RE: Sünnet Ve Hadis Bugün hayatımızdan sünneti çıkaralım, yarın hadisleri, öbür gün yazıda nasıl anlatıllmaya çalışılmışsa bağlayıcı olan sünnet çeşidini çıkaralım. Sonra alalım önümüze Kur'an ı kafamıza göre, işimize geldiği gibi yorumlayalım , hüküm çıkaralım. Hepsi aşama aşama yani, birden değil.''Tevhid'' i koruyacağız (!)ya , sanki hadislere uymak , sünnetleri eda etmek şirkmiş gibi... Doluyum ama pek yazmak istemiyorum, sadece bu yazıları görünce üzülüyorum.Çok üzülüyorum. |
RE: Sünnet Ve Hadis Son paragraftan ben bunu çıkardım.Ama yazının geneline bakarsak sahih-i buhariyi bir çırpıda kenara atmış, hadis-i şeriflerin hepsini aynı kefeye koymuş, herbirine uydurma muamelesi yapmış.hicri 3. yy da hadisler tasnife tabi tutuldu. .Fitne olayları başlangıcından sonra ise hadislere daha bir titizlikle yaklaşılmış, senedler sorulmuş.Bu kitaplara bir hadis i şeriff f koyarken de ne incelemelerden geçirilmiş, kimse beğendiği hadisi koymamış.Ama yazıda apaçık genelleme yapılmış.Pek çok alim de zaten Kur'an ın ruhuna ters düşen mevzu hadisleri hüküm çıkarmada kullanmaz . O halde ben de soruyorum.Sünneti, hadisleri Kur'an ın ruhuna ters diye yok sayarsak Kur'an kendi kafamıza göre yorumlanmış olmuyor mu?Bahsettiğiniz Kur'an ın ruhuna ters hadisler hangileridir?Sahih-i buhari de kaç tane vardır.Öğrenmek istiyorum.Cehaletimi affedin. |
RE: Sünnet Ve Hadis Alıntı:
|
RE: Sünnet Ve Hadis Kardeşim ben ehlisünnet ve ehlisünnet olmayan diye bir ayrım yapmıyorum.Doğruysa doğru yanlışsa yanlış diyorum kimseyi yüceltme ve aşağılama durumumda yok.Senin doğruların sana benimde bana benimle hiçbir şekilde fikir tartışmasına bir zahmet girme senin anlayışında olanlarla işim olmaz...Allaha şükür sünnetide hadiside bilirim ama hepsinide kabul etme diye bir anlayışa sahip değilim doğruları beni bağlar.dinimide öğreneceğim sahih kaynaklar yeter bana şeyh miş tarikatmış cemaatmiş mezhepmiş vs bunlar benim anlayışımda sade teferuattır.bağlıyıcılığıda yoktur.Bende bağlayıcı tek kaynak Kuran ve kurana uygunluk kimden olursa olsun farketmez yeterki kurana uysun. islam olmuş isem yeter bana.Baki kardeşim bak seninle hiç bir şekilde hiç bir konuda tartışmıyacağım nedenini soracak olursan anlayışımız çok faklı ve ne sen beni anlarsın nede ben seni uzatmanında alemi yok. |
RE: Sünnet Ve Hadis Ve Peygamber, elçi Hz.Muhammed olarak yaptıkları ile bizim için bağlayıcıdır, insan hz.Muhammed olarak yaptıklarım yapmak gibi bir sorumluluğumuz yoktur. Doğrudur zaten istesenizde Efendimiz(s.a.v)in üstün ahlakını,güzel adetlerini,asil duygularını ve insanlığı şehvet bataklığına düşmekten kurtaran üstün meziyetlerine hakim olduğu hayatı yansıtamazsınız.Efendimiz (s.a.v)i örnek alabilsek bundan daha güzel ne olurki. Şuda unutulmamalıdırki,Efendimiz(s.a.v)in örnekliği Kuran ve Sünnetin temeline dayanan konulardan biridir. |
