![]() |
39. Haftanın Misafiri : Algı Bilgelik bu haftanın misafiri,editörlerin kararı doğrultusunda Algı Bilgelik seçilmiştir... kendisine özele girmeden sorularınızı sorabilirsiniz..hayırlı olsun... |
RE: 39. Haftanın Misafiri : Algı Bilgelik Algı slm alyk; Kaç aydır yoktun forumda, Kar / Zarar açısından bi durum tespiti çıkarttıgında neler kazandırmış bu süreç sana.. Anlat bakalım:=) |
RE: 39. Haftanın Misafiri : Algı Bilgelik medineweb için hayırlı olur inşallah... |
RE: 39. Haftanın Misafiri : Algı Bilgelik Hayırlı olsun Algı Bilgelik kardeşim: İştirak edince sorularımı sormaya başlıyacam. |
RE: 39. Haftanın Misafiri : Algı Bilgelik Arkaaşler teşekür ederim ikinci kez haftanın misafiri seçmişsiniz, eksik olmayın. Yağmur'un sorusunun Cevabı: Uzun süredir yoktum, 5 aylık bir teftiş dönemi yaşadık. teftiş ruhu hakkında size bazı bilgiler vereyim. Birincisi, müfettişler sadece senin alanınla ilgili soru sormazlar, cevap verebileceğin her alanla ilgili soru sorarlar. mesela ben harita kadastro mühendisiyim, bana sadece tapu, kadastro, imar, kamulaştırma, eksperiz gibi konuları sormaları gerekirken, hukuk, ihaleler, tescilli tarihi eserler gibi bir sürü benle alakası olmayan soru sordular. eğer cevap vermeyip bilmiyorum derseniz sormaya devam etmezler, ama siz cevap verdikçe onlar sorarlar ve sorduklarından da sizi sorumlu tutarlar. mesela davalar ile ilgili bir sürü şeyi bana göndermişler ve neden yapılmadı deyip beni çalışmıyor göstermeye çalışmışlar. oysa bizde hukuk serviside var. Demekki müfettişlere verilecek en iyi cevap bilmiyorum demekmiş, onu öğrendim. İkincisi uzun konuşmamalısınız, sorulan soruları en kısa şekilde cevaplamaya çalışmalısınız. yorum yapmamalısınız. yorum yaptığınız anda, bu adam bu işleri yapabilecek durumda iken yapmamış deyip suçlarlar seni. o kadar çok bunalmıştım ki, gidipbir hakime danıştım ne yapayım diye. hakim bana soruları kısa cevapla dedi, mümkün olduğu kadar derine inme demişti ama ben bu iş için çok geç kalmıştım. Üçüncüsü çok fazla yorum yaptığınızda, sizi diğer kurumlardan gelen cevaplardan bile sorumlu tutarlar. mesela bana kadastro ne biçim cevap yazmış diye çıkışmışlardı, arayıp nasıl bir cevap göndereceklerini anlatman gerekirdi derler. gel gör ki, ben yorum yapmadan duramıyordum ve tabiiki sorumluluklarda üst üste yüklenmişti. Dürdüncüsü cesurca davranmanız gerekir, müffetişe çıkış yapmanız gerektiğinde çıkış yapmalısınız ama bu durum onların size tavır almasına sebep olabilir ve size hiç işe yaramayacak çalışmalar yükleyebilirler. bana yaptılar. fakat siz yinede cesur davranın. Beşincisi kurum müdürünüzün müffetişlere ve genel müdürlüğe karşı sizin yanınızda yer almasını sağlayın, gerekirse konuşun, gerekirse sert çıkın. Altıncısı özür dilememeniz gereken bir işte kesinlikle özür dilemeye kalkmayın. mesela genel müdürlük telefon edip falan yazıyı yanlış yazmışsınız, ikinci bir yazı yazarak hatanızı düzeltin dedi.ama bu hata benden kaynaklanmamıştı. bende demimki, ben elimden gelen gayreti gösterdiğim halde birde özürmü dileyeceğim, ben özür dilemem dedim. hatayı kendileri düzeltiler bana bırakmadılar. Yedincisi sizden gece gündüz çalışıp falan hatayı gidereceksin derlerse, eğer hatanın kaynağı siz değilseniz uygun bir dille hayır deyin. Böyle bir sorunumuz olmuştu ve gece gündüz 3 ay çalışsak işi sonuçlandıramazdık ve hatada benden kaynaklanmamıştı. bir grup seçip çalışmaya başlayın, ne yapın edin bu işi bitirin dediler seçtikleri gruba. bende grup arkadaşlarıma bu hatanın kaynağı ben değilim ve günlerimi başkasının hatasını düzelteceğim diye heder etmem dedim. sonra çalışma yapılmadı. şimdi iş daha kolay bir işlemle hal edilecek. bütün bunlara rağmen ben yeterli cesareti gösteremediğim ve müffetişlerle ters düşmemem gerektiğini düşündüğüm için sonuç benim için pek iç açıcı olmadı. kısacası forumdan uzakta iken edindiğim tecrübeler bunlar. |
RE: 39. Haftanın Misafiri : Algı Bilgelik Allah yardımcınız olsun Kardeşim: Kardeşimizi biraz tanıyalım. İslamda Felsefe varmı? İslam dininin sosyal yönü neler ? İslamda Müslümanların birlikteliği emredilmişken Bu kadar Parçalanmaların sebebi sizce? |
