Medineweb Forum/Huzur Adresi

Medineweb Forum/Huzur Adresi (https://www.forum.medineweb.net/)
-   Hz.Muhammed(s.a.v) (https://www.forum.medineweb.net/261-hzmuhammedsav)
-   -   Efendime mektup (https://www.forum.medineweb.net/hzmuhammedsav/7224-efendime-mektup.html)

akgün 29 Ekim 2008 21:25

Efendime mektup
 
Sana nasıl hitap edeceğimi bilmiyorum Efendim.Tek bildiğim bütün hitapların sen taşıyamayacaklarıdır.Cümleler bile seni anlatmakta güçlük çekerken bu günahkar utana utana yazıyor sana.
Sultanım!

Cümlelerim ağzımdan tam dökülmek üzereyken boğazımda düğümlenir.
Kelimler, cümleler, tümceler her şey ne varsa hiç şüphesiz kifayetsiz kalıyor.
Efendim!
Sana ahir zamandan sesleniyorum.Hani:
Beni görmekdikleri halde bana iman eden kardeşlerim''
dediğin ve ardından,
''O kardeşleri görmeyi çok isterdim''
diyişin.
Asra kasem olsunki bu günahkar kulda seni görmeyi arzuluyor ve hasretinden yanıyor.
Öyleki her gece düşte seni görmek ümidiyle feryat figan ağlarken yatağında kimse sesini işitmesin diye kapanıyor yastığına.
Bu arzuhalim sanadır Efendim.
Hz. Hamza'yı şehit eden Vahşi gibi benide afferder misin?
Elimden tutar mısın?
Biliyorum ellerim kirli bu acizde temiz el ne arar.
Efendim!
Bu kul sana bu haliyle gelmekte, bu biçare sana aşık, sana meftun düşüncelerindesin sürekli...
Rabbim korusun.Sensiz bu kalbi.
Sultanım!
Sen ,'' Pişmanlık tövbedir.''diyorsun.Pişmanım
Efendim.Rabbim görüyor ya tövbemi kabul ederya zira tevbe kapısı Rahim sıfatından ötürü açıktır.
Sende pişmanlığımı kabul eder misin, alır mısın beni yanına?
Bana da kardeşim der misin?
Ah Efendim!
Hani o zamanın çocukları seni görünce ne yapacaklarını bilemezmiş .Onlar seni sevdiğini söylerken,
''Vallahi bende sizleri seviyorum'' demiştin.
Beni de sevgine mazhar eder misin sultanım?
Ya Habiballah!
Asrın aslanları''Anam babam sana feda olsun'' derken bende sana ahir zamandan haykırıyorum.:
''Her şey bütün varlığım sana feda olsun ya Rasüllullah.''
Ne olur!
Ne olur bu vuslat anını geçiktirme.Bir an önce al beni yanına.
Kevser suyundan ellerinle bana sunup içebileyim.
Bu aşık mağuğuna kavuşup ebebi hayata geçmeyi arz eder.
Kabul et beni Ya Rasüllullah
Kabul et beni Ya Habiballah
Kabul et beni Ya Nebiyallah
Bir an önce kavuşayım sana.
alıntı

_bülbül_ 29 Ekim 2008 21:33

Cvp: Efendime mektup
 
Alıntı:

Kabul et beni Ya Rasüllullah
Kabul et beni Ya Habiballah
Kabul et beni Ya Nebiyallah
Bir an önce kavuşayım sana.
alıntı
Bu şiirin sonunda alıntı yazıyor ya sultanım
Tüm aşıkların dillerindeki serzenişi alıntı yaptık
Asrımız sana hasret ve düllerde dahilek ya resulallah
Ebi ümmi fedake lek Ya şefialmüznibin

_bülbül_ 29 Ekim 2008 21:54

Cvp: Efendime mektup
 
Hasretin bağrımı dağlar oldu
Gül yüzlü Peygamber nerdesin gel
Gülmedi gözlerim ağlar oldu
Güneşim gündüzüm yıldızım gel

Neyleyim yokluğunda dünyayı
Sensiz hayat bana zor geliyor
Yüreğimde dinmeyen bir acı
Canıma cananım sultanım gel

