![]() |
Karıncayı Bile İncitme "Bir serçe kuşunu haksız yere öldüren kişiden Kıyamet gününde Allah (c.c.) bunun hesabını sorar"(1) Bazı bilginler, ahlâkın esasının: "Allah (c.c.)'ın emirlerine saygı, yarattıklarına şefkat ve sevgi"den ibaret olduğunu söylerler. İşte bu şefkatten istifade etmesi gerekenlerden bir grup da hayvanlardır. Bir Alları dostu: "Karıncayı bile incitme. Çünkü onun da canı var. Can elbette tatlıdır. Ve o da Allah (c.c.)'ın yarattığıdır." der. Elbette can tatlıdır. Kendi canımızın yanmasını istemediğimiz gibi başkalarının da canını yakmamalıyız. Allah dostlarından Şibli hazretleri, buğday satan bir yerden buğday satın almıştı. Evine gelince buğdayı boşalttı. Buğday çuvalından birkaç tane karınca çıkıp, şaşkın şaşkın sağa sola kaçışmaya başladı. Hazret, karıncaların, yerlerinin değişmesinden rahatsız olduğunu görünce, "Bu hayvancağızların yuvalarından uzaklaşmalarına, ailelerinden ayrı düşmelerine sebeb oldum." diyerek karıncaları aldığı gibi buğday aldığı zahireciye (Buğday satıcısı) götürdü, yuvalarına bıraktı. Onun böyle davranmasına Hz. Peygamber (s.a.v.)'in karıncaların yuvalarının bozulmamasını, yakılmamasını, emretmelerini ve kuş yavrusunu veya kuş yumurtalarını alanları ikaz etmelerini hatırlaması sebeb olmuştur. Bütün bunlar Sevgili Peygamberimiz'in: " Çölde susuz kalmış ve bir kuyunun etrafında dolanan köpeği sulayan kişinin affedildiğini" (2) ve "Bir kediyi bir odaya kapayıp aç susuz bırakarak ölümüne sebeb olan kadının da cehenneme düştüğünü" (3) bildirmesi, bizlerin de bu konularda çok dikkatli davranmamız ve varlıklara zarar vermememiz gerektiğini gösterir. Peygamberimiz (s.a.v.) büyük bir ordunun başında Mekke'ye doğru ilerlerken, yolları üzerinde yeni doğmuş yavrularını emziren bir köpek görür. Derhal sahabilerden birini çağırır ve süt emen hayvanların önünde durarak, onları atlardan korumasını ister. Hz. Peygamber'in emri yerine getirilir ve ordunun yolu biraz kaydırılır. (4) Ahmed b. Hanbel, hadisleri kaynağında zaptetmek için aylarca yol yürümeyi zevkle göze alırdı. Bir keresinde bir hadisi tespit için, uzun bir yolculuğa çıkması gerekmişti. Hadisi bilen zatı bulduğunda onun önündeki köpeğe ekmek vermekle meşgul olduğunu gördü. Selam verdi. Selamı alan zat, Hz. İmamla konuşmadan köpeğe ekmek vermeye devam etti. Köpeği doyurduktan sonra, Ahmed b. Hanbel'e dönerek şöyle dedi: Seninle değil de köpekle meşgul olduğuma kızabilirsin. Bu köpek aç kalmış. Allah (c.c.) da beni onun karşısına çıkarmıştır. Halinden perişanlığını anladığım için bu köpeği doyurmaya mecburum. Zira Hz. Peygamber şöyle buyurdu: "Kim bir ihtiyaç sahibinin kendisine arz edilen ihtiyacını (elinden geldiği halde) karşılamazsa, Allah (c.c.) da ahirette onun ihtiyacını karşılamaz." Bu köpek bana, hal diliyle ihtiyacını arz etti. Ondan yüz çevirirsem ahirette de benden yüz çevrilir. Ahmed b. Hanbel daha fazla dayanamayıp: "Tamam, tamam, işte aradığım hadisi buldum." dedi. Evet, hiçbir canlıyı incitme, eziyet etme çünkü " Hayvanları da Allah (c.c.) yarattı." (16 Nahl, 5- 8) Sayıları sınırlı ve belli başlı hayvanların dışında bütün hayvanların fuzûli yere öldürülmeleri sorumluluğu gerektirir. Yılan, akrep, fare, kuduz köpek vb. yırtıcı hayvanlar gibi gerek insanlara, gerekse hayvanlara zararlı olanlar hariç, faydasız ve keyfi öldürülmeleri yasaklanmıştır. Hayvan haklarını da en iyi Müslümanlar korur. Kaynaklar: 1- Nesai, Dahâyâ 42, Sayd 34; Darimi, Edâhî 16; Ahmed, Müsned 2/ 164, 197, 210, 4/ 389. 2- Buharı', Şirb 9, Mezâlim 23, Edeb 27; Müslim, Selâm 153; Ebu Davud, Cihad 47. 3- Buhari, Şirb 9, Bedu'l- Halk 17; Müslim, Birr 151. 4- Dr. El- Hufî, Rasül ve Ahlak, s. 204- 206. |
SAAT: 14:33 |
vBulletin® Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
User Alert System provided by
Advanced User Tagging v3.2.6 (Lite) -
vBulletin Mods & Addons Copyright © 2025 DragonByte Technologies Ltd.