RE: Sünnet Ve Hadis Bağlayıcı sünnet:Namazın rekat sayısı ve kılınma biçiminde olduğu gibi. Bu yönü ile Peygamber(sav) ve sünneti bizim için bağlayıcı olup, onsuz İslam'ı yaşamamız mümkün değildir. Ayrıca peygamber (sav)'ın kendi içtihadı ile hayata geçirdiği ve yaşanarak sürdürülen fiilleri de sünnet kapsamındadır. Bu fiiller sözle (hadisle) bize intikal etmiş de olsa pratiğe geçirildiği için sünnet sayılmaktadır. Bu tanımın dışında kalan fiil ve sözleri sünnetin kapsamı içinde görmüyoruz. Hadis Hadis;Pratiği olmayan ve yaşama geçirilmemiş, rivayet olarak bize intikal etmiş "Peygamberin söylediği söylenen sözlerdir" Söz (hadis), sünnet gibi değildir. Zira, söz bir konu ile ilgili bir kez söylenmiştir. Sünnet ise, sürekli ve defalarca tekrar edilerek (yaşanarak) bize kesin bir bilgi (mütevatir) olarak ulaşmış ve sabitleşmiştir. alıntı -------------------------------- benim karşı çıktığım nokta hadisin bu kadar basite indirgenmesi, kapsamının daraltılmasıdır..ben yazılanlardan şunu anladım:Ahkam , kendisi ile amel edilen hadisler dışındakilere uyma zorunluluğumuz yoktur.Dinde huccet değildirler gibi...Bu yüzden yazıyı yadırdadım.İster hadis olsun, ister sünnet olsun her ikisi de İslam ın ruhunu, Kur'an ın özünü taşır.Örneğin'' ettebessümü sadegatün'' hadis-i şerifi şu veya bu şekilde İslam ın ahlakını , peygamber efendimiizn sünnetini yansıtır.Sünnetlere uyma zorunluluğumuz olduğu gibi onların teorik ifadesi olan hadislere de uyma zorunluluğumuz vardır.Sünnetin kısımlarını da aydınlatıcı olması için ben ilave edeyim.Sünnet 3 kısımdır : 1- fiili sünnet(peygamber efendimizin bizzat yaptığı, bizlerede emrettiği davranışları, size göre bağlayıcı olan sünnet) 2- kavli sünnet(peygamber efendimizin müslümanlara öğütlediği sözler ki bunlar islam ahlakının oluşmasında yegane verilerimizdir) 3 - takirir sünnet(peygamber efendimizin hakkında bir beyanda bulunmadığı, sessiz kaldığı sünnet çeşidi, bu da hayatın çeşitli şartlarında bizlerin başvuracağı bir sünettir.) Üç sünnet çeşidi de farklı olmasına rağmen üçüne de uyarım.İşin ilmi boyutunda, hüküm vaaz etmede, fıkıhta kullanılan sünnet çeşidi ilk nev'i dir.Ama müslümanların sünnet deyince yalnız bu kısmı anlamamaları gerekir. Eleştirel, objektif bakış açısı yakalayacağım, böylece gerçek tevhidi gerçekleştireceğim gibi düşünüyorsanız bu metod yanlıştır.Bizim savaşımız hurafelere, bidatlara, sapık düşüncelere olmalıdır.Sünnete, hadise değil. Bunları yazma nedenim de Allah ın Kur'an da buyurduğu emridir: Andolsun, sizin için, Allah'ı ve ahiret gününü umanlar ve Allah'ı çokça zikredenler için Allah'ın Resûlü’nde güzel bir örnek vardır.Ahzab 33 Çölde kum tanesi de olsa öğrendiklerimin zekatıdır, Veda hutbesinde Allah rasülünün Kur'an dan sonra yapışmamızı emrettiği iki şeyden biridir. kimse de kimsenin avukatı değildir. |
RE: Sünnet Ve Hadis Baki her konuda bir tek bilen sensin gibi davranıyon davranışlarında tutarsızlık görülmesi gereken biri varsa oda sensin Şahıs imam malike laf demişmiki sen hemen dindar değildiri şahısa maletmişsin davranışlarında dikkatli ol |
RE: Sünnet Ve Hadis Doğru demiş tasavvufun bazı şeyleri tevhide ters gelebilir okuduklarına göre.hangi tasavvuf ehli cihadı gündemine almış söyleyebilirmisin. |