RE: 39. Haftanın Misafiri : Algı Bilgelik Eyvallah yitiksevda, Ben kamuda çalışıyorum. harita mühendisiyim, kitapları severim, sporu severim ama futbool sevmem. kahvelerden nefret ederim. yağışlı havalarda yürüyüş yapmayı çok çok severim. İslamda Felsefe Varmı: Elbette vardır, Farabi,ibni sina gibi meşşai felsefeciler, Sühreverdi bigi işraki felsefeciler islam felsefesinin temel taşlarını oluşturur diye düşünülür. Ama Gazzali gibi, İbni Teymiye gibi felsefe ile mücadele eden islam alimleri de mücadele ederken felsefe yapmışlardır. Eşarilik, maturidilik, selefilik, mutezililik gibi ittikadi mezheplerde felsefe ile ilişkilidirler. İslamdaki Kelam felsefe ile direkt ilişkilidir. Peki sorun nerededir, sorun felsefenin antik yunandaki uğraşı ile islam dünyasındaki uğraşısının farklı oluşundadır. antik yunan yaratıcı varmı yokmu konusunu asıl konu edinirken. islam dünyası insanın iradesi varmı yokmu konusunu asıl konu edinmiştir. günümüzde felsefe dendiğinde akla ilk antik yunan geldiği için, felsefe dinsizik aşılar düşüncesi oluşuyor. İslam Dininin Sosyal yönü nedir: İslam zamana ve mekana ve şartlara göre hareket tarzı belirler. tarih, coğrafya, ekonomi gibi etkenle insanın sosyal yaşamını belirlerler,islam kurana ters düşmediği sürece bir şeye karışmaz, islamın tek amacı kurana ters düşülmemesidir. sosyal hayatınız, gelenekleriniz kurana ters düşmediği sürece sorun yoktur. Peki kurana nasıl ters düşülür. tek kelime sınırları aşmak ile, her ne konu olursa olsun insani sınır aşıldığı anda karşınızda peygamberi bulursunuz. İslamda birliktelik: Tevhidi birliktelik imana dayalı bir birlikteliktir, düşüncelere yada yaşamlara bağlı değildir. iki islami grubun yaşamları ve düşünme şekilleri bir birinden çok farklı olabilir, eğer aynı şekilde iman ediyorlarsa ve kurana tabiyseler sorun yoktur. Fakat günümüz islam alemi hiç bir farklılığı hoş görmüyor, selefiler, şiiler, ehli sünnet, vehabbiler, herkes bir birine küfr ediyor. bu durum hem ameli hem ittikadi mezhepler için geçerlidir.aslında hepside bir dereceye kadar hakikatten uzaktırlar. Bir şeye mezhep denebilmesi için onun farklı bir kategoriye alınması gerekir. yani mezhep sizde varsa siz bir değilsiniz ve olamasınızda, çünkü mezhebinizden olmayan kişiyi bir öteki olarak görürsünüz. Birliktelik aynı yemeği yemek, aynı elbiseyi giymek, aynı düşünmek demek değildir. aynı yolda olmak demektir. Burda şu notuda düşeyim, milletlerdeki ayrılıklar islami ayrılığa kaynaklık ediyorsa, islamda ayrılık vardır denmez, o milletlerde islam yoktur denir. çünkü milliyetçilik islami değil şeytanidir. şeytan ile islamın ayrılmış olabilmesi için bir zamanlar bir olmuş olmaları gerkirdi, ama onlar hiç bir zaman bir değillerdi, hep düşmanlardı. |
RE: 39. Haftanın Misafiri : Algı Bilgelik konukluğunuz hayırlı olsun Algu Bilgelik... tüm misafirlerimizin de zevkle cevapladığı pişmaniye tadında sorularımı sizede yöneltmek isterim :) insanlarla iletişiminiz nasıldır? güler yüzlü müsünüz? ağlar mısınız? ağlarsanız neden? hiç unutamadığınız en kötü gününüz? hiç unutamadığınız en mutlu gününüz? mutluluk sizin için ne ifade ediyor? kimler için nelerden vazgeçersiniz taviz verirsiniz? hayat felsefeniz nedir? iki yolunuz var birincisi kariyer ikincisi aşk ?hangisini seçerdiniz? yaptığınız en büyük çılgınlık? Hayatı Bir resimle anlatmanız istenseydi Ne cizerdiniz ? Hiç gün batımını izlediniz mi? Her güneşin batışında ömrünüzden bir günün gidişi sizi üzüyor mu? Hayatta en cok kıymet verdiğiniz? bi şeyle uğraşmaktan ne zaman vazgeçersiniz? size göre sevgi size göre macera size göre hayal size göre kardes size göre dost size göre aile size göre eş size göre hayat.. size göre insan size göre özlem sizegöre hasret size göre beklemek size göre gitmek size göre mutluluk size göre endişe size göre özgürlük bi gün herşeyi bırakıp kaçmak isteseniz nereye gidersiniz? (-) ler (+) ları hep götürür mü? sonuna kadar dayanır mısınız yoksa hemen mi pes edersiniz? ölmeden önce yapmam gerek dediğiniz bişe var mı? ne tarz müzikler dinlersiniz? forumda sizi en mutlu eden olay? forumda sizi en çok üzen olay? forumda en çok ilginizi çeken konular? hayat size ne öğretti? hayatınızda illa yapın dediğin bişe var mı bize? son olarak KuM TaNeSİ? kolay gelsin... |
RE: 39. Haftanın Misafiri : Algı Bilgelik Selamun aleykum ..Algı Bilgelik formdan takip ettigim kadarıyla gerek konularınız gerekse cvplarınız çok yerinde ve güzel Allah c.c. razı olsun okuyan kişilere güzel örneksiniz sitede.Öncelikle hayırli olsun diyeyim misafirliginiz kardeş Allah c.c. her daim yar ve yardımcınız olsun.... Yaşantınızda zor yada güç durumda kaldıgınızda ne yaparsınız ? o durumu nasıl atlatırsınız ?? |
