Medineweb Forum/Huzur Adresi

Medineweb Forum/Huzur Adresi (https://www.forum.medineweb.net/)
-   Makale ve Köşe Yazıları (https://www.forum.medineweb.net/516-makale-ve-kose-yazilari)
-   -   mâdem Dünyâ Fânîdir! (https://www.forum.medineweb.net/makale-ve-kose-yazilari/7613-madem-dunya-fan%EEdir.html)

Aysima 19 Kasım 2008 10:41

mâdem Dünyâ Fânîdir!
 
Dünyâ mâdem fânîdir!
Hem mâdem ömür kısadır!
Hem mâdem gāyet lüzûmlu vazîfeler çoktur!
Hem mâdem hayat-ı ebediye burada kazanılacaktır!
Hem mâdem dünyâ sâhibsiz değil!
Hem mâdem şu misâfirhâne-i dünyânın gāyet Hakîm ve Kerîm bir Müdebbiri (idârecisi) var!
Hem mâdem ne iyilik ne fenâlık, cezâsız (karşılıksız) kalmayacaktır!
Hem mâdem [Allah, kimseyi gücünün yetmeyeceği bir şeyle mükellef tutmaz]
âyeti sırrınca teklîf-i mâlâyutâk (gücün yetmediği teklif) yoktur!
Hem mâdem zararsız yol zararlı yola müreccahtır (tercîh edilir)!
Hem mâdem dünyevî dostlar ve rütbeler kabir kapısına kadardır!

Elbette en bahtiyâr odur ki;
dünyâ için âhiretini unutmasın.
Âhiretini dünyâya fedâ etmesin.
Hayat-ı ebediyesini, hayat-ı dünyeviye için bozmasın.
Mâlâya‘ni (faydasız) şeylerle ömrünü telef etmesin.

Kendini misâfir telakkî edip (kabûl edip) misâfirhâne sâhibinin emirlerine göre hareket etsin. Selâmetle kabir kapısını açsın, saâdet-i ebediyeye (Cennete) girsin!

Mektûbât

Aysima 19 Kasım 2008 10:41

Cvp: mâdem Dünyâ Fânîdir!
 
Ey nefsim! Deme

"Zaman değişmiş, asır başkalaşmış, herkes dünyaya dalmış, hayata perestij eder, derd-i maîşetle sarhoştur." Çünkü ölüm değişmiyor. Firak, bekâya kaybolup başkalaşmıyor. Acz-i beşerî, fakr-ı insani değişmiyor, ziyadeleşiyor. Beşer yolculuğu kesilmiyor, sür'at peydâ ediyor.

Hem deme:

"Ben de herkes gibiyim." Çünkü, herkes sana kabir kapısına kadar arkadaşlık eder. Herkesle musîbette beraber olmak demek olan teselli ise, kabrin öbür tarafında pek esassızdır.


sözler


Aysima 19 Kasım 2008 10:42

Cvp: mâdem Dünyâ Fânîdir!
 
TEVEKKÜL

Ma‘nen sevdiğin ve alâkadâr olduğun ve perişaniyetinden müteessir olduğun (üzüldüğün) ve ıslâh edemediğin şu kâinât, bir Kadîr-i Rahîm (sonsuz kudret ve merhamet sâhibi Allah)’ın mülküdür.

Mülkü sâhibine teslîm et, ona bırak.

Cefâsını değil, safâsını çek. O hem Hakîm’dir (her işi hikmetli olandır), hem Rahîm’dir (nihâyetsiz rahmet sâhibidir). Mülkünde istediği gibi tasarruf (idâre) eder, çevirir.
Dehşet aldığın zaman, İbrahim Hakkı gibi (Mevlâ görelim neyler, neylerse güzel eyler) de, pencerelerden seyret, içlerine girme.

Asâ-yı Mûsâ


Aysima 19 Kasım 2008 10:44

Cvp: mâdem Dünyâ Fânîdir!
 
EMÂNETİ SÂHİBİNE SAT!

Mülk Allah’ındır.

Sende emâneten duruyor.
O, emâneti ibkā edip (ebedîleştirip) senin için muhâfaza edecek.
Sende kalırsa, meccânen zâil olur (boşu boşuna kaybolur) gider.


Devâmı olmayan bir şeyde lezzet yoktur.


Sen zâilsin (fânîsin).
Dünyâ da zâildir.
Halkın dünyâsı da zâildir.
Kâinâtın şu şekl-i hâzırı da zâildir.


Bunlar sâniye, dakika, saat, gün gibi birbirini ta‘kîben zevâle (fenâya) gidiyorlar. Âhirette seni kurtaracak bir eserin yoksa, fânî dünyâya bıraktığın eserlere de kıymet verme!


Mesnevî-i Nûriye

Aysima 19 Kasım 2008 10:45

Cvp: mâdem Dünyâ Fânîdir!
 
Ey nefis!

Nefsine muhabbet değil, belki adâvet (düşmanlık) etmelisin
veyâhut acımalısın
veyâhut mutmainne (ıslah) olduktan sonra şefkat etmelisin.

Nefsine muhabbet ise, ona acımak, terbiye etmek, zararlı hevesâtından (arzularından) men‘ etmektir.

O vakit nefis sana binmez,
seni hevâsına (kötü isteklerine) esir etmez.
Belki sen nefsine binersin.

Onu hevâya değil, Hüdâ’ya (Allah’a) sevk edersin.


Sözler

Aysima 19 Kasım 2008 10:46

Cvp: mâdem Dünyâ Fânîdir!
 
