Medineweb Forum/Huzur Adresi

Medineweb Forum/Huzur Adresi (https://www.forum.medineweb.net/)
-   İlmihal Bölümü (https://www.forum.medineweb.net/654-ilmihal-bolumu)
-   -   Kurban İbadetiyle İlgili Başkanlık Görüşü (https://www.forum.medineweb.net/ilmihal-bolumu/8562-kurban-ibadetiyle-ilgili-baskanlik-gorusu.html)

MERVE DEMİR 03 Aralık 2008 09:59

Kurban İbadetiyle İlgili Başkanlık Görüşü
 
Kurban (Udhiyye)
T.C.
BAŞBAKANLIK
DİYANET İŞLERİ BAŞKANLIĞI
Din İşleri Yüksek Kurulu

KONU:


KURBAN İBADETİYLE İLGİLİ BAŞKANLIK GÖRÜŞÜ
Kurban kesmek yerine, onun bedelini fakirlere dağıtmanın daha uygun olacağı gibi görüşler, son zamanlarda bazı basın-yayın organlarında yer almış, bunun üzerine bazı vatandaşlarımız da konuyla ilgili olarak, Başkanlığımıza pek çok soru yöneltmişlerdir.
Bu sebeple, Din İşleri Yüksek kurulu Uzmanlarının katıldığı Din Işleri Komisyonu’nun 14/02/2000 tarihli toplantısında konu değerlendirilmiş ve aşağıdaki metnin Başkanlık Makamına arzedilmesi kararlaştırılmıştır: Allah’a yakınlaşmak anlamına gelen “kurban” ibadeti; kurban olarak kesilmesi uygun olan hayvanın, ibadet niyetiyle usulüne uygun şekilde kesilmesidir. Bunun başlıca çeşitleri; udhiyye kurbanı (kurban bayramında kesilen kurban), adak kurbanı, akika kurbanı ve Hac ile ilgili olarak kesilen hedy kurbanlarıdır. Kevser suresinde geçen: “Venhar” emri, İslam bilginlerinin çoğuna göre, kurban kesmek anlamındadır. Bilginlerin çoğunluğu bunun Kurban Bayramı günlerinde kesilen kurban olduğu görüşündedirler. Zira bu konuda pek çok hadis-i şerif vardır. Dini bayramlarımızdan olan kurban Bayramı, Asr-ı Saadetten günümüze kadar (kurban kesilerek) kutlanmıştır. Eyyam-ı Nahr (Kurbanlık Hayvanların kesilmesi günleri) tabiri de, onbeş asırdan beri bu anlamda kullanılmıştır.
Mezheplerin çoğuna göre udhiyye kurbanının hükmü sünnettir. Hanefi fıkhında tercih edilen görüş ise, kurbanın vacip olduğudur. Ancak bir ibadetin farz olmayışı, onu ibadet olmaktan çıkarmayacağı gibi, şeklinin de değiştirilmesini gerektirmez. İbadetlerin; şekil, şart ve rükünleri olduğu gibi hikmetleri, amaçları ve teşri gerekçeleri de vardır. İbadetlerdeki bu özelliklerin birbirinden ayrı düşünülmesi mümkün değildir.
Din, felsefi bir doktrin değildir. Dini hükümlerle ilgili olarak ortaya çıkan yeni meselelerde, teşri amaç ve şartlarına aykırı olmayacak şekilde yeni düzenlemeler getirilmesi, her ne kadar caiz ise de; ibadetlerin eda edilişini ve sahih olma şartlarını ortadan kaldırarak indi, keyfi ve nefsani istekler doğrultusunda değişiklikler yapılamaz. İslam Dini’ndeki, hatta diğer ilahi ve semavi dinlerdeki kurban ibadetini, ilkel dinlerdeki anlayışlarla ve uygulamalarla karıştırmak büyük bir yanlışlıktır.
Kurban ibadetinin pek çok hikmeti ve amacı vardır. Kurban sadece et yardımı amaçlı bir ibadet değildir. Hatta etinin dağıtılması bile vacip değil, sünnettir. Bunun özü; Allah’a yaklaştıran maddi bir fedakarlık ve O’nun emrine bir bağlılıktır.
Kurbanların, İslam’ın öngördüğü temel şartlara ve espriye uygun olarak kesilmesi, bu konuda hijyen ve ekoloji şartlarına uygun davranılması, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın da ötedenberi çok arzu ettiği hususlardır. Ancak bu ortamın sağlanması, başta mahalli idareler ve çevre ile ilgili kuruluşlar olmak üzere birçok kuruluşun, ortaklaşarak çalışmasına bağlıdır.
Kurban ibadetinin dini delillerinin Kur’an-ı Kerim’de bulunmadığını iddia etmek ve Allah’ın bu çeşit bir buyruğunun olmadığını ileri sürmek de doğru değildir. Zira Kevser Süresindeki kurban kesme emrinden başka Kur’an-ı Kerim’de: “(Ey Muhammed!) Onlara Adem’in iki oğlunun kıssasını doğru olarak anlat! İkisi birer kurban sunmuşlardı da birininki kabul edilmiş; diğerininki ise kabul edilmemişti...” (Maide Suresi; 27). buyrulmuştur.
Saffat Suresinde de (Ayet: 107); Hz.İbrahim’in oğlu Hz.İsmail’in yerine bir kurbanın, Allah tarafından kendilerine fidye (kurban) olarak verildiği açıkça bildirilmektedir. Ayrıca diğer bazı ayetlerde de kurban ibadeti ile ilgili nasslar mevcuttur:
“... Kendilerine rızık olarak verdiği kurbanlık hayvanlar üzerine belirli günlerde Allah’ın adını ansınlar. Işte bunlardan yiyin, sıkıntı içindeki fakiri de doyurun.””(Hacc Süresi, 28)
