Medineweb Forum/Huzur Adresi

Medineweb Forum/Huzur Adresi (https://www.forum.medineweb.net/)
-   Hz.Muhammed(s.a.v) (https://www.forum.medineweb.net/261-hzmuhammedsav)
-   -   YAKINLARININ DİLİNDEN PEYGAMBERİMİZİN AHLÂKI (https://www.forum.medineweb.net/hzmuhammedsav/45-yakinlarinin-dilinden-peygamberimizin-ahlaki.html)

KalbinNûru 16Haziran 2007 10:45

YAKINLARININ DİLİNDEN PEYGAMBERİMİZİN AHLÂKI
 
Peygamberimiz hiçbir halini insanlardan gizlememiş ve saklamamıştır. Çünkü, onun her hali Sahabîler için bir örnek oluşturuyordu. Bunun için Sahabîler, Peygamberimizin her halini, her hareketini ve sözünü takip ediyor, öğrenerek zaptetmeye çalışıyorlardı. Bilemedikleri veya tereddüt ettikleri hususları da bizzat sorarak öğreniyorlardı. Bundan dolayı, Peygamberimizin bütün hayât safhaları Sahabîlerce bilinmekteydi.

Günümüz Müslümanı her hususta, en mahrem konulardan, toplumu, devleti ve bütün dünyayı ilgilendiren meselelere kadar Peygamberimizden bir örnek bulabilir, yol gösteren bir numune, aydınlatıcı bir ışık görebilir.

Peygamberimizin güzel ahlâkını, insanlarla olan ilişkilerini, onun en yakınlarından ve kendisini bir gölge gibi takip eden Sahabîlerinden öğrenmekteyiz.

Peygamberimizi en iyi tanıyan ve bilenler; hanımları, hizmetinde bulunan kimseler ve yakın arkadaşlarıdır. Meselâ, on beş yılı peygamberlikten önce olmak üzere yirmi beş yılı Peygamberimizle birlikte geçen onun vefakâr ve fedakâr hanımı Hz. Hatice'den, özet olarak

Peygamberimizin şahsiyet ve karakterini öğrenmekteyiz.

Hazret-i Hatice, Peygamberimize ilk olarak vahiy gelir gelmez hiç tereddüt etmeden inanmış, Peygamberimizin üzerindeki telaşı görünce de teskin etmiş, merak ve endişesini gidermişti.

Hz. Hatice, Peygamberimizi şöyle teselli ediyordu: "Allah, seni kat'iyyen utandırmaz. Çünkü sen akrabalarına iyi davranır, çaresizlerin yardımına koşar, yoksulu himaye eder, mazlumun elinden tutar, misafirlere ikram eder, hak yolunda musibete uğrayanları gözetir bir insansın."

KalbinNûru 16Haziran 2007 10:46

RE: YAKINLARININ DİLİNDEN PEYGAMBERİMİZİN AHLÂKI
 
Dokuz sene Peygamberimizle birlikte hayât geçiren Hz. Âişe, Hz. Hatice'den sonra Peygamberimizin en çok sevdiği hanımıydı. Peygamberimizin aile hayâtını ve şahsi özelliklerinin pek çoğunu Hz. Âişe'den öğreniyoruz. Hz. Âişe ise, Peygamberimizin ahlâkını şöyle anlatıyor:

"Resulullahın (a.s.m) ahlâkı Kur'ân'dı. Resulullah, şahsı için hiçbir zaman kin tutmaz ve intikam almazdı. Bir şeye kızarsa, ona, Kur'ân kızdığı için kızardı. Bir şeyi beğenirse, Kur'ân onu beğendiği için beğenirdi.

"Resulullah iki şeyden birisini tercih edecek olsa, muhakkak onların en kolay olanını seçerdi. Şayet o kolay olan şey günah bir şey ise, Resulullah ondan da insanların en uzak duranı olurdu.

