![]() |
54.Haftanın Misafiri ''kocaklar'' Yönetimimiz tarafından alınan karar sonucunda ''kocaklar'' kardeşimiz haftanın misafiri seçilmiştir.İlk önce kardeşimizi bir tanıyalım inşallah... Buyrun kardeşim kendinizi tanıtırmısınız ? |
RE: 54.Haftanın Misafiri ''kocaklar'' Misafirliğiniz hayırlı gecer inşallah buyrun gülle karşılayalım sizi c*c*c*c* |
RE: 54.Haftanın Misafiri ''kocaklar'' Hayırlı olsun sizi tanıyalım sonra sorularımıza geçelim inşAllah kardeşim selam ve dua ile... |
RE: 54.Haftanın Misafiri ''kocaklar'' Esselamun aleykum ve rahmetullah ve berekatuh kardeslerim....Once selam sonra kelam diyerek baslayalim insAllah... Allah razi olsun buradaki emegi gecen tum abi,abla ve kardeslerimden....Paylasimlariniz cok faydali oluyor ve istifade ediyorum....Gayri muslim ulkelerde yasayanlar icin bu tarz yerler buyuk bi nimet diyebilirim...Elhamdulillah...Rabbim boyle bir yere yonlendirdigi icin...su sanal alemde o kadar kotu yer varken Allahin bizi burda toplamasi buyuk bir hikmet.Hep derim kendi kendime,İnternet, kullanmasını bileni VEZİR; kullanmasını bilemeyip ağzına yüzüne bulaştıranı ise REZİL yapar!" Kisaca kendimi tanitayim...Adim Hatice Kocak...24 yasindayim...Erzurumluyum...ama dogdugum yerden biraz uzagim...Romanya,Bukreste yasiyorum:((((....hukuk universitesi mezunuyum...daha yeni bitti sayilir...avukat muamelesi yapmayin simdiden ne olur...universite bittigini duyan...ooo avukat,hakim,savci hanim diyip duruyor...daha bi sinavim var...subatta insallah staja baslicam bi avukatin yaninda....siz siz olun sakin bu meslegi secmeyin derim...ben bin pismanim...babamin zoruyla girdim bu universiteye...bana kalsaydi suriyede,islam universitesi okuyor olacaktim...halen vaz gecmis degilim ama bu istekten..bir gun, hangi yasta olursam olayim,mutlaka kendime bir iyilik yapip suriyeye gidicem insAllah.... Hafta sonlari kuran kursu hocaligi yapmaya calisiyorum(!)...ailemle bu konuda biraz sIkIntI yasiyorum..onun icin yapmaya calisiyorum dedim....10 tane ogrencim var...bazen deli ediyorlar beni...ama idare ediyoruz elh....ayriyaten 3 senedir burda okumak icin turkiyeden cok sayida basortulu bacilarimiz geliyor...vakif olarak onlarla ilgilenmeye calisiyoruz...romence ozel ders veriyorum ogrenci bacilarima...ve buradaki cematin hukuki islerini takip ediyorum....Aciz ve gunahkar kocaklar bu iste... Anlatacak cok sey var ama...susmak daha guzel... Allaha emanet olun kardeslerim... Baki dua ve muhabbet ile...c* |
RE: 54.Haftanın Misafiri ''kocaklar'' İlk soruyu ben sorayım; İnsan ile bilim arasında nasıl bir ilişki vardır. insanmı bilimin yol göstericisi olmalı yoksa bilimmi insanın yol göstericisi olmalıdır. hakimiyet hangisinde olmalıdır. |
RE: 54.Haftanın Misafiri ''kocaklar'' Evrensel anayasa-Kuran penceresinden baktığınızda ADALET'İ nasıl tanımlarsınız. Dünyada var olan sistem sizin tanımızı ne kadar uyguluyor. |
