|
Konu Kimliği: Konu Sahibi HALUK GÜMÜŞTABAK,Açılış Tarihi: 03 Aralık 2009 (12:56), Konuya Son Cevap : 19 Kasım 2011 (11:42). Konuya 36 Mesaj yazıldı |
| LinkBack | Seçenekler | Değerlendirme |
03 Aralık 2009, 12:56 | Mesaj No:1 |
Kadınlarımız hayızlı iken (ay halinde) ibadet edebilirmi? KADINLARIMIZ HAYIZLI İKEN (AY HALİNDE) İBADET EDEBİLİRMİ? Kadınlarımızın iman ve ibadet konusunda geçici olarak kısıtlandığı en önemli konu, regli olduklarında ibadetlerini yapamadıkları konusudur. Bu konuyu isterseniz birlikte inceleyelim. Önce Rabbim in Kuran da gönderdiği kitap hakkında söylediği bazı ayetleri hatırlatmak istiyorum. Nisa Suresi 105. Kuşku yok ki, biz bu Kitap'ı sana, insanlar arasında Allah'ın sana gösterdiği ile hükmedesin diye hak olarak indirdik. Sakın hainlere yardakçı olma Maide suresi 49 Sen de aralarında, Allah'ın indirdiğiyle hükmet. Onların keyiflerine uyma. Dikkat et de Allah'ın sana indirdiğinin bir kısmından seni uzaklaştırıp fitneye düşürmesinler. Eğer yüz çevirirlerse bil ki, Allah onları bazı günahları yüzünden belaya çarptırmak istiyor. Zaten insanların birçokları doğru yoldan iyice sapmış bulunuyorlar. Maide Suresi 67. Ey resul! Rabbinden sana indirileni tebliğ et. Eğer bunu yapmazsan onun verdiği peygamberlik görevini yerine getirmemiş olursun. Enam Suresi 38. Biz bu Kitap'ta, herhangi bir şeyi ne eksik bıraktık ne fazla yaptık. Onlar, sonunda Rableri önünde hasredilirler. Enam Suresi 114. Allah size Kitap'ı ayrıntılı kılınmış bir halde indirmişken, Allah'ın dışında bir hakem mi arayayım? Araf Suresi 52. Yemin olsun ki, biz onlara, ilme uygun biçimde, ayrıntılı kıldığımız bir Kitap getirdik. İnanan bir topluluk için bir kılavuz, bir rahmettir o. Araf Suresi 3. (Ey insanlar), Rabbinizden size indirilene uyun ve O'ndan başka velilere uymayın. Ne kadar da az öğüt alıyorsunuz! Meryem suresi 64; … Rabbin asla unutkan değildir. Ankebut Suresi 51. Karşılarında okunup duran bir kitabı sana indirmiş olmamız onlara yetmiyor mu? Bunda, inanan bir toplum için elbette ki bir rahmet ve bir öğüt vardır. Zümer suresi 27. ayet; Yemin olsun, biz bu Kuran'da insanlara her türden örnekler verdik ki düşünüp öğüt alabilsinler. Nahl suresi 89. ayet; Sana bu Kitap'ı indirdik ki her şey için ayrıntılı bir açıklayıcı, bir kılavuz, bir rahmet, Müslümanlara da bir müjde olsun. Kaf suresi 45. ayet; Biz onların neler söylediklerini çok iyi biliyoruz. Sen onların üstüne bir zorba değilsin. O halde, benim tehdidimden korkanlara sadece Kuran'la öğüt ver. .Zühruf suresi 36. ayet; KimRahman'ın Zikri'ni görmezlikten gelip ondan uzaklaşırsa biz ona bir şeytanı musallat ederiz de o ona can yoldaşı olur. 37.Bu şeytanlar onları yoldan saptırırlar. Onlarsa kendilerinin hâlâ hidayet üzere olduklarını sanırlar. Zühruf Suresi 44 Gerçek şu: Bu Kuran sana ve toplumuna elbette ki bir hatırlatıcı/bir düşündürücü/bir şeref/bir öğüttür. Bundan sorumlu tutulacaksınız. Yukarıdaki ayetleri neden hatırlattığıma gelince. Yüce Rabbim gönderdiği kitap hakkında çok detaylı olduğunu ve bu kitapta her şeyden örnekler verdiğini, açıkladığını ve Peygamberimize de verdiği talimat gereği bizleri Kuran ile uyarma emrini veriyor. En son yazdığım ayette ise bu Kitaptan sorumlu olduğumuzu net bir şekil de belirtiyor.(Bu kitaptan sorumlusunuz.) Şimdi gelelim esas konumuza. Konumuz kadınların ay halinde ibadet yapıp yapamayacağı konusuydu. Bir Müslüman olarak bu konuyu araştırmak için bakmamız gereken ilk yer neresi? Elbette yukarıdaki ayetleri hatırlayarak her şeyden örnek verdiğini ve açıkladığını söylediği KURAN. Kuran a baktığımızda kadının ay hali ile ilgili tekbir ayeti görüyorsunuz, şimdi onu inceleyelim. (Bakara suresi 222. ayet; Sana âdet halini de sorarlar. De ki: "O, insana rahatsızlık veren bir haldir. hayızlı oldukları sırada kadınlardan uzak durun ve onlar temizleninceye kadar kendilerine yaklaşmayın. İyice temizlendiklerinde, Allah'ın emrettiği yerden onlara gidin." Şu bir gerçek ki Allah, çok tövbe edenleri sever, iyice temizlenenleri de sever.) Bu ayete baktığınızda Yaradan kadınların bu hallerini bir rahatsızlık, bir eziyet olduğunu