtlarını tuttuklarını ifade ederek, Afrin civarındaki bölgeler haricinde, örgütün zorla göç ettirdiği nüfusun toplam 1 milyon 955 bine ulaştığını söyledi.



Suriyeli Aşiretler ve Kabileler Yüksek Meclisi'nin kayıtlarına göre, yaklaşık olarak Münbiç’ten 250 bin Arap; Kamışlı’dan 150 bin Kürt, Arap ve Süryani; AynulArab’tan (Kobani) 40 bin Arap, Kürt , Süryani; Amuda’dan 25 bin Arap, Kürt , Süryani; Dirbasiye’den 20 bin Arap, Kürt , Süryani; Şeddadi’den 120 bin Arap, El-Hol’dan 30 bin Arap; Üst Şuyuh, Alt Şuyuh,Suluk ve Tel Abyad’dan 180 bin Arap; Malikiyye, Tel Hamis, Kahtaniye ve Rumeylan’dan 150 bin Arap, Kürt , Süryani; Rakka ve Tabka’dan 350 bin Arap, Rakka'nın Türkmen köylerinden 30 bin Türkmen, Merkede’den 15 bin Arap, Ebu Fas’tan 15 bin Arap, Deyrizor’dan 350 bin Arap, Tel Brak'tan 30 bin Arap; Haseke'den 200 bin Arap ve Süryani, terör örgütü PYD/PKK tarafından göç ettirildi.

Suriye topraklarının yüzde 25'i, Türkiye-Suriye sınırının da yüzde 65'i PYD/PKK işgali altında bulunuyor.

Kaynak: AA