RE: 54.Haftanın Misafiri ''kocaklar'' hayırlı uğurlu olsun:) misafirliğin sana geçmesinin verdiği rahatlıkla tüm güzel dileklerinin gerçekleşmesiin diliyorum :) başarılar hyyyyy |
RE: 54.Haftanın Misafiri ''kocaklar'' Alıntı:
Allah, alemlerin yaratıcısı ve rabbi olduğu için alemlerin hepsinde sadece O’nun kanunları geçerlidir. İnsanoğlu ise bu anlamda bir kanun ve kural koyabilecek bir güce sahip değildir. Onun yapacağı şey, gerek kendisi için ve gerekse diğer varlıklar için konul olan bu kanun ve kuralları bulup bunlardan faydalanarak bir karara varıp ve bu kararını uygulamaya koymaktan ibarettir, diyebiliriz. Mesela Arşimet, Newton ve Kopernik gibi bilginler, kendi adlarına izafe edilmiş olan bu kanunları kendileri koymuş değillerdir. Allah’ın koymuş olduğu bu kanunları onlar sadece keşfedip bulmuşlardır. Fakat Dekart, Kant, S. Freud, J. J. Rousseau, Auguste Comte, Adam Smith ve K. Merks gibi bilgin ve filozoflar ise felsefe, sosyoloji, psikoloji, ve ekonomi alanlarında Allah’ın koymuş olduğu kural ve kanunları dinden faydalanarak arayıp bulacakları yerde, kendileri kanun koymaya kalkmışlar ve birçoğunda da hataya düştükleri için faydalı olmaktan ziyade zararlı olmuşlardır .... Bilimin ve dinin kaynağı da Allah’tır. Maddi konular, ya da bilimsel kurallar, insan davranışları, toplum kuralları ve insani bilimler, Allah tarafından oluşturulmuştur. . Çünkü insan (haşa)Allah değildir. İnsanlar ne Allah’ın gücüne, ne de kendileri için doğru kurallar koyabilmeye muktedirdirler. İnsanların yapabileceği tek şey; hayvanlar, bitkiler ve tüm yaratılmışları gözlemleyerek, deneyerek keşfetmektir. İnsan düşünce ve davranışlarının kuralları din ile belirtilmelidir. Çünkü hem şahsi hem de toplum olarak insanlar kendi başlarına bir dünya kurma gücüne sahip değildirler. Kişi bilimden faydalanır, fakat inanç sayesinde yaşar. Bu nedenle şüphe yok ki; bize yardımcı olacak en büyük kaynak kuranın kendisidir. Yol gösteren DINDIR(kuran,sunnet)...Hakimiyet ise Allahin kanunlari olmali... Cok cok güzel bi soru idi...teşekkur ediyorum...konuyu düşünürken aklima cok şeyler geldi...allah ilminizi artirsin insALLAH... |
RE: 54.Haftanın Misafiri ''kocaklar'' Alıntı:
Bismillahirrahmanirrahim..! Bizim Kur'an'dan başka Anayasa'mız yoktur!.. Anayasa=Kuran....Anayasa Allah'ın buyurduğudur... Ey Müslümanlar!.. Yabancıların kanunlarına razı olup ta ilâhî nizâma razı olmamanız ayıp değil midir?" Halbuki Allahü Teâlâ Kur'an-ı Kerim'in hükümleriyle hükmetmeyen her milleti «fâsıklık» ile vasıflandırıyor: «Allah'ın indirdiği ile hükmetmiyenler .. işte onlar fasıkların tâ kendileridir.» «Allah'ın indirdiği ile hükmetmiyenler...işte onlar kâfirlerin tâ kendileridir.»! Hattâ fâsıklığı da az görerek Kur'an'la hükmetmiyenleri «kâfir» ilân etmiştir «Ey iman edenler!.. Eğer kâfirlere itaat edecek olursanız, sizi geriye çevirirlerde dünya ve âhirette hüsrana uğrayanlardan olursunuz. Aslında sizin dostunuz Allah'tır. O yardım edenlerin en hayırlısıdır.» Yerlerin ve göklerin tek sahibi olan Allah’ın ayetlerine meydan okuyanlar karşısında kesinlikle sessiz kalmiyacagim...