belirterek bu durumdaki kadınlarınıza yaklaşmayın derken onlarla cinsel münasebette bulunmayın diyor. Devamında da bu durumları bittiğinde ve temiz hale geldiğinde onlarla Allahın emrettiği yerden birleşebilirsiniz diyerek çok açık bir izahta bulunuyor. Dikkat edin anlatılan bu durumdaki kadınla cinsel konularda uzak dur diyor. Şimdi sizlere soruyorum bu ayete bakarak kadın ibadetini kesmelimidir? Ya da soruyu değiştirerek sorsak, kadın bu ayette anlatılan o haldeyken yasaklanan cinsel birleşme ayeti ile ibadet yapamaz anlamını çıkarmak ne derece mantığa uyar. Buradan eğer temizleninceye kadar sözcüğünü alıp buna başka bir anlam yüklemek yukarıda saydığım ayetlere ters düşmez mi? Bazı düşünceye göre bakın burada temizleninceye kadar diyor o zaman burada abdest alıncaya anlamı var, diyerek hiç belirtilmeyen bir anlam yüklemektedirler. Rabbim hem ben her konuda örnekleri açıkça verdim diyecek, hem de kadın ay halindeyken ibadet yapamaz demeyi yazmayacak, unutacakta beşer bunu akıl edecek (Hâşâ). Sizce mantıklımı? Bence bunun tersini düşünmek, yukarıda saydığım tüm ayetleri kabul etmeyip iman etmemekle aynıdır. Rabbim bizlere Kuran da ne zaman boy(gusül) abdesti alacağımızı açıkça yazmış. Ne diyor Yaradan cinsel birleşme yaptığınızda yıkanın. Başka bir şey yok, yani kadın regli olduğunda, bitiminde gusül abdesti alsın demiyor. Bunun tersini söylemek Rabbime saygısızlıktır bana göre, , bunu gerçekten düşünemiyoruz. Sizce Rabbim (Hâşâ) bunu yazmayı mı unuttu da insanlar mı akıl etti? Eğer Yaradan kadının bu halinde ibadete engel bir durum görse açıklama yapmazmıydı, bizlerin sorumlusunuz dediği Kuran da? Elbette yazardı. Bakın gusül abdesti alınacak sebeplerin bile içine bu durumu sokmayan Rabbim, Bizler kadının bu haline nasıl yasak koyarak kadınlarımızı Kuran da en çok geçen ibadetten, namazdan, oruçtan geçici men ederiz? Bunun hesabını nasıl veririz huzuru mahşerde doğrusu bilemiyorum. Yaradan kadının kendisinden oluşmayıp Allahın verdiği bir durumu neden ibadete engel görsün ki? Bu durum kadının kendi isteğiyle oluşmayan bir hali olmadığı çok açık. Hem bizlere ne oluyor da böyle bir yasak yokken, kendi kafamızdan kadın o haldeyken Allahın huzuruna çıkar mı, olur mu öyle mantıksız şey, gibi kendi fikirlerimizi kuran emri, Allah emri gibi sunuyoruz, sanki çok akıllı olduğumuzu kanıtlarcasına. Kuran ı ve Rabbim in sözlerini incelediğimizde böyle bir yasağın kesinlikle olmadığını görüyoruz. Peki, nereden çıktı böyle bir yasak dersiniz? Şimdide isterseniz hadisleri inceleyelim. Bir rivayete göre Hz. Ayşe, "Hayız günlerindeki namazlarını kaza etmemiz gerekir mi?" diye soran bir kadına, "Sen Harûriyye (Haricîler)'den misin? Allah Elçisi zamanında biz âdet görürdük. Bize (âdetten sonra) namazımızı değil, sadece orucumuzu kaza etmemiz emredilirdi" demiştir (Müslim, Hayd: b. 15, h. 67–68). İşte adetli kadının namaz kılamayacağı, oruç tutamayacağı hakkındaki delil sadece Hz. Ayşe'ye dayandırılan bu rivayetlerdir. Zan ifade eden bu rivayetlerle Kuran’ın kesin emri nasıl askıya alınamazsa bu rivayette adetli kadının namaz kılamayacağı hakkında bir söylem de yoktur. Sadece adetli kadının, kılmadığı namazı kaza edip etmeyeceğine dair bir sorunun cevabı vardır. Önce Hz. Ayşe'nin, namazın kazasından söz etmesi de kuşkuludur. Çünkü Peygamber döneminde öyle günlerce kılınmayan namazların kazasından söz edilmez. O dönemde Müslümanlar, namazlarını özürsüz olarak terk etmezlerdi. Bu konu ile ilgili Peygamberimizin hiç bir hadisine de rastlanmamıştır işin ilginci. Bu örneği vermemdeki neden, hiçbir bilgi ya da söz Kuran ayetinden üstün değildir. Rabbim in yasaklamadığı bir konuyu asla kimse yasaklayamaz. İnsanın isteği dışında hâsıl olan bir özür, ibadete engel asla olamaz. Hz. Peygamber, düzensiz âdet gören kadına, yıkanıp namaz kılmasını emretmiş ve bu kadın, her namazını yıkanarak (veya abdest alarak) kılmıştır. Şimdi düzensiz âdet görmeyle düzenli âdet görme arasında ne fark vardır? İkisinde de kadından gelen kan, aynı kandır. Gelen kan, pis görüldüğü için bu kadına, temizlenip, yani abdest alıp namazını kılması emredilmiştir. İnsanın