Seyyid 19 Kasım 2008 19:49

Cvp: Efendime mektup
 
Medine de bir şirkette elektrik teknisyeni olarak çalışan Allah dostu ve peygamber aşığı bir kardeşimiz, işin son günü sabah mesaisinde kendisine verilen teknik görevi tamamlayıp ayrılmak üzere iken, Resulullahın Ravzasında elektrik çarpması sonucu vefat etti ve ‘Cennetu’l Baki’ye defnedildi. Tabii ailesi mecburi istikamet Türkiye’ye döndü. O zaman 7 yaşında olan oğlu, bugün ortaokul öğrencisi. Kompozisyon dersi ödevi olarak bir makale yazmış ve birincilik almış. İşte o peygamber aşkını en derinden yaşayan bir yüreğin yansımaları... Biliriz ki dil, kalpten geçen her şeyi ifade edemez…

[FONT=Arial Black][COLOR=#7030a0][SIZE=4][Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...]
Bir seni güneşim, bir babamı, bir de terliklerimi bırakmıştım geldiğim yerde…

Bir ilkbahar gününde güller gibi kokan Medine'de dünyaya gözlerimi açmıştım. Doğduğum hastane senin Ravza’nın hemen yanı başında olduğu için, duyduğum ilk koku senin bahçenin gül kokuları olmuş. Babam gelipte daha kulağıma ezan okumadan, kulaklarım senin mescidinin ezan sesleriyle şereflenmiş.

40 günlük olduğumda ilk ziyaretimi de senin Hane-i Saadet’ine yapmışım. İlk adımlarımı senin Ravza’ndaki mermerlerinde atmış ve Rabbimle ilk buluşmamı, ilk secdemi senin mescidinde yapmışım. Hemen hemen yaptığım her ilkte sen varsın. Daha konuşmasını öğrenmeden seni sevmeyi öğrendim ben...

Belki seni çok tanımazdım ama sanki bana çok çok yakınmışsın gibi severdim seni. Senin evini her ziyarete gelişimizde seni görmesek bile senin varlığını hisseder, evinden her ayrılışımızda hüzünlenirdik…

Çocuklar evde sıkılınca babaları parka, eğlence yerlerine götürsün isterler. Biz Medine de yaşadığımız sürece, hiç babamızdan parka götürmesini istemedik. Bizim canımız sıkılmaz mıydı acaba hiç? Sanırım Medine’deki hiçbir çocuğun canı sıkılmazdı. Çünkü orada hiçbir yerde olmayan gül bahçesi ve bahçenin biricik Efendisi vardı...

Bizim vaktimizin çoğu o bahçede geçerdi. Senin bahçenin mermerlerine ayakkabı ile basamazdık. Yalınayak dolaşırdık mermerlerin üstünde. Kim bilir, korkardık belki de bahçenin güllerine basıvermekten. Yazın mermerler ayaklarımı yakardı. Olsun, bu da bizim hoşumuza giderdi. Babama sormuştum bir seferinde:
- Babacığım neden Medine bu kadar sıcak diye. Babam da:
- Evladım Medine’de iki tane güneş varda ondan, derdi.
- Nasıl olur babacığım, güneş bir tane değil mi? derdim. Babam gülerek…
- Bak yavrum doğru, bütün dünyayı ısıtan bir güneş var ama bir de alemleri ısıtan ve aydınlatan güneş var. O güneş de Medine de olunca sıcaklık iki kat oluyor.

Babamın bu cevabı hoşuma giderdi ve ısınırdım. Gerçekten de ayaklarımızı mermerler ısıtıyordu ama senin güneşin de, sıcaklığın da içimizi ısıtıyordu…

Medine den ayrıldığımızdan beri, belki ayaklarımız ısınıyor ama içimiz bir türlü ısınamıyor…

Çünkü güneşimizin en büyüğünü orada bırakmıştık. Ben güneşimi kaybetmiştim. Onun evine, bahçesine gidemiyordum artık. Gerçi ışığı, ta buralarda bizi aydınlatıyordu ama içimi ısıtması için onun Ravza’sında yalınayak koşmam lazımdı.

Evet, bahçende yürürken ezanlar okunurdu. Öyle güzel okur ki Medine müezzini ezanı, sanki Bilal-i Habeşi (ra) okuyor sanırsınız. Namaz kılmak için Mescide koştururduk, bilir bilmez. Babamın yanında namaz kılardık. Büyük sütunların altından gelen soğuk havadan saçlarımızı savurturduk. Zemzem bardaklarından güller yapardık. Namaz kılarken yanımıza usulca bir kedi sokulurdu. Babam 'incitmeyin sakın, onlar Ebu Hüreyre’nin (ra) kedileri' derdi, biz de inanırdık. Senin Mescidine kediler de girebilirdi. Sen çok iyi bir ev sahibiydin çünkü…