İslami kimliğimize karşı dil uzatanlara, değerlerimizi yok sayanlara ve yasak koyanlara kul, köle olunurmu? Namazımız, orucumuz, örtümüz, hayatımız ve ölümümüz yalnız Allah içindir .... Bugün hukukçular, Kur'an-ı Kerimi bırakıp beşerî düzenlere başvurunca elindeki hazineleri bırakıp faizcilerden en büyük faizle ödünç para alanlara benzemişlerdir. Şüphesiz ki, akıllı bir kimse bunu yapamaz.... Yazıklar olsun hukukçulara, yazıklar olsun. Gayret sarfediyorlar, hâlâ birşey bulacaklar. Ellerinde âb-ı hayata davet eden Kur'an En yüce metod ve mukaddes Ahkâm dururken...boş işlerle ugraşiyorlar....yemin ettim ben oyle olmiyacagim,insAllah... O kadar acik ayet varken niye beseri kullarin cikardigi emir ve kanunlara uyalim? Haaa birde adalet demissiniz...ama hangi adalet?adaletmi var...?hani nerde ben burdan vallahi goremiyorum...Daha fazla yasa, daha az adalet demektir... (Marcus Tullius Ciceror) 'Onlar hâla câhiliye devrinin hükmünü mü istiyorlar? Kimmiş Allah 'dan daha güzel hüküm verecek? Fakat bunu ancak yakın ve iman sahibi olan bir kavim anlar.,, (Mâide, 50) Biz sana Kitab (Kur'ân)ı hak olarak indirdik ki, insanlar arasında Allah'ın sana gösterdiği şekilde hüküm veresin. Sakın hainlerin savunucusu olma! (Nisa, 105) Bugün kendi beşeri yargılarıyla İslami kimliğimizi yasaklayanlar, asıl mahkemenin Din Günü kurulacağını sakın unutmasınlar! |
RE: 54.Haftanın Misafiri ''kocaklar'' Bismillahirrahmanirrahim..! Bizim Kur'an'dan başka Anayasa'mız yoktur!.. Anayasa=Kuran....Anayasa Allah'ın buyurduğudur... Ey Müslümanlar!.. Yabancıların kanunlarına razı olup ta ilâhî nizâma razı olmamanız ayıp değil midir?" Halbuki Allahü Teâlâ Kur'an-ı Kerim'in hükümleriyle hükmetmeyen her milleti «fâsıklık» ile vasıflandırıyor: «Allah'ın indirdiği ile hükmetmiyenler .. işte onlar fasıkların tâ kendileridir.» «Allah'ın indirdiği ile hükmetmiyenler...işte onlar kâfirlerin tâ kendileridir.»! Hattâ fâsıklığı da az görerek Kur'an'la hükmetmiyenleri «kâfir» ilân etmiştir «Ey iman edenler!.. Eğer kâfirlere itaat edecek olursanız, sizi geriye çevirirlerde dünya ve âhirette hüsrana uğrayanlardan olursunuz. Aslında sizin dostunuz Allah'tır. O yardım edenlerin en hayırlısıdır.» Selamün aleyküm saygıdeğer kardeşim bu gün öğrencisiniz gün gelecek inşallah çok aranan bir avukat olacaksınız o zaman savunma yaparken anayasanın şu maddesi gereğincemi diye yoksa KUR.AN ın şu ayetine göre diyemi sovunmaya başlıyacaksın eğer anayasaya göre dersen( AVU kat) ama KUR AN a göre dersen gercek AVUKAT olursun inşallah |
