Medineweb Forum/Huzur Adresi

Medineweb Forum/Huzur Adresi (https://www.forum.medineweb.net/)
-   Makale ve Köşe Yazıları (https://www.forum.medineweb.net/516-makale-ve-kose-yazilari)
-   -   Müslümanlarda Duygu-Düşünce Paradoksu/M.METİN ADIGÜZEL (https://www.forum.medineweb.net/makale-ve-kose-yazilari/17618-muslumanlarda-duygu-dusunce-paradoksu-mmetin-adiguzel.html)

KARAKÖSE 03Haziran 2010 21:41

Günümüz Müslümanının Duygu Düşünce Çatışması Sorunu
 
İslam önce akıl sonra gönül dinidir. İslami ilkeler kesinliği tartışılamaz bir şekilde önce akla hitap ederler. Kuran ısrarla hiç düşünmüyormusunuz demektedir, şayet akıl yerine gönle hitap etseydi hiç duygulanmıyormusunuz derdi. Bununla birlikte İslam’ın gönle hitap eden güçlü bir yönü da elbette ki vardır. Merhamet, yardımseverlik, sevgi, saygı vs. İslam’ın insanlar arasında duygu yüklü bağlar tesis etmesi için emir buyurduğu hasletlerdir. Ancak unutulmaması gerek şudur ki; duygular her zaman akıldan sonra söz sahibi olmak zorundadırlar. Yani zalime merhamet edilmez, hurafelere sevilemez vs.
Müslümanların en büyük hastalığı akıl ile gönlü birbirine karıştırmalarıdır. Düşünceler yerine duygulara başvurulacak olursa hüzünlenilir, ağlanır. Lakin yaşamın seyri hüzünlenmekle, duygulanmakla değişecek değildir. Muhammedi hayat tarzını ele alırken peygamberin nurlu simasına takılıp seyre dalan yığınla Müslümanımız vardır. Peygamberin nurlu yüzünü seyre dalmaktan İslami aklı unutan Müslümanlara şöyle sesleniyoruz; oturup seyre dalacağınıza, yıkılmış olan ahlakın inşasına bir tuğlada siz koyun. Güzellikleri seyre dalmak ya da güzellikleri edebi eserlere dökmek bir maharet değildir, asil olan güzelliği sırtlamaktır.
İslam diyarının ilmin beşiği olduğu dönemde İslam filozofları beyin yerine kalp kelimesini kullanırlardı. Yani akıl-beyin ikilisi yerine, akıl-kalp ikilisinden söz ediyorlardı. Örneğin ibni-Sina akıldan söz ederken sanki akıl kalpte bulunuyormuş gibi konuşur. Kalpten kastedilen aslında beyindir, gönül değildir. Bilmiyorum, belki kalp ve beyin kavramlarının günümüzde ifade ettikleri anlamlar değiştiği halde, Müslümanların kavram sözlüklerini güncellememelerinin de bu duygusallıkta etkisi vardır.
Bugün tüm İslami sohbetlerde, konferanslarda, röportajlarda, makalelerde, şiirlerde, edebi yarışmalarda, kısacası yazılı ve sözlü hayatın her alanında İslam tamamen duygusal bir dille anlatılmaktadır. Sanki İslam’ın akıl ile hiçbir bağı yokmuş, sadece kalbe hitap ediyormuş gibi bir görüntü oluşmaktadır. Hatta kimi Müslümanlar inancın önce gönül işi olduğunu söyleyecek kadar deforme bir İslami düşünceyi besleyecek kadar ileri gitmişlerdir.
Sohbetlere İslam akıl dinidir diye başlanır, devamında akılların derece derece olduğu, sıradan akılların İslam’ı anlayamayacağı, dolayısıyla İslam’ı anlama konusunun sadece âlimlere bırakılması gerektiği söylemine geçilir. Yani söze İslam’ın akıl dini olduğu ile başlanıp, akıllar tarafından anlaşılmasının zor olduğu ile bitirilir. Bir din düşününki akıl dini olsun, kutsal kitabında bol bol düşünceden söz etsin ama bir o kadarda akıllar tarafından anlaşılamaz bir yapıya sahip bulunsun. İşte bu din günümüzün geleneksel Müslümanının inancıdır.
İlk aşamada düşünceyi sadece âlimlerin kullanması gerektiği kaidesine ulaşıldıktan sonra sıra ikinci aşamaya gelir. Düşünce ortadan kaldırılınca onun yerini dolduracak onun kadar büyük öneme haiz başka bir kavram bulma zorunluluğu doğar. İşte düşüncenin yerini dolduran bu değerli kavram duygu olur. Dolayısıyla İslam hakkında herkes akıl yürütemez ama duygu yürütür hale gelir. Oysa yanlış duygu yürütmenin zararı, yanlış akıl yürütmenin zararından farklı değildir.
Yanlış anlaşılmasın duygular önemsiz değildirler, duygular düşünceler kadar öneme sahip oldukları içindir ki, zararları da denktir. Kalp beyin kadar değerlidir. Ancak beyni bir kenara atıp sadece kalp ile hayatı idame ettirmeye çalışmak, duygu dolu bir deli olmaktan öteye geçemez. Bir delide yoğun duygularla abdest alabilir ve mescide koşabilir. Kendi köyümde vardı böyle bir deli, mescitte vakit geçirmek ve namaz kılmak istiyordu. Tıpkı mescitteki diğer Müslümanlar gibiydi, yoğun duygulu ve az düşünceli. Yani onu da Allaha iten güç akıl değil gönüldü. Duygusallık gözlüğü ile mescide bakıldığında deli olanla olmayan arasında bir fark görülmüyordu.
Duygudan yoksun akıl güçtür, gelişimdir, büyümedir, yüksek standartlardır, ancak merhametsiz, sevgisiz bir zalimdir. Düşünceden yoksun kalp, merhamettir, hüzündür, şefkattir ancak geri zekâlı bir köledir.

Medine-web 01 Ağustos 2010 12:59

Metin Üstadım,
makalen güzel tesbitlerle doludur ancak,nalını mıhını dengesiz kullanmışsın.
şöyle ki;
islam akıl dinidir bu doğru,ama her akıl bu dini çözecek diye bir kuralda yoktur.bu dini çözecek,anlıyacak alimlerdir.yani akılın eğitilmişidir...
her insan akıllıdır,ama her akıllı ameliyata giremez,harcar hastayı..
her insan güçlüdür,ama her insan komando olamaz,harcanır..
özetle,
kuran akıllara hitap eder,akılların akıllanması için de kuranca akıllanmalıdır..art niyetli bir akıl veya müsteşrik kuran'a yaklaşımı aşikardır..
islama yaklaşma,bilmezsin,dokunma demiyorum.ama yaklaşırken,dokunurken,alt yapınız olması lazımdır..
kurana duygusal,tasavufi yaklaşım konusunda ki tutarsızlıkta hem fikiriz...
saygılar..


SAAT: 12:51

vBulletin® Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.

User Alert System provided by Advanced User Tagging v3.2.6 (Lite) - vBulletin Mods & Addons Copyright © 2025 DragonByte Technologies Ltd.


1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234 235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260 261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286 287 288 289 290 291 292 293 294 295 296 297 298 299 300 301 302 303 304 305 306 307 308 309 310 311 312 313 314 315 316 317 318 319 320 321