Medineweb Forum/Huzur Adresi

Medineweb Forum/Huzur Adresi (https://www.forum.medineweb.net/)
-   İlmihal Bölümü (https://www.forum.medineweb.net/654-ilmihal-bolumu)
-   -   Kimlerin kestikleri yenir (https://www.forum.medineweb.net/ilmihal-bolumu/19485-kimlerin-kestikleri-yenir.html)

kamer34 14Haziran 2011 01:18

Cevap: Kimlerin kestikleri yenir
 
Selamun aleykum
Yukarıdaki görüşte kafirler hayvan boğazlarken illeti besmele olarak göstermiştir,bu yanlış bir görüştür. Müslüman olmayan toplumların kestiklerinin helal oluşunu gösteren ayete bakalım.

Maide/5 ayetinde ehl-i kitabın size kestikleri helaldır hükmününün mevhumu ehl-i kitap dışındaki din mensuplarının kestiklerinin helal olmadığı anlamını gelir.

Ehl-i kitap Allah’ın ismini ansa bile kafalarındaki Allah’ı kast ederek Allah’ın adını anar bu sebeple onların hayvan boğazlarken besmele çekmeleri geçerli kabul edilmez demek doğru bir yaklaşım değildir.

Çünkü cenabbi Allah onların Allah’ın adını andıklarında hangi manada ismi kast ettiklerini bizlerden daha iyi bilmektedir.

Buna rağmen onların kestiklerini bize helal kılması onun rahmetinin bir tecellisidir. Şimdi öncelikle hayvan boğazlarken besmele çekilmesiyle ilgili ayetlere bir bakalım.

Bakara/173- Allah size sadece leşi, kanı, domuz etini ve Allah'tan başkası adına kesilen hayvanın etini kesinlikle haram kıldı. Fakat darda kalana, başkasının payına el uzatmamak ve zaruret miktarını aşmamak üzere bu etlerden yemek günah değildir. Hiç şüphesiz, Allah bağışlayıcı ve merhametlidir.

Enam/118- "Eğer Allah'ın ayetlerine inanıyorsanız, O'nun adı anılarak kesilen hayvanların etlerinden yiyiniz. "

Enam/119- "Niçin Allah'ın adı anılarak kesilen hayvanların etlerinden yemiyorsunuz? Oysa Allah çaresizlik sonucu yemek zorunda kaldıklarınız dışında, size haram kıldığı etleri ayrıntılı biçimde açıkladı. Birçokları bilmeden keyfi arzularına uyarak insanları yoldan çıkarırlar. Hiç kuşkusuz Rabbin sınırı aşanları herkesten iyi bilir. "

Enam/121- "Allah'ın adı anılarak kesilmeyen hayvanların etlerinden yemeyiniz. Çünkü bu, Allah'ın yolundan sapmaktır. Şeytanlar dostlarına sizinle tartışmalarını telkin ederler. Eğer onlara uyarsanız, şüphesiz siz de müşrik olursunuz. "

Maide/3- Leş, kan, domuz eti, Allah'tan başkası adına boğazlanmış hayvanlar; son anda boğazlama fırsatı bulamadığınız boğulmuş, vurulmuş, yuvarlanmış, başka bir hayvanın darbesi altında can vermiş, canavar tarafından parçalanmış, anıt taşları üzerinede kesilmiş hayvanlar ve fal okları aracılığı ile şans aramanız size haram kılındı. Bunlar fasıklık belirtileridir.

Mide/4- Sana kendilerine nelerin helal kılındığını soruyorlar. onlara de ki "Size temiz yiyecekler helal kılındı. Allah'ın size sağladığı bilgileri öğreterek yetiştirdiğiniz eğitimli ev hayvanları sizin için avladıkları hayvanları da yiyiniz ve üzerlerine Allah'ın adını anınız. Allah'tan korkunuz. Hiç kuşkusuz Allah'ın hesaplaşması çok çabuktur. "

Hac/30- İşte böyle; kim Allah'ın haram kıldıklarını (gözetip hükümlerini) yüceltirse, Rabbinin katında kendisi için hayırlıdır.Size (haklarında yasaklar) okunanlar dışındaki hayvanlar helal kılındı.Öyleyse iğrenç bir pislik olan putlardan kaçının,yalan söz söylemekten de kaçının.