RE: 54.Haftanın Misafiri ''kocaklar'' tesekkur ederim kurt mehmet kardesim ama ben avukat olmicam insAllah...bu yolun nasil bi yol oldugunu anladigim icin..harama bulasmadan ben en iyisi kendi kapasitemde yapabilecegim bir seyler icra edicem insallah....hukuk universitesini babamin baskisiyla bitirdim....ama o kadar bitirdim...ve nokta simdiki hukukla,benim anladigim hukuk arasindan daglar kadar fark var...amacim ne sorarsaniz,sunu diyebilirim ama...burada yasayan turk vatandaslari buranin dilini bilmedigi icin cok zorluk cekiyorlar...amacim onlarin hukuki islenlerini en iyi sekilde takip edip,haklarini sonuna kadar savunmak...en iyi yapabildigim sey bu(insallah)allah vergisi cene var bizde...insAllahu Teala bu yonde kendimi gelistirmek istiyorum...tek isteyim bu vallahi...avukatlikta gozum yok...aslinda sol gozum istiyor ama...iste sol goz...hic bir zaman hayir getirmez :) |
RE: 54.Haftanın Misafiri ''kocaklar'' Hayırlı olsun kardeşim... Kuran öncesi dönemde yasayan insanların inançlarının hurafelerle dolu olması, çok tanrılı karmaşık bir inanç sistemine sahip bulunmaları, sosyal ve hukuki anlamda güçlünün haklı olduğu bir zulüm sisteminin hakim bulunması vb. pek çok nedenden dolayı, Kur’an o kültürü “cahiliyye” olarak adlandırmaktadır. Ali İmran 3/154 Maide 5/50 Ahzab 33/33 Günümüz İslam aleminde bu tür hurafe ve bidatler tanrılaşmış heva ve hevesler ile inşaa edilmiş sistemler adeta İslam toplumunu esir almıştır böyle bir sistemin İslam toplumunu esir almasının ana sebebi ve çözümü ? |
RE: 54.Haftanın Misafiri ''kocaklar'' Hatice seni tanıdıgıma memnun oldum görevinin hakkını vermeni dilerim kardeşim inşAllah.. hukuk insanı olmak kolay degil çevremden biliyorum sorumlulugun çok fazla Allah herzaman seninle olsun sorularıma geçeyim 1-gaflete düşmemek için neler yapmalıyız? 2_Sahabelerim gökteki yıldızlar gibidir buyuruyor Efendimiz Asr- ı saadette yaşasaydınız hangi sahabenin yerinde olmak isterdiniz? niye? 3-Kur'an ı Kerim başlı başına bir mucize amenna...sizi en çok etkileyen sure ayet hangisi? cevaplar için şimdiden teşekkür ederim Allah yar ve yardımcın olsun... |
RE: 54.Haftanın Misafiri ''kocaklar'' Hayatı nasıl bir renkte görüyorsunuz. Mesela Albert Camus XVII. yüzyıl matematik çağı, XVIII. yüzyıl fizik çağı, XX. yüzyıl korku çağıdır diyor. Elbetteki korku bir bilim değildir ama bilimin bir sonucudur, dolayısıyla XX. yüzyıl biliminin kendisidir diyebilirmiyiz. |
RE: 54.Haftanın Misafiri ''kocaklar'' Alıntı:
Bidat ve hurafeler; Dinde olmadığı halde, dinin bir kuralıymış gibi gösterilen, aslı ve esası olmadan batıl inançlardır. Bunlardan bir kısmı islamdan önce, bir kısmı da İslam dini geldikten sonra ortaya çıkan inançlarıdır....Müslümanların arasında görülen ve islama uymayan bu inançlar, İslam dininin asıl kaynağından, Kur’an ve sünnetten öğrenmeyen cahil insanlar tarafından ortaya atılmış olduğunu bize göstermektedir. ...Allah (c.c.) dinini tamamladığını söylediği, Peygamber de size iki şey bırakıyorum onlara sımsıkı tutunun ki delalete düşmeyesiniz dediği halde bu insanlar büyük bir cesaretle bu iddiaları öne sürebiliyorlar. Peygamberin getirdiği İslam şeriatı yetersiz geldi de, Allah dinini kemale erdirmedi de bu tip risaleler mi erdirecek. Allah kitabı hakkında onu apaçık indirdiğini bildirdiği halde bu risaleler neyin sırrını