Medineweb Forum/Huzur Adresi

Medineweb Forum/Huzur Adresi (https://www.forum.medineweb.net/)
-   Hz.Muhammed(s.a.v) (https://www.forum.medineweb.net/261-hzmuhammedsav)
-   -   Hz. Muhammed e nasıl iman ediyorsunuz! (https://www.forum.medineweb.net/hzmuhammedsav/6994-hz-muhammed-e-nasil-iman-ediyorsunuz.html)

Belgin 17 Ekim 2008 08:57

Hz. Muhammed e nasıl iman ediyorsunuz!
 
Herhangi bir insan Hz. Muhammed (SAV) Allah’ın Peygamberidir diyecek ama Kuran’a inanmayacak, Kuran’ın gereğini yapmayacak! Böyle bir iman olur mu?

SON dinin ismi İslam’dır. Bu dinin kaynağı Kuran-ı Kerim’dir. Bu dinin peygamberi Hz. Muhammed’dir (SAV). İslam vahyi kendinden önceki diğer dinlerin hükmünü neshetmiş ve bütün yeryüzü sakinlerini Hz. Muhammed’e (SAV) tabi olmaya çağırmıştır.

Hz. Peygamber (SAV) bütün hayatı boyunca 23 yıl Mekke, Medine ve çevrelerinde ulaşabildiği her din ve felsefe sahibini İslam’la buluşmaya davet etmiştir. Zorlamamış, baskı yapmamış ama doğru ve yanlışın yollarını açık bir dille iletmiştir. İslam’a girenlerin hidayete erdiklerini söylemiştir.

Hz. Peygamberin (SAV) daveti sadece bir ırka, bir millete, bir bölgeye veya bir aşirete değil insanlığın tümünedir. Kuran-ı Kerim’de bunu ifade eden ayetler mevcuttur. Bir ayet şöyledir:

"(Ey Muhammed) biz seni ancak müjdeleyici ve uyarıcı olarak bütün insanlara elçi sıfatıyla gönderdik. Fakat insanların çoğu bilmez." [Fatır 24, Sebe 28]

Başka bir ayette:

"(Ey Muhammed) de ki, ey insanlar, şüphesiz ben göklerin ve yerin sahibi olan Allah’ın size hepinize gönderdiği elçisiyim" [A’raf 158] buyurulur.

Buraya kadar bir özette bulundum. Ama bu yazıda anlatacağım aslında konunun bu boyutu değildir.

Son zamanlarda "bazı ilahiyatçıların" şöyle bir argüman içinde felsefe tahlillerde bulunduklarını görüyoruz. Onlara göre İslam dini dışındaki insanlar, Hz. Muhammed’in (SAV) peygamber olduğunu söyledikten sonra İslam’a yani Kuran’a tabi olmadan kendi dinlerinde yaşamaya çalışmaları aykırı değildir. Bizim bu tespite katılmamız mümkün değildir.

Kitap ehlinin neye, nasıl inanacakları kendi tercihleridir. Bizler onlara İslam’ı tebliğ etmekle yükümlüyüz. Onları zorlamadan, tahkir etmeden ama ahretteki kurtuluşu için Hz. Muhammed’in (SAV) peygamberliğini söylemek yeterli olur, İslam’a girmeye gerek yoktur sözüne evet dememiz aslında İslam’ın bütün ilkelerini inkár etmemiz demektir.

Bu yeni söylemin ne adına, hangi niyetle geliştirildiğini düşünmek gerekir. Bu görüşlerini takviye etmek için kadim ulemadan herhangi birinin fetvası, ictihadı da bizim için bir anlam ifade etmez. Kuran ayetinin aynında kimin sözü dinlenir. Kimin kilu kaline bakarız, kime itimat ederiz. Hiç kimseye!