elinde olmayan bir hal, neden onun ibadetine engel olsun? Aşağıdaki rivayet, Hz. Peygamber'in, normal âdeti özür saydığını kanıtlar: Adet halinde bulunan Hz. Ayşe, mescitte bulunan Peygamber'in başını yıkayıp tarardı. Peygamber, adetli Ayşe'ye, "Mescitten bana hum re (seccade)'yi getir" demiş. Ayşe, adetli olduğunu söylemiş. Peygamber, "Adet, senin isteğinle olan bir şey değildir. Sen mescide git, seccadeyi getir" demiş (Müslim, Hayd: b. 3, h. 11–13). Kuran-ı Kerimde âdetin süresinden, adetliyken Kuran okunamayacağından, namaz kılınamayacağından, oruç tutulamayacağından söz edilmez asla böyle bir yasak konmamıştır. Hayız, tıpkı idrar tutamamak gibi bir özürdür. Özürlü erkek ibadetten muaf tutulmaz, sadece her vakit için abdest alıp ibadetini yapar. Kendi içinde olağanüstü çelişkili olan bu kişi rivayetleriyle maalesef din bozulmuş, Kuran’ın söylemediği şeyler dine sokulmuştur. Şimdi size soruyorum? Rabbim ben bu Kitapta ne bir eksik ne bir fazla her şeyden örnekler verdim, sizleri bu kitaptan hesaba çekeceğim diyecek, bizlerde kadının bu halinde ibadet etmesini yasaklamayan Rabbim e inat bu durumda kadın ibadet edemez diyeceğiz. Hangi akla ve mantığa göre kadınlarımızı bundan mahrum ediyoruz anlamakta zorlanıyorum doğrusu. Şimdide araştırmalarımızı diğer dinlere ve elimizdeki diğer kutsal kitaplara bakalım. İncil e baktığımızda kadının bu halinden çok fazla bahsetmez. Tevrat a gelince. İşte günümüzdeki inancın esas kaynağı ortaya çıkıyor. Önce Tevrat tan birkaç örnek verelim. Levililer 19. 'Âdet gördüğü için kan kaybeden kadın yedi gün kirli sayılacak. Ona dokunan da akşama kadar kirli sayılacak. 20. Âdet gördüğü günlerde kadının üzerinde yattığı ya da oturduğu her şey kirli sayılacaktır. 24. Âdet gören kadının kirliliği onunla yatan adama da bulaşır. Adam yedi gün kirli kalır ve yattığı her yatak kirli sayılır. 26. Kanaması olduğu sürece, âdet günlerinde olduğu gibi, yattığı her yatak ve üzerine oturduğu her şey kirli sayılacaktır. 28. 'Ama kanama durursa, kadın yedi gün bekleyecek, sonra temiz sayılacaktır. Yukarıdaki sözler Tevrat tan alınmadır. İşte bizlerin sonradan Müslüman olan Yahudilerden nasıl etkilendiğimizi ve onların eski inançlarının kısmen bizlere nasıl geçtiğine çok açık delil ve örnekleri. Aslında bizlere Yahudilerden geçen yalnız bunlar değil tabi incelediğinizde insan irkiliyor. Örneğin hala aramızda bazı inanç guruplarının kadının zina halinde recm edileceği inanılır ve uygulayan Müslüman devletler dahi vardır. Bunun cezası Kuran da açık ve net olmasına rağmen. Bu inanç yani recm cezası da Tevrat ta geçer. İşte Kuran dışında bizlere geçen yanlış inançlar ve geliş yerleri. Bizlere düşen Rabbim in Kitabını anlayarak okumak, asla başka yollara sapmamaktır. İslamı ve dinimizi önce Kurandan öğrenirsek, birilerinin bizlere söylediklerini bilgilerimizden süzme imkânını buluruz. Eğer Kuran ı bir kez dahi anlayarak okumadıysak, VAY HALİMİZE. Bu durumdaki insanların doğru yolda olduğunu sanıp ta, bilmeden kimlere hizmet ettiğini yukarıda yazdığım ama tekrar hatırlatmakta yarar gördüğüm ayetteki durum gibi olduğunu söylemeliyim. Zühruf suresi 36. ayet; Kim Rahman'ın Zikri'ni görmezlikten gelip ondan uzaklaşırsa biz ona bir şeytanı musallat ederiz de o ona can yoldaşı olur. 37.Bu şeytanlar onları yoldan saptırırlar. Onlarsa kendilerinin hâlâ hidayet üzere olduklarını sanırlar. İşte Rabbim in sözleri işte Kuran ve işte bizlerin özgür iradesi. Kitap önümüzde sorumlu olduğumuz sözler ve bilgiler açık ve net. Seçim bizlerin. Ya Rabbim in sözlerine güveneceğiz ona iman edeceğiz, ya da bunlar yetmez diyeceğiz. Sözlerin bittiği yerde Rabbim in hükmü başlar. Dileğim sözlerin hemen bitmemesi, çünkü hepimiz günahkârız. Hepimiz birbirimizden bir şeyler öğrenebilir, hatalarımızı düzeltip doğruya yönlenebiliriz. Kuran, aklımızı kullanmamızı emreder ve bizleri sürekli düşünmeye yönlendirir. Bilgin olmayan sözlerin ardına düşme der. Bizlere Kurandan sorumlusunuz dediğini lütfen unutmayalım. Bunu söyleyen Yüce Yaratan. Bu sözlerden kuşku duyarsak yolumuz taşlı ve çamur, yolun sonu aydınlık değil karanlık, ateş olur. Uyarsan Rabbine dinlersen onu, ulaşırsın aydınlığa, bulursun cennet yolu. Dilerim Rabbimden bizleri doğru yolda yürüyen gönlünden iman eksik olmayan, aklını doğru yolda kullanan kulları arasına alması dileğiyle. SAYGILARIMLA Haluk GÜMÜŞTABAK [Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...] | |