"Ne kötü söz söyler, ne de kimseye kötülük etmek isterdi. Resulullah konuşurken sözleri birbirine ulamaz, uzatmazdı. Sözü ayıra ayıra söyler, dinleyenlerin gönüllerine sindirirdi. Bir şey anlatırken de kelimeleri tane tane söylerdi. O kadar ki, isteyen onları sayabilir, ezberleyebilirdi."

Küçük yaştan itibaren Peygamberimizin terbiyesi altında bulunan, peygamberliğinden sonra da her zaman ve her an onunla birlikte bulunan ve mübarek neslinin devamına vesile olan Hz. Ali ise Sevgili Peygamberimizin ahlâkî güzelliklerini şöyle sıralıyor:

"Peygamber Efendimiz her zaman güler yüzlü, yumuşak huylu ve engin gönüllü idi. Asla asık suratlı, katı kalpli, kavgacı, şarlatan, kusur bulucu, dalkavuk ve kıskanç değildi.

"Hoşlanmadığı şeyleri görmezlikten gelir, kendisinden beklentisi olan kimseleri hayâl kırıklığına uğratmaz ve onları isteklerinden bütünüyle mahrum etmezdi.

"Üç şeyden titizlikle uzak dururlardı: Ağız kavgası, boşboğazlık ve faydasız şeyler. Şu üç husustan da titizlikle sakınırlardı: Hiç kimseyi kötülemezler, kınamazlar ve hiç kimsenin aybı ve gizli yanlarını öğrenmeye çalışmazlardı.

"Sadece faydalı olacaklarını ümit ettikleri konularda konuşurlardı. Peygamberimiz konuşurken meclisinde bulunan dinleyiciler, başlarının üzerine kuş konmuşçasına hiç kımıldamadan kulak kesilirlerdi. Kendileri susunca da, konuşma ihtiyacı duyanlar söz alırlardı.

"Sahabîler Peygamberimizin huzurunda konuşurlarken asla ağız dalaşında bulunmazlardı. İçlerinden birisi Peygamberimizin huzurunda konuşurken o sözünü bitirinceye kadar hepsi de can kulağıyla konuşulanı dinlerlerdi. Peygamber Efendimizin katında onların hepsinin sözü, ilk önce konuşanın sözü gibi ilgi görürdü.

"Sahabîlerinin güldüklerine kendileri de güler, onların hayret ettikleri şeylere kendileri de hayretlerini ifade ederlerdi.

KalbinNûru 16Haziran 2007 10:46

RE: YAKINLARININ DİLİNDEN PEYGAMBERİMİZİN AHLÂKI
 
"Huzurlarına gelen gariplerin kaba saba konuşmaları ile yerli yersiz sorularının yol açtığı tatsızlıklara sabrederlerdi. Sahabîler ise onların gelip soru sormalarını çok isterlerdi.

"Peygamber Efendimiz, 'İhtiyacının giderilmesini isteyen birisiyle karşılaştığınız zaman ona yardımcı olunuz' buyururlardı.

"Peygamberimiz ancak yapılan iyiliğe denk düşen ve fazla dalkavukluğa kaçmayan övgüleri kabul eder, haddi aşmadığı sürece hiç kimsenin sözünü kesmezdi. Şayet huzurlarında haddi aşacak şekilde konuşulursa o zaman ya konuşanı susturmak, ya da meclisten kalkıp gitmekle ona engel olurlardı."

Hz. Hatice'nin ilk kocasından olan oğlu Hind bin Ebi Hale-ki bu zat aynı zamanda Peygamberimizin üvey oğludur—Hz. Hasan'ın isteği üzerine Peygamberimizin üstün vasıflarım şöylece dile getirmektedir:

"Resulullah daima düşünceli idi. Onun susması konuşmasından uzun sürerdi. Lüzumsuz yere hiç konuşmazdı. Konuşmaya başlarken de, sözü bitirirken de, Allah'ın adını anardı. Sözleri hak ve doğru olup, birçok manaları veciz bir şekilde az sözle ifade ederdi. Konuşurken ne fazla, ne de eksik söz kullanırdı. Hiç kimsenin gönlünü kırmaz, kimseyi hor görmezdi. En ufak bir nimete bile saygı gösterir, hiçbir nimeti basit görmezdi. Bir nimeti ne hoşuna gittiği için över, ne de hoşlanmadığı için yererdi.