RE: Sünnet Ve Hadis Ayeti kerime çok güzel Siz kendinizi değiştirmedikçe Allah'ta sizi değiştirmez Tamamiyle katılıyorum bizlerin kendimizi değiştirebilmemiz için daha ne gerekiyor adem (a.s) yaratılışından peygamber efendimize kadar dikkat edersen kavim kavim helaklar olmuş ve o helaka sebep olan olayların yüz kat daha dehşetlisi bu asrımızda yaşanmakta Rehber kitabımız bir çok ayeti kerimede anlattığı şeyleri kişiler anlayamamışsa onların suçumu yoksa din büyüğü geçinen insanlarınmı? ne kadar bizlere büyüklük yapabiliyorlar?ne kadar birleştirici roller üzerinde duruyorlar? O cemaat bu cemaat diyerek islamı bin parçaya bölen mantıklar ile nereye varabiliriz. |
RE: Sünnet Ve Hadis Tamam baki hepsi uyum içinde ise biri niye o cemaat kendi imamını diğer cemaat kendi imamını vs üst görüyor bak kardeşim bir dönemler ilk tasavvuf ile tanıştığım vakit imam olan şahıs bana başka yere giden bize gelmesin kafaları karışır dedi eğer aynı yolun yolcusu iseler niye kafam karışacaktı anlayamadım vahdet ya dahi iyi bilirsin soruyom bir zamanlar birileri dsp birileri dyp şimdide çokları akp diyor eğer vahdet buysa ben bir şey anlayamamışım demmeki.Hani islam bu tür siyaseti şeytaniyeden uzaktı? |
RE: Sünnet Ve Hadis Baki sana bir soru; Kişi kendi yolunu ilmiyle bulabiliyorsa bir yola / zata bağlanması şart mıdır? |
RE: Sünnet Ve Hadis Kardeşim hani hepsi menzili dayanağımız kuran diyor o zaman ayrılıklar niye oluşuyor. Hayatlarına, dinlerine göre yön vermek yerine, hayatın içinde buldukları şeyleri kendileri için uygulam haline getirmektedirler. İslâm adına rasyonalizm, İslâm adına demokrasi, İslâm adına sağcılık, İslâm adına solculuk, İslâm adına Kemalizm, İslâm adına laiklik... İslâm’ın neyi kabul edip neyi kabul etmediğini nerede ise Allah’ın rızâsı değil; çağın icapları tayin etmekte ve den çağın icaplarına göre te’vil edilmek sûretiyle sürekli değişen bir din anlayışı ortaya çıkmaktadır. (Bunu yapmayanlar hariç) |
RE: Sünnet Ve Hadis Bütün şikâyet edilen olumsuzluklar, bu kavramların düzeltilmesine ve sağlam şekilde yaşanmasına bağlıdır. Filistin topraklarında siyonist yahûdiler başta olmak üzere, İslâm topraklarını işgal eden zâlim kâfirler silâhtan korkmuyor, zaten müslümanın elindeki silâhın pek korkutmaya yetecek önemi de yok. Ama onlar, eliyle (veya buna gücü yetmiyorsa) diliyle, kalemiyle kendilerini taşlayan mü’minin akîdesinden çekiniyor, korkuyor. Tevhid eri Allah’ın askerini, ölümden korkmayan canlı şehidi korkutup yıldıracak hiçbir silâhın mevcut olmadığı gibi; tevhid bilincine sahip insan da imanı oranında kâfirlerin korkulu rüyası olmaktadır. Kardeşim işte tevhid eri olabilmek budur. |
RE: Sünnet Ve Hadis Alıntı:
Aslında karşı olunan görüş kuran ve sünnet dışı bidat ve hurafeleri reddetmeyen o görüşleri destekleyen tarikatlerin bulunması ve savunulması.. |
