Medineweb Forum/Huzur Adresi

Medineweb Forum/Huzur Adresi (https://www.forum.medineweb.net/)
-   Makale ve Köşe Yazıları (https://www.forum.medineweb.net/516-makale-ve-kose-yazilari)
-   -   KUR'AN NEDİR ? (https://www.forum.medineweb.net/makale-ve-kose-yazilari/17055-kuran-nedir.html)

Yitiksevda 03 Şubat 2010 21:53

KUR'AN NEDİR ?
 
Alemlerin Rabbi tarafından son peygamber Hz. Muhammed (sav.)'e indirilen kitabın en çok söylenen ismidir. Kur'an'ın diğer isimlerinden bazıları da şunlardır: Zikir, Furkan, Nur, Mushaf, Kitabül- Mübin, Kelamullah, Huda, Şifa, Mev'ize.. Bazı müfessirler, Kur'an veya kitaba sıfat olarak gelen tabirleri de sıralayarak bu isimlerin sayısını yüze kadar çıkarmışlardır.

Kur'an-ı Kerim, yürmi üç senede peyderpey nazil olmuştur. Hepsi bir defada indirilmemiştir. Kur'an bölüm bölüm 114 sureye ayrılır. Bu surelerin hepsi aynı uzunlukta değildir. Elli sahifelik bir süre olduğu gibi bir satırlık sureler de vardır. Sureler de ayetlere ayrılır. En kısa sure üç ayet, en uzun sure ikiyüz seksen altı ayetten müteşekkildir. Ayetlerin uzunlukları da eşit değildir. Bir sahifelik bir ayet olduğu gibi bir kelimelik ayetler de vardır. Kur'an sayfa adedine göre de cüzlere ayrılır. Her cüz yirmi sayfadır. Kur'an toplam otuz cüzdür. Her cüz de kendi içinde dört hizbe ayrılır. Her hizb beş sayfadan oluşur.

KUR'AN'IN KONULARI NELERDİR?

Kur'an'ın dış yapısıyla ilgili bu bilgileri verdikten sonra iç yapısına, konularına geçebiliriz. Kur'an, Rabbimizin bize mesajları olduğu için, konuları da kul ile rab arasındaki ilişkiler bağlamında, kulun varlık alemindeki konumu, kendisini yaratmış olan rabbin vasıfları, insanın ilişki içerisinde olduğu ve olabileceği her şeyi içermektedir. Kısaca maddeler halinde sıralayacak olursak:

A. Allahu Teala,
B. İnsanlar,
C. Tabiat ve evren,
D. Resuller, nebiler ve iyi kulların örnekliği,
E. Toplum ve tarih
F. Göremediğimiz fakat etkilendiğimiz varlıklar (melek, cin..)
G. Kötülük örnekleri, isyankar kullar (şeytan, Firavun, Karun, Ebu Leheb, kafirler, müşrikler, münafıklar, zalimler, fasıklar...)
H. Helak, kıyamet, ahiret, cennet, cehennem
İ. Allah'ın gönderdiği kitablar ve konuları
J. İnsandan yapması istenen emirler, tavsiyeler, yapmaması istenen şeyler, haramlar, uyarılar
K. Dünya, evren ve hayatla ilgili hükümler

Tabi, bu konuları alt başlıklara ayırmak ve daha farklı ve yukarıda sıralayamadığımız başka konuları da tespit etmek mümkündür.

Kur'an kendisini bir kılavuz, rehber olarak tanıtıyor. İnsanları hayatları boyunca takip etmeleri gereken esasları, yasaları gösteren ve onları bu yasalara uymaya teşvik eden bir kitaptır. Kur'an akleden insanlar için bir öğüt ve hatırlatmadır. Şimdi Kur'an'ın kendisini tanıtan ayetlerini dikkatle takip ederek , Kur'an'ı kendi dilinden tanımaya çalışalım:

"Elif lam râ, bunlar gerçeği açıklayan kitabın ayetleridir. Biz, O'nu, anlayasınız diye Arapça bir Kur'an olarak indirdik. Biz, bu Kur'an'ı sana vahyederek, en güzel kıssaları anlatıyoruz. Oysa, daha önce sen bunlardan habersizdin."(1)
"Bu, Allah'ın izniyle,insanları karanlıktan aydınlığa, güçlü ve hamde layık olan göklerde ve yerde onların sahibi Allah'ın yoluna çıkarman için sana indirdiğimiz kitaptır." (2)

"Kur'an, alemler için öğüt ve hatırlatmadan başka bir şey değildir." (3)

"Bu kitap, hiç şüphesiz muttakiler için rehberdir." (4)