RE: 39. Haftanın Misafiri : Algı Bilgelik misafirliğiniz hayırlı olsun... size sormayı düşündüğüm bazı sorularım var. umarım orijinal fikirleriniz bizimle paylaşma zahmetine karşılık rabbim size ecrini katkat verir. 1- kurandaki kıssaları doğru anlayabilmek için kıssaların geçtiği dönemin sosyal/kültürel/ekonomik vb.. özelliklerini öğrenmek gerekir mi yoksa ayetleri salt anlamıyla mı değerlendirmek gerekir? 2- kuranı kerimde geçen 'hikmet' kavramından ne anlamalıyız? 3- kültürel alışkanlıkların inançalr üzerinde ne gibi etkileri vardır? |
RE: 39. Haftanın Misafiri : Algı Bilgelik Teşekür ederiz kum tanesi, soruların çok olduğu için kısa cevaplar verelim.:) insanlarla iletişiminiz nasıldır? çabuk dost olurum ama bu durum sonradan sıkıntılı arkadaşlıklarada sebep olabiliyor. güler yüzlü müsünüz? Güleryüzlü olduğumu söylerler ağlar mısınız? ağlarsanız neden? Her insan ağlar, nedeni herhangi bir şey olabilir, önemli olan yoğun bir duygu patlaması yaşamak. hiç unutamadığınız en kötü gününüz? Hatırlamıyorum hiç unutamadığınız en mutlu gününüz? Hatırlamıyorum mutluluk sizin için ne ifade ediyor? Tedirginlik ve korkunun yok oluşu kimler için nelerden vazgeçersiniz taviz verirsiniz? Bu zamana, mekana ve kişiye göre değişir. genel bir ifadesi yoktur hayat felsefeniz nedir? Putlara tapmamak ve yöneticileri ilah edinmemek ve derin düşünmek iki yolunuz var birincisi kariyer ikincisi aşk ?hangisini seçerdiniz? Normal zamanda da kariyer beni pek cezbetmez. yaptığınız en büyük çılgınlık? Hatırlamıyorum Hayatı Bir resimle anlatmanız istenseydi Ne cizerdiniz ? Kafası köpek şeklinde bir kral Hiç gün batımını izlediniz mi? Her güneşin batışında ömrünüzden bir günün gidişi sizi üzüyor mu? hayır bilakis sevindiriyor, binbir türlü zahmetle yürünecek yolumun kısaldığını hisediyorum. Hayatta en cok kıymet verdiğiniz? Putperestliği doğru anlamış ve sınırlarını çizebilmiş olanları severim. bi şeyle uğraşmaktan ne zaman vazgeçersiniz? [color]Vazgeçmek istediğim zaman kendimi fazla zorlamam yada zorlamamaya çalışırım. size göre sevgi? Aşina olmak, benzer olmak size göre macera? risk göze almak size göre hayal? kurulmalı ama esiri olunmamalı size göre kardes? Zor zamanların adamı, sorumluluk size göre dost? Hoşça vakit geçirmek,yanlız olmadığını bilmek size göre aile? Kontrol mekanizması size göre eş? Sınırların olmadığı bir yoldaş. size göre hayat.. yolculuk size göre insan? Çelişki,paradoks size göre özlem? Hüzün sizegöre hasret ? Sabır size göre beklemek? Ümit size göre gitmek? ümidin bitişi size göre mutluluk? [color]mal, can ve namus tehlikesinden emin olmak size göre endişe? Aşırısı hastalık, azı yararlı size göre özgürlük? Hiyerarşi çarkından kopuş bi gün herşeyi bırakıp kaçmak isteseniz nereye gidersiniz? ]Ya dağ evine yada yellik bir yere (-) ler (+) ları hep götürür mü? zevk veren günahların zevki gider utancı kalır. bazen eksiler artıları alıp götürmezler, artılar gider eksiler kalır. sonuna kadar dayanır mısınız yoksa hemen mi pes edersiniz? hangisine karar vermişsem onu yaparım:)) ölmeden önce yapmam gerek dediğiniz bişe var mı? yaşamam gerek ne tarz müzikler dinlersiniz?halk müziği ve özgün müzik forumda sizi en mutlu eden olay? Hatırlamıyorum forumda sizi en çok üzen olay?Hatırlamıyorum forumda en çok ilginizi çeken konular? Düşünsel konular.hayatı sorgulamaya yoğunlaşmayı amaç edinmiş yazılar hayat size ne öğretti? Bende dahil, İnsanların yüzde doksanının köle olduğunu hayatınızda illa yapın dediğin bişe var mı bize? Düşünün, ama önce alışkanlıklarınızı duvara asın son olarak KuM TaNeSİ?Kum sonsuzdur, tane sonsuzu oluşturan birlerden biridir. |
RE: 39. Haftanın Misafiri : Algı Bilgelik iyi niyetleriniz için teşekür ederim dua dilencisi? Yaşantınızda zor yada güç durumda kaldıgınızda ne yaparsınız ? o durumu nasıl atlatırsınız ? Yaşamın kendisi zaten engelleri aşmak üzerine kuruludur. engelleri kaldırırsanız yaşamdan ortadan kalkar. önemli olan tehlikede olmamaktır. Eğer tehlike hisediyorsam ve bu tehlike sinyalleri bir güç kaynağından geliyorsa şöyle düşünürüm; güçlüler, mesela zenginler yöneticiler, ordu elemanları, sürekli insanları tedirginlik altında tutmaya çabalarlar, çünkü tedirginliği devam eden şahıs onlara baş kaldıramayacaktır ve emirlerini yerine getirmeye çalışacaktır. Bu durumu kurum müdürlerinde de görürsünüz( bir gün müdürünüze sert bir şekilde rest çekin bakalım, göreceksiniz eli ayağı dolaşacak, bu sefer o tedirgin olmaya başlayacak) Kısacası güç durumda kalmak için, bir gücün tehdidi altında olmak gerekiyor. gücü elinde bulunduranlarda korkutmaya, sindirmeye çalışırlar, bunların hepsi bir oyundur. oyunun farkında olmak yeterli oluyor. |