açıklıyor? Allah’ın ve Resulünün apaçık beyan ettiği dini sırlar dünyasına gömüp, ondan sonra da bı sırları açıklayan vahiyler aldıklarını iddia ediyorlar. İnsanları yüzyıllardır peşlerinden böylesine sürüklemelerinin tek nedeni insanların Kur’an ve sünneti bilmemesi ve bu insanları aşırı yüceltmeleridir... Peygamberimiz (sav) yine ümmetini uyarıyor; "Her kim bizim bu işimizin (yani dinimizin) içine ondan olmayan bir şeyi yeniden sokarsa (o yaptığı iş) merduddur, başına çalınır" "Her yenilik bidattir her bidatte sapıklıktır" Sünnete uyun; kendiliğinizden birşey icat etmeyinBu size kafidir" Süfyan-ı Sevri nin bid’at konusundaki görüşü: “Bid’at, şeytan için günahtan daha sevimlidir Çünkü bid’atin tevbesi olmaz Bid’atin tevbesi olmaz demek şu anlamdadır: Bid’atı yapan yapmaya devam ettiği sürece dini bir görev yaptığını düşünür ve bu işi sever Dolayısı ile insan sevdiği bir işten tevbe etme gereği de duymaz” (İbn-i Teymiyye, Takva Yolu,s14) Bid’atlerden sakınabilmek için Kitap ve Sünneti iyi bilmek, delilli konuşmak ve uygulamaları sağlam bir delile dayandırmak gerekir Teknik bazı gelişmeleri ve dinen bir mahzuru olmayan bir örfü dahi bid’at sayarak hayatı yaşanmaz hale getirmeye hakkımız olmadığı gibi sünneti ortadan kaldıran İslam’ı gayesinden uzaklaştıran adetlere de hoşgörü gösterilmesi mümkün değildir Kuranı Kerimden uzak kaldığımız müddetçe hurafelere kapılmamamız elde değildir. İnsanlar istedikleri kadar yırtınsınlar eğerki dayanakları Kuran değilse din hakkında bir geçerliliği olmamaktadır. Rasulullah sav Kuran ahlakını ve Kuran ilminin en güzel temsilcisi idi. Onun hal ve hareketleri , sözleri her daim Kurana dayanmıştır. Asla ve kata kendiliğinden dine bir ekleme yapmamıştır. Zaten bunu Kuranda açıkça görmekteyiz..... İnsanlar bazı konularda kendilerine dayanak olarak hadisleri göstermektedirler.Halbuki Kuran dayanak olmadıktan sonra hiç bir hadisin Kuranda bahsedilenler kadar geçerliliği yoktur.Emin olmalıyızki ayetlerdede belirtildiği gibi , Kuran apaçık gönderilmiştir.... Sivrisinekten dahi bahseden yüce Rabbimiz muhim konuları hiç eksik bırakırmı , değil mi ? Hadisleri kendilerine kaynak olarak kabul edenler ne yazıkki Kuranı ikinci plana koymaktadırlar.Bunun en büyük sebebi ise nefs tir..! Ben dayanağı Kuranı Kerim olmayan ve islami ilim olduğu söylenen hiç bir yazıyı , açıklamayı dikkate almıyorum.Bu zamanda en büyük dayanağımız Kurandır.Kuranı daha iyi anlayabilmek için bol bol okumamız lazım.Gerekirse arapça öğrenmeliyiz.Ben okuyorum ama anlayamıyorum diyen sadece kendini kandırır..! Ayeti mealde ; biz insana bilmediklerini öğretiriz , buyurulmaktadır.Elbetteki bilmediklerimizi takıldıklarımızı bir bilene sormakta çok muhimdir.Çünki islamiyette bilgi paylaşarak daha kolay anlaşılır. Zamanımızın ahirzaman olması nedeniyle, asırlardır süregelen İslam Dini içerisine bid’at ve hurafeler sokma gayretleri devam etmekte ve kıyamet gününe kadar da devam edecektir. Bütün bu bid’at ve hurafelerden kurtulmanın tek çaresi; ALLAH’ın ilmine, Resulünün sünnetine ve ALLAH dostlarının hikmetli yaşamlarına bakmaktır,doğru kaynaklardan istifade ederek dinî bilgimizi artırmaya çalışmalıyız...Birer Müslüman olarak bizler Kur’ân ve Sünnet’e göre yaşamaya çalışmalıyız. Hayatımızı muhasebe etmeliyiz. Kur’ân ve Sünnet hakkındaki bilgilerimizi artırarak batıl inançları hayatımızdan uzaklaştırmalıyız. ... |
