4.HAFTANIN KONUSU KURAN'I DOĞRU ANLAMAK
 

Kuran'ı Nasıl Anlayabiliriz Kuran'i Kerimi Hayatımıza Nasıl Aksettirebiliriz.Ayeti Kerimelerle Başlangıç Yapalım Kişisel Bazda Neler Yapabiliriz Alıntılar Yapmadan Konumuza Başlayalım.

Peygamber der ki: Ey Rabbim! Kavmim bu Kur'an'ı
büsbütün terkettiler. (Furkân 30)

Rabbinizden size indirilene (Kur'an'a) uyun. O'nu bırakıp
da başka dostların peşlerinden gitmeyin. Ne kadar da az öğüt alıyorsunuz! (A’râf 3)

….O, gerek daha önce (gelmiş kitaplarda), gerekse
bunda (Kur'an'da) size "müslümanlar" adını verdi……(Hac 78)


(İnsanları) Allah'a çağıran, iyi iş yapan ve "Ben müslümanlardanım" diyenden kimin sözü daha güzeldir? (Fussilet 33)

(Resulüm!) Kur'an'ı (okumayı, tebliğ etmeyi ve ona uymayı) sana farz kılan Allah, elbette seni (yine) dönülecek yere döndürecektir. De ki: Rabbim, kimin hidayeti getirdiğini ve kimin apaçık bir sapıklık içinde olduğunu en iyi bilendir. (Kasas 85)

Doğrusu Kur'an, sana ve kavmine bir öğüttür.
İleride ondan sorumlu tutulacaksınız.(Zuhruf44)

Andolsun biz Kur'an'ı düşünüp öğüt alınsın diye kolaylaştırdık. Öğüt alan yok mu? (Kamer 22)

Ey iman edenler! Mallarınız ve çocuklarınız sizi
Allah'ı anmaktan alıkoymasın. Kim bunu yaparsa işte onlar ziyana uğrayanlardır. (Münâfikûn 9 )

Allah yolunda harcayın. Kendi ellerinizle kendinizi
tehlikeye atmayın. Her türlü hareketinizde dürüst davranın. Çünkü Allah dürüstleri sever. (Bakara 195)

RE: 4.HAFTANIN KONUSU KURAN'I DOĞRU ANLAMAK
 

Kuran, bu dünyanın ve bu hayatın kitabıdır. insanlar, inançlarını ve yaşadıkları hayatı kendisine göre düzenlesinler diye gönderildi. O, belirli amaçlar (bazı gün ve gecelerde, ölüye vs.) için okunsun diye değil, koyduğu ilkelere göre yaşansın diye gönderildi

“Diri olanlari uyarsın ve kafirler cezayı hak etsinler diye“ (Yasin 70)

Ve O, sevap kazanmak amacıyla degil, yaşanmak için okunmalıdır, Kur'an;

"Korunanlara yol göstermek" (2/2)

"İnsanlara yol göstermek, doğruyu, yanlışı birbirinden ayırmak" (2/185)

"Karanlıklardan aydınlığa çıkarmak ve doğru yola iletmek“(5/16)

"Her şeyi açıklamak, mü'minler için yol göstermek" (12/111)

"İnsanları aziz ve hamid olan Allah'ın yoluna çıkarmak" (14/1),

Kuran'ın ortaya koyduğu gerçek odur ki Allah biz kullarına, kitabını anlayacak düzeyde akıl vermiş, kitabını da aklımız düzeyinde anlaşılır olarak indirmiştir. Kuran'ı ancak aklı olmayanlar anlamaz. Aklı olmayanlar ise zaten sorumlu değildir

RE: 4.HAFTANIN KONUSU KURAN'I DOĞRU ANLAMAK
 

Kur'an'ı doğru anlamak için Kur'an'a bakışımızın ne olması gerektiğini bilmemiz gerekir.
-Kur'an'a biz ölümlerin arkasından mezarlıklarda okunan,mübarek gün ve gecelerde okunan bir kitap olarak mı bakıyoruz?
-Kur'an'a biz herşeyi bulabildiğimiz bir ilim kitabı olarak mı bakıyoruz?
-Kur'an'a biz tartışmalarda karşı tarafı alt etmek için müracaat ettiğimiz bir kitap olarak mı bakıyoruz?
-Kur'an'a insanın manevi yönünü güçlendiren bir kitap olarak mı bakıyoruz?
-Kur'an'a hayatımınızın belli alanlarına müdahale edip belli alanlarına müdahale etmeyen,karışmayan bir kitap olarak mı bakıyoruz?
-Kur'an'a tarihsel olaylardan bahseden yani esatirül evvelin olarak mı bakıyoruz?
-Kur'an'a Peygambersiz,pratiği olan sünneti dışlayıcı olan bir anlayışla mı bakıyoruz?
-Kur'an'a bakarken hep başkalarının gözüyle,anlayışıyla mı bakıyoruz?
-Kur'an'a bakarken ayetlerde bahsedilen Yahudi, Hristiyan, müşrik, fasık,kafir ,münafık gibi olumsuz tiplemelerin özelleiklerinden bahseden ayetleri kendimizle ilgisi yokmuş gibi mi ayetlere yaklaşıyoruz?
-Kur'an'a yaklaşırken ayetlerin kendimize nazil olmadığını,bizleri ilgilendirmediğini düşünerek mi yaklaşıyoruz?
-Kur'an'a içinde matematiksel mücizelerin olduğu bir kitap olarak mı yaklaşıyoruz?