RE: 39. Haftanın Misafiri : Algı Bilgelik Alıntı:
|
RE: 39. Haftanın Misafiri : Algı Bilgelik kıyameri hocam bende yazdıklarımı önemsediğiniz için teşekür ederim. Sevginin_bedeli arkadaşımızın soruları oldukça geniş kapsamlı sorular. ben kendimce ne anladığımı yazayım. 1- kurandaki kıssaları doğru anlayabilmek için kıssaların geçtiği dönemin sosyal/kültürel/ekonomik vb.. özelliklerini öğrenmek gerekir mi yoksa ayetleri salt anlamıyla mı değerlendirmek gerekir? Öncelikle şunu söyleyeyim, peygamber kişilikleri ele alınırken mekan, zaman gibi şeyler aranmaması gerektiği kanatindeyim. mesela musa a.s şöyle bir karakterdeydi dendiğinde, ben yere ve çağa bakmadan bu karakter tüm zaman ve mekanlarda uyulabilecek örnek bir karakterdir derim. kıssalara gelirsek, İnsanları kültür, gelenekler, ekonomik durum, iklim, coğrafi yapı gibi etkenler birbirinden ayırır. ama bu tür etkenler yaşayış kalitesini etkiler yada sosyal hayatın niteliğini etkiler, mesela bu etkenler ile tarım arbabı olunmazda havancılıkla uğraşılır yada ticaret yapılır vs. buna karşın erdemli bir insan olmak için ilkeler sınırlı sayıdadır ve sabittir, zamanda ve mekanda değişmezler. dolayısıyla kıssaların bize iyi birer insan olmamız için anlatıldığını bildiğimize göre ve erdemli bir insan olmak için de gerekli ilkelerin neler olduğunu bildiğimize göre, kıssanın yaşandığı zamanı yada mekanı çok derinlemesine bilmemize gerek yok, kaba hatları ile bilirsek yeterli diye düşünüyorum. 2- kuranı kerimde geçen 'hikmet' kavramından ne anlamalıyız? Hikmet işe yarar bilgiyi edinmek ve ona göre amel etmektir. hikmet keşfedilir, öğrenilemez, belki ezberlenebilir ama ezberlenişide ezber sahibi için çok büyük anlam ifade etmez. 3- kültürel alışkanlıkların inançalr üzerinde ne gibi etkileri vardır? Kültür aşinalık oluşturur. çocukluğundan beri sana doğru diye gösterilen bir yanlışı, eğer sorgulamazsan doğru olarak kabul edersin. sorgularsan eskiden beri doğru olarak bildiğin ve alıştığın bir değeri terketmenin acısını yaşayacaksın. ikinci söylediğim pek önemsenmez ama dikkat ederseniz insan çok yanlış olduğunu gördüğü halde geleneğini terketmez, çünkü terkederse acısını çekecektir(mesela toplumun eleştirisine maruz kalacak, kötülenecek). genel olarak kültürün, geleneklerin ezberci bir toplumda, uzun vadede inanca çok büyük zararları olur. |
RE: 39. Haftanın Misafiri : Algı Bilgelik Sayın sırdaş, felsefe ile birebir ilgilenen sensin, ben kıyısından köşesinden bakarım.), 1-sence felsefe çözüm üretebiliyormu? yoksa çözülenleride batırıyormu? Hangisini istersen onu yapar. çok geniş manevra alanı vardır ama felsefe ile uğraşmayanlar bunu pek farketmezler. 2-felsefe çözüm amaçlı bir emekmidir ? yoksa fikir jımnastiği midir ? Eğer bolluk içinde yaşıyorsan ve sıkıntı çekmiyorsan fikir jimnastiğidir, ama eğer yaşam şartların seni zorluyorsa bir emektir, acını dindirm çabasıdır. 3-mantıkçımı felsefeci mi olmak isterdin ? bir felsefeci ile evlenmeye katlanacak kadar romantikmisin? amannnn ben bulaştım yeter, başkası bulaşmasın mı dersin Ben aslında psikolojiyi ve sonrasında sosyolojiyi daha çok severim. ama sosyal bilimler bir bütün oldukları için hep birlikte hareket ediyorlar:)) mutlaka bir cevap vermem gerekse sosyoloji derim, psikoloji demeyişimin sebebi ise psikoloji henüz çocukluk devrelerini yaşıyor, topu topu 90 yıllık geçmişi var. Bayanların eş olarak duruşları aşağı yukarı aynıdır, mesleklerinin ne olduğu onların kadınlık ruhlarını çok fazla değiştiremez. Ben sosyal bilimler hakkında sohbet etmeyi severim. eşimle de muhtemelen bol bol konuşacağız:)) ama eş olma durumu söz konusu olduğunda, hem kadında hem erkekte duygular düşünceleri rafa kaldırır. evlilikte asıl olan duygudur, düşünceler ikinci sırada paylaşılır. |
RE: 39. Haftanın Misafiri : Algı Bilgelik Kum tanesi, daha önce adını KuM TaNeSİ olarak yazmıştın. eğer kum bir topluluktur ve kum tanesi o topluluğun bir ferdidir dersek. adınızı yazış şeklinizde içinde bulunduğunuz toplumun büyüklü, küçüklü fertlerden oluştuğunu düşüneceğiz:)) bu büyüklük küçüklük, cüsse olabileceği gibi, düşünce, inanç, duygu vs. de olabilir. ama ikinci soruyu sorarken Kum tanesi olarak yazdın. bu sefer harfler aynı hizada duruyor, biraz daha düzenli olduğunu farkdiyoruz. dikkat ettiğimizde birinci sorunuz genel olup tüm toplumu kapsıyordu, ikinci sorunuz ise medineweb çatısı altındaki bir mevcudiyetten söz ediyor. yani düzensizlikten biraz daha düzenli bir duruma geçiş:))) yaw valla salladım bu yorumu, idare edin işte:)) doğrusunu isterseniz medineweb teki kum tanesini yorumlayacak kadar tanımıyorum. öylesine fukara biri işte:)) |
