Medineweb Forum/Huzur Adresi

Medineweb Forum/Huzur Adresi (https://www.forum.medineweb.net/)
-   Kıssalar-Hikayeler-Nasihatler (https://www.forum.medineweb.net/649-kissalar-hikayeler-nasihatler)
-   -   HÜZÜN SAYFASİ (https://www.forum.medineweb.net/kissalar-hikayeler-nasihatler/16395-huzun-sayfasi.html)

namzet davadar 27 Eylül 2009 17:11

HÜZÜN SAYFASİ
 
Kalplerde yaşayanlar asla ölmezler
Hüzün öylesine dilsizki...
Ay'ı pırıltısıyla parlayan gözlerini görmesemde yıldızlara bakarken isterim gözlerini gözlerimde
Yürek vurgunu nedir bilirmisin?
isyan ettimi yüregin diline ve yürek ülkendeki yarayı anlatabildimi dudakların
Kelimeler hiç ihanet ettimi sana onlara en cok ihtiyacın olduğunda
Beni hep o anlarda terkettiler
Lal olur dilin, mühürlenir yüreğin sessizlik çok kalabalık gelir yüreğine ve gözlerin yere eğer bakışlarını duymasın ister hiç kimse ızdırabını,
hiç hayal kurdunmu gecenin karasına aldırmadan
Gökyüzünün en uçuk mavisi kadar saf ve yapmacıksızca...
Dokundunmu Bulutlara
Yagmur tenine düşünce titredinmi, üşüdünmü sessizce
Her adımın ayrılık oldumu senin
Kaldırımlarda dinlemek ayakabılarının sesini
ellerin cebinde olmalı ve bedenin yanında olmalı düsüncelerin
en olmadık uçuk yerlere gitmeli
GÖZ KAPAKLARINDA HÜZÜN TİTREDİMİ HİÇ
Masum olmalı bu hüzün bir çocuk gibi
yanaklarindan süzülmesi için bir ömür geçmeli rüzgar,
ağlıyorum nedenini bilmeden
Gün, mü suçlu gece mi anlıyamadım
Yıldızlar göz kırpıyor gökyüzünden yüreğime

Hüzün öylesine dilsizki......

namzet davadar 27 Eylül 2009 17:34

RE: HÜZÜN SAYFASİ
 
Hüzün...

Gönlün derûni ve bir o kadar da ulvî misafiri

Sinsi sinsi girer kalplere de divâne eder insanı

Ah, hüzün!.. Deli dostum!..

İnsan, hüzünlü olduğu sürece olgunlaşır. Hüzün yoksa, insanı içten içe yakan, yaktığı gibi bir o kadar da olgunlaştıran dert yoksa eğer, o zaman, evet işte o zaman gaflet dehlizinde yok olma riski belirir.

Hüzün ve aşk. İki samimi dost. Bakıldıkda birbirinden ayırt edilemeyen iki yüce dost.

Âh, insan!.. İnsan ne kadar gariptir ki kendisini mecnun eden bu müptelânın kendisinden ayrılmasını istemez. Yanmak ister hüznün kucağında.
İmdi, rahat durmak varken niye başını derde sokasın, niye hüzün ummanında yok olasın, diye bir sual aklını meşgul edebilir ?.

Hüznü taşıyan/yaşayan insan bilir ki ne kadar hüzünlü olursa bir o kadar aşktan tat alacaktır. Sevgiliyi anarak ve onun hüznüyle yaşayarak geçirilen vakitler en güzel vakitlerdir muhakkak. Yukarıdaki soruyu cevapla(ya)mayacağım. Çünkü aynı dili konuşanlar değil aynı duyguları paylaşanlar anlaşabilirler. Hüzün nedir, neden insan hüzün ister, gibi soruların cevabını ancak ve ancak yaşayanlar bilir.

Bu noktada Dücane Cündioğlu´nun şu söyledikleri ne kadar doğru değil mi: "Duygularınızı açıkladığınızda, muhatabınız aynı duyguların tecrübesine sahip değilse, o duyguları hiç tanımıyorsa, ifadelerinizden hareketle duygularınızı kesinlikle anlamayacaktır. Fakat duygularınızın tecrübesine sahipse, siz sussanız, açıklama yapmasanız bile muhatabınız sizi anlamakta hiç zorluk çekmeyecektir."

Ah dostum! Şimdi tek söyleyeceğim, eğer, hüzün nedir, diye aklına bir sual gelecek olursa, onu dışarıda değil de bilakis kendinde ara. İşte o zaman hüznü anlamakla kalmayacak, onun yakıcılığında olgunlaşacaksın.

Eğer, rahat durmak varken niye başımı hüzünle meşgul edeyim, diyorsan, unut gitsin bu dediklerimi.

namzet davadar 27 Eylül 2009 17:34

RE: HÜZÜN SAYFASİ
 
Hüzün nedir bilir misiniz?
Hüzün, yuvasından,düşen bir kuştur
Hüzün,bir neşeye ulaşmak için
Devamlı çıkılan bitmez yokuştur

Hüzün,ayrılıktır,kavuşmamaktır
Hüzün,gurbet elde siyah gecedir
Hüzün,yaslı gönül,konuşmayan dil
Suskun dudaklarda,iki hecedir

Hüzün,tek kumrudur ağaç dalında
Hüzün,bir buhardır,sistir,dumandır
Hüzün toplulukta, kalabalıkta
Yalnızlık duyduğun bir kısa andır

namzet davadar 27 Eylül 2009 17:35

RE: HÜZÜN SAYFASİ
 
Hayat içinde savrulmuş milyonlarca tohum var.
Kimisi neşe, kimisi bereket, kimisi hüzün.