RE: 54.Haftanın Misafiri ''kocaklar'' Alıntı:
1.Gaflet perdesini yırtan en etkili şeyin de ölümü hatırlamak olduğu unutulmamalıdır. Onun için Efendimiz “Lezzetleri yakıp yıkan ölümü çokça zikredin.” buyurmuştur. Bu hadisi, ‘Dünyadan hiç lezzet almayın, her türlü zevkten kaçının.’ şeklinde anlamak yerine, ‘Bu yüzden gaflet perdesine bürünmeyin veya gaflet perdesini en etkili şekilde yırtan şey ölümü hatırlamaktır.’ şeklinde anlamak daha isabetlidir. Kısacası sadece dünya hayatına razı olunmamalıdır. Bu konu âyette şöyle dile getirilmektedir: “Bildikleri, sadece dünya hayatının dış görünüşüdür; ama ahiretten habersiz, gafildirler.” (Âl-i İmrân Sûresi, 3/7) Gaflete dalıp ahiret gününü ve Allah’ın huzuruna çıkmayı unutan kişilere o gün şöyle denilir: “Siz dünyada bugüne kavuşmayı nasıl unuttuysanız, Biz de sizi öylece unutacağız. Yeriniz ateştir ve sizin için yardımcılardan hiç kimse de yoktur.” (Casiye Sûresi, 45/34) Sosyal bir varlık olduğumuz için çevremizde olup biten olaylara duyarsız kalmak da bir gaflettir. Akrabalarımızla ilişkilerimizden, dostlarımızın dert ve sevinçlerini paylaşmaya; yardıma muhtaç insanlara el uzatmaktan, savaş, tabiî afet vb. sebeplerle sıkıntıya düşenlere yardım etmeye; ülke kalkınmasına katkıda bulunmaktan, insanlığa, başta İslâm olmak üzere, her türlü güzelliği ulaştırmaya varıncaya kadar değişik meselelere duyarlı olmak kulluk vazifemiz ve gafletten kurtulmanın bir gereğidir. Zira Efendimiz'in ifadesiyle, “Müslümanların dertleriyle dertlenmeyen onlardan olmadığı” gibi, şu duyarlılıklar da Müslüman’ın Müslüman üzerindeki haklarındandır... 2.of off cok guzel bir soru....Sahebe olmayı hayalimden bile geçiremiyorum ama ben devesi Kasva olmaya razıyım..Kasva ki Allah Resulu vefat edince kabrinin başından ayrılmayıp orada ruhunu canını vermiş. Devede olan bu aşkı banada Rabbim nasib eylesinde Mescidin o yeşil kubbesini gördüğüm an alsın ruhumu inşaallah ... 3.Allahın indirdikleriyle hükmetmeyenler kafirlerin ta kendileridir(Maide suresi/44) Bende cok tesekkur ediyorum kardesim...allah razi olsun zevkle cevap vermedim...Allaha emanet olun insAllah...c* |
RE: 54.Haftanın Misafiri ''kocaklar'' Alıntı:
Insanlığın öğretmeni de bizlere beşikten mezara kadar ilim öğrenmeyi emretmiştir. Ilim tahsil etmek, kadın-erkek her müslümana farzdır....“Bilgi müminin kaybolmuş malıdır. Onu bulduğu yerde alır.” Hadis-i Şerif....Allah’a yaklaştıran, tabiat nimetlerinden faydalandıran hayatı kolaylaştıran ve mutluluğa yol açan bütün ilim ve sanat dallarını farzı kifaye kıldığı içindir ki dinimiz, Allah‘ın kanunlarını ve bu ilahi kanunların açıklamalarını ihtiva eden Kur’an ve Hadis ilimlerini yücelttiği gibi Matematik, Fizik, Kimya ve Tıp gibi ilimleri de yüceltmiştir ki maddi bilimlerle yoğrulan ilim adamları için Fatır suresinin 28.nci Ayeti kerimesinde şöyle buyrulmuştur:“…Allah’tan sevgi ve saygı duyarak ancak alimler (bilgin) kulları korkar.” Kur’an-ı Kerim’in Alak suresinin 6. ve 7. ayetlerinde “Gerçekten insan, kendisini, (Allah’ın eğitim ve öğretiminden) uzak gördüğü için azmıştır.” buyrularak imansızlığın ve her türlü ahlaksızlığın kaynağı olarak, eğitim ve öğretim yoksunluğunu göstermiştir. Ya bilgin ol, ya öğrenen, ya da dinleyen veya (bilgiyi öğrenen ve öğretenleri) sevenlerden ol. Beşinci gruptan olma. Helak olursun.” Ilim onemli ama hangi ilim...Allahin ilimleri onemlidir muhakkak...bu cagin korku cagimi baska birseymi simdi soz etmek istemiyorum...asla ve asla ama korku cagi degil...daha cok rezaletin,ciplakligin,dinsizligin,sirk ve kufre batmanin, yuzyilini yasiyoruz diyebilirim kisaca....Bilgiye ulaşım kolaylaştı, bilginin kullanımı serbestleşti. ... bir köşesinden isteyen, istediği zaman, istediği kapsamda bilgiye, çoğu da bedava olmak üzere kolaylıkla ulaşabiliyor. ...Hiçbir eksiğimiz yok diyebilirim bu acidan...peki ama niye alimler cikmiyor bu "muhtesem"yuzyilda...??? Kur’an’da ve Sünnet’te öğretildiği şekilde sürekli olarak da şöyle dua edelim: “…Ey ilmi sonsuz olan Rabbim! Benim ilmimi artır.” “Allah’ım! Bana öğrettiklerinle beni faydalandır. Bana fayda sağlayacak ilim ver. Ilmimi artır. Allah’ım! Faydalı olmayan ilimden Sana sığınırım.” Soru icin tesekkur...allah hepimizin ilmin artirsin insAllah... |
RE: 54.Haftanın Misafiri ''kocaklar'' cevablarınız için teşekkür ederim. size hayatta başarılar dilerim selam ve dua ile.. |
RE: 54.Haftanın Misafiri ''kocaklar'' Kardeşime şunu sorayım Kuran dinimi merkeze almıştır insanımı ? |
RE: 54.Haftanın Misafiri ''kocaklar'' Alıntı:
|
RE: 54.Haftanın Misafiri ''kocaklar'' Alıntı:
|
RE: 54.Haftanın Misafiri ''kocaklar'' Alıntı:
Din inancı, insanla beraber doğmuştur. Çünkü insanlık tarihinin hiçbir döneminde din duygusundan mahrum bir millete rastlanamamaktadır. Nerede insan varsa, orada bir nevi iman, ibadet ve din duygusu görülmüştür. Bundan anlaşılıyor ki, din, insanlığın yaratılışından getirdiği fıtri ve zaruri ihtiyacıdır. İnsanoğlu var oldukça, din de varolacaktır. "Ben niçin dinliyim" suâlini nefsime sorar sormaz, şu cevabı alıyorum: Dindarım, çünkü başka türlü olmaya muktedir değilim. |
RE: 54.Haftanın Misafiri ''kocaklar'' Alıntı:
|
RE: 54.Haftanın Misafiri ''kocaklar'' Ahlaklı bir müslüman ile Ahlakı yaşamayan bir müslüman ne kadar dine hizmet eder |
RE: 54.Haftanın Misafiri ''kocaklar'' Alıntı:
Ahlâk, insanın ruhuna yerleşen alışkanlıklardır...İslâmın gayesi insanları güzel ahlâk sahibi yaparak olgunlaştırmaktır...İslâm'da ibadetlerin bir gayesi de kişileri kötülükten sakındırmak ve iyi ahlâk sahibi yapmaktır...Gerçek bir inanca sahip olan insan, bütün davranışlarının Allah tarafından görüldüğüne ve bunların görevli melekler tarafından da yazıldığına inanır....Kalbinde böyle bir inanç ve sorumluluk duygusu taşımayan kimselerden ise kendi çıkarları olmadıkça iyilik beklenmez, bunlar fırsat bulunca kendi çıkarları için her kötülüğü yapabilirler...İbadetler, hem kalbimizdeki imanı güçlendirir, hem de iyi ahlâklı olmamızı sağlar... İslâm Dini kadar güzel ahlaka önem veren bir başka din veya düşünce sistemi göstermek mümkün değildir. Öyleki Peygamber Efendimiz "İslâm, güzel ahlâktır" buyurmuştur. Hz. Peygamberin güzel ahlâka teşvik eden bir çok güzel sözü vardır. Mü'minlerin imanca en kamil olanı, ahlâkI en güzel olanıdır" "İçinizden en çok sevdiklerim ve kıyamet gününde bana en yakın olanlarınız, ahlaki en güzel olanlarınızdır" hadisleri bunlardan sadece ikisidir. Hz Osman edep timsaliydi. Sünneti seniyyeyi aklında, cisminde ve ruhunda bütün incelikleriyle yaşamıştı....Ahmed bin Hanbel'in Hasan ı Basri den rivayetine göre kapalı kapılar ardında bile elbiselerini çıkarmaktan çekinirdi. Edebinin derinliğinden dolayı Efendimiz(s.a.v) kendilerini ümmeti Muhammed içinde herkese nasip olmayan bir payeye layık görmüşlerdi....Hz.Osmanı, "Ashabım içinde bana en çok benzeyendir."diyerek kendilerine benzetmişlerdi. "Herkesin cennette bir dostu vardır. Benim dostum da Osman'dır". hadisiyle Hz.Osman'ı dostu olmakla müjdelemişlerdi.... Bizim de şu acımasız dönemde; edebi, edepsiz ham ruhlara ilim yoluyla anlatacak yeni Osmanlara dair dualarımız vardır. Rabbim bizleride onlarIn edebi gibi edeplenmeyi nasip eylesin Allah razı olsun.... |
RE: 54.Haftanın Misafiri ''kocaklar'' Bir soru da benden... Tüm Peygamberler BİR TEK şeyi tamamlamak için gelmişlerdir Bu noktanın etrafında her birisinin tamamladıgı ayrıca özel bir durumları vardır.. Hz. Muhammed sav. ''Ben güzel AHLAK'ı tamamlamak için gönderildim buyurmuştur, Peki diğer peygamberler , Adem, İdris,Nuh, Hüd, Slh, Lut, İbrahim İhsak, Yakup,Yusuf, Şuayb,Musa, Harun, Davut, Zekeriiya, İsa Peygaberlerin ''Tamamlamak '' İçin gönderildiği ÖZEL durumları nelerdir ? Teşekkürlerimle... |
RE: 54.Haftanın Misafiri ''kocaklar'' hayırlı olsun boş anını yakalıyordum buldum fırsat bu fırsat değerlendireyim:) 1-dinler arası diyalog hakkındaki fikirlerin? 2-iman / amel / ahlak bu üç kavramın birlikteliğinden doğan sonucu nasıl ifade edebilirsin? 3-ümmet olma bilinci nasıl empoze edilmeli? 4-mezhep kavgalarının islama menfi etkileri? 5-itikadi konularda hadisi şerifler delil olabilir mi olamaz mı?fikirlerin? 6-önerdiğin kitap? 7-önerdiğin yazar? aşağıdaki kavramlar için bir kaç cümle: hukuk: gurbet: medineweb: islam: ve ecrin: hadi bakalım kolay gele:) |
SAAT: 14:47 |
vBulletin® Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
User Alert System provided by
Advanced User Tagging v3.2.6 (Lite) -
vBulletin Mods & Addons Copyright © 2025 DragonByte Technologies Ltd.