Medineweb Forum/Huzur Adresi

Medineweb Forum/Huzur Adresi (https://www.forum.medineweb.net/)
-   Makale ve Köşe Yazıları (https://www.forum.medineweb.net/516-makale-ve-kose-yazilari)
-   -   Tefekkür ve şefkatle bakmak (https://www.forum.medineweb.net/makale-ve-kose-yazilari/27913-tefekkur-ve-sefkatle-bakmak.html)

EyMeN&TaLhA 25 Aralık 2013 14:41

Tefekkür ve şefkatle bakmak
 
Hayat, acı gerçeklerini öğrettikçe, sabır sermayesine ihtiyaç çok artıyor. Sabır ise depoda bekleyen bir malzeme değil elbette. Onu besleyecek tevhid delillerine, iman şuuruna, hakkaniyet ölçülerine, hakta sebata ve tevekkülle teslimiyete ihtiyaç var.


Kalbin yaralarını saracak bir muhabbet ve dost iklimine, aklın müşevveşiyetini çözecek müzakere ve istişare zeminlerine, vicdanın pasını silecek tefekkür ve tecdide ve insanca bakışa ihtiyaç var.
Taraf olma yerine muhakeme ve adalet terazisi ile tercihler yapabilmek, insani duruşun ve kalıcı beraberliklerin prensipleriyle mümkündür.

Aciz insanın dünya hırsları ile nereye varabiliriz?


Güç merkezli bir icra ve ahkam kesme profili ile hangi sessiz vicdanın sığınağına sığınak olabiliriz?
“Sadece benimki doğru” demekle hangi doğruya ortak bulabiliriz? Ben-sen kavgasında polemiğin ve tarafgirlik hissinin zulme ve haksızlığa dönüşmeye müsait şeytani süreçlerinden sakınarak aklı selimin sükunetine sığınmak dışında bu limanda huzur var mı?
Bildiklerimiz hep doğru mu acaba?


Bilmediklerimizle yarın yüzleşirsek, hakkaniyetin şirazesini kaçırdıktan sonra ehl-i hakkın nesi oluruz acaba?
Gruplaşmanın tabiatında olan rekabet ile iktidar olma kavgasının tarafları çatıştıran zemininde acaba ehl-i insaf için seçilecek yol ve yöntem nedir?

Hissiyatın ağır baskısı, kazanma/kaybetme sendromunun muhakemeyi tatile çıkaran agresifliği ile kardeşi kardeşe kırdıran derin kayıpların telafisi mümkün mü?
Acaba şu an için sonuç elde etmekle düze çıkılabilir mi?
Bir sağduyuya ihtiyaç yok mu?


Bediüzzaman’ın tefekkür ve şefkat zemininde sükunet ve sulh ile istikbale karşı mesuliyetlerimizin farkında olmak gerekmez mi?


Herkesin içindekini kusmak için fırsat kolladığı bir demde, mahrem alanların ve kavgada bile söylenemeyecek yakıştırma ve ithamların bu kadar kol gezmesi acaba hepimiz açısından acı değil mi?
Bu güne kadar tarz ve telakkileri ile yaklaşım ve çerçeveleri açısından tarafı olmadığım tarafların kardeş kavgasında şimdi tarafım: Lütfen frene basın, biraz yutkunun, kalplerimiz gayz ve nefret ifadeleri barındırmasın.

İktidar siyasetini yapsın, topluma duyarlı, açık ve şeffaf olsun. Dini gruplar ve sivil toplum kuruluşları ise kendi vazifesine odaklansın. Alan hakimiyeti yerine herkesin kendi alanında hukuk, adalet, kardeşlik ve şefkatle besleneceği yeni bir dil, tarz ve söylem ile eylem lazım.


100 yıllık kazanımlarımızı böyle berhava edecek ve muhabbeti kıracak ve ehl-i salibi memnun edecek çatışmalarla enerjimiz gitmemeli. Dilhun olma zamanı bu tablo karşısında.
Daha önceleri risale eksenli ve Risale-i Nur geleneği ve esasları içinde yaptığımız değerlendirme ve mülahazalarımızı da bu kavga boyunca geri çekip ortamın soğumasına çalışmalıyız.

Yani asla kalbimle ve vicdanımla ve duygularımla sevinmeyeceğim bu hale.
"Ben doğru çıktım" hastalığına duçar olmayacağım.