Bu konuyla iligili başka ayetlerde vardır. Şevkani çok doğru bir analiz yaparak ister müslüman ister kafir Allah’tan başkası adını anarak kesim yaparsa bu ayetler açıkça göstermektedirki o havyanın eti haram olur.

Müslüman o etlerden yiyemez. Şayet yerse bu ayetlere muhalefet etmiş olur. Müşriklerin kestiğinin alimler arasındaki ihtilaf mevzusu olduğu sözü doğru değildir.

İhtilaf şudur eğer müslüman hayvan boğazlarken Allah’ın ismini zikir etmeyi unutur ise bu hayvanın etlerinden yemek helalmidir değilmidir. Birde ehl-i kitabın kestiklerinin besmelesiz kesimleri ve putlara kestikleri hayvanlar hususundadır. İhtilaf budur.

Ben bu ihtilafın derinliklerine dalmak istememkle birlikte günümüzdeki gerçek hayata bu hükmün nasıl uygulandığı üzerinde durmak isterim. Bazı arkadaşlarımız illet besmeledir yukarıdaki ayetlerdende net bir şekilde anlaşıldığı üzere kesen kişi gaybdır demektedirler ve bugünki ehl-i kitap olmayan toplumların besmele ile kestikleri hayvanların etlerinden yerler.

Bazı kişilerde vardırki toplumlarını ne müşrik nede ehl-i kitap olarak değilde kendi toplumlarını müslüman olarak tanımlarlar. Onların kestiklerini yemek kadar doğal birşey olamaz derler.

Konuyu bir bütün olarak ele alacak olursak ehl-i kitabın besmele ile kestikleri hayvanların etleri bize helaldır bunu dışında kiliseye yada putlara kestikleri hayvanların etleri bize haramdır velevki besmele çekmiş olsalar dahi. Bu konu Ahmet bin Hambele soruldu o şöyle cevap verdi.

Bu iki rivayetin, ondan gelen belgelerde daha sık rastlananına göre bu kurbanların etinden yemek mubah (serbest, günahsız) değildir. Bu hayvanlar kesilirken Allah'dan başkasının adının anılıp anılmamış olması bu bakımdan Önemli değildir.
Hz. Aişe ile Abdullah b. Ömer'in bu hayvanların etlerinden yemeyi yasakladıklarını bildiren sözleri nakledilmiştir.

Hanbelî'nin bu etleri mubah saymayan ilk görüşü hakkında Meymuni şöyle diyor:
“Bir defasında Ebu Abdullah'a (Hanbelî'ye) kitap ehli kafirler tarafından boğazlanan hayvanların etlerinin yenip yenemeyeceğini sordum. Bana şu cevabı verdi:

“Kiliseye adadıkları kurbanların etlerini yemek helal değildir. Onlar bu hayvanları keserken kasden isim anmazlar, ama kestikleri hayvanları Hz. İsa adına keserler.”

O halde kitap ehl-inin kestiklerinin yenilmesi yukarıdaki aytelerde açıkça anlaşıldığına göre şu şekilde helal hükmünde olabilir.

Onların hayvanı yemek niyetiyle bağazlamaları ve Allah’ın adını anmaları. Ancak bu takdirde Maide/5. Ayetinin kapsamında değerlendirilebilinir. Şimdi Maide/5 ayetine bakalım.

Maide/5- Bugün size temiz olan şeyler helal kılındı. (Kendilerine) kitap verilenlerin yemeği size helal, sizin de yemeğiniz onlara helaldır. Mü'minlerden özgür ve iffetli kadınlar ile sizden önce (kendilerine) kitap verilenlerden özgür ve iffetli kadınlar da, namuslu, fuhuşta bulunmayan ve gizlice dostlar edinmemişler olarak -onlara ücretlerini (mehirlerini) ödediğiniz takdirde- size (helal kılındı.Kim imanı tanımayıp küfre saparsa, elbette onun yaptığı boşa çıkmıştır. O ahirette hüsrana uğrayanlardandır.