RE: 39. Haftanın Misafiri : Algı Bilgelik kıyameri hocam, felsefenin geçmişi Antik Yunana kadar gider, Thales ilk filozof kabul edilir. Antik yunanda temel tartışma konusu varlığın ne olduğu ve bir yaratıcının var olup olmadığıdır. antropomorfizm yoğun olarak işlenir ve efsaneler ile putperestvari inançları iç içedir. yarı insan yarı ilah tanrıları vardır. daha sonraları felsefe ilgi alanı değiştirir ama felsefe denince ilk çıkış yeri olan antik yunan hemen akla gelir. bence bunun için felsefe ile dinsizlik ilişkilendirilir |
RE: 39. Haftanın Misafiri : Algı Bilgelik felsefe mantık derslerine hep kahkaha işlemişizdir:) o kadar saçma var ki. insan iki ayaklı hayvandır demişti hocamız. hocam siz iki ayaklı hayvanmısınız dediğimde disipline verilmiştm :))) hey gidi günler |
RE: 39. Haftanın Misafiri : Algı Bilgelik sorularıma verdiğiniz kısa cevaplar için teşekkğrler ederim. sorulara kaldığımız yerden devam edelim isterseniz... 4- sizce müslümanın müslümana islamı tebliği ne zaman kadar daha sürecektir? ya da sürmeli midir? 5-müslümanın müslümana islamı tebliğnin kapsamı ne olmalıdır? bu durumun ahlakiği sorgulanmalı mıdır? 6- müslümanların ümmet içinde birbirleriyle mücadeleden vazzgeçip islamı bir evrensel dille muhatabı da tüm insanlık olarak kabul etmesi gerekiyor mu? eğer gerekiyorsa nerden ve nasıl başlanmalıdır? biliyorum sorular kapsamlı ama nedelim? kolay gelsin... |
RE: 39. Haftanın Misafiri : Algı Bilgelik kürt_mücahide, felsefe herkese hitap etmez, herkese anlatılamaz. sadece ona ilgi duyanlarla konuşulabilir. Felsefi düşünceler insanı politika ile ilişkilendirir, düşünce ile ilişkilendirir, sosyal hayatla ilişkilendirir, isyan ahlakı ile ilişkilendirir, din ile ilişkilendirir vs vs Mesela insanı politika ile daha yoğun bir ilişki içinde değerlendiren bir felsefeci, insan politik bir hayat sahibidir yani politik bir hayvandır diyecektir vs. bu insan öküzdür demek değildir ki:)) ben felsefeyi saçma bulmuyorum, herşey nasıl bir felsefi düşünüşe sahip olduğunuza bağlıdır. |
RE: 39. Haftanın Misafiri : Algı Bilgelik 4- sizce müslümanın müslümana islamı tebliği ne zaman kadar daha sürecektir? ya da sürmeli midir? Ben islam toplumunda bir yanlışta ısrar edildiğini görüyorum. müslümanlar kendi yarım yamalak bilgileri ile başka müslümanlara tebliğe çalışıyor. hem tebliğ yapmaya çalışan, hemde tebliği alacak olan hem dini bilgiden, hemde bu bilgiyi nasıl algılaması gerektiği bilgisinden yoksun olduğundan sıradışı bir boğuşma ve birbirini aşağılama durumu çıkıyor ortaya. Birde dini bilgi sosyal bilimlerden bağımsız düşünülüyor, bu çok ciddi yaklaşım hataları doğurur. Kendi adıma ben tebliğci seviyesinde değilim diyorum ve islami yapı hakkında yorum yaparken sınırları zorlamamaya çalışırım. kesinlikle benim bildiğim doğrudur demem, diyemem. özellikle insanlara islamı tebliğ edeyim diye de kendimi zorlamam, söz bana gelirse konuşurum gelmezse susmayı tercih ederim. 5-müslümanın müslümana islamı tebliğnin kapsamı ne olmalıdır? bu durumun ahlakiği sorgulanmalı mıdır? Günümüz müslümanlarının neredeyse yüzde 90 nı tebliğ yapacak seviyenin çok altındadır. Tebliğ sadece islami bilgiye sahip olmakla yapılamaz, örneğin bu bilgiyi ezberleme yolu ile edinmiş biri tebliğ yapamaz. tebliğ yapabilmesi için islami ilkelerin neden bu şekilde oldukları, neden başka şekillerde olmadıklarını da bilmesi de gerekir. birde genel bir dinler tarihi bilgisine sahip olunmalı başka dinleri bilmeyen islamı bildiğini iddia edemez.çünkü bir şey aynı türden başka şeylerin bilinmesi ile tanınabilir. ikincisi herhangi bir din alimine küfr eden tebliğci olamaz, mesela hristiyanların papasına küfr eden biri islamı tebliğ edemez, çünkü küfür çoğu zaman anlamamaktan ileri gelir. 6- müslümanların ümmet içinde birbirleriyle mücadeleden vazzgeçip islamı bir evrensel dille muhatabı da tüm insanlık olarak kabul etmesi gerekiyor mu? eğer gerekiyorsa nerden ve nasıl başlanmalıdır? Gerekmiyor, birbirleri ile kavga etmesinler yeter |
