![]() |
Kendi Kusurlarımızı Görmek Başkasının ayıplarını, kusurlarını anlatmak istediğinde hemen kendi kusurlarını hatırla."(1) Sevgili can dostlar, Dikensiz gül, kusursuz insan olmaz. Başkalarının olabileceği gibi, kendimizin de birçok kusuru vardır. Fakat her nedense insan kendi hata ve kusurlarını görmek istemez. Başkalarının kusurlarını sayıp dökmekten zevk alır. Peygamber Efendimiz (s.a.v.) şöyle buyurmuştur: "Sizden biriniz, kardeşinin gözündeki çöpü görür de, kendi gözündeki merteği unutur, (görmez)" (2) Dilimize atasözü olarak da geçen bu hadis-i şerif; başkalarının küçük kusurlarını, yanlışlarını görüp de kendi kusurlarını görmemenin bir çeşit zulüm, taşkınlık, şaşkınlık olduğunu ifade ediyor. İnsanların ayıplarına gözlerini diken insan, kendi hatalarını görmez. Kendi kusurlarını görebilen insan bahtiyardır. Başkalarını düzeltebilmek için önce kendimizi düzeltmemiz gerekir. Zaten kendi nefsiyle uğraşan ayıp, hata ve kusurlarını düzeltmeye çalışan insan, başkalarının kusurlarını görmeye vakit bulamaz. İnsan başkalarının hatalarını küçük, kendi kusurlarını ise büyük görmeli, başkalarını kötülemektense kendi nefsinin kusurlarını kötülemelidir. Kusurumuz o kadar çok ki. başkalarının kusurlarını ağzımıza dolamak kusur, kendimizi kusursuz görmek ise, en büyük kusur. Peygamberlerden başka kusursuz olan kim var? Kendimizin kötülüklerini, dostlarımızın da iyiliklerini görmeliyiz. Yanıldığını kabul etmeyenler, en çok yanılan insanlardır. Kendi kusurunu düzeltmeyen insanın başkalarından şikâyete hakkı yoktur. İşte öykümüz: Allah dostlarından olan Bayezid-i Bistâmi'ye: "Ey Bayezid! İnsanların ayıplanacak o kadar çok kusurları varken senin hiç kimseyi ayıpladığını, kınayıp kötülediğini görmüyoruz. Bunun sebebi nedir? diye sorulduğunda, Bayezid şu cevabı verir: "Ben, her şeyden önce kendi nefsimi beğeniyor değilim ki, onun ayıplarını görmekten fırsat bulup da başkalarının ayıpları ile uğraşayım. Bazı insanlar, başkalarının hata ve ayıplarını dağ gibi büyük görürken, bir benzerini kendileri yaptıkları zaman, onu sinek gibi küçük görürler." Atalarımız: "Kişi noksanını bilmek gibi irfan olmaz." demişlerdir. Sevgili Peygamberimiz (s.av.)de şöyle buyurmuşlardır: "Allah (c.c), bir kulunun hayrını (iyiliğini) isterse, ona kusurlarını gösterir." (3) Kendi kusurlarıyla uğraşıp başkalarının kusurlarını kurcalamaktan kendisini alıkoyan kimseye müjdeler olsun." (4) ". Şu üç huy kişiye ayıp olarak yeter 1-Kendi utanç verici halini görmeyip, başkasmdaki aynı kusuru görmesi. 2- Kendi utanç verici halini görmeyip başkalarının aynı duru-mundan utanç duyması. 3- Oturup kalktığı kimselere sıkıntı vermesidir." (5) Yüce Rabbimiz şöyle buyurup uyarır: "Öyleyse nefsinizi temize çıkarmayınız. Yüce Allah ihlas ile amel edeni , gizli ve açıkta Rabbinden korkanı bilir." (53 Necm, 32) Kendi kusurlarını görebilmek, onlardan kurtulmanın ilk şartıdır. Kusur bilindikten sonra tedavisi kolaydır. Biz başkalarının değil, kendimizin hesabını vereceğiz. Başkalarında görüp de, kızdığımız, beğenmediğimiz halleri kendimizde bulundur-mamalıyız. Kaynaklar: 1-Münâvî, FeyzıTI- Kadir 1/ 272 (419). 2-Münzirî, et- Terğib ve't- Terhib 3/ 236. 3-Aclunî, Keşfu'l- Hafa 1/ 81. Hâşimi, Muhtaru'l- Ehadis'in- Nebeviye 9 (57). 4-Münâvî, age. 4/281. 5-Münâvî, age. 3/ 76. Taberâni, Mucemü'l- Kebir 2/ 168. |
SAAT: 01:12 |
vBulletin® Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
User Alert System provided by
Advanced User Tagging v3.2.6 (Lite) -
vBulletin Mods & Addons Copyright © 2025 DragonByte Technologies Ltd.