Yoksa;
-Kur'an'a yaklaşırken bu kitabın hayatımızı yön veren,şekil veren bir hayat kitabı-yaşayan Kur'an olarak mı yaklaşıyoruz?
-Kur'an'a yaklaşırken Peygamberin bu kitabın hayata aktarılmasında en iyi örnek olduğunu bilerek mi yaklaşıyoruz?
-Kur'an'ın sadece ev hayatımıza karışan,namazımıza,orucumuza ve buna benzer ibadetlerimize karışan bir kitap olarak değil de ticaretimize,sosyal hayatımıza,diğer insan ve toplumlarla ilişkilerimize de karışan bir kitap olduğu gerçeği ile mi yaklaşıyoruz?
-Kur'an'a yaklaşırken onun götürdüğü yere doğru gitmeyi düşünerek mi yaklaşıyoruz?
ve buna benzer soruların cevapları kafalarımızda netleşmeden Kur'anı doğru olarak anlamak zordur.

RE: 4.HAFTANIN KONUSU KURAN'I DOĞRU ANLAMAK
 

Fecr kardeşimizin tesbitine katılıyorum.

Kur'an'ı anlama noktasında O'na nasıl yaklaştığımız önemlidir.O'nda insana, kainata dair her türlü bilgiye ulaşabileceğimiz bilgiler mevcuttur.Bize düşen, ihtiyaçlarımız doğrultusunda Kur'an'ın çizdiği emir ve yasaklar dairesi içerisinde yaşamaktır.Kur'an hayatımızın seyrine yöne veren bir yoldaşımız olmalıdır:Çarşıda , pazarda, evde, işte, insanlarla, alemle hatta bitkilerle olan ilişkilerimize varana kadar bizleri değiştirmiyorsa o zaman Kur'an dan uzak bir hayat sürüyoruz demektir.

Nice insanlar vardır, Kur'an'ı en güzel kumaşlara sarmalayıp yatak odasının baş köşesine asan, biri vefat ettiğinde Yasin okumak için onu indiren, mezarlıklarda aklına gelen, hergün 40 defa okuduğu Fatiha suresinin manasını bilmeden yaşayan...

Bu durumlar Kur'anı anlamak değil, kendi kendini kandırmaktır.
Aslında sorun belli, önce Kur'an bizelere ne söylüyor, bizleri nelerle müjdeliyor, nelerden sakındııryor? Bunları bilemiyoruz.insanlar Rableriyle buluşmak , iletişim kurmak istiyorlar ama bunu nasıl yapacaklarını, metodunu bilmiyorlar.ben bu doğrultuda öncellikli olarak meal okuma çalışmalarının yapılması taraftarıyım.Örneğin her eve mealli bir Kur'an kampanyaları yapılmalı, eğitim almış kişiler tefsir dersleri düzenlemeli, az çok bilgisi olan okuduğum sure acaba ne diyor diyerek mealini açıp okumalı ,üzerinde gücü yettiği kadar tefekkür edebilmelidir.Aslında Kur'an dan korkma bile var.Aman yanlış anlarım, şöyle olur böyle olur.Bunlar da şeytanın vesveseleri...

Aklı olan, irade sahibi herkes Kitabımızı çok rahat biçimde okur ve anlar.Yeterki o duvarları yıkalım..

RE: 4.HAFTANIN KONUSU KURAN'I DOĞRU ANLAMAK
 

Bende konuya kuranın insan yaşamına ne gibi faydalar/yararlar getireceği hususuda iştirak edeyim.
Genel olarak yazılan tespitler güzel.İslami kesimler kuranı kendi anayasaları olarak ifade ederler.Evet kuran ibadi görevler/emirler ve yasaklar vs. ile İslamın bir nevi anayasasını oluşturur.
Bunun yanı sıra manevi olarak müminde huzur/şifa/sükünet sağladığıda bir gerçektir.
Bu sağladığı yararlar kişinin tavır/davranış hal ve hareketlerinin olgunlaşmasına yaptığı ibadetlerinde huşu bulmasına ve imanının artmasına vesile olur.

Peki arkadaşlar size bir soru "Biz kim oluyoruz ki Kuranı anlayacakmışız" gibi düşünceler mevcut hatta kuranı merkez alan gruplarada hurafeci/bidatçi/modernist/mezhepsiz/sapık gibi ifadeler kullanılıyor bu konudaki fikirleriniz nedir_?