RE: 39. Haftanın Misafiri : Algı Bilgelik 6. soruya verdiğiniz cevap beni biraz hayal kırıklığına uğrattı desem kızmazsınız değil mi? neyse verdiğiniz seviyeli cevaplar için teşekkür ederim biz de soru sormaya devam edelim... 7- yanılmıyorsam kuranda 27 ayette ey insanlar hitabı yer alıyor. bunu nasıl anlamlandırmalıyız? 8- yunus (a.s) kısasını nasıl değerlendiriyorsunuz? söz konusu balıktan ne anlayabiliriz? 9-talutun bir peygamber taradından kral seçilmesinin islamın devlet-yönetim şekline bakışımıza nasıl bir etkisi olur? cevaplarınız için şimdiden teşekkürler... |
RE: 39. Haftanın Misafiri : Algı Bilgelik Sevginin bedeli; 6 sorunuzu bugüne göre düşündüğümde, müslümanların bir tebliğ dilinde birleşemeyeceğini görüyorum. onun için birleşirler diyemem, dememeliyim de, yani birleşmeleri gerekiyor tabii ama bu günkü kafa ile olmaz. Çünkü müslümanları halihazırda sahip oldukları düşünceler ile bir araya getirsen birbirlerini aşağılamaktan başka bir şey yapmazlar. her islami toplum tek doğru ittikadın kendilerine ait ittikat olmadığını anlayana kadar beklemeliyiz. Yani islami gruplar birbirlerini kabuledene kadar değil anlayana kadar beklemeliyiz. onun için bir tebliğ dilinde birleşmeleri bu gün için gerekmiyor. bu gün birbirlerini anlamaya çalışmaları gerekiyor. |
RE: 39. Haftanın Misafiri : Algı Bilgelik Alıntı:
öncelikle teşekkür ederim verdiğin cevap için. ancak soruyu sorarken müslümanlar arasında bir birliktelikten değil aksine sadece birbirimizle uğraşmak yerine birbirimizden bağımsız olarak ta olsa tüm insanlığa yönelik bir söylemle insanlığın karşısına çıkmayı kastetmiştim. |
RE: 39. Haftanın Misafiri : Algı Bilgelik Alıntı:
nasıl olur :) |
RE: 39. Haftanın Misafiri : Algı Bilgelik 7- yanılmıyorsam kuranda 27 ayette ey insanlar hitabı yer alıyor. bunu nasıl anlamlandırmalıyız? Ey insanlar hitabını, Ey düşünebilenler olarak anlıyorum. bunun içine aklı olan ve buluğ çağına ermiş herkes girer. müslüman olsun yada olmasın. 8- yunus (a.s) kısasını nasıl değerlendiriyorsunuz? söz konusu balıktan ne anlayabiliriz? Bu konuda hiç bir fikrim yok. 9-talutun bir peygamber taradından kral seçilmesinin islamın devlet-yönetim şekline bakışımıza nasıl bir etkisi olur? İslamda yönetim şekli üzerine herhangi bir kısıtlama yoktur. halifelik olabilir, cumhuriyet olabilir, meşrutiyet olabilir. yeterki adil olsun, önemli olan yönetim şekli değildir, yöneticinin hal ve hareketleri, yediği yemeğin niteliği, kaldığı evin niteliği, merhameti ve adaletidir. adil olsun bir kişi yönetsin, adil olmadıktan sonra ha halk yönetmiş ha kral hepsi bir. |
RE: 39. Haftanın Misafiri : Algı Bilgelik kürt_mücahide; İnsanın hayvan ile ortak yönleri, yemek yemesi, su içmesi, cinsellik, yavrusunu koruma eğilimi, işkence edilince acı duyması vs dir. insanın hayvan ile farklılık arzeden yönleri, düşünce sahibi olması, politika yapabilmesi, isyan edebilmesi, yaratıcıya inanabilmesi vs dir. kimisi derki, eğer hayvan düşünebilseydi insan ile arasında fark kalmazdı, kimisi hayvan siyaset yapabilseydi insandan farkı kalmazdı der falan filan. islam dünyası genel olarak, insanı hayvandan irade, düşünce ve ahlakın ayırdığını düşünür. öz olarakta güzel ahlak insanı hayvandan ayırır düşüncesindedir. yani islama göre bir insan düşünemeyebilir, iradesini kullanamayabilir ama güzel ahlaklı olmak zorundadır yoksa hayvandır. |
RE: 39. Haftanın Misafiri : Algı Bilgelik Eşrefi Mahluk olmak varken , eşşeki mahluk olmayın diyorsun yani ...Sevdim bu yaklaşımını sfhfgshsfhsgh |
RE: 39. Haftanın Misafiri : Algı Bilgelik sorularıma devam ediyorum. inşallah sıkılmıyorsunuzdur... 10- kelam ile felsefe aynı şey midir? değilse açıklar mısınız? 11- sizce kelami tartışmalar islam aklının oluşumunda asli rolünü oynamış mıdır? 12- birilerinin, içtihat kapılarını kapatmasının, müslüman zihinde ne gibi etkileri olmuştur? |