Konu Sahibi HALUK GÜMÜŞTABAK 'in açmış olduğu son Konular Aşağıda Listelenmiştir | |||||
Konu | Forum | Son Mesaj Yazan | Cevaplar | Okunma | Son Mesaj Tarihi |
İbretlik bir kıssadan hisse. | Kıssalar-Hikayeler-Nasihatler | kamer34 | 6 | 2565 | 21 Nisan 2011 21:45 |
Kendi ellerimizle cehennemin kapısını açmayalım. | Makale ve Köşe Yazıları | HakikaT | 10 | 5332 | 12 Nisan 2011 12:36 |
Allah Kur'an ayetlerini elçisine, RÜYASINDA vah... | Makale ve Köşe Yazıları | yakuti | 7 | 2729 | 20 Mart 2011 19:44 |
Bakara 85. ayetten almamız gereken önemli dersler. | Makale ve Köşe Yazıları | kamer34 | 6 | 2605 | 16 Mart 2011 12:48 |
Kader konusunu kur'an ışığında nasıl anlamalıyız? | Makale ve Köşe Yazıları | talibetün | 5 | 2248 | 11 Mart 2011 21:19 |
03 Aralık 2009, 16:21 | Mesaj No:2 |
Durumu: Medine No : 458 Üyelik T.:
23 Ekim 2007 | Re: Kadınlarımız hayızlı iken (ay halinde) ibadet edebilirmi?
Bismihi Suphanehu... Öncelikle çelişki konusuna bakalım Örnek: Selda 2x2 eşit değil 4 şeklinde bir iddia da bulunuyor. Bundan sonra şöyle iddialar geliyor. Ali: 2x2=5 Mehmet: 2x2=10 Ayşe: 2x2=4 diyor. Soru şu: "İddia sahiplerinden hangisi Selda ile çelişmiştir?" Cevap: SADECE AYŞE! Peki neden? Çünkü selda 2x2'nin 4 etmeyeceğini iddia etmiştir 5 veya 10 etmeyeceğini iddia etmemiştir. dolayısıyla Ali ve Mehmet, Selda ile çelişmezken; Ayşe çelişmiştir. Bu örnekten sonra hayız ile ilgili ayete bakalım: "Sana 'kadınların aybaşı halini' sorarlar. De ki: «O, bir rahatsızlık (eza) dır. Aybaşı halinde kadınlardan ayrılın ve temizleninceye kadar onlara yaklaşmayın. Eğer temizlenirlerse, Allah'ın size emrettiği yerden onlara gidin. Şüphesiz Allah, tevbe edenleri sever, temizlenenleri de sever." (bakara 222) ayette hayız sırasında kadınlarınıza cinsel yoldan yaklaşmayın diyor. Bu ayeti yukarıdaki örnek gibi analiz edelim: 1- Yusuf: "Hayızlıyken kadınlarınızı öpebilirsiniz" diyor 2- Ecrin: "Hayızlıyken kadınlar namaz kılamaz" diyor 3- Meral: "Hayızlıyken kadınlarınıza cinsel yoldan yaklaşabilirsiniz" diyor. 4- Hanif: "Hayzlıyken kadınlar namaz kılabilirler" diyor. İddia sahiplerinden hangisi ayet ile çelişmiştir? Cevap: SADECE SELDA! Çünkü ayet kesin bir dille bunu yasaklamıştır fakat diğer iddialar için açık bir yasaklama yok HANİF ise hadis ile çelişmiştir hadis-i şerif şöyledir: "Âdetin devam ettiği sürece namazı bırak, sonra boy abdesti al ve namaz kıl." (Buhâri, Hayz, 19, 24, Vüdû, 63; Müslim, Hayz, 62; Ebû Davûd Tâhâret, 109). Madem Peygambeler Allah'ın istemediği birşeyi emredemezler öyleyse ya Peygamberimizin hayatından yukarıdaki hadisi yalanlayacak delil getirirsiniz yada buna uyarsınız. Çünkü eğer bu durumda namaz kılınabilseydi muhakkak Peygamberimiz (SAV) devrinde bunun sayısızca örneğini görecektik. fakat böyle bir örneği göremiyoruz Din konusunda çok hassas davranan sahabe efendilerimizin yukarıdaki hadis şayet uydurma ise buna karşı çıkmaması ve insanları uyarmaması mümkün değildir. Hayızlıyken namaz kılınmaması gerektiği hakkında sayısız hadis ve uygulama varken bunu zıttını iddia eden bir tane bile uygulama yada hadis olmayışı dikkat çekicidir. Allah Kuran-ı Kerim'de şöyle buyurur: “O kimseler ki, yanlarındaki Tevrat ve İncil’de vasıflarını yazılı buldukları ümmî peygamber olan Resulüllaha uyarlar. O peygamber ise, kendilerini iyiliğe sevkedip kötülükten sakındırır; temiz ve güzel nimetleri onlara helal, habis olanları ise haram kılar; daha önce kendilerine yüklediğimiz ağır yükleri ve üzerlerindeki bağları onlardan kaldırır...” Bu ayete göre Allah Resulu iyi olanı helal, kötü ve pis şeyleri ise haram kılabilir! Allah Resulunun Hayız konusunda ki emrine karşı çıkan Allah'a da karşı çıkmış olur. Selametle İnşallah. EbdA |
03 Aralık 2009, 18:00 | Mesaj No:3 |
RE: KADINLARIMIZ HAYIZLI İKEN (AY HALİNDE) İBADET EDEBİLİRMİ?