"Kim, Kur'an'dan yüz çevirirse bilsin ki kıyamet günü bir günah yükü yüklenecektir. Devamlı bu günahın azabında kalacaklardır. Kıymet günü onlar için ne kötü bir yük!" (5)

"Bu Kur'an, onunla uyarılsınlar ve tek bir ilah olduğunu bilsinler ve akıl sahipleri öğüt alsınlar diye insanlara tebliğ edilmiştir." (6)

"De ki, Kur'an'ı Ruhul kudüs(Cebrail) Rabbinin katından mü'minlerin imanını pekiştirmek, müslümanlara doğruluk rehberi ve müjde olmak üzere hak olarak indirilmiştir."(7)

"Bu Kur'an, insanlara bir açıklama, muttakilere yol gösterme ve bir öğüttür."(8)

"Kur'an'ı öğüt alsınlar diye kolaylaştırdık, öğüt alan yok mu?" (9)

"Doğrusu size Allah'tan ışık ve apaçık bir kitap gelmiştir. Allah rızasını gözetenleri onunla selamet yollarına eriştirir ve onları, izni ile karanlıklardan aydınlığa çıkarır, onları doğru yola iletir." (10)

"O halde Allah'ın indirdiği kitap ile aralarında hükmet. Allah'ın sana indirdiği Kur'an'ın bir kısmından seni vazgeçirmelerinden sakın, heveslerine uyma, eğer yüz çevirirlerse bil ki, Allah, bir kısım günahları yüzünden onları cezalandırmak istiyor. İnsanların çoğu gerçekten fasıktırlar." (11)

"Biz sana onu böyle bir Arapça Kuran olarak indirdik ve Onda tehditleri türlü biçimde açıkladık. Belki sakınırlar veya onlara bir öğüt olur." (12)

"Andolsun, bu Kur'an'da insanlara her çeşit misali türlü şekillerde açıkladık. Ama, insanların çoğu inkar ederek yüz çevirdiler." (13)

"Alemlere uyarıcı olsun diye kuluna hak ile batılın arasını ayıran ölçüyü indiren ne yücedir." (14)

"O, aziz bir kitaptır. Geçmişte ve gelecekte onu batıl kılacak yoktur. Hakim ve hamid olan Allah katından indirilmedir." (15)

"De ki bu inananlara doğruluk rehberi ve şifadır." (16)

"Kur'an'ı insanlara ağır ağır okuman için bölüm bölüm indirdik." (17)

"Bu kitap bilen bir toplum için ayetleri Arapça olarak açıklanmış bir kitaptır. Müjdeci ve uyarıcıdır. Fakat insanların çoğu yüz çevirmiştir. Onlar işitmezler ve:

-Bizi çağırdığın şeye karşı kalplerimiz kapalıdır. Kulaklarımızda ağırlık var, bizimle senin aranda anlaşmamıza engel vardır. İstediğini yap, biz de yapacağız, derler." (18)

Kur'an'ın nasıl bir kitap olduğunu açıklayan ayetlerin yanında Kur'an'ı tanımayan ve onu terk edenlere; onu ölçü olarak benimsemeyenlere açık uyarıların yer aldığı ayetlere de bir göz atmamız gereklidir.

"Rabbinizden size indirilen kitaba uyun, ondan başka veliler edinerek onlara uymayın. Pek az öğüt dinliyorsunuz." (19)

"Bu, indirdiğimiz mübarek bir kitaptır. Ona uyun. Bizden önceki iki topluluğa kitap indirildi. Bizim onların okuduklarından haberimiz yok, demekten veya bize kitap indirilseydi onlardan daha doğru yolda olurduk, demekten sakınmanız için o size rabbinizden belge , yol gösterici ve rahmet olarak gelmiştir. Umulur ki Allah'tan korkarsınız. Allah'ın ayetlerini yalanlayandan ve onlardan yüz çevirenden daha zalim kim vardır? Ayetlerimizden yüz çevirenleri, yüzçevirmelerinden dolayı kötü bir azapla cezalandıracağız." (20)

"Allah'a karşı gelmekten sakınabilmeniz için size verdiğimiz kitaba kuvvetle sarılın. Onda bulunanları hatırda tutun demiştik." (21)

"Onların bir kısmının okuyup yazması yoktur. Kitabı bilmezler, bildikleri sadece bir takım vehim ve kuruntulardır. Onlar sadece zannederler." (22)

"Onlara Allah'ın indirdiğine inanın denildiğinde biz sadece kendimize indirilene inanırız deyip, ondan sonra gelen Kur'an'ı inkar ederler." (23)