Fitne uyanırken kardeş kavgasında taraf olmayacağım. Taraflara itidal tavsiye edeceğim.
Taraflara servis mahiyetinde, uzatılan mikrofonlara hassas zemini dikkate almadan Risaleden ölçü verme nasihatine ve modasına girmeden onun ruhunu, tarzını ve üslubunu kardeşlik ve hakemlik ölçüleri ile iki tarafa da telkin ve tavsiyede bulunacağım.
İki tarafın da gözden geçirmesi gereken hususları var.
Bunun dışında kalan nur talebelerinin de.
Herkes yeniden bir muhasebeye oturmalı.
Demokratik siyasete, demokratik cemaatlere ve demokratik müzakere ve kabullere ihtiyacımız kat be kat arttı.
Siyaseti siyasetçiye bırakalım. Ve kamuoyu olarak sivil, meşru ve açıklık içinde bir uyarı ve tavsiye zinciri kuralım.


Aynı zamanda cemaatler siyasete, ticarete ve bürokrasiye karşı bir mesafe koymalı ve kendine dönük derin bir tefekkür zeminine çekilmeliler.

Kimse kimseye müdahale etmemeli.
Her birinin değerlendiricileri ve sonuçları ile süreçleri birbirinden çok farklı.
Her şey toz duman.


Böylesi zamanlarda çok iddialı sözler ve kendi geçmişi üzerinden sevinme ve üzülme travmaları ile coşmak yerine daha sakince ve irfani gelenekle İslami ve ilmi usullerin yol verdiği yeni bir akıl süzgecine ihtiyaç var.
Emirdağ Lahikası’nda çok partili ve tek partili dönemlerde Üstad’ın maruz kaldıkları karşısında ortaya koyduğu ölçüler, tavır, destek, muhakeme, ikaz ve asli yörüngesinden koparacak her türlü tahrik ve provokasyonlara karşı geliştirdiği refleksler ve prensipler çok manidardır. Onları anlamaya, hepimizi yeniden düşünmeye ve kalbimizle zihnimizi birbirine açmaya davet ediyorum.


Eğer İttihad-ı İslam yolcusuysak,
Eğer Müslüman bir ülkenin evlatları ve mensubiyeti dini bir bağla kurulu ise,
Eğer ihlas ve itidalden, ihtisas ve istişareden yanaysak,
Eğer menfilikleri ve menfi çekirdeklerin her yere çömelmiş, musallat olmuş kombinezonlarından ve kardeşi kardeşe kırdıran fitne ve hallerinden kurtulup hakperest olmak istiyorsak,
Eğer ırkçılık belası gibi tarafgirlik zulmünden kurtulmak istiyorsak,
Şimdi sükunet ve az konuşma, itidal ve şefkat zamanı...



Taraf olmanın dışında üçüncü bir yol var: Tefekkür ve şefkatle bakmak.
Tarafları yakınlaştırmak ve esasta ittifak, detaylarda farklılık içinde beraberce birbirimizi kabullenmek zorundayız.

Şerre ve İslam düşmanlarına yakıt olacak hiç bir hareketin ve tarafın yanlışı bu zeminde ve demde meşru gösterilemez.


Tarih, bu yakalanan hürriyetçi zemini böyle kullanmamızı asla affetmez.
Bir muhasebeye, yeniden düşünmeye, aklı selime, kalbi kerime ve muhabbete en ok ihtiyacımız var.


ALINTIDIR


İSMAİL BERK

EyMeN&TaLhA 25 Aralık 2013 14:41

Cevap: Tefekkür ve şefkatle bakmak
 
Eğer İttihad-ı İslam yolcusuysak,
Eğer Müslüman bir ülkenin evlatları ve mensubiyeti dini bir bağla kurulu ise,
Eğer ihlas ve itidalden, ihtisas ve istişareden yanaysak,
Eğer menfilikleri ve menfi çekirdeklerin her yere çömelmiş, musallat olmuş kombinezonlarından ve kardeşi kardeşe kırdıran fitne ve hallerinden kurtulup hakperest olmak istiyorsak,
Eğer ırkçılık belası gibi tarafgirlik zulmünden kurtulmak istiyorsak,
Şimdi sükunet ve az konuşma, itidal ve şefkat zamanı...

Hâdimul İslam 07 Şubat 2024 23:00

Vıdı vıdı vıdı vıdı vıdı vıdı…
Bunca sözü nereden buluyorsunuz?

Ne kadar çok şey istiyorsunuz,
Ne kadar çok şey biliyorsunuz,
Mezar taşlarından çok, efendiler,
Kitabelerden çok.

der şair ve yazar Cahit Koytak


SAAT: 13:11

vBulletin® Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.

User Alert System provided by Advanced User Tagging v3.2.6 (Lite) - vBulletin Mods & Addons Copyright © 2025 DragonByte Technologies Ltd.


1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234 235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260 261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286 287 288 289 290 291 292 293 294 295 296 297 298 299 300 301 302 303 304 305 306 307 308 309 310 311 312 313 314 315 316 317 318 319 320