Herhangi bir insan Hz. Muhammed (SAV) Allah’ın Peygamberidir diyecek ama Kuran’a inanmayacak, Kuran’ın gereğini yapmayacak! Böyle bir iman olur mu? Hem bunu söyleyecek ve hem de kendi dininde kalacak ve biz bu tarz bir tercih İslam’a uygundur diyeceğiz.

O zaman adama sormazlar mı, Hz. Muhammed’e (SAV) Kuran niye indi! Hz. Peygamber İncil’i doğrulayıcı gelirdi, problem kalmazdı. Kuran’ı Kerim’e de gerek kalmazdı. Hangi akıl böyle bir yazıma evet diyebilir.

O zaman (háşá) şu ayetlerin hiçbir anlamı kalmaz.

"Allah katında din ancak İslam’dır." [Ali İmran 9]

"Kim İslam’dan başka bir din ararsa ondan (o din) asla kabul edilmeyecek ve o, ahrette hüsrana uğrayanlardandır." [Ali İmran 85]

"Bugün size dininizi kemale erdirdim, size olan nimetimi tamamladım ve size din olarak İslam’ı beğendim." [Maide 3]

"Ey Muhammed! Eğer seninle tartışmaya girişirlerse; Ben bana uyanlarla birlikte kendimi Allah’a verdim de. Kendilerine Kitap verilenlere ve kitapsızlara: Siz de İslam oldunuz mu? de, şayet İslam olurlarsa doğru yola girmişlerdir, yüz çevirirlerse, sana yalnız tebliğ etmek düşer. Allah kullarını görür." [Ali İmran 20]

Kuran’sız bir peygamber olamaz. Böyle pazarlıklı iman olmaz. Bir ayetle sadece Hz. Muhammed (s.a.v)’e inandım demenin yetmediğini ve ona uymanın şart olduğu belirtiliyor.

"(Ey insanlar), Rabbinizden size indirilene (Kuran-ı Kerim’e) uyun ve O’ndan başka velilere uymayın. Ne kadar da az öğüt alıyorsunuz!" [A’raf 3]

Peki, bütün bu ayetlere ve bin dört yüz küsür yıllık amentüye rağmen sinsice işlenmeye çalışılan akımın hedefi nedir. İslam’ı tatil etmek mi, İslam’ı devreden çıkarmak mı, Kuran-ı rafa kaldırmak mı? Belki çok şey denebilir ama ben bu yazıda Hz. Peygamberin Hıristiyan Bizans kralına gönderdiği bir mektubu vermekle yetineyim.

"Ben seni İslam’a davet edici kelimeye (şahadet kelimesine) çağırıyorum. Müslüman ol, selamete eresin. İslam dinine gir Allah sana sevabını iki kat verir. Eğer (bu davetten) yüz çevirirsen şüphesiz mensuplarının günahı senin boynuna olur." (Buhari, Bed’ûl vahiy, I bab)
SON dinin ismi İslam’dır. Bu dinin kaynağı Kuran-ı Kerim’dir. Bu dinin peygamberi Hz. Muhammed’dir (SAV). İslam vahyi kendinden önceki diğer dinlerin hükmünü neshetmiş ve bütün yeryüzü sakinlerini Hz. Muhammed’e (SAV) tabi olmaya çağırmıştır.

Hz. Peygamber (SAV) bütün hayatı boyunca 23 yıl Mekke, Medine ve çevrelerinde ulaşabildiği her din ve felsefe sahibini İslam’la buluşmaya davet etmiştir. Zorlamamış, baskı yapmamış ama doğru ve yanlışın yollarını açık bir dille iletmiştir. İslam’a girenlerin hidayete erdiklerini söylemiştir.