Maide/5.ayet aslında bu konuda meseleyi tam olarak açıklamaktadır

Burada, "İslam yurdunda", müslüman toplum arasında yaşıyan veya onlara zimmet ve ahd bağı ile bağlanan Kitap Ehli'nden olan gayri müslimler ile ilişkiler hakkında, İslam hoşgörüsünün aşamalarından biriyle daha karşılaşmaktayız.İslam onlara, "dini hürriyet" verip, (izale etmiyor) bırakmıyor.

İslam onlara, "dini hürriyet" vermekle yetinmiyor, İslam toplumunda, köşesine çekilmiş terk edilmiş olarak bırakmıyor. Onları, sevgi, güzel muamele ve birlikte yaşama gibi sosyal ortaklık havası ile kucaklıyor.

Onların yiyeceklerini müslümanlara, aynı şekilde müslümanların yiyeceklerini de onlara helal kılıyor. (Birbirlerini ziyaret edip konukları, birbirleriyle yiyip-içmeleri için. Sevgi ve musamaha gölgesi altında gölgelenmesi için.)

İffetlikadınlarını müslümanlara helal (temiz) kılıyor. Onların kadınlarını da, müslüman iffetli kadınlar ile birlikte anıyor.

Ehl-i kitaba tanılan bu imtiyaz onların islam potası altında eritmek olduğunu söylemek doğru bir yaklaşımdır. Ehl-i kitaba tanılan imtiyazın hikmeti bu olabilir.Maide/5.ayetin onların kadınlarını mehirlerini verdiğiniz takdirde nikah kıymanız size helaldır ibaresinden yola çıkacak olursak aslında olay çok daha net bir şekilde ortaya çıkar.

Maide/5.ayeti parçacı değil tam olarak bir bütünlük içerisinde ele aldığımızda şununla karşılaşmaktayız “ehli kitabın kadınları size helaldir”fakat her kadını helal değil peki hangi kadınları diye sorduğumuzda Maide/5.ayet bunu bize şöyle cevaplamktadır.

İffetli kadınlar da, namuslu, fuhuşta bulunmayan ve gizlice dostlar edinmemişler olarak -onlara ücretlerini (mehirlerini) ödediğiniz takdirde size (helal kılındı.

İşte tüm bu şartlar yerine geldiği takdirde ehl-i kitap kadınlarına nikah kıymak helal olur. Hayvan boğazlama meseleside aynen böyledir ehl-i kitabın kestikleri bizlere helaldir kaidesi her kestiği bize helaldir anlamına gelmez.

Daha önce zikir etmiş olduğumuz ayetlerle birlikte değerlendirdiğimizde gerek müslümanların gerekse ehl-i kitabın kestikleri hayvanların üzerine Allah'ın adının anılması gerekmektedir. İllet ancak müslümanların ve ehli kitabın kestikleri için besmeledir demek gerekmektedir.

Kim keserse kessin İllet besmeledir diyenler hata yapmışlardır fakat tekfir edilmezler tabiki bu mesele dışındaki itikatleri düzgün ise.
Sanırım bu sözlerim yanlış anlaşılacak şunu söylüyorum Maide/5. Ayeti hakkında

İbn-i Teymiyye Allah ona rahmet eylesin şöyle diyor.

Bu ifadeye göre; Böyle bir kesim ehl-i Kitab'dan olan biri tarafından yapılsa da yine haramdır. Çünkü eğer bu haramlığın gerekçesi, kesimi yapan kimsenin putperest olması olsaydı, bu kesimin “dikili taş” üzerinde yapılması ile başka bir yerde yapılması arasında fark olmazdı.

Ayrıca; Cenab-ı Allah'ın (c.c.) ehl-i Kitab tarafından kesilecek hayvanları bize helâl kılması, müşrikler tarafından kesilecek hayvanların haram olduğunu gösterir. Buna rağmen ayette putlar (dikili taşlar) üzerinde kesilecek hayvanlardan söz edilmesi yeni ve farklı bir anlam taşıyor olmalıdır.

Allah razı olsun şehit konuyu son derece net ifadelerle açıklamış noktayı koymuştur. Ehli kitap dışındaki gayri müslimlerin kestikleri yenilmez. İbn-i Teymiyye konuyu geniş ele almış delilleri ile açıklamıştır. ŞİMDİ bazı arkadaşlarımız bu konuyu açıklarken şöyle demektedirler.