"Rablerinin huzuruna toplanacaklarından korkanları Kur'an'la uyar. Ondan başka bir veli ve aracıları yoktur. Umulur ki Allah'tan sakınırlar." (24)

"De ki ben yalnız herşeyin sahibi olan ve bu hürmetli kılınmış şehrin rabbine kulluk etmekle emrolundum. Müslümanlardan olmak ve Kur'an okumakla emrolundum..." (25)

"O gün zalim kişi ellerini ısırıp, keşke peygamberle beraber bir yol tutsaydım, vay başıma gelene, keşke falancayı dost edinmeseydim. Andolsun ki beni bana gelen Kur'an'dan o saptırdı. Şeytan insanı yalnız ve yardımcısız bırakıyor der. Peygamber, ey Rabbim, doğrusu milletim bu Kur'an'ı terk etmişti der." (26)

"Benim kitabımdan yüz çeviren bilsin ki onun dar bir geçimi olur ve Kıyamet günü de kör olarak haşrederiz. O zaman Rabbim beni niye kör olarak haşrettin. Oysa ben gören bir kimseydim, der. Allah, işte böyle ayetlerimiz sana gelmişti de sen onları unutmuştun. (Önemsememiştin, arkana atmıştın.) Bugün de öylece unutulursun, der." (27)

Kur'an, kendisini tamamen tanımayanları azapla uyarırken, kitabı bildikleri halde gizleyenleri ve işlerine geldiği yerleri alıp, işlerine gelmeyen yerleri atan, yani kitabı parçalayanları da Allah'ın lanetine uğramak ve cehennem azabı ile tehdit etmektedir:

"Gerçekten indirdiğimiz belgeleri ve doğru yolu kitapta insanlara açıkladıktan sonra onu gizleyen kimselere hem Allah lanet eder, hem de bütün lanet edenler lanet eder. Ancak tevbe edip, hallerini düzeltenler hariç, onların tevbesini kabul ederim." (28)

"Gerçekten Allah'ın indirdiği kitaptan bir şeyi gizlemede bulunup da onu az bir değere değişenler var ya onların karınlarına tıkındıkları ancak ateştir. Allah kıyamet günü onlarla konuşmaz ve onları günahlarından arındırmaz. Onlara elem verici bir azap vardır." (29)

"Kur'an'ı işlerine geldiği gibi bölenlere de, kendi kitaplarının bir kısmını alıp, bir kısmını almayan bölücülere de Rabbine andolsun ki yapmakta oldukları şeylerin hesabını hepsine soracağız. Öyleyse sen emrolunduğun şeyi açıkça ortaya koy ve müşriklere aldırma." (30)

"Onlar Kur'an'ı düşünmezler mi; yoksa kalpleri mi kilitli?!" (31)

Dipnotlar:
(1) Yusuf:1-2
(2) İbrahim: 1-2
(3) Kalem: 52
(4) Bakara: 2
(5) Taha: 100-101
(6) İbrahim: 52
(7) Nahl: 102
(8) Al-i İmran: 138
(9) Kamer: 17, 22, 32, 40
(10) Maide: 16
(11) Maide: 49
(12) Taha: 113
(13) İsra: 89
(14) Furkan: 1
(15) Fussilet: 42
(16) Fussilet: 44
(17) İsra: 106
(18) Fussilet: 3-5
(19) Araf: 3
(20) En'am: 155- 157
(21) Bakara: 63
(22) Bakara: 78
(23) Bakara: 91
(24) En'am: 51
(25) Neml: 91-92
(26) Furkan: 27-30
(27) Ta ha: 124-126
(28) Bakara: 159- 160
(29) Bakara: 174
(30) Hicr: 90-94
(31) Muhammed: 24

Alıntı:
(Şaban Piriş www.kuranyolu.com)

kurtmehmet 03 Şubat 2010 22:44

RE: KUR'AN NEDİR ?
 
Bedîüzzamân Saîd Nursî'nin Risâle-i Nûr Külliyatında Yirmi Beşinci Sözde ve İşârâtü'l-İ'câz tefsirinde okuduğumu ve hayran kaldığımı ifade etmek isterim.

Esasında imkânımız derecesinde yukarıya almış olduğumuz Kur'ân tarifi cümlelerinin açılmını yapabilirsek dâhâ istifadeye medar olacak ümidindeyim inşâallah. Mesela;

"Kur’ân, şu kitab-ı kebir-i kâinatın bir tercüme-i ezeliyesi,":Kur’ân, şu kâinatın büyük kitabının yani kâinatın ezelde rabbimizin marziyatı ve maksadının bir tercümesidir. Ezel Allah'ın geçmiş, hâl ve geleceği an olarak tuttuğu ve an olarak hükmettiği caniptir.

