![]() |
- Efendimiz söylediği hakikatleri, bizzat hayatında yaşayarak göstermiştir -Öğretmede orta yolda durmaya bıktırmadan uzak durmaya riayet etmiştir -Yanlış düşünceyi söküp atmak ve gerçek doğru bilgiyi net bir şekilde muhabanın kafasına yerleştirmek için aklî ölçüleri kullanırdı. -Muhatabının sorularına eksik ve fazla olmadan cevap vermiştir.. |
Efendimizin (asm) öğretmenliği ve terbiye ediciliği müstesnadır. Onun terbiyesi ile meydana gelen o Asr-ı saadetin emsalsiz fertlerinden günümüze kadar gelen ümmetin fertleri hep Efendimizin (asm) terbiyeciliğinin şahitlerindendir. Bir gün Allah Resûlü mescitte oturuyorlardı. Bir bedevi içeriye girdi; ihtimal Efendimiz'e bir şeyler sorup öğrenecekti. Fakat bu adam gitti ve mescidin bir tarafına idrar etmeye durdu. Oradakiler, 'Dur, yapma!' diye müdahale etmek istediler. Allah Resûlü "Adamı bırakın ve idrarını kestirmeyin!" buyurdu. O bir bedevi idi. Kalkıp onu dövebilirlerdi. Ne var ki, bedeviye karşı böyle bir muamele de bedevice olurdu. Allah Resûlü'nün ashabı bedevi değildi. Sonra buyurdular ki: "Gidin bir kova su getirip idrarın üzerine dökünüz; su o pisliği alır götürür orası da temizlenir." Evet, başlangıçta büyük çoğunluğu itibarıyla caminin içine bevledecek kadar bedevi ve vahşi bu insanlardan, o ideal cemaati çıkarmıştı. İşte Allah Resulü’nün (asm) tutumu, o bedeviyi İslama kazandırmıştı. Kim bilir belki de o bedevi, Tarık b. Ziyad, Şurail Hasene veya Ukbe'nin babasıydı. .. |
Hz. Aişe (r.a.) anlatıyor: Yahudilerden bir grup Hz. Peygambere (s.a.v.) gelerek “Es-sâmu aleyke yâ Ebe’l-Kasım” dediler. Hz. Peygamber “Ve aleyküm” buyurdu. Ben “Ölüm de, lânet de sizin üzerinize olsun” dedim. Hz. Peygamber “Aişe, çirkinleşme, Allah her işte yumuşaklığı sever” buyurdu. “Ne söylediklerini işitmedin mi?” dedim. “İşittim ve onlara iade ettim,” buyurdu. “Bizim onlar hakkındaki duamız kabul olunur, onların bizim hakkımızdaki duası ise kabul olunmaz.” Müslim, Selâm: 10-12 Bu hatırada söz konusu edilenler, Resulullah’a (s.a.v.) düşmanlıkları ağızlarından taşan lânetlenmiş Yahudilerdir. Resulullah onlara karşı dahi şimdiki örneklerden çok daha hafif bir tabirin kullanılmasını hoş görmemişken, Müslümanların kendi içlerindeki ihtilâflarda iftira ile de yetinmeyip hakaretin,küfrün her türlüsünü birbirlerine reva görmelerini acaba nasıl karşılardı? !!!!???? |
SAAT: 05:28 |
vBulletin® Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
User Alert System provided by
Advanced User Tagging v3.2.6 (Lite) -
vBulletin Mods & Addons Copyright © 2025 DragonByte Technologies Ltd.