Her ümmet için, Allah’ın kendilerine rızık olarak verdiği kurbanlık hayvanlarn üzerine O’nun adını anarak kurban kesmeyi meşru kıldık.” (Hacc Suresi; 34)
Biz büyükbaş hayvanları da sizin için Allah’ın (dininin) işaretlerinden (kurban) kıldık. Sizin için onlarda hayır vardır. Onlar ayakları üzerine sıralanmış halde dururken üzerlerine Allah’ın ismini anınız (ve kurban ediniz). Yanları yere yaslandığı zaman da onlardan yiyin, isteyen yoksulu da istemeyen yoksulu da doyurun. İşte biz, şükredesiniz diye o hayvanları sizin emrinize verdik.” (Hacc Süresi, 36)
Bu hayvanların ne etleri ve ne de kanları Allah’a ulaşacaktır: Allah’a ulaşacak olan ancak, sizin O’nun için yaptığınız, gösterişten uzak amel ve ibadettir.” (Hacc Suresi; 37
Bu ayetlerde zikredilen hayvan kesiminin, et ihtiyacı temini için kesilen hayvanlar olmadığı, bunların ibadet amaçlı birer uygulama oldukları gayet açıktır. Et ve kanların Allah’a ulaşamayacağının, asıl olanın ihlas ve takva olduğunun bizzat ayetin nazmında yer alması bunu ispat etmektedir. Allah’ın, kurbanın etme ihtiyacı olmadığına göre, hayvanın kesilmesi yerine nakdi tutarının ihtiyaç sahiplerine dağıtılmasının daha uygun olacağı görüşünü bu ifadelerden çıkarmak doğru değildir.
Fıkhi hükmü ister vacip, ister sünnet olsun; kurban ibadetinin ancak kurban olacak hayvanın usulüne uygun olarak kesilerek yerine getirileceği kesindir. Bedelini infak etmek suretiyle, kurban ibadeti yerine getirilmiş olmaz.
Kurban ibadeti hicretin ikinci yılında eda edilmeye başlanmış ve Hz.Peygamber (s.a.s.) hicretten itibaren on yıla yakın bir süre hep kurban (Udhiyye) kesmiştir. (Bknz: Tirmizi 20, K.El-Edahi, 11, Hadis No: 1507) Enes (r.a.) diyor ki: Hz.Peygamber (s.a.s.) iki alaca (semiz) koç kurban kesti. Ayağını yanlarına basarak “bismillah” deyip, tekbir aldığını gördüm., Sonra onları kendi elleriyle kesti.” ( Buhari, 73, K.Eİ-Edahi 9,14; Müslim 35, K.El-Edahi 17 Hadis No:1966)
Kurban Bayramı günlerinde kurban kesmenin vacip olduğunu kabul edenler, sadece Hanefiler değildir. İmam Evzai, Leys İbn. Sa’d ve İmam Malik de, kurbanın vacip olduğu görüşündedir.
Udhiyye kurbanının kesilmesinin sünnet olduğunu savunan bilginler kendilerini destekleyen bir kanıt olarak; farz veya vacip ibadetlerde, o ibadetin vaktinde eda edilemeyişi halinde onun yerine (bedel) olarak yapılabilecek bir başka ibadetin bulunduğunu, nitekim Cuma namazı ile yükümlü oldukları halde, bunu kılamayanların o günkü öğle namazını kılmaları gerektiğini; halbuki kurban konusunda böyle bir seçeneğin mevcut olmadığını söylemişlerdir ki; bu da kurban ibadetinin, kurbanlık hayvanın, belirli günlerde kesilmesiyle bu emrin (ister vacip, ister sünnet olsun) yerine getirileceğini ortaya koymaktadır. Kavramları ve fıkhi hükümleri, birbirine karıştırmadan, konuları incelemek ve özellikle halka yönelik değerlendirmelerde buna dikkat etmek gerekir. İslamın öngördüğü ilim adabı ve ilim anlayışı da bunu gerektirir.
[Kurbanlık hayvanın (daha genel olarak hayvan) kesimi esnasında; hayvana fazla eziyet vermemek için (ölüm acısını azaltmak maksadıyla) kesim sırasında hayvanın elektrik şoku ile bayıltılması, bu hayvanın kurban olarak kabul edilmesine engel ayıplardan sayılmaz. Çünkü kurbana engel ayıplar; kesim sırasında meydana gelen arızalar olmayıp, hayvanda önceden mevcut olan kusurlardır. Bu itibarla (şok etkisiyle ölmeden önce hemen) canlı olarak kesilmek kaydıyla, kurbanlık hayvanın elektrik veya benzeri bir şeyle şoklanmasında dinen bir sakınca yoktur. Şayet hayvan, henüz kesilmeden, şokun etkisiyle ölürse; o, kurban olamayacağı gibi, eti de yenmez.


SAAT: 09:32

vBulletin® Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.

User Alert System provided by Advanced User Tagging v3.2.6 (Lite) - vBulletin Mods & Addons Copyright © 2024 DragonByte Technologies Ltd.


1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234 235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260 261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286 287 288 289 290 291 292 293 294 295 296 297 298 299 300 301 302 303 304 305 306