Allah ilm-i ezelisinde kâinat için irade etmiş olduğu bütün maksatlarını Kur'an'da bildirmiş olduğundan işte o Mukaddes kitabımız olan Kur’an, kâinatın şifrelerini ve maksatlarını tercüme etmekte ve izah etmektedir.



Kur'ân; âyât-ı tekviniyeyi okuyan mütenevvi dillerinin tercüman-ı ebedîsi

Âyât-ı tekviniye; Yüce Rabbimizin Kâinata koymuş olduğu kanunlardır. Biz bu kanunlara adetullah,sünetullah,fıtrî şeriat ve ya kevnî şeriat da diyoruz.

Yüce Allah'ın kâinata koyduğu bu yaratılış kanunlarını okuyan, izah eden ve bize bildiren de Kur'ân'dır.Bu ayetleri çeşitli lisânlarla tercüme ederek yüce yaratıcımız Allah(cc) bize bildirmekte ve Efendimiz Hz.Muhammed(sav) de bu Kâinatın fıtrî kanunlarını ve gizli hazinelerini Kur'an'dan okuyarak hem yaşamış hem de bizlere okumuş ve tercüme etmiştir.

Öyleyse bütün ilimleri fen ve felsefe de dâhil okumak ve anlamak için Kur'an'a müracaat etmeliyiz. Kur’an’ı anlamak ve bu ilimleri fehmetmek bizim için zor olabilir. Bu durumda da Efendimiz(sav)'e ittiba etmeli ve O'nun her asırda veresesi (verisi)hükmüne olan âlimlere ve müceddidlere uymalıyız ki Kur'ân'ın mütenevvi(çeşitli) ilimlerinden ve kâinatı okuyan tercümesinden mahrum kalmayalım inşâallah.



Kur'ân; şu âlem-i gayb ve şehâdet kitabının müfessiri,

Âlem-i gayb, Görülmeyen âlemdir. Yâni bizim şahit olduğumuz ve içinde yaşadığımız âlemin dışında olan ve göremediğimiz âleme âlem-i gayb diyoruz.

Âlem-i şehâdet,şehâdet âlemi, gözle görülen âlem, dünya, kâinât olarak tarif edebiliriz.

İşte Kur'ân şu âlem-i gayb ve şehâdet âlemlerinin ve kitabının müfessiri, tefsiri, tarif edicisi, izah edicisi ve mükemmel olarak açıklayıcısıdır.

Müfessir, tefsir eden, izâh eden, anlayabildiği mânâyı söyleyen demektir. İşte Kur'an gördüğümüz ve görmediğimiz âlemlerin müfessiri ve izâh edicisidir. Elbette ki Kur'ân'ın bizim anlayamadığımız cihetlerini Efendimiz(sav) ve O(sav)'nun neslinden her asırda gelen müceddidler tefsir etmişler ve bizlere izâh etmişlerdir. Bunların en önemlilerinden bir tanesi ve asrımızın müfessiri de Bedîüzzamân Saîd Nursî'dir ve tefsiri de Risâle-i Nûr Külliyatıdır.



Kur'ân;zeminde ve gökte gizli esmâ-i İlâhiyenin mânevî hazinelerinin keşşafı,


Evet,Kur'ân yeryüzünde ve gökyüzünde gizli olan Allah'ın güzel isimlerinin mânevî hazinelerinin keşfedicisidir.

Esmâ-i İlâhiye, Allah’ın güzel isimleridir. Kâinat bu güzel isimlerin tecellileridir. Kur’ân madem kâinatı okuyor ve anlatıyor, öyleyse zahiren gizli olan Allah'ın güzel isimlerini keşfedip izah eden yine Kur'ân'dır.

Kur'ân bu mânâda mükemmel bir kâşifdir.

Kur'ân;sutûr-u hâdisâtın altında muzmer hakaikin miftahı.

Evet,Kur'ân,sutûr-u hâdisâtın altında gizli ve saklı kalan hakîkatlerin ve hazinelerin anahtarıdır.Kâinatta her bir hadise Allah'ın esmâ hazineleridir. O hazineleri açıp kıymettar esmâ mücevheratının mânâlarını okumak için öncelikle hazineyi açmak gereklidir. İşte Kur'ân o güzel isimler hazinesinin ahahtarıdır.