hayizlilik halinde ibadetten kastin namaz ise, namazi kilamaz. ancak diger ibadetlerden olan orucu tutabilir onda bir beis yoktur. namaz kilamamasi ise hayizli olmasindan degil aslinda, namazin sarti olan abdestin alinamayisindandir. kanama durumundan dolayi abdest alamayacagi icin namazi da kilamayacaktir. kuran okumasinda, umre yapmasinda, zikirde bulunmasinda hicbir mahsur yoktur. yani ayetten anlayacagimiz konu su olmali: hayizlilik durumunun direk etkiledigi ve dolayli etkiledigi ameller nelerdir? direk olarak abdesti etkiler, dolayli olarak ise namazi etkiler. zaten ayette 'ondan temizleninceye kadar' ibaresi ile abdestli halde olamayacaklari belirtilmis oldugundan, ayrica namaz da kilmasinlar gibi bir ifade gecmesine gerek kalmamaktadir. bu geregin olmamasi da ibadeti ayet bizzat yasaklamamis, o halde namaz kilinabilir seklinde anlasilmasini gerektirmez. | |
03 Aralık 2009, 18:16 | Mesaj No:4 |
Durumu: Medine No : 458 Üyelik T.:
23 Ekim 2007 | RE: KADINLARIMIZ HAYIZLI İKEN (AY HALİNDE) İBADET EDEBİLİRMİ?
Selamun Aleykum, Namaz kılamamasınız bir nedeni de belki o olabilir ama, Kadınların hayızlıyken oruç tutabildiği nerede yazıyor bizimle paylaşır mısınız? |
03 Aralık 2009, 18:56 | Mesaj No:5 |
RE: KADINLARIMIZ HAYIZLI İKEN (AY HALİNDE) İBADET EDEBİLİRMİ?
ORUCUN, NAMAZ GIBI ABDESTLILIK GEREKLILIGI GIBI BIR ON SARTI YOK, ORUCUN ON SARTI HASTA OLUP OLMAMAK YANI SIHHATININ ORUC TUTMAYA ELVERIP VERMEYECEGIDIR, BU DURUMDA DA HAYIZLI KISI ORUCU BUNYE OLARAK KALDIRABILECEKSE ISTER TUTAR ISTERSE TUTMAZ BU KENDISINE TANINMIS BIR RUHSATTIR. AYETTE HAYIZ HALININ AYAN BEYAN "HASTALIK" OLARAK NITELENMIS OLMASI, HASTA IKEN ORUC TUTULAMAZ DEGIL, ISTENILIRSE TUTULAMAZ ISTENILIRSE DE TUTULUR BU KISIYE TANINMIS RUHSATTIR ILKESINDEN BU SONUCU CIKARIYORUZ. DIGER DELILI DE SUDUR: ADETTEN CIKAN BAYAN ADET SURESINDE KILMADIGI NAMAZLARI KAZA ETMEKLE YUKUMLU DEGIL IKEN, ADETLIYIM DIYEREK TUTMADIGI ORUCU KAZA ETMESI GEREKIYOR. NEDEN BIRINDE KAZA GEREKIRKEN BIRINDE GEREKMIYOR? CUNKU BIRISINDEN TAMAMEN MEN EDILMIS VE IRADESI DISINDA YANI ISTESE DE NAMAZ KILAMAZ. ORUCDA ISE KAZA ETMESININ SEBEBI, ISTIYORSA TUTABILECEKKEN RUHSAT KULLANIP TUTMAMIS VE BU NEDENLE DE KAZASINI YAPMASI GEREKIYOR KI BU DA HAYIZLI IKEN ORUC TUTABILECEGININ DELILIDIR. | |
03 Aralık 2009, 19:18 | Mesaj No:6 |
Re: Kadınlarımız hayızlı iken (ay halinde) ibadet edebilirmi? Önce cevap verdiğiniz ve düşüncenizi söylediğiniz için teşekkür ederim. Bir konuyu anlatmak ve izah etmek için en doğru yol konuyu anlatırken verilen en basit örnekle anlatmaktır. Eğer yazıyı okuyan ne söylendiğini anlamak için geri dönüp tekrar okuyorsa bu kişinin dikkati dağılır ve konuya odaklanamaz. Şimdi gelelim konumuza. Sizin sözlerinizden yola çıkalım ve çok net konuşalım ki bizleri okuyan sözlerimizden soru sorma ihtiyacı duymadan anlayabilsin. Bakın siz ne yazmışsınız? ( Madem Peygamberler Allah'ın istemediği bir şeyi emredemezler öyleyse ya Peygamberimizin hayatından yukarıdaki hadisi yalanlayacak delil getirirsiniz yada buna uyarsınız.) Hadis;( Âdetin devam ettiği sürece namazı bırak, sonra boy abdesti al ve namaz kıl." (Buhâri, Hayz, 19, 24, Vüdû, 63; Müslim, Hayz, 62; Ebû Davûd Tâhâret, 109). İşte en büyük yanılgımız da buradan kaynaklanıyor ve bakın bana nasıl bir soru sormuşsunuz. Sayın arkadaşım bu sözlerin peygamberimizin sözü olduğuna dair sizin kanıtınız nedir? Sizin Kuran ayeti gibi net ve açıkça Rabbin koruması altında olduğunu söylediğiniz kanıtınız mı varda benden bunun aksi kanıtı istiyorsunuz? İşte bundandır ki hadisler itikadi konularda delil olamaz diye yazmıştım. Siz hayır kuran gibi delildir diyorsanız ben zaten o zaman sizinle asla tartışmam. Çünkü hadisleri hiç düşünmeden kuran gibi korunmuş ve kuran ayetleri gibi iman edilmelidir diyorsanız, bu kurana açıkça şirk koşmaktır, ben bu düşüncenin