Tesbit Edilen Bazı Hurafeler
 

TESBİT EDİLEN BAZI HURAFELER
1-Baykuşun ötmesi, bacaya konma ve uçmasından, tavşanın kaçmasından horozun vaktinden evvel ötmesinden, köpeğin ulumasından çeşitli manaların çıkartılması
2-Bacanın dumanının eğri veya doğru çıkmasından, kuşa kağıt çektirmekten, fala baktırmaktan çeşitli manaların çıkartılması
3-Evden misafir giderse, o evi 3 gün süpürmemek
4-Haftanın günlerinden bazısını uğursuz saymak
5-İki bayram arasında nikah yapmamak, (Halbuki Peygamberimiz, Hz Ayşe ile iki bayram arasında evlenmiştir)
6-Sıcak su içerisinden çakıl veya taş alınırsa çocuk olur inancı
7-Dörtyol kavşağında ulunursa uyuzluk gidermiş inancı
8-Falan ağaca çaput bağlanırsa dert ve tasalar gider inancı
9-Hıdrellez , Nevruz (bahar) bayramı ve Yılbaşı kutlama inancı
10-Ağaçlara çaput bağlamak, dilekte bulunmak, çocuk istemek ve fayda göreceği inancı
11-Cumartesi günü yorgan kaplanırsa, sahibinin ölüsü o yorganın üstünden kalkarmış inancı
12-İğde çekirdeklerinin kutsal bilinmesi ve ondan fayda beklenmesi inancı
13-Çeşitli beklentilerinden dolayı duvarlara Ayakkabı ve Kelle asma inancı
14-Cenaze merasimlerinde müzikli aletler çalma ve çelenk gönderme adeti (Hıristiyanlık adetidir)
15-Katafalk adıyla tabuta konan cenazeye önünde saygı duruşunda bulunma inancı (Hıristiyanlık adetidir)
16-Kızın kısmeti açılsın diye, türbeleri dolaştırıp mum yaktırma inancı
17-Yeni doğan çocukların bahtının güzel olması için çocuğu tekkeleri ve türbeleri gezdirip, tuz, şeker, helva yedirme adeti
18-Çocuğu olmayanların sahtekar hoca veya cincilere gidip okutma veya vücuduna yazı yazdırma adeti (Hastalığın tedavisi için Kur'an veya Hadisler okunması caizdir. Bunların dışındaki tüm tılsım ve fevkler caiz değildir)
19-Gelin, kocasının evine girerken kapı girişinde kocasının bacakları arasından eğilerek geçmesi adeti
20-Doğan çocuğun, doğumunun 7 gününde mum yakıp, tuz ıslatıp, eşyaları süslemek, iğdeyi delip çocuğun sırtına asma adeti
21-Salı günü yola, çıkılmaz, çamaşır yıkanmaz inancı
22-Misafir gidince veya yolculuğa çıkan olduğunda arkasından su dökme inancı
23-Sabunu elden ele vermeme inancı
24-Baba, evlada, evlat babaya selam vermezmiş inancı
25-At nalının uğurlu sayılıp, kapılara asılması inancı
26-Ölünün kırkıncı ve elli ikinci gecesinde helva dağıtılması inancı
27-Kabristanda definden sonra şeker dağıtılma inancı
28-Ay ve güneş tutulduğunda teneke çalınması inancı
29-Türbelerdeki ölülerden yardım isteme medet umma inancı
30-Gelecek hakkında gaibi bildiklerini söyleyen kişilere inanma
31-Ölülere kurban kesme ve yardım bekleme inancı
32-Büyükleri karşılamak için, seyahat için vs, kurban kesip kanını akıtma
33-Nişan ve düğünlerde gelinle damadın beraber, kadın erkek karışık bulunması ve oynaması
34-Kötü bir haber duyduğu veya söylediği vakit eliyle bir yere tıklama inancı
35-Kabe’den başka, falan yeri ziyaret eden, yarı hacı olur sözü
36-Mezar taşlarına resim yaptırma inancı
37-Nazar değmesin diye çocuklara mavi bocuk, göz vb şeyler takılması inancı Nazar vardır, bu ayrı bir konu

ALINTI

26-Ölünün kırkıncı ve elli ikinci gecesinde helva dağıtılması inancı

Hocam çok yaygın bulunduğum memlekette hatta çok abartılıp pide ,helva,ayran,yemek vs.. çıkartıyorlar birde 7. gün var bunların aslı yok değilmi hurafe diyebiliriz değil mi ?

