Medineweb Forum/Huzur Adresi

Medineweb Forum/Huzur Adresi (https://www.forum.medineweb.net/)
-   Makale ve Köşe Yazıları (https://www.forum.medineweb.net/516-makale-ve-kose-yazilari)
-   -   Kalbinin Derdi Nedir? (https://www.forum.medineweb.net/makale-ve-kose-yazilari/23963-kalbinin-derdi-nedir.html)

su damlası 24 Aralık 2012 09:14

Kalbinin Derdi Nedir?
 
[Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...]


Allah dostlarından Ahmed bin Ebü’l-Havârî hazretleri bir gün çöle doğru yürüyüşe çıkmıştı.

Araplardan bir grup insanın sahrada deve koşturduklarına şahid oldu. Onlar bir tarafta develerini koştururken biraz ilerde köşeye çekilmiş kendi halinde oturan bir köylü gördü. Onunla sohbet etmek arzusu gönlüne düştü ve ona doğru yöneldi.

Adamın garip bir hâli vardı.

Uzaktan insanın dikkatini çekecek kadar sâkin ve kabuğuna çekilmiş bir halde görünüyordu.

Bir grup bedevi Arap ise heyecan dolu anlar yaşıyordu. Büyük bir telaş içerisinde bağırıp, çağırıyordu.

Böyle bir ortamda onların karşısında kendi haline göre, yerinden kıpırdamadan bir insan nasıl oturabiliyordu?

Büyük bir merakla yanına giden Ahmed bin Ebü’l-Havârî rahmetullahi aleyh ona:

“Esselâmü aleyküm” diyerek selâm verdi.

O da hafif sesle:

“Aleyküm selâm” diyerek selâmı aldı.

Başka bir kelam etmedi. Bundan sonrasını Ahmed bin Ebü’l-Havârî anlatıyor:

Bir müddet sessizce oturdum. Gönlüm huzur doldu.

Uzaktan garip görünümlü bu insan hep zikir ve murâkabe halindeydi. Belli ki Rabbısıyla beraberdi.

Huzurunu bozmak istemedim. Sessizce yanında oturup istifade etmeye çalıştım. Bir hayli zaman geçtikten sonra başını kaldırıp bakışlarıyla beni şöyle bir süzdü. Sonra konuşmaya başladı:

“Allah Teâlâyı zikretmek ne kadar tatlı bir şey!.. Gönüllere huzur, kalblere şifa veriyor...

Şaşıyorum şu insanlara?!..

Niçin boyun büküp yalvarmazlar?

Neden Allah’ı zikretmezler?

Oyun ve eğlenceye dalarak niçin O’nu unuturlar?

Halbuki ölüm onların peşinde. Her an onları takip ediyor.

İnsan için ondan kurtuluş yolu asla yok.

Böyle bir tehlike ve musîbetler içinde olmasına rağmen insanlar neden boş şeylerle meşguller.”

Bunun üzerine ben de:

“Allah’ın rahmeti üzerinize olsun insanlar hangi müsîbetler ve hangi tehlikeler içinde?” diye sordum?

Şöyle cevapladı:

“Günah musîbeti ve ölüm tehlikesi. Ölümden öncesi ve sonrası!”

Sonra ağlamaya başladı. Ben de onunla birlikte ağladım.

Biraz sonra tekrar:

“Neden yapayalnız duruyorsun?” diye sordum.

O:

“Ben yalnız değilim! Rabbimle berâberim” diye cevap verdi.

Fakir ve muhtaç olduğunu zannederek;

“Bir şey ister misin?” dedim.

O:

“Evet kalbimin derdini tedavî edecek bir tabib isterim” dedi.

“Tabîbin kimdir?” dedim.

“Rabbimdir” diye cevap verdi.

“Kalbinin derdi nedir?” diye sordum.

“Günahlar...” dedi.

“Peki bunlardan kim kurtuldu?” diye sordum.

“Allahü Teâlânın râzı olduğu kimseler” dedi.

“Yolcu musun?” dedim.

“Annemden doğduğumdan beri yolcuyum.”

“Yolculuğun nereye?” dedim.

“Kabiredir” dedi.

“Nereye gidiyorsun?” dedim.

“Âhirete gidiyorum” dedi.

“Azıksız yola gidilmez. Azığın nerede?” dedim.

“Azığım son derece az” dedi.

“Yanında yiyeceğin nedir?” dedim.

“Sübhanallah! Rabbimin vereceği rızık” dedi.

“Peki yalnız hâlinle korkmuyor musun?” dedim.

“Nasıl korkarım? Niçin korkayım? Sâhibimin, Rabbimin mülkündeyim” diye cevap verdi.

“Yol neresidir?” diye sormaya devam edince; ellerini açıp şöyle yalvarmaya yakarmaya başladı:

“Yâ Rabbi!..

İnsanların çoğu seni unutmuş başka şeylerle meşgul!..

Halbuki her işin karşılığını Sen vereceksin!..

Ey gariblerin yardımcısı!..

Ey âcizlerin sığınağı!..

Ey azı çoğaltan!..

Ey sapmışları hidâyete erdiren!..

Ey kendisine herkesin sağındığı Rabbim!..

Senin ihsânını ve rızânı isterim...

Senin rızân olmadan dünyâ ve ahiret güzel olmaz.”

Hem böylesine içten, samimi bir şekilde dua ediyor, hem de yürüyordu. Ben de onu takip ediyordum. Bir müddet gittikten sonra bana doğru dönerek:

“Allah’ın rahmeti üzerine olsun!.. Senin için benden daha hayırlı olan bir kimseye git!.. Beni meşgûl etme!..” dedi.

Sonra benden uzaklaşıp gitti. Arkasından baktım kaldım. Gözden kayboluncaya kadar onu takip ettim. Ağlayarak geri döndüm.

Allah dostları ahiret endişesi ile dolu bir hayat sürerler. Az ve öz konuşurlar. Zira ağızdan çıkan her sözün kirâmen kâtibin melekleri tarafından kayıt altına alındığını bilirler. Hesab verme korkusu onları sükûta bürümüştür. Onlar katında en lezzetli şey Yüce Rabbı zikretmektir.

Bunun için daimi tefekkür halinde ve sükûti bir hayat geçirmeğe gayret ederler. Her an kendilerini Allah Teâlâ hazretlerinin huzurunda bilerek daimi zikir halinde olmağa gayret ederler. Nefeslerini boş yere harcamazlar.

Rabbimiz bizlere de onların hayatından güzellikler lutfeylesin. Amin.

Mustafa Eriş

su damlası 12 Kasım 2022 22:50

Amin ...


SAAT: 03:26

vBulletin® Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.

User Alert System provided by Advanced User Tagging v3.2.6 (Lite) - vBulletin Mods & Addons Copyright © 2024 DragonByte Technologies Ltd.


1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234 235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260 261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286 287 288 289 290 291 292 293 294 295 296 297 298 299 300 301 302 303 304 305 306