Putperestler de aynı şekilde, Allah'ın ismini zikretseler bile, dünyayı yaratan, öldüren, yaşatan, yağmuru yağdıran, fakat kendisine putlar aracılığı ile yaklaşılan Allah'ın ismini zikrederler.

Aynı şekilde müslüman olmadığı halde müslüman olduğunu iddia eden günümüz insanları, Allah'ın ismini zikretseler bile, inançlarına göre, namaz, oruç ve hacda kendisine uyulan fakat ticaret, hukuk, iktisat ve diğer dünya işlerine karışmayan Allah'ın ismini zikrederler.

Dolayısıyla onlar besmele çekseler bile, İslam şeriatinin istediği manada besmele çekmedikleri için kestikleri yenmez, haramdır. Cumhura göre; Allah (c.c) yahudi ve hristiyanların kestiğini helal kılmış fakat, kesim yaparken besmeleyi zikretmelerini şart koşmuştur.


Bu konuyla ilgili şöyle bir rivayet vardır:
İkrime'den İbni Abbas (r.a) şöyle demiştir:

“Allah (c.c):

“Üzerine Allah'ın adı anılmadan kesilen (hayvan)lardan yemeyin! ” (En'am:121) buyurduktan sonra bu hükümden;

“kitap ehlinin yemeği (kestiği) size helaldir.” Maide: 5)

Buyurarak kitap ehlinin kestiğini istisna etmiştir. Kitap ehlinden kasıt yahudi ve hristiyanlardır.” (Ebu Davud, Kurtubi Tefsiri

Cenabbi Allah ehli ktabın onu zikir ederken hangi manayı kast ettiklerini daha iyi bilmektedir. Buna rağmen onların kestiklerini yiyebilirsiniz buyurmuştur bunun üstüne söz olmaz.

Toplumsal şirkleri var olan toplumlar müslüman bir toplum değildirler. Bu toplumlar Ehl-i kitap statüsündede değerlendirilemezler. Her nekadar lugat manası itibarı ile ehl-i kitaba benzer yönleri bulunsada şeri olarak ehl-i kitap olarak değerlendirilemezler. Çünkü kendisini Kur’an-a nisbet edip kuranın gereklerini yerine getirmeyenlere kuran farklı sıfatlar ile isimlendirmiştir bunlar MÜRTED MÜNAFIK FASIK ZALİM gibi sıfatlarla anılmışlardır. Bunlara ehl-i kitap demek itikadi bir sapmadır.

SONUÇ: Dolasıyla bunlar Allah’ın adını zikretseler bile, inançlarına göre, namaz, oruç ve hacda kendisine uyulan fakat ticaret, hukuk, iktisat ve diğer dünya işlerine karışmayan Allah'ın ismini zikrederler gibi açıklmalarda islami usullere uygun kesim yaparlar gibi iddialar bu aytlerin manalarına ters düşen bir görüştür.

Bizler gayri müslimlerin kestiklerini yiyip yememe meselesini şu şekilde günümüz insanlarına sorabiliriz. Sizin kitap ehl-i olmayan toplumlara bakış açınız nedir niçin onların kestikelerini yiyorsunuz. Eğer söz konusu toplum bazı şirkleri olduğu halde müslümandır bizler bu yüzden onların kestiklerini yiyoruz derseler bu görüş sahipleri itikadi bir sapma içerisinde oldukları kabul edilir bu mesele onlarla mülaza edilmez. Onlarla “la ilahe illallah” konuşulur.

Yok eğer ehl-i kitap değiller müşrik statüsünde değerlendirme içerisine alırlarsa o halde ve illet besmeldir derlerse o halde bu görüş itikadi sapma olarak değerlendirilmez

FAKAT şunu söyleyeyim günümüzde bazı insanların nefislerine mağlup oldukları kesindir. Ama bizler onların içlerindeki niyetlerini bilemediğimizden dolayı itikadı düzgün fakat meseleye böyle bakan kardeşlerimize hüznüzan beslemeketyiz.

Allah’a emanet olunuz



SAAT: 11:53

vBulletin® Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.

User Alert System provided by Advanced User Tagging v3.2.6 (Lite) - vBulletin Mods & Addons Copyright © 2024 DragonByte Technologies Ltd.


1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234 235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260 261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286 287 288 289 290 291 292 293 294 295 296 297 298 299 300 301 302 303 304 305 306