7.40.52. günlerin ve bu günlere özel ziyafet verme gibi adetler,bidattir.Ölünün ardından, hayrına illa yemek vermek isteniyorsa bu günlerin haricinde yapılabilir belki.Ama Asrı Saadette ölünün evinde 3 gün yemek pişirilmezdi,cenaze evine 3 gün boyunca komşu ve akrabalarından yemek gelirdi.Sünnet olan da buydu.Ayrıca taziye de 3 gün sürerdi,3 günden sonra cenaze evi de normal hayata adapte olurdu.
Cenaze ile ilgi toplumda çok bidatlar mevcut maalesef.Bu bidatlardan bazıları yavaş yavaş kalkarken,bunun yerini başka bidatler alıyor.

Ayrıca taziye de 3 gün sürerdi

Bunu bilmiyordum Allah c.c. razı ve hoşnut olsun hocam...

31-Ölülere kurban kesme ve yardım bekleme inancı

Vafaat eden kişiye kurban kesilmez mi ? Birde bazı tanıdıklarım var Peygamber efendimize s.a.v. yada vefaat eden baba ve analarına kurban kesiyorlar kesilen kurbanın hiç bir ibadet hükmü yokmudur ?

Kurban emri veya ibadeti ölen kimseler için değil,yaşayan kimseler içindir.Ölen kimseler için kurban kesilmez.Şöyle bir durum olursa ancak o zaman olur:Kurban bayramından önce mesela 1 ay önceden kurban kesmek niyetiyle bir hayvan alan kişi,kurbanını kesmeden önce vefat ederse o zaman ölen kişinin niyetine o hayvan kurban edilir.Fıkıhta bu böyledir.Aksi takdirde ölenler niyetine(anasına/babasına/şeyhine/peygamberine) kurban kesilmez

Günümüzde yaygın bir cemaatin,peygamberimize kurban keseceğiz diye insanlardan para toplayıp kurban kesmesi yeni bidatlardandır.Allah rızası için kurban kesmek ve fakirlere dağıtmak farklı şeydir,peygamberimiz için kurban kesip fakirlere dağıtmak farklı şeydir.Biri hayırlı bir iş iken,diğeri bidat bir iştir.

Iskat olayı da sonradan çıkan uygulamalardan/bidatlardan birisidir.Eskiden ıskat çok yapılıyordu ama şimdi fazla duymuyorum bu olayı.Belki bölgeden bölgeye değişiklik arzediyordur.Bu uygulama maalesef fıkıh kitaplarına bile sonradan girmiştir:Iskat-ı salat ve ıskat-ı savm olarak.Bu tür uygulama asrı saadette yoktur.

oruç ve yemin kefareti fıkıh kitaplarında ve kuranı kerimde geçmektedir.ölenin bu borçları ödenecek mantığıyla varisler üstlenmiştir.bizim bölgede tartışılmaz bir uygulama ve kemikleşmiştir.
ancak iskatı salat yani namaz konusunda tamamen hurafedir.

Muhsin abimin dediği gibi ben aile büyüklerimin bir olayında reddettiğim için hemen münafık damgası vurdular ama istedikleri damgayı vursunlar her bidat sapıklıktır...

konuya duygusal bakılması lazım.nasıl ki vefat eden babanızın bir borçlusu çıksa,babam öldü bana ne git ondan al denilemiyeceğine göre,ölenin kefaretleride bir borç ve ödenmesi gerekir.
örnek ;
bir baba veya anne ölmeden önce bir yıl yatalak veya hastanede geçirmekte.ramazan ayında oruç tutmamış.her oruç için fidye vermesi gerekiyor.ve yaşamadığına göre vicdanımız rahat olsun diye biz evlatlar ödesek,sorun ne sence ?
hem biz bu parayı bankaya ödemiyoruz.FAKİRE ödüyoruz.faydası ne dersen ;
1-borcu ödenmiş ümidi ve vicdan rahatlığı
2-birinci şık geçersiz ise,ölenin hesabına sadakai cariye olarak geçmesi
3-birinci be ikinci madde geçersiz ise,fakir fukara bayram eder,ölene dua eder.
4-birinci ikinci üçüncüsü de size göre geçersiz ise,babamdır ben öderim sana ne :)

Ağzı-Açık000

mevlüt bir şiirdir.naatı şeriftir.Resulullaha özlem ile yazılmış duygusal bir sesleniştir.içeriğinde uçuk kaçık cümleler olsa da,yazarının heyecanına verelim :)