RE: 39. Haftanın Misafiri : Algı Bilgelik Devam edin efendim, sıkılmıyoruz; ama zorlanıyoruz.:) 10- kelam ile felsefe aynı şey midir? değilse açıklar mısınız? Felsefe, Kelam ve Tasavvuf birbiri ile ilişkilidir. Felsefe Kelam dan daha geniştir. daha doğrusu felsefe sınır tanımaz, her konuyu sorgulayabilir ve herhangi bir sonuca ulaşabilir. daha öncede dediğimiz gibi felsefenin ilk sorusu varlığın ne olduğu üzerineydi ve ilk filozoflar eski yunandandı. İşte bu durum kimi islam filozoflarının abuk zubuk tavırlar takınmalarına sebep oldu, mesela Farabi, İbni sina ve İbni rüşd çok garip bir şekilde Aristo yu yere göğe sığdırmazlar, Aristo, Platon onların gözünde süper üstü dahilerdir. islam dünyasıda felsefeyi bu şahıslar ile bir tuttuğundan genelde felsefeyi kötü görmüştür. Ama islam dünyasında Gazzali,Eşari gibi alimlerde de filozof kimliği vardır. İslam Kelamcıları, Küfre götüren felsefeye karşı yine felsefi kavramları kullanarak mücadele etmeye çalışmışlardır. kısacası kelam islami kurallara tabii felsefedir diyebilirim. 11- sizce kelami tartışmalar islam aklının oluşumunda asli rolünü oynamış mıdır? Sorunuzu tam anlayamadım, ama ben genel olarak mutezile düşüncesinin akıl oluşumunda büyük etkileri olduğu kanatindeyim. 12- birilerinin, içtihat kapılarını kapatmasının, müslüman zihinde ne gibi etkileri olmuştur? Müslüman zihninde değişmez kaidelerin oluşmasına sebep olmuştur. Yeni dünyada karşısına çıkan her sorunun eski düşünce sisteminde karşılığını bulmaya çalışmak, karşılığı yoksa zorlama yorumlarla birşekilde bir şeylerle ilişkilendirmek, kimi noktalarda müslümanlar için yaşamı ciddi bir yük haline getirir. |
RE: 39. Haftanın Misafiri : Algı Bilgelik Algı Bilgelik kardeşim size biraz siyasi içerikli sorum olacak: 1:Allah'ın İslamına göre Zina suçu sabit olan bir kişinin Cezası vardır Yalnız günümüz Laik sistemlerinde Bu cezayı uygulayacak İslami bir Hukuk sistemi yoktur ve Kişiler bu cezayı Ferdi olarak uyguladıkları vakit Laikliğe göre Katil islama göre değildir bu durumda Müslümanın nasıl bir yaklaşım sergilemesi lazım. 2:Devleti aliye mantığına göre Devlet Fertten önce gelir ve Fertler bu matığa göre Devlet için feda edilebilir İslam tarihinde bu tür uygulamalar Devletin bekası için Hem emevide Hem Osmanlıda yapılmıştır .Şimdi sorum şu olacak Allah'ın İnsana verdiği değer karşısında bu tür Hukuki olmayan yöntemleri uygulayan Zihniyetler baştacı edilmekte ve Eleştirildiği vakit haksız oldukları bariz iken savunma ile kişiler yaptıklarını doğru bulmakta bu yaklaşım sizce ne kadar doğru Çünkü Osmanlı olsun Emevi olsun bunların Fanatikleri bunlara toz kondurmaz ve Yaptıkları uygulamalara icabında Şeri olmasada kılıf buluyorlar ve Dinin bir vecibesi imiş gibi savunurlar Bu yaklaşımlar ne kadar İslami bir matığı yansıtmaktadır? |
RE: 39. Haftanın Misafiri : Algı Bilgelik Yitik sevda; 1-Öncelikle şu gerçeği ifade edelim. İslam Hukukunun yürürlükte olduğu bir ülkede, bir suçluya cezasını Mahkeme dışında kimse veremez. eğer biri, suçluyu mahkemeye bırakmadan kurana uygun bir ceza ile cezalandırsa bile,cezayı veren şahıs haddini aşıp, başına buyruk iş yaptığı için yargılanmak zorundadır. Ama İslam Hukukunun yürürlükte olduğu devletlerde islama olan güvenden dolayı insanların içi rahat olacağından, kimse kendi başına ceza kesmeyede çalışmaz zaten. Ama yaşanılan ülke, Suçluların sertbest bırakıldıkları bir ülke ise, ciddi zulümlerin olduğu suçlara karşı şahıs kendi başına ceza vermeli derim, buna karşın çok ağır bir zulüm yoksa suskun kalmak daha iyi olacağı kanatindeyim. Yani eğer şahsın eşine tecavüz edildiyse, şahıs bunun karşılığını vermelidir, eğer şahsın eşi kendi tercihi ile zina yaptıysa, şahıs boşanıp olayı Allaha havale etmelidir. Çünkü adil olmayan ülkede, eğer ceza kesmeye kalkılırsa, olaya karışanların uzun süre hapiste tutulması gibi daha büyük bir zulme yol açılmış olacaktır. 2- Din, Devlet vs hepsi insan için vardır. Bu tür yapılar insana hizmetten uzaklaştıkları anda süzgeçten geçirilmeleri gerekir. Bir gemide 99 suçlu bir tane masum adam varsa o gemi batırılamaz, batırılırsa masum olana zulmedilmiş olur. Allah ise masum bir insanı öldüren bütün insanlığı öldürmüş gibidir diyor. Kısacası Krallar krallıklarını garanti altına almak için, Allahın emrine rağmen kendilerine fetva çıkarıp devlatin bekası gereklidir adı altında büyük zulümler işlemişlerdir. onların tek derdi krallık tahtlarıydı, ne Allahın emri umurlarındaydı nede islami ilkeler. Bu şahısların zulümlerini gerekli bir hareketmiş gibi görenlerin kendi beyinleri ile düşünmedikleri, iradelerini birilerine teslim ettikleri açıktır. Çünkü Allahın zulüm dediği bir şeye, müslüman bir şahıs nasıl cesaret edip zulüm değildir diyebilir. |
RE: 39. Haftanın Misafiri : Algı Bilgelik klamaz, Benim AKP ve Bürokratlarında gördüğüm en büyük sorun, kibir. O kadar kibirliler ki, emirleri altındaki insanları köpek yerine bile koymuyorlar. Bir memur olarak memurluğun kölelik olduğunu düşünüyorum. AKP çok erdemsizce memuru aç bırakmak ile tehdit ediyor. bir zamanlar MHP li bir sağlık bakanı vardı, osman durmuş adında. işte AKP idarecileri aynen onun gibiler. Aziz nesin haklımı, bilemiyorum. ben kendim oy kullanmıyorum. allah bizi siyasetin şerinden korusun. siyasetin başına geçen her kes şeytanlaşıyor, nemrutlaşıyor. |