Şimdi sonbahar ya belki de o yüzden sonbaharın diğer adı hüzün. Oysa sonbaharlardaki renk bereketini seviyorum ben, sonra sonbaharın yağmurlarını birde en çok. Bazen yağmuru aratmayan göz yaşlarına şahit oluyor yüreğim, bazen şahit olunan oluyor gözlerim..

Her şey iç içe yaşam içinde. Kötü varsa ancak iyinin olduğunun farkına varıyoruz. Güzellik çirkinin varlığına borçlu makamını nasıl ki zengin fakire borçluysa servetini.
Mutluluk ise hüzne borçlu mahiyetini. Tezatsız dengelenemiyoruz dünyada! Siyah yoksa beyaz yok. Kötü yoksa iyi..

O yüzden arada akmalı yaştan gözler ve var olmalı hüzün hayatımızda gerektiği kadar. Kıvamında bir hüzünde gerekli ruhlara mutluluk ve huzurun kıymeti için.
Bazen keyifle okunan bir kitabın satır aralarındaki baskı hatası nasıl kaçırsa da kitaba dair iştiyakımızı, satır arası hüzünler asla bozmamalı yaşam anlayışımızı..

Var olan ve başa gelen her şeye tevekkül edebilmek asıl olan.. O öyle bir Rabb’ki gereksiz ve hedefsiz tek bir zerreyi dahi yaratmayan ve bir yerden bir yere sevk etmeyen.
O yüzden “Ey Rabbim! Senden ne gelecekse gelsin! Sen ki, rahmetinle de, kahrınla da güzelsin!” diyebilmek tüm kalple..

Beklenmedik satır arası hüzünleri tevekkül ile karşılamak, sabredebilmek. Her şeyi bir hediye hükmünde görebilmek. Bilinçli bir tercih aslında huzur ve mutluluk.
Etrafa saçılan her türlü tohum aslında kişinin kendi tercihine bağlı olarak şekil alıyor zannımca. Hüznü dahi sevebiliyorsak eğer belli bir süre sonra mutluluk olarak geri dönüşümünü alabiliyoruz aslında.

O yüzden yaratılmış her şeyi sevmek gerek Yaradan’dan ötürü. O yüzden şefkatle kucaklayabilmek gerek kainattaki tüm zerrecikleri ve tüm yürekleri.
Zengin borcunu ödemeli fakire ki, hak etsin iki cihan servetini . Zahmet vermeli biraz rahmete kavuşmak için. Merhamet etmeli kainata, merhamete mahzar olmak için..

Yaşayabilmek gerek her şeye rağmen, yaşata bilmek için .
Hüznü de yaşamak gerek, mutluluğun kıymetini daha iyi bilebilmek için Var olmak gerek her şeye rağmen, var kılmak için.

Barışık olmak gerek, en başta küskünlüğe mani olmak için.

Satır arası kadar kısa ve dar alanlara sıkıştı artık yaşamlarımız.
Yine bu satır aralarında yaşanıyor hüzünlerimiz yada mutluluklarımız..

Satır arası alınan nefesler kadar hayatımız ve satır araları kadar da kısa artık yaşantılarımız. Bu kısacak zaman dilimlerini bereketlendirmek adına hep güzelden ve iyiden yana atsın nabızlarımız..

Bir okuma molasıdır belki satır arası yaşanılan bir hüzün. Kıymetini bilmek lazım, iyinin, hüznün ve güzün...
alıntı

mehmet akif2 13 Nisan 2014 01:23

Cevap: RE: HÜZÜN SAYFASİ
 
Alıntı:

namzet davadar Üyemizden Alıntı (Mesaj 80541)
Hüzün nedir bilir misiniz?
Hüzün, yuvasından,düşen bir kuştur
Hüzün,bir neşeye ulaşmak için
Devamlı çıkılan bitmez yokuştur

Hüzün,ayrılıktır,kavuşmamaktır
Hüzün,gurbet elde siyah gecedir
Hüzün,yaslı gönül,konuşmayan dil
Suskun dudaklarda,iki hecedir

Hüzün,tek kumrudur ağaç dalında
Hüzün,bir buhardır,sistir,dumandır
Hüzün toplulukta, kalabalıkta
Yalnızlık duyduğun bir kısa andır


evet000c*c*


SAAT: 03:25

vBulletin® Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.

User Alert System provided by Advanced User Tagging v3.2.6 (Lite) - vBulletin Mods & Addons Copyright © 2024 DragonByte Technologies Ltd.


1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234 235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260 261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286 287 288 289 290 291 292 293 294 295 296 297 298 299 300 301 302 303 304 305 306