yakınında bile olmam. Peygamberimiz devrinde örnekleri yok çünkü böyle bir sorunda yoktu. Yazıda birkaç hadis örneği dikkate alınarak bu yasak konuyor. Hiçbir hadis kuran hükmü yerine geçemez. Yine kurandan ayet örneği verip ne yazık ki kuranın bütününü dikkate almamışsınız. Önce ayeti yazalım. (“O kimseler ki, yanlarındaki Tevrat ve İncil’de vasıflarını yazılı buldukları ümmî peygamber olan Resulüllaha uyarlar. O peygamber ise, kendilerini iyiliğe sevk edip kötülükten sakındırır; temiz ve güzel nimetleri onlara helal, habis olanları ise haram kılar.) Sizce Rabbim bu sözlerle Allah ın elçisine uyduğunuzda sizi iyiliğe sevk eder kötülükten sakındırır, temiz ve güzel nimetleri sizlere helal ya da pislerini haram kılar diyerek kuranın dışından mı sizlere yön verir demek istiyor da, siz bu düşünüyorsunuz? Diyelim ki sizin dediğiniz doğru ve size inandık bakın o zaman şu ayetlere iman etmemiş oluyorsunuz size hatırlatırım. Yunus Suresi 59. De ki: "Ne oldu size de Allah'ın size rızık olarak indirdiği şeylerden bir haram yaptınız bir de helal?" De ki: "Allah mı size izin verdi, yoksa Allah'a iftira mı ediyorsunuz?" Maide Suresi 87. Ey iman sahipleri! Allah'ın size helal kıldığı şeylerin temiz ve güzel olanlarını haramlaştırmayın; azıp sınırı aşmayın; Allah azıp sınırı aşanları sevmez. Enam Suresi 145. De ki: "Bana vahyolunanlar içinde, bu haram dediklerinizi yiyecek birine yasaklanmış bir şey bulamıyorum. Yalnız şunlardan biri olursa başka: leş, akıtılmış kan, domuz eti -ki o bir pisliktir- Allah'tan başkası adına boğazlanmış bir murdar Nisa Suresi 105. Kuşku yok ki, biz bu Kitap'ı sana, insanlar arasında Allah'ın sana gösterdiği ile hükmedesin diye hak olarak indirdik. Sakın hainlere yardakçı olma Bakara Suresi 79. Yazıklar olsun o kişilere ki, Kitap'ı kendi elleriyle yazarlar da sonra onunla basit bir karşılık satın alsınlar diye, "İşte bu, Allah katındandır!" derler. Vay haline onların, ellerinin yazdıkları yüzünden! Vay haline onların, kazanıp durdukları yüzünden! Maide Suresi 67. Ey resul! Rabbinden sana indirileni tebliğ et. Eğer bunu yapmazsan onun verdiği peygamberlik görevini yerine getirmemiş olursun. Allah seni insanlardan korur. Allah, küfre batmış topluluğa kılavuzluk etmez. Enam Suresi 50. Onlara şunu söyle: "Ben size Allah'ın hazineleri yanımdadır demiyorum. Gaybı da bilmem ben! Size ben bir meleğim de demiyorum. Yalnız bana vah yedilene uyarım ben!" Sor onlara: "Körle gören bir olur mu? Hâlâ düşünmüyor musunuz?" Tahrim Suresi 1. Ey Peygamber! Allah'ın sana helal kıldığı şeyi, eşlerinin hoşnutluğunu isteyerek neden haramlaştırıyorsun? Allah Gafur’dur, Rahîm'dir. Yukarıdaki ayetlere iman ettiğimizi söylüyorsak, kuranın haram dediklerinden başka peygamberimizde haram koyma yetkisi vardır diyemeyiz. Bakın Rabbim kuranı bir bütün olarak düşünmeyen ve sözcüklerin ardına düşenlere ne diyor? Bakara 176: Bu böyledir. Çünkü Allah, Kitap'ı hak olarak indirmiştir. Kitap'ta çekişmeye girenler, bütünden uzaklaştırıcı bir kopuşun tam içindedirler. Gelelim ayetin kendisine, rabbim ayetleri açık ve anlaşılır bir şekilde gönderdiğini birçok ayetinde söyler. Sözcüklerin ve kelimelerin ardından anlamlar çıkarmak kuranın anlatımına ters düşer. Allah bir ayetinde ne diyordu? Her şeyden nice örnekleri değişik ifadelerle verdim ki anlayasınız. İşte kuranın anlatım şekli böyle olduğunu söyleyen Rahman. Şimdi ayeti tekrar yazalım ve Rabbin söylediği gibi düşünelim ayetin ne anlatmak istediğini. (Bakara suresi 222. ayet; Sana âdet halini de sorarlar. De ki: "O, insana rahatsızlık veren bir haldir. hayızlı oldukları sırada kadınlardan uzak durun ve onlar temizleninceye kadar kendilerine yaklaşmayın. İyice temizlendiklerinde, Allah'ın emrettiği yerden onlara gidin." Şu bir gerçek ki Allah, çok tövbe edenleri sever, iyice temizlenenleri de sever.) Yukarıdaki ayeti okuyan