Bazen bir anahtar hazineden dâhâ kıymettardır. Çünkü hazineyi açmak için anahtar çok önemlidir. Aynen öyle de Kelâm-ı Ezeli Kur'ân'ı Azîmüşşan olan kitabımız kâinatta gizli olan yüce Allah'ın tecelli-i esmâlarını ve hazinelerini açan bir anahtar hükmündedir.



Kur'ân;âlem-i şehadette âlem-i gaybın lisanı,

Âlem-i şehadet; gözle görülen âlem, dünya, kâinât olarak biliyoruz.
Âlem-i gayb; görülmeyen âlem, göremediğimiz ve gözle müşâhede edemediğimiz âlemler olarak biliyoruz.

İşte Kur'ân hem gözümüzle gördüğümüz âlem-i şehadet hem de gözümüzle göremediğimiz âlem-i gaybın lisanı, dili, konuşmasıdır.

Kur'ân gördüğümüz ve göremediğimiz âlemleri bizlere anlatıyor, tılsımlarını ve sırlarını açıyor,Esmâ lisânı ile bize dersler veriyor.

Ne mutlu o derslere kulak verenlere ve dinleyenlere.



Kur'ân;şu âlem-i şehadet perdesi arkasında olan âlem-i gayb cihetinden gelen iltifâtât-ı ebediye-i Rahmâniye ve hitâbât-ı ezeliye-i Sübhâniyenin hazinesi,

Evet,burada da çok mühim izahlar var.Şu şehâdet âlemi dediğimiz yaşadığımız ve gözümüzle gördüğümüz âleme envâî çeşit rızıklar gönderiliyor.Bu rızıklar âlem-i gayb dediğimiz gözümüzle göremediğimiz Rabbimizin hazîne-i gayb âlemlerinden gönderiliyor.Bir nev'î çok muhtaç olan biz kullarına ve bütün mahlûkatına Rabbimizin sonsuz ikramları ve merhametidir.Allah bize acıyor ve mehramet ediyor ve de iltifât ediyor.Bir nev'î ezelî ve sonsuz hazînelerinden bizlere muhtaç olduğumuz rızkları gönderiyor.Çünkü O(cc)'nun hazîneleri sonsuz.Allah ganî ve sonsuz cömerttir.Bizlere kendini hem tanıttırmak hem de bu tanıttırmaktan sonra şükrettirmek istiyor.Bunu yarattığı mevcudat ve rızıklarla yapıyor.

Bizler de bizlere sonsuz hazinelerinden ihsan eden ve rızık veren Rabbimizi tanımalı ve ona şükretmeliyiz. En mükemel şükür ise NAMAZ iledir. Çünkü namaz küllî bir şükür ve niyazdır.

İşte Kur'ân bizlere bu gayb âlemlerinden gelen rızıkları ve hazineleri anlatıyor. Siz başı boş değilsiniz, buraya sizi gönderen başı boş bırakmamış ve sizi envâ-i çeşit rızıklarla donatmış ve besliyor size iltifât ediyor diye anlatıyor. Zaten bizim yaratılış gayemizde Rabbimizi tanımak ve O(cc)'na kullak yapmak değil mi?

O zaman Kur'ân'ı okuyalım O'nu dinleyelim, emirleri istikametinde yaşamaya gayret edelim inşâallah
alıntı

kurtmehmet 03 Şubat 2010 22:50

RE: KUR'AN NEDİR ?
 
İslâma ve dîne hizmet dâvâ eden her bir ehl-i sünnet çizgisinde olan cemaatler, meslekler ve yollar kendi mesleklerine, meşreplerine ve yollarına Kur'ân'dan bir dayanak bulabilir ve o yolda mesleklerinin ve meşreplerinin bütün özelliklerini ve güzelliklerini Kur'ân'dan izah ederler ve de eserler ortaya koyarlar ve koymuşlardır.

Kur'ân sadece bir asra hitap eden bir kitap değil bütün zamanları ve asırları içine alan ve her asırda yeniden nazil oluyor gibi gençliğini muhafaza eden Rabbimizin ezeli kelâmıdır

Hazan Mevsimi 03 Şubat 2010 23:42

RE: KUR'AN NEDİR ?
 
Allah razı olsun ,Allah Kur an ın nurlu yolundan bir ömür gidenlerden O na hizmet edenlerden eylesin cümlemizi


SAAT: 01:51

vBulletin® Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.

User Alert System provided by Advanced User Tagging v3.2.6 (Lite) - vBulletin Mods & Addons Copyright © 2024 DragonByte Technologies Ltd.


1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234 235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260 261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286 287 288 289 290 291 292 293 294 295 296 297 298 299 300 301 302 303 304 305 306