RE: 39. Haftanın Misafiri : Algı Bilgelik eyvah eyvah klamaz baykalı geçmiş Ağzı-Açık000 algı hayırlı olsun..nasılsın?sorulara geçeyim kısaca zamanım yok.. 1-efendimizin örnekliği'nin günümüzdeki önemi hakkında görüşün? uygulayabilen bir ümmet görebiliyormusun? 2-mevzu hadislerin din üzerindeki tahribatı ne derecedir? 3-sence dini anlamda toplumun din algısını kim belirliyor? 4-modern eğitimin yanlışları ve yeni bir modelin esasları ne olmalıdır? 5-benimde felsefeye karşı merakım doğdu islam ile felsefeyi nasıl ilişkilendirmek gerekir bir kısım kesimler islamda felsefe yoktur demektedir? 6-nietzsche'de ilgimi çekti melahatliğimin sonucu ne yapayım biraz bilgi ver sen bilirsin:)) hadi bakalım kolay gele... |
RE: 39. Haftanın Misafiri : Algı Bilgelik Teşekürler Ecrin, 1-efendimizin örnekliği'nin günümüzdeki önemi hakkında görüşün? uygulayabilen bir ümmet görebiliyormusun? Peygamber karakterlerini bir bütün halinde göremiyoruz. bunun sebebi maddenin içinde boğulmuş, teknokratların, tüketimin ve eğlence sektörü sahiplerinin dünyasında yaşamamızdır, yada amellerimizde bu yaşama hiç bir şekilde eleştirel yaklaşmamamızdır. 2-mevzu hadislerin din üzerindeki tahribatı ne derecedir? İlhan Arsel, Turan Dursun gibi şahısların kitaplarına baktığımızda, hep uydurma hadisler üzerine bina edildiğini görürüz. 3-sence dini anlamda toplumun din algısını kim belirliyor Kalabalık bir grup yakışıklı, sarı saçlı, mavi gözlü bir adamın arkasından gidiyormuş. derken ara sokaktan fırlayan sıradan görünümlü bir adam yanlış tarafa gidiyorsunuz diye bağırmış. Kalabalık ve öndeki yakışıklı lider dönüp adamın tipine bakmışlar. kalabalık ilk etapta acaba yanlış yoldamıyız diye bir an duraksamış, sonra içinden "liderimiz gayet güzel giyimli, bilgili ve asil biri,o yanlış yola gitmez, ne yaptığını biliyordur" düşüncesini geçirmiş ve uyarıyı yapana hadi ordan deyip liderlerini takibe devam etmişler. Lider ilk etapta acaba yanlış yoldamıyım diye bir an duraksamış, sonra içinden "beni bu kadar büyük kalabalık grup takip ediyor,yanlış yolda olsam takip etmezlerdi" düşüncesini geçirmiş ve uyarıyı yapanı aşağılayıp yoluna devam etmiş. 4-modern eğitimin yanlışları ve yeni bir modelin esasları ne olmalıdır? Modern eğitim robot yetiştirme amacındadır. bunun en büyük sebeplerinden biride zenginlerdir. çünkü zengin iş sahipleri yada devlet yöneticileri düşünce istemezler, sadece emirlerinin yerine getirilmesini isterler. eğitimdeki en büyük gaye çocuğu düşünmeye sevketmek olmalıdır. dolayısıyla hiç bir bilgiyi hakikat diye çocuğa dikte etmemek gerekir. her bilgiyi tarafsızca kendisine verip hakikati onun bulmasını sağlamak lazım. 5-benimde felsefeye karşı merakım doğdu islam ile felsefeyi nasıl ilişkilendirmek gerekir bir kısım kesimler islamda felsefe yoktur demektedir? İslamda felsefe yoktur diyenler felsefeyi sadece antik yunan ile ilişkilendirenlerdir. yada felsefeyi sadece varlık felsefesi olarak görenlerdir. materyalizmin en büyük felsefi sorunu varlık nedir? olmuştur. İslamın en büyük felsefi sorunu insan iradesi varmıdır? olmuştur. Kısacası felsefe sınır kabul etmez ama islami felsefeden söz edecek olursak, bazı sınırlar söz konusu olacaktır. başka bir sorun yok 6-nietzsche'de ilgimi çekti melahatliğimin sonucu ne yapayım biraz bilgi ver sen bilirsin Nietzsche materyalizmin bayraktarlarındandır, istisnasız tüm gençlik ondan etkilenmiştir. çünkü Nietzsche güç kavramını işler, güçlü olanın hayatta kalma hakkı olduğunu ortaya koyar, aslında söyledikleri hayvanlar alemi için çok doğrudur, 1800-1900 yıllar avrupa insanlarının hayvanlaştıkları yıllar olduğu için, nietzsche bu teorinin insan içinde geçerli olduğunu söyler, Nietzsche de ne olursa olsun güçlü olmak gerekir düşüncesi vardır. Ayrıca Nietzsche çok kibirli biridir, kendini çok över ve başkalarını çok aşağılar. |
RE: 39. Haftanın Misafiri : Algı Bilgelik Beni Misafir ettiğiniz için teşekür ediyorum. Artık Bayram için yola çıkacağımdan, sorulacak sorulara bakamayacağım. selam ile. |
SAAT: 07:51 |
vBulletin® Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
User Alert System provided by
Advanced User Tagging v3.2.6 (Lite) -
vBulletin Mods & Addons Copyright © 2025 DragonByte Technologies Ltd.