her insan, kadının bu halinde iken cinsel birleşme yapılmasını yasakladığını anlar. Bu halin bitiminde temizlendiğinde yapma izni verir. Şimdi siz temizlendikten sonra sözünden çıkardığın anlama bakın, diyorsunuz ki bu durumdaki kadın cünüptür boy abdesti almalıdır namaz kılamaz oruç tutamaz. Peki, bu söylediğinizi Allah söyleyemez miydi de birileri çok özel gizli bir şekilde anlayabildi? Bunu hiç düşünmüyor muyuz? Hani Allah ayetlerini açıksa göndermişti, hani her şeyden nice örnekleri değişik ifadelerle anlatmıştı bizlere? Hani kurandan hesaba çekecekti? Burada diyelim ki ima etti, peki kuranın neresinde bu konuda açıklık getirmiş hiç düşünen yok mu? Allah cünüp halinde gusül abdesti almamızı anlatır. Neden kadının bu hali bittikten sonra abdest alsın demezde yalnız cinsel birleşmeden sonra alınmasını ister, bunu da düşünmüyor muyuz? Bunları açıkça söylemeyen Rabbim daha sonra bizleri nasıl sorumlu tutsun? Siz bana bir hadis örneği gösterip bunun aksini ispatlamamı söylüyorsunuz, sayın arkadaşım ben size kurandan ispatını yapıyorum bu size yetmiyor mu? Ben rivayetin ispatını nasıl yapayım elimde koskoca Rabbimin garantisi varken. Test edilecek, karşılaştırılacak, süzgecinden geçirilecek KURANDIR. Kurana uymayan hiçbir hadis ten sorumlu olacağımızı söylemek gerçekten büyük bir vebaldir. Şimdide günümüzde bu konunun son durumu hakkında birkaç şey söylemek istiyorum. Belki biliyorsunuzdur Prof. Dr. Abdülaziz Bayındır ve Yazar. Mustafa İslamoğlu kadının regli halinde oruç tutabileceğini ama namaz kılamayacağını söyleyebiliyor. Peki, ne oldu da birden oruçta tutamadığına inandıkları halde birden bu durumda oruç tutabilir diyebiliyorlar? Allahın izniyle elbette her şey bir gün anlaşılacak ama ya bizler anlamakta geç kalırsak? Şimdi sormak isterim oruç tutabilir diyen ama namaz kılamayacağını söyleyenlere. Kadının bu hali cünüplükse oruç ta tutamaz. Yok, cünüplük değil diyorsak isterse namazda kılar. İşte bizler bu çelişkiler içinde yaşıyor ve iman ediyoruz. Sonumuzu Allah hayır etsin. Allah bu durumdaki kadına (O, insana rahatsızlık veren bir haldir) diyorsa bu durumdayken rahatsız olanlara bir ruhsat bir serbestlik veriyor rabbim demektir, ama dikkat edin yasaklamadan. Bazı hanımlar bazı günlerinde gerçekten hasta olabiliyorlar bu durumlarda Rabbin tanıdığı rahmetidir diyebiliriz. Yaşadığımız çağı düşünün teknoloji ve yenilikler göz önüne alındığında artık hem temiz hem daha rahat geçmektedir bu günleri. Bizlere düşen Rabbin kitabını anlamaya çalışmaktır. Birilerinin söylediklerini kanıtlamak değil. Rabbim eğer emin olmadığın sözlerin ardına düşmeyin sorumlu olursunuz diyorsa, çok dikkatli olmamız gerektiğini düşünüyorum. SAYGILARIMLA Haluk GÜMÜŞTABAK | |
03 Aralık 2009, 19:33 | Mesaj No:7 |
Re: Kadınlarımız hayızlı iken (ay halinde) ibadet edebilirmi? Değerli arkadaşım sizin bir cümlenizi alıntı yapıyorum önce( namazın şartı olan abdestin alınamayışındandır. Kanama durumundan dolayı abdest alamayacağı için namazı da kılamayacaktır.) Abdestin alınamayışına sebep kanama durumundan dolayı demişsiniz. Kanın akmasının abdesti bozduğunu nereden çıkardınız? Kuran abdesti bozan şeyleri tek tek saymıştır. Vücuttan kan akması abdesti bozmaz. Bunu söylemek kuran ayetlerine uymaz Sizin izahınızda da söylediğiniz gibi, bu durum bir rahatsızlıktır, eğer bu ruhsatı yani oruç tutma ya da tutmama ruhsatını Allah vermiş ise kadına, namaz içinde aynı mantığı düşünmeliyiz. Bedenden kan akması abdesti bozmaz. Günümüzü düşünün lütfen kadınların ay halinde olduğunu bile anlamıyorsunuz. Kadın bu durumdayken namaz kılmak istediğinde abdestini alır. Bu hali veren Rabbim huzurunda böyle bir halde durulmasını neden istemesin? Eğer istemeseydi neden söylemesin? Selametle | |
03 Aralık 2009, 19:41 | Mesaj No:8 |
RE: KADINLARIMIZ HAYIZLI İKEN (AY HALİNDE) İBADET EDEBİLİRMİ?