Hz. Peygamberin (SAV) daveti sadece bir ırka, bir millete, bir bölgeye veya bir aşirete değil insanlığın tümünedir. Kuran-ı Kerim’de bunu ifade eden ayetler mevcuttur. Bir ayet şöyledir:

"(Ey Muhammed) biz seni ancak müjdeleyici ve uyarıcı olarak bütün insanlara elçi sıfatıyla gönderdik. Fakat insanların çoğu bilmez." [Fatır 24, Sebe 28]

Başka bir ayette:

"(Ey Muhammed) de ki, ey insanlar, şüphesiz ben göklerin ve yerin sahibi olan Allah’ın size hepinize gönderdiği elçisiyim" [A’raf 158] buyurulur.

Buraya kadar bir özette bulundum. Ama bu yazıda anlatacağım aslında konunun bu boyutu değildir.

Son zamanlarda "bazı ilahiyatçıların" şöyle bir argüman içinde felsefe tahlillerde bulunduklarını görüyoruz. Onlara göre İslam dini dışındaki insanlar, Hz. Muhammed’in (SAV) peygamber olduğunu söyledikten sonra İslam’a yani Kuran’a tabi olmadan kendi dinlerinde yaşamaya çalışmaları aykırı değildir. Bizim bu tespite katılmamız mümkün değildir.

Kitap ehlinin neye, nasıl inanacakları kendi tercihleridir. Bizler onlara İslam’ı tebliğ etmekle yükümlüyüz. Onları zorlamadan, tahkir etmeden ama ahretteki kurtuluşu için Hz. Muhammed’in (SAV) peygamberliğini söylemek yeterli olur, İslam’a girmeye gerek yoktur sözüne evet dememiz aslında İslam’ın bütün ilkelerini inkár etmemiz demektir.

Bu yeni söylemin ne adına, hangi niyetle geliştirildiğini düşünmek gerekir. Bu görüşlerini takviye etmek için kadim ulemadan herhangi birinin fetvası, ictihadı da bizim için bir anlam ifade etmez. Kuran ayetinin aynında kimin sözü dinlenir. Kimin kilu kaline bakarız, kime itimat ederiz. Hiç kimseye!

Herhangi bir insan Hz. Muhammed (SAV) Allah’ın Peygamberidir diyecek ama Kuran’a inanmayacak, Kuran’ın gereğini yapmayacak! Böyle bir iman olur mu? Hem bunu söyleyecek ve hem de kendi dininde kalacak ve biz bu tarz bir tercih İslam’a uygundur diyeceğiz.

O zaman adama sormazlar mı, Hz. Muhammed’e (SAV) Kuran niye indi! Hz. Peygamber İncil’i doğrulayıcı gelirdi, problem kalmazdı. Kuran’ı Kerim’e de gerek kalmazdı. Hangi akıl böyle bir yazıma evet diyebilir.

O zaman (háşá) şu ayetlerin hiçbir anlamı kalmaz.

"Allah katında din ancak İslam’dır." [Ali İmran 9]

"Kim İslam’dan başka bir din ararsa ondan (o din) asla kabul edilmeyecek ve o, ahrette hüsrana uğrayanlardandır." [Ali İmran 85]

"Bugün size dininizi kemale erdirdim, size olan nimetimi tamamladım ve size din olarak İslam’ı beğendim." [Maide 3]

"Ey Muhammed! Eğer seninle tartışmaya girişirlerse; Ben bana uyanlarla birlikte kendimi Allah’a verdim de. Kendilerine Kitap verilenlere ve kitapsızlara: Siz de İslam oldunuz mu? de, şayet İslam olurlarsa doğru yola girmişlerdir, yüz çevirirlerse, sana yalnız tebliğ etmek düşer. Allah kullarını görür." [Ali İmran 20]

Kuran’sız bir peygamber olamaz. Böyle pazarlıklı iman olmaz. Bir ayetle sadece Hz. Muhammed (s.a.v)’e inandım demenin yetmediğini ve ona uymanın şart olduğu belirtiliyor.