RE: 4.HAFTANIN KONUSU KURAN'I DOĞRU ANLAMAK
 

Boş kuranı yani sadece okumak bir işe yaramaz bence onun içindeki bilgileri okuduğumuzun ne olduğunu bilerek okumak daha yaralı ve daha çok sevap içermektedir ve onu doğru anlamakta çok önemlidir içindeki yazanları doğru algılayayıp doğru uygulmalaıyız kuran bizim dinimizn bir kitabıdır ve onu evmizde rafta değil sürekli elimizde tutmalıyız yani okumalıyız ve anlamalıyız onun bize anlatmak istediklerini düşünerek konusundan saptırmadan uygulamalıyız .

RE: 4.HAFTANIN KONUSU KURAN'I DOĞRU ANLAMAK
 

1.Kuran Allah Katından İndirilmiştir.
2.Kuran insanlar için
3.Kuran müminler için Hidayettir Şifadır Rahmettir Müjdedir
4.Kuran Kafirler için körlüktür
5.Kuran ayetleri Sağlamlaştırılmıştır Açıklanmıştır
6.Kuran doğruyu yanlıştan ayırandır
7.Kuran kendinden öncekileri doğrulayandır
8.Kuran apaçıktır
9.Kuran Arapça'dır
10.Kuran çeşitli misaller ihtiva eder
11.Kuran parça parça vahyedilmiştir
12.Kuran şereflidir
13.Kuran hikmetlidir
14.Kuran mübarektir
15.Kuran değerli kerimdir
16.Kuran benzersizdir
17.Kuran tutarlıdır
18.Kuran şaka değildir
19.Kuran şiir değildir
22.Kuran Azizdir
20.Kuran kendisinde şüphe bulunmayandır
22.Nurdur
23.İnzar edici uyarıcı korkutucu bir kitaptır
24.Burhandır (Delil, kesin kanıttır)
25.Mufassaldır (detaylıdır)
26.Kuran muheymindir
27.Kuran Ruhtur

Kuran'ı Bu saydığımız ölçüler Çerçevesinde Tanımalıyız.Kendisinde hiç bir şüphe bulunmayan İlahi Kaynaktır.Kuran bütün çağlara,nesillere,İlahi bir çağrıdır.Kuran'i bir yaşamı bu ölçüler çerçevesinde yaşama temennisiyle.

Cevap: 4.HAFTANIN KONUSU KURAN'I DOĞRU ANLAMAK
 

Kuran'ın akla ve duygulara birlikte hitap eder.. O, kısa, tam, doğrudan, ve hatırlatıcıdır. O, dinleyicisini tercihlerle ve kararlarla karşılaştırır ve onlara dikkatli olmayı ve eyleme geçmeyi ilham eder. Onun dili, insanı derinlemesine etkileyen muhtevası kadar etkilidir. Onun argümanı her zaman okuyucularının anlayabileceği, günlük deneyimleriyle içiçe, ve insanın içinde yankı bulabilecek özelliği sahiptir. Her şeyin ötesinde soyut değil, mantıkidir. Kuran, anlaşılsın diye indirilmiştir.

Anlamadan okuyan, yada bildiği halde amel etmeyen insanlar Kuran'da kitap yüklü eşeklere benzetilmişlerdir.
مَثَلُ الَّذِينَ حُمِّلُوا التَّوْرَاةَ ثُمَّ لَمْيَحْمِلُوهَا كَمَثَلِ الْحِمَارِ يَحْمِلُ أَسْفَاراً بِئْسَ مَثَلُ الْقَوْمِ
الَّذِينَ كَذَّبُوا بِآيَاتِ اللَّهِ وَاللَّهُ لَا يَهْدِي الْقَوْمَ الظَّالِمِينَ


Tevrat'la yükümlü tutulup da onunla amel etmeyenlerin durumu, ciltlerce kitap taşıyan merkebin durumu gibidir. Allah'ın ayetlerini yalanlamış olan kavmin durumu ne kötüdür! Allah, zalimler topluluğunu doğru yola iletmez. (Cuma 62/5)

Kur`anı anlamaya çalışmayan, onun ayetleri üzerinde kafa yormayanların kalplerinin kilitli olma ihtimali yüksektir:
Bunlar Kur’an üzerinde akıl yormazlar mı? Yoksa kalpler üzerinde kilitler mi vardır?
(Muhammed 47/24)

Kur`anın diğer bazı özelliklerinide Rabbimiz bize şöyle bildirir:
"Kuran, düşünmek için kolaylaştırılmıştır. Öğüt alan insanları beklemektedir."
(Kamer 54/17, 22, 32, 40)

Şüphesiz ki bu Kur'an en doğru yola iletir; iyi davranışlarda bulunan müminlere, kendileri için büyük bir mükafat olduğunu müjdeler. (İsra 17/9)

Kuran'da her türlü misal açıklanmıştır. Ama insan cedelleşmede ileri giden bir varlıktır. Kendilerine doğru yolu gösteren peygamberler geldiği halde, insanları iman etmekten ve günahlarının bağışlanmasını istemekten alıkoyan şey ancak, onlardan öncekilerin sünnetinin (yani belirlenmiş helakın) gelmiş olması veya azabın gözleri önüne dikilmiş olmasıdır."
(Kehf 18/54-55)