"Dünya işleri için kızmazdı. Fakat bir hak çiğnendiği zaman öyle bir kızardı ki, o hak yerini buluncaya kadar öfke ve gazabını hiçbir şey, hiçbir kimse önleyemezdi. Buna karşılık, Resulullah, kendi şahıslarına ait bir mesele hakkında kimseye kızmaz ve intikam almayı düşünmez, aksine hilim ve kerem sahibi olarak, kötülük edene iyilikle mukabele ederdi.

KalbinNûru 16Haziran 2007 10:46

RE: YAKINLARININ DİLİNDEN PEYGAMBERİMİZİN AHLÂKI
 
"Kızdığı zaman hemen kızgınlıktan vazgeçer ve kızdığım belli etmezdi. Neşelendiği, ferahlandığı zaman gözlerini yumardı. En fazla gülmesi tebessümdü. Gülümserken de mübarek dişleri parlak inci taneleri gibi görünürdü."

Yine dokuz yıl kadar hizmetinde bulunan Hz. Enes bin Malik de Peygamberimizin bir güzelliğini şöyle açıklamaktadır:

"Resulullah, insanların en lütuflu olanı idi. Soğuk bir günün sabahında bile bir kölenin, bir cariyenin, bir çocuğun getirdiği su ile abdest alır, onları geri çevirmezdi. Kendisinden bir şey soranı can kulağıyla dinler, soru soran ayrılıp gitmedikçe Resulullah onu terk etmezdi.

"Birisi Resulullahın elini musafaha etmek için tutsa, tutan kimse Peygamberimizin elini bırakmadıkça Resulullah onun elini bırakmazdı."

Peygamberimizin vahiy katibi Zeyd bin Sabit'in yanına birkaç zat gelerek, "Ey Zeyd, Peygamberin (a.s.m) hal, hareket ve sözlerinden bize haber verir misiniz?" diye sordular.

Zeyd bin Sabit de şöyle anlatmaya başladı:

"O Yüce Resulden size ne haber vereyim? Siz eğer onun bütün hal, tavır ve sözlerinden sual ederseniz, o öyle bir denizdir ki, sahili yoktur. Fakat bazı hallerinden size bahsedeyim:

"Ben Resul-i Ekremin komşusu idim. Kendisine bir vahiy geldiği zaman bana birisini gönderirdi. Ben de huzuruna gider, indirilen vahyi yazardım. Biz huzurlarında dünya işlerinden bahsetsek, kendisi de bizimle beraber dünya işlerinden bahsederdi. Biz âhiret işlerinden bahsetsek, bizimle beraber âhiretle alâkalı meselelerden konuşurdu. Biz yemeğe dair konuşmaya başlasak, bizimle beraber yemek hususundaki bu sözlere katılırdı."

İşte bütün bunlar, Peygamberimizin (a.s.m) en yakınları olan şahsiyetlerin onun hakkındaki düşünceleri, müşahedeleridir. Peygamberimizin her hareketine ve davranışına dikkat ederek onu rehber almaya çalışan mümtaz zatların kalp ve gönüllerinden doğan şehadetleridir.

Mehmet PAKSU


SAAT: 18:40

vBulletin® Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.

User Alert System provided by Advanced User Tagging v3.2.6 (Lite) - vBulletin Mods & Addons Copyright © 2024 DragonByte Technologies Ltd.


1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234 235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260 261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286 287 288 289 290 291 292 293 294 295 296 297 298 299 300 301 302 303 304 305 306