"(Ey insanlar), Rabbinizden size indirilene (Kuran-ı Kerim’e) uyun ve O’ndan başka velilere uymayın. Ne kadar da az öğüt alıyorsunuz!" [A’raf 3]

Peki, bütün bu ayetlere ve bin dört yüz küsür yıllık amentüye rağmen sinsice işlenmeye çalışılan akımın hedefi nedir. İslam’ı tatil etmek mi, İslam’ı devreden çıkarmak mı, Kuran-ı rafa kaldırmak mı? Belki çok şey denebilir ama ben bu yazıda Hz. Peygamberin Hıristiyan Bizans kralına gönderdiği bir mektubu vermekle yetineyim.

"Ben seni İslam’a davet edici kelimeye (şahadet kelimesine) çağırıyorum. Müslüman ol, selamete eresin. İslam dinine gir Allah sana sevabını iki kat verir. Eğer (bu davetten) yüz çevirirsen şüphesiz mensuplarının günahı senin boynuna olur." (Buhari, Bed’ûl vahiy, I bab)

SON dinin ismi İslam’dır. Bu dinin kaynağı Kuran-ı Kerim’dir. Bu dinin peygamberi Hz. Muhammed’dir (SAV). İslam vahyi kendinden önceki diğer dinlerin hükmünü neshetmiş ve bütün yeryüzü sakinlerini Hz. Muhammed’e (SAV) tabi olmaya çağırmıştır.

Hz. Peygamber (SAV) bütün hayatı boyunca 23 yıl Mekke, Medine ve çevrelerinde ulaşabildiği her din ve felsefe sahibini İslam’la buluşmaya davet etmiştir. Zorlamamış, baskı yapmamış ama doğru ve yanlışın yollarını açık bir dille iletmiştir. İslam’a girenlerin hidayete erdiklerini söylemiştir.

Hz. Peygamberin (SAV) daveti sadece bir ırka, bir millete, bir bölgeye veya bir aşirete değil insanlığın tümünedir. Kuran-ı Kerim’de bunu ifade eden ayetler mevcuttur. Bir ayet şöyledir:

"(Ey Muhammed) biz seni ancak müjdeleyici ve uyarıcı olarak bütün insanlara elçi sıfatıyla gönderdik. Fakat insanların çoğu bilmez." [Fatır 24, Sebe 28]

Başka bir ayette:

"(Ey Muhammed) de ki, ey insanlar, şüphesiz ben göklerin ve yerin sahibi olan Allah’ın size hepinize gönderdiği elçisiyim" [A’raf 158] buyurulur.

Buraya kadar bir özette bulundum. Ama bu yazıda anlatacağım aslında konunun bu boyutu değildir.

Son zamanlarda "bazı ilahiyatçıların" şöyle bir argüman içinde felsefe tahlillerde bulunduklarını görüyoruz. Onlara göre İslam dini dışındaki insanlar, Hz. Muhammed’in (SAV) peygamber olduğunu söyledikten sonra İslam’a yani Kuran’a tabi olmadan kendi dinlerinde yaşamaya çalışmaları aykırı değildir. Bizim bu tespite katılmamız mümkün değildir.

Kitap ehlinin neye, nasıl inanacakları kendi tercihleridir. Bizler onlara İslam’ı tebliğ etmekle yükümlüyüz. Onları zorlamadan, tahkir etmeden ama ahretteki kurtuluşu için Hz. Muhammed’in (SAV) peygamberliğini söylemek yeterli olur, İslam’a girmeye gerek yoktur sözüne evet dememiz aslında İslam’ın bütün ilkelerini inkár etmemiz demektir.

Bu yeni söylemin ne adına, hangi niyetle geliştirildiğini düşünmek gerekir. Bu görüşlerini takviye etmek için kadim ulemadan herhangi birinin fetvası, ictihadı da bizim için bir anlam ifade etmez. Kuran ayetinin aynında kimin sözü dinlenir. Kimin kilu kaline bakarız, kime itimat ederiz. Hiç kimseye!