Çarşamba günleri hep Uhud'a giderdik. Senin çok sevdiğin amcanı ziyaret etmeye. O bizim de amcamızdı. Kardeşlerimle Ayneyn tepesine çıkar, oradan Uhud’da yatan 70 şehide selam verirdik. Uhud Dağı’na her baktığımızda, sanki orada seni görür gibi olurduk. Uhud da senin Ravza’nın kokusu gibi gül kokardı. Orası da ayrı bir gül bahçesi idi sanki…
[FONT=Arial Black][COLOR=#7030a0][SIZE=4][Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...]
İşte benim yedi senem ki en değerli en güzel yıllarım senin köyünde, senin gül bahçende, senin savaştığın yerlerde, sanki yanımda sen varmışsın gibi seninle dopdolu geçti.

Seni görmesem de seninle yaşamaya o kadar alışmıştım ki senin yanından ayrılırken sanki bir yanım, bir canım, bir parçam orada kalmıştı. Buraları bana gurbet oluverdi.

Elimde olsa hemen yanına koşar gelirim ama hep ‘büyüyünce gidersin’ diyorlar. Ben sırf senin yanına gelebilmek için büyümek istiyorum. Senin yanına geldiğim zaman büyümüş bile olsam, bahçendeki mermerlerde yalınayak dolaşacağım. Ta ki güneşin içimi ısıtana kadar…

Senin hasretinden içim üşüyor. Belki hasretin herkesi yakar, beni de üşütüyor işte. Çünkü benim ruhum doğduğumdan beri senin sevginle ısınmaya alışkın.

Senin sıcaklığına o kadar muhtacım ki…

Ne olur ben sana gelemesem bile sen beni hiç bırakma. Işığınla gecelerimize nur ol. Sıcaklığınla bütün zerrelerimizi ısıtıver. Hani sana Medine’deyken komşuyduk ya, evlerimiz birbirine çok yakındı. Senin varlığın bize güven verirdi hep. Yine öyle ol, ara sıra da olsa evimizi şereflendiriver.

Hem benim adım Nebi, aynen seninki gibi. Bu ismi bana seni çok seven bir dostun koymuş. Diğer adım da Muhammed, yine senin gibi. Bu ismi de canım babacığım koymuş. Buraya gelirken senin köyünde bıraktığımız babacığım.

Sana benzeyen bir yanım daha var. Ben de senin gibi babasız büyüyorum. Ben çok şanslıyım, sen bize asla yetimliğimizi hissettirmedin. Medine’den ayrıldığımızdan beri sanki sen hep yanı başımızdaymışsın gibi hissediyorum. Geceleri korkmadan güvenle uyuyorum hep. Seni tanıdığım ve seni sevdiğim için Rabbime binlerce kez teşekkür ediyorum…

Babam senin köyünde kalmıştı. Biz babamın cenazesini gömerken abimin terlikleri babamın kabrine düştü ve orada kaldı. Ben o terlikleri çok kıskandım. Çünkü abimin terlikleri hep babamla kalacaktı. Babamı son ziyaret edişimizde ben de kimse görmeden terliğimi babamın kabri üstüne gömüverdim. İşte şimdi benim terliğim de hep babamla kalacaktı...

Evet, demiştim ya bir güneşimi, bir babamı, bir de terliklerimi bırakmıştım geride. Babam ve terliklerim hep oradaydı, gelemezlerdi. Ama güneşim hep yanımızdaydı. Yetimlerin efendisi, yetimlerini hiç ışıksız bırakır mı ? Dünyanın bir ucuna gitmiş olsaydık bizi bırakmayacağını biliyordum.

Gözümüz gönlümüz seninle aydınlanır Efendim.
Ruhumuz, içimiz sıcaklığınla ısınır…
Bir gün sana gelişim geç bile olsa bana,
Gül bahçesinin mermerlerinde yalın ayak koşmak…
Ta ki aşkınla, sevginle bütün bedenim yanıp kavrulsun…
Terliklerimi bıraktığım o güzel mabed son durağım olsun..


SAAT: 05:27

vBulletin® Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.

User Alert System provided by Advanced User Tagging v3.2.6 (Lite) - vBulletin Mods & Addons Copyright © 2025 DragonByte Technologies Ltd.


1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234 235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260 261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286 287 288 289 290 291 292 293 294 295 296 297 298 299 300 301 302 303 304 305 306 307 308 309 310 311 312 313 314 315 316 317 318 319 320