RE: Sünnet Ve Hadis İslâm dünyasında insanlara, müslümanlara yön veren kimselerin değişmeyen dinin temel esaslarıyla değişen ve değişmesi gereken özellikleri ayırt edebilmesi ve kendilerini sürekli yenilemeleri gerekir. Dengelerin kısa sürede değiştiği bir dünyada mü’minlerin pasif kalmaları, tamamıyla nakilci,taklitçi,şerhçi ve düşünemeyen kimseler olmaları, din açısından üzücü bir olaydır. Böylesi bir tablonun sorumlusu, bu insanların kendileridir. Çünkü Allah, Kur’an’da hayra doğru değişmenin mutlak surette gerçekleştirilmesi gerektiğini beyan etmektedir. 'bir toplum, kendi durumlarını değiştirmedikçe şüphesiz Allah da onların durumunu değiştirmez. Allah bir kavme kötülük murad ettimi artık onu geri çevirecek yoktur. Zaten onların, O’ndan başka koruyup kollayanları da yoktur.(13/Ra’d, 11) |
RE: Sünnet Ve Hadis Alıntı:
|
RE: Sünnet Ve Hadis İnsanlık, bugün cahiliyye çağının karanlıklarında yaşıyorsa bu, müslümanların müslümanlıktan uzak kalmasından, diğer insanları da bu güzellikten mahrum etmesinden dolayıdır. Kur'an gelip câhiliyyeyi değiştirmeden toplumda neler yapılıyorsa, modern biçimde bugün de, buralarda da maalesef aynı şeyler devam etmektedir; hem de 'müslümanım' diyenler tarafından.Bari bizler bu tuzaklara düşmeyelim. |
RE: Sünnet Ve Hadis Konu çok güzel RAHMAN ZÜLCELALİ razı olsun sizlerden ebeden inşALLAH..hakkınızı helal edin degerli Abdulbakii ve MEVLÜT HÖNÜL kardeşlerim konu çok anlamlı ve güzel ama yorumlarınızıda okudum biraz üzüldüm birazda haklı gördüm sizleri .üzüldügüm nokta dini bir sitede kırıcı yıkıcı sözleriniz birbirinize karşı ,haklı gördügüm nokta belki detaya inilmese tam anlaşılamayacak .ama elimizden geldigi kadar tartışmadan uzak duralım degerli kardeşlerim hakkınızı bana helal edin lütfen konuya yorum yazacaktım ama helallik almakta istedim mahcup000 ..... Birde ricam var sizlerden mesela biz bu hafta bir sünnet-i seniyyemizi işledik "tuvalete ve banyoya sol ayakla girilip sag ayakla çıkılmasını" bu sünneti açtık arkadaşlarla yani diyecegim sünneti okuyoruz yada kendi adıma konuşayım okuyorum ama ayrıntısını bilmiyorum mümkünse bir başlık altında sünneti seniyyelerimizi detaylı açabilirmiyiz mesela neden PEYGAMBER EFENDİMİZ S.A.V. sol ayakla girilip sag ayakla çıkılmasını tavsiye etmiş bunu açabılirmiyiz .Misal verdim yukardaki örnegi başka bir sünneti seniyyemizi açalım inşALLAH . mümkünmüdür ???? |
RE: Sünnet Ve Hadis Alıntı:
RAHMAN ZÜLCELALİ ebeden razı olsun sizden kardeşim..Açıkladıgın ız sünnet-i seniyyemiz bizim bu haftaki işledigimiz konunun aynısı ALLAH C.C. razı olsun sizden. diger açıklamalarda insanın ufkunu açıyor teşekkür ederim .Siz sorun demişsiniz bende soracam inşALLAH..:) Yumurta ve soganın yıkanması sünnet-i seniyyelerimizden diye okumuştum bunu açabilirmiyiz ? |
RE: Sünnet Ve Hadis yumurtanın yıkanmasını sağlık açısından doğru olduğunu biliyordum ama yine de kaynak lazım.soğanı görünce de güldüm, kabuğuyla mı yıkayacağız; yok soyduktan sonra ise yemek yapmadan önce zaten yıkanıyor:) hiç bir kaynakta rastlamadım.yumurtayı yıkamak zevaid sünnetlerden olabilir ama. |