Herhangi bir insan Hz. Muhammed (SAV) Allah’ın Peygamberidir diyecek ama Kuran’a inanmayacak, Kuran’ın gereğini yapmayacak! Böyle bir iman olur mu? Hem bunu söyleyecek ve hem de kendi dininde kalacak ve biz bu tarz bir tercih İslam’a uygundur diyeceğiz.

O zaman adama sormazlar mı, Hz. Muhammed’e (SAV) Kuran niye indi! Hz. Peygamber İncil’i doğrulayıcı gelirdi, problem kalmazdı. Kuran’ı Kerim’e de gerek kalmazdı. Hangi akıl böyle bir yazıma evet diyebilir.

O zaman (háşá) şu ayetlerin hiçbir anlamı kalmaz.

"Allah katında din ancak İslam’dır." [Ali İmran 9]

"Kim İslam’dan başka bir din ararsa ondan (o din) asla kabul edilmeyecek ve o, ahrette hüsrana uğrayanlardandır." [Ali İmran 85]

"Bugün size dininizi kemale erdirdim, size olan nimetimi tamamladım ve size din olarak İslam’ı beğendim." [Maide 3]

"Ey Muhammed! Eğer seninle tartışmaya girişirlerse; Ben bana uyanlarla birlikte kendimi Allah’a verdim de. Kendilerine Kitap verilenlere ve kitapsızlara: Siz de İslam oldunuz mu? de, şayet İslam olurlarsa doğru yola girmişlerdir, yüz çevirirlerse, sana yalnız tebliğ etmek düşer. Allah kullarını görür." [Ali İmran 20]

Kuran’sız bir peygamber olamaz. Böyle pazarlıklı iman olmaz. Bir ayetle sadece Hz. Muhammed (s.a.v)’e inandım demenin yetmediğini ve ona uymanın şart olduğu belirtiliyor.

"(Ey insanlar), Rabbinizden size indirilene (Kuran-ı Kerim’e) uyun ve O’ndan başka velilere uymayın. Ne kadar da az öğüt alıyorsunuz!" [A’raf 3]

Peki, bütün bu ayetlere ve bin dört yüz küsür yıllık amentüye rağmen sinsice işlenmeye çalışılan akımın hedefi nedir. İslam’ı tatil etmek mi, İslam’ı devreden çıkarmak mı, Kuran-ı rafa kaldırmak mı? Belki çok şey denebilir ama ben bu yazıda Hz. Peygamberin Hıristiyan Bizans kralına gönderdiği bir mektubu vermekle yetineyim.

"Ben seni İslam’a davet edici kelimeye (şahadet kelimesine) çağırıyorum. Müslüman ol, selamete eresin. İslam dinine gir Allah sana sevabını iki kat verir. Eğer (bu davetten) yüz çevirirsen şüphesiz mensuplarının günahı senin boynuna olur." (Buhari, Bed’ûl vahiy, I bab)


Nihat Hatipoğlu

KuM TaNeSi 05 Ağustos 2009 13:20

RE: Hz. Muhammed e nasıl iman ediyorsunuz!
 
"Ben seni İslam’a davet edici kelimeye (şahadet kelimesine) çağırıyorum. Müslüman ol, selamete eresin. İslam dinine gir Allah sana sevabını iki kat verir. Eğer (bu davetten) yüz çevirirsen şüphesiz mensuplarının günahı senin boynuna olur." (Buhari, Bed’ûl vahiy, I bab)

evet000


SAAT: 17:46

vBulletin® Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.

User Alert System provided by Advanced User Tagging v3.2.6 (Lite) - vBulletin Mods & Addons Copyright © 2025 DragonByte Technologies Ltd.


1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234 235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260 261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286 287 288 289 290 291 292 293 294 295 296 297 298 299 300 301 302 303 304 305 306 307 308 309 310 311 312 313 314 315 316 317 318 319 320