Kadının bu hali cünüplükse oruç ta tutamaz. Yok, cünüplük değil diyorsak isterse namazda kılar. DEMISSINIZ KADININ O HALI CUNUPLUK DEGILDIR, CUNUPLUK DEGIL ISER NAMAZ DA KILABILIRI NASIL CIKARDINIZ ANLAMADIM, NAMAZIN SARTI ABDESTLI OLMAK, KANAMA DURUMUNDAN DOLAYI ABDEST ALINAMIYORKEN NAMAZI KILABILIR NASIL DIYEBILIYORSUNUZ? SIZ O HALDE SUNU DA IDDIA EDEBILIRSINIZ: NAMAZ ESNASINDA ISTIFRA ETTIGINIZI DUSUNUN, BU CUNUPLUK HALI DEGIL, O HALDE NAMAZA DEVAM!!! AYRICA, KURAN VE AYETLER VARKEN BASKA ISPAT ARAMAMAK GIBI BIR DUSUNCEYE SAHIP OLACAKSAK, O ZAMAN NAMAZIN RUKUNLERINI DE KENDIMIZ OLUSTURABILMEMIZ GEREKMEZ MI? AYRICA SUNA CEVAP ALABILIRMIYIM: HAYIZLI KADIN HAYIZLI OLDUGU SUREDE KILMADIGI NAMAZLARI KAZA ETMIYORKEN TUTMADIGI ORUCU NEDEN KAZA EDIYOR? | |
03 Aralık 2009, 19:44 | Mesaj No:9 |
RE: KADINLARIMIZ HAYIZLI İKEN (AY HALİNDE) İBADET EDEBİLİRMİ?
ELIN KESILEREKKANAMASI ILE HAYIZ KANI GELMESI FARKLI KANAMA TURLERIDIR, ELIN KESILMIS VE KAN AKMISSA SAFII MEZHEBINE GORE ABDESIN BOZULMAZ AMA SAFI MEZHEBI HAYIZ KANI GELDIGINDE DE ABDEST BOZULMAZ DEMIYOR
| |
03 Aralık 2009, 19:55 | Mesaj No:10 |
Re: Kadınlarımız hayızlı iken (ay halinde) ibadet edebilirmi? Sorulan sorularla konu çok daha güzel anlaşılıyor bu çok güzel, çünkü konular daha iyi açığa çıkıyor. Namazdaki kusma örneğiniz kişinin kendisinden oluşan bir durumdur, rabbin kadına verdiği üreme organının faliyeti ile karşılaştırılamaz. Verdiğiniz örneği önce yazalım,( HAYIZLI KADIN HAYIZLI OLDUGU SUREDE KILMADIGI NAMAZLARI KAZA ETMIYORKEN TUTMADIGI ORUCU NEDEN KAZA EDIYOR?) Harika bir soru ben size soruyorum, Kuran orucu tutamayan her kim olursa ve hangi sebeblerle olursa olsun daha sonra tutulmasını açıkca yazdığı halde, namazın kaza edileceğini neden yazmamıştır? İşte sorun burada kaynaklanıyor. Orucun açıklamasından yola çıkarak tutulamayan oruç tutulması gerektiğini Kurandan örnek veriyorsunuzda, namazın kılınmadığındaki kaza edilmemesi konusunu neden kurandan delillendirmiyorsunuz? Çünkü namazın kazasından kuran bahsetmez ama orucun kazasından bahseder. Demekki kadının bu halindeki durumunda namaz kılamadığı adına sunduğunuz delil kurandan onay almaz | |
Konuyu Toplam 1 Kişi okuyor. (0 Üye ve 1 Misafir) | |
Benzer Konular | ||||
Konu Başlıkları | Konuyu Başlatan | Medineweb Ana Kategoriler | Cevaplar | Son Mesajlar |
MEDİNEWEB KPSS LİSTE HALİNDE GÜNCEL BİLGİLER | mehmet akif2 | KPSS Genel Kültür | 6 | 04 Kasım 2017 19:40 |
MEDİNEWEB KPSS TARİH RESİM HALİNDE ÖNEMLİ BİLGİLER | mehmet akif2 | Tarih | 24 | 08 Mayıs 2017 22:02 |
Adetli İken Oruç Tutmanın Hükmü | Şuara | Kadın Mahrem Konular | 1 | 14 Mayıs 2014 02:17 |
Adetli İken Kuran Okumanın Hükmü | Şuara | Kadın Mahrem Konular | 0 | 09 Ocak 2009 04:20 |
Adetli İken Namaz Kılmanın Hükmü | Şuara | Kadın Mahrem Konular | 0 | 09 Ocak 2009 04:20 |
.::.Bir Ayet-Kerime .::. | .::.Bir Hadis-i Şerif .::. | .::.Bir Vecize .::. |
|