RE: Sünnet Ve Hadis Helal, haram ve insanların ihtiyaç duydukları her şeyle ilgili olarak kitapta veya sünnette bir açıklama mutlaka vardır. Mürazim Ebu Abdullah (Cafer Sadıktan) şöyle rivayet eder: «Allah Tebareke ve Tealâ, Kur'ân'da her şeyin açıklamasını indirmiştir. Allah, kulların ihtiyaç duydukları hiçbir şeyi eksik bırakmamıştır. Bir insan: "Keşke Kur'ân'da bu hususta bir ayet indirilmiş olsaydı." diyemez. Çünkü mutlaka onunla ilgili bir âyet vardır. |
RE: Sünnet Ve Hadis Abdullah b. Meymun el-Kaddah, Ebu Abdullah (Cafer Sadık)’dan, şöyle rivayet eder: «Bir adam Resulullah'ın yanına geldi ve dedi ki: Ya Resûlullah, ilim nedir? Buyurdu ki: «Susmaktır.» -Adam: "Daha?" dedi. -«Dinlemek.» dedi. -Adam: "Daha?" diye sordu. -Peygamberimiz: «Ezberlemek.» -"Daha?" diye sordu, -Peygamberimiz: «Öğrenilen ilimle amel etmek.» dedi. -Adam: "Daha var mı ya Resûlullah?" diye sordu. -Peygamberimiz (sallallahu aleyhi ve âlihi): «Bilgiyi yaymaktır.» buyurdu. |
RE: Sünnet Ve Hadis Ali b. İbrahim merfu olarak Ebu Abdullah (Cafer Sadık)’dan şöyle rivayet eder: «Öğrenciler üç kısma ayrılırlar. Onları ve özelliklerini tanıyın. Bir grup: Bilgiyi cehalet ve başkalarıyla tartışmak için öğrenir. Bir grup: Yükselmek ve başkalarını dolandırmak için öğrenir. Bir grup da dini anlamak ve akletmek için öğrenir. Birinci gruptaki cehalet taraftarları, başkalarına eziyet eder, onlarla kavga ederler, toplantılarda konuşma yapar, bilgiçlik taslar ve ağırbaşlılık niteliğine sahipmişler gibi görünürler, takva postuna bürünürler. Oysa takvadan tamamen soyutlan*mışlardır. Allah böylesinin burnunu sürtsün ve belini kırsın. Yükselmek ve başkalarını dolandırmak için ilim öğrenen kimseler hilebaz ve dalkavuk tiplerdir. Kendi düzeylerinde olan kimselere karşı üstünlük taslar, onlara tepeden bakarlar. Buna karşılık kendilerinden daha aşağı düzeyde olan zenginler karşısında tevazu gösterirler. Bunlar, zenginlerin tatlılarını yerler, dinlerini de bozup mahvederler. Allah, böylesinin adını sanını unutturur ve eserlerini âlimlerin eserleri*nin arasından söküp atar. Dini anlamak ve akletmek için ilim öğrenen kimseler ise tasalı, hüzünlü olur*lar. Geceleri gözlerine uyku girmez. Kabuklarına çekilir, derin düşüncelere dalarlar. Gecelerini namazla geçirirler. İbadet eder, korkuyla ürperir, titrerler, yakarıp dua ederler. Kendileriyle uğraşırlar. Zamanın insanlarının özelliklerini bilirler. En güve*nilir kardeşlerinden bile endişe ederler. Allah, böyle kimselerin temellerini sağlam*laştırır ve kıyamet günü onlara güvence verir Kardeşlerim bizler bunları anlayıp ilimi yayma adına gayretler sarfedersek kendi aramızda hiç bir ihtilafa düşmez ilmimize ilim katarız gayemiz Allah rızası olmalı kesin karar aldığım için kesinlikle ihtilaflara hiç bir şekilde girmeden ilimleri paylaşalım Allah hepimizden razı olması temennisiyle. |
RE: Sünnet Ve Hadis Alıntı:
|
SAAT: 18:36 |
vBulletin® Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
User Alert System provided by
Advanced User Tagging v3.2.6 (Lite) -
vBulletin Mods & Addons Copyright © 2024 DragonByte Technologies Ltd.