Medineweb Forum/Huzur Adresi

Medineweb Forum/Huzur Adresi (https://www.forum.medineweb.net/)
-   Makale ve Köşe Yazıları (https://www.forum.medineweb.net/516-makale-ve-kose-yazilari)
-   -   O’nun (a.s) Mi’racı, Bizim Mi’racımız... (https://www.forum.medineweb.net/makale-ve-kose-yazilari/29331-ove8217nun-mive8217raci-bizim-mive8217racimiz.html)

EyMeN&TaLhA 26 Mayıs 2014 11:39

O’nun (a.s) Mi’racı, Bizim Mi’racımız...
 
“Varlığını” varlığı yaratarak gösteren Rabbine karşı gaibane ubudiyetini itmam eden bir kula, hazırane suretinde ubudiyet için yüce âlemlerden gelen ikmal nidası olan mi’rac, bir lütf û inayettir... Birliğini Nübüvveti emanet ettiği Zatın (a.s) dini ile bildiren, ruhu ve bedeniyle sema canibine davet ederek, meratib-i kemalatının nihayet hududunu gösteren mi’rac hakikati, ehl-i sema için bir bürhan-ı velayettir...
O’nun mi’racı; Âdem’in (a.s) yaratılmasına “itiraz” eden melaikeye “ben bilirim siz bilmezsiniz” hitabının nefsanî arzularından sıyrılmış bir arzlının varlığı ile ispat edilmesidir...
O’nun mi’racı; ism-i azamın mazhar-ı etemmi olan ve haramiler tarafından yolu kesilen kulun, Sübhan ve Bürhan Rabbi tarafından huzuruna davet edilmesi, semavi bürhanlarıyla teyid ve teselli edilmesidir...
O’nun mi’racı; Vahidiyet sırrıyla kâinatı bir küll olarak müşahede ettirilmesi, âlem-i imkânı aşıp âlem-i vücuba doğru yükseltilmesi, daire-i Ehadiyetine, rüyet ve kelamına doğrudan doğruya mazhar kılınmasıdır.
O’nun mi’racı; “ihsan” şuurunun ufkuna eren bir kula Rabb-i Rahim’in karşılık olarak Kab-ı Kavseyn makamına yükseltmesi, tarifsiz tecellileriyle mukabelede bulunup yüksek bir paye vererek, büyük bir gaye için geri göndermesidir...
O’nun mi’racı; “yerdekilere” inşikak-ı Kamer ile izhar edilen Nübüvveti gibi, velayetinin de “göktekilere” uruç ile ispat edilmesidir... O’nun mi’racı; asar perdeleri arkasında vahidiyet kanunları ile tecelli eden Zatın fevk’al kanun Ehadiyet tecellilerine mazhar kılınmasıdır...
O’nun mi’racı; yaratılış gayesini inşa ve ihya ile tavzif edilen bir zatın ismiyle, cismiyle, resmiyle gök ehli ile de görüştürülmesi, Rabbi’ni tanıma adına okuma bilmeyen(!) bir ümmiye arzda yazılı mektupların okutturulması, semadakileri de okusun diye yükseltilmesidir...
Ancak, asıl olan O’nun (a.s) mekân ötesi seyahatinin sırlarını anlamak, sınırlarını kavramak değildir. Asıl olan mi’rac ile bizlere verilen zengin mesajları kendimiz için almak, kendi mi’racımızın şartlarını tahakkuk ettirmeye niyet ve gayret etmektir...
O halde bizim mi’racımız nedir ve nasıl gerçekleşecektir?
Bizim mi’racımız; “ki onlar namazı haşyet içinde ifa ederler” müjdesine erme, namazın hakikatine yükselip mana-yı ismiyle arz ehli ile alakayı kesme, tıpkı O’nun mi’racı gibi “sema” ehli ile irtibata geçmedir...
Bizim mi’racımız; fıtratımıza sirayet eden ibadetimiz ile ubudiyet şuuruna erme, kurbiyet adına imanımız için gereken ehemmiyeti vermedir… Bizim mi’racımız; arızî olandan semavi olana içkin olandan aşkın olana yönümüzü dönme, aşkın olanın aşkıyla yanan kalbimizin arşına yönelmedir…
Bizim mi’racımız; imkâna değil imana yaslanma, in’ama değil Mün’ime dayanma, dünya için değil ukba için tasalanmadır... Bizim mi’racımız; sünnet-i seniyenin içinde tecelli eden esma-i hüsnaya mazhar-ı cami olmaya çalışmadır…
Bizim mi’racımız; zamanın ve mekânın tahakkümünden kurtulmak için zamanın ve mekânın Rabbi’ne doğru yürüme, kulluğun önceliklerini görüp inceliklerini yerine getirme, kesret ve kesafete dönen yüzlerimizi marifet ile vahdet ve letafete çevirmedir…
Bizim mi’racımız; ilimde rusuhiyete, marifette vukufiyete, ubudiyet-i insaniyede hulusiyete, tevfik-i ilahiyi hak adına ittihad-ı hakikiyeye vasıl olmadır…
Elhasıl; her son bir öne istinad, her ön bir sondan istimdat eder. Sonda alınacak ödüle olan inanç büyümeden, inancımız için ödeyeceğimiz bedel de büyümeyecek demektir.
Olanca genişliğine rağmen dar gelen yeryüzü, göğüs kafesimizde bir kuş gibi çırpınan yüreğimizden yükselen acılarımız çoğaldığı, yerlerle irtibat kesilip göklerle ülfet arttığı zaman mi’racın basamaklarını tırmanmaya başlamışız demektir.
Vahiy ile yere indirilen/serilen “gök” sofrası ile yüce mekânlara doğru kullarının yükselmesini isteyen Zatın şanı ne yüce...
alıntıdır
Ahmet AKCAN


SAAT: 20:30

vBulletin® Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.

User Alert System provided by Advanced User Tagging v3.2.6 (Lite) - vBulletin Mods & Addons Copyright © 2025 DragonByte Technologies Ltd.


1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234 235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260 261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286 287 288 289 290 291 292 293 294 295 296 297 298 299 300 301 302 303 304 305 306 307 308 309 310 311 312 313 314 315 316 317 318 319 320 321