CENNET VE CEHENNEM


Bu âlemin mutasarrıfının (idârecisinin) mâdem
nihâyetsiz böyle bir keremi (ikrâm ediciliği),
nihâyetsiz böyle bir rahmeti,
nihâyetsiz öyle bir celâl (nihâyet derecede büyüklüğü) ve izzeti (şânının yüceliği) vardır.

Nihâyetsiz celâl ve izzet, edebsizlerin te’dîbini (edeblendirilmesini) ister.
Nihâyetsiz kerem, nihâyetsiz ikrâm ister.
Nihâyetsiz rahmet, kendine lâyık ihsân ister.


Halbuki bu fânî dünyâda ve kısa ömürde, denizden bir damla gibi, milyonlar cüz’den ancak bir cüz’ü yerleşir ve tecellî eder (görünür).

Demek o kereme lâyık ve o rahmete şâyeste (yaraşır) bir dâr-ı saadet (saadet yeri) olacaktır.


Zülfikār


Aysima 19 Kasım 2008 10:47

Cvp: mâdem Dünyâ Fânîdir!
 
RIZIK MUKADDERDİR


Rızk mukadderdir (takdîr edilmiştir) ve ihsân ediliyor ve veren de Cenâb-ı Hak’tır.

O hem Rahîm, hem Kerim’dir.

Onun rahmetini ithâm etmek (suçlamak) derecesinde ve keremini istihfâf eder (hafife alır) bir sûrette gayr-i meşrû‘ bir tarzda yüz suyu dökmekle vicdânını belki bazı mukaddesâtını rüşvet verip, menhûs (uğursuz) ve bereketsiz bir mâl-ı harâmı (harâm malı) kabûl eden düşünsün ki ne kadar muzâaf (kat kat) bir dîvâneliktir.

Evet ehl-i dünyâ, husûsan ehl-i dalâlet (dinsizler); parasını ucuz vermez, pek pahalı satar.

Bir senelik hayât-ı dünyeviyeye (dünya hayâtına) bir derece yardım edecek bir mala mukābil (karşılık), hadsiz bir hayat-ı ebediyeyi (ebedî hayatı) tahrîb etmeye bazen vesîle olur.

O pis hırs ile gazab-ı İlâhîyi (Allah’ın gazabını) kendine celbeder (çeker) ve ehl-i dalâletin rızâsını celbe çalışır.


Mektûbât

Aysima 19 Kasım 2008 10:47

Cvp: mâdem Dünyâ Fânîdir!
 
VÜCÛDUNU, MÛCİDİNE FEDÂ ET


Sen burada misâfirsin ve buradan da diğer bir yere gideceksin.

Misâfir olan kimse, berâberce getiremediği bir şeye kalbini bağlamaz.

Bu menzilden (konak yerinden) ayrıldığın gibi,
bu şehirden de çıkacaksın.

Ve kezâ, bu fânî dünyâdan da çıkacaksın.

Öyle ise azîz (şerefli, i‘tibârlı) olarak çıkmaya çalış.

Vücûdunu, Mûcidine (seni var edene) fedâ et.

Mukābilinde (karşılığında) büyük bir fiyat alacaksın.

Biz gidiyoruz, aldanmakta fâide yok.

Gözümüzü kapamakla bizi burada durdurmazlar,

sevkıyât var.


Lem‘alar

Aysima 19 Kasım 2008 10:51

Cvp: mâdem Dünyâ Fânîdir!
 
YARATILIŞ GĀYESİ


İnsanın bu dünyaya gönderilmesinin hikmeti ve gāyesi, Hâlik-ı Kâinât’ı (kâinâtın yaratıcısını) tanımak ve ona îmân edip, ibâdet etmektir.

Ve insanın vazîfe-i fıtratı (yaratılış vazîfesi) ve farîza-i zimmeti (boynunun borcu),
ma‘rifetullâh ve îmân-ı billâhtır (Allah’ı tanımak ve îmân etmektir)
ve iz‘ân (iyice anlamak)
ve yakîn (şübhesiz bilmek) ile vücûdunu ve vahdetini (birliğini) tasdîk etmektir.

Evet, fıtraten (yaradılışca) dâimî bir hayat ve ebedî yaşamak isteyen ve hadsiz emelleri ve nihâyetsiz
elemleri bulunan bîçâre insana,
elbette o hayat-ı ebediyenin üssü’l-esâsı (en temel esası) ve anahtarı olan îmân-ı billâh ve ma‘rifetullâh ve vesîlelerinden başka olan şeyler ve kemâlâtlar, o insana nisbeten aşağıdır. Belki, çoğunun kıymetleri yoktur.


Şuâ‘lar

Aysima 19 Kasım 2008 10:51

Cvp: mâdem Dünyâ Fânîdir!
 
NASİHAT NASIL OLMALI?


Nâsihlerin (nasihat edenlerin) nasihatleri şu zamanda te’sîrsiz kaldığının bir sebebi şudur ki:

Ahlâksız insanlara derler: "Hased etme! Hırs gösterme! Adâvet (düşmanlık) etme! İnad etme! Dünyayı sevme!"

Yani, fıtratını (yaratılışını) değiştir gibi, zâhiren (görünüşte) onlarca mâlâyutâk (güç yetirilmez) bir teklîfte bulunurlar.

Eğer deseler ki: "Bunların yüzlerini hayırlı şeylere çeviriniz, mecrâlarını (akış yollarını) değiştiriniz.
" Hem nasihat te’sîr eder, hem dâire-i ihtiyârlarında (tercîh edebilecekleri) bir emr-i teklîf olur.


Mektûbât


SAAT: 09:24

vBulletin® Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.

User Alert System provided by Advanced User Tagging v3.2.6 (Lite) - vBulletin Mods & Addons Copyright © 2025 DragonByte Technologies Ltd.


1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234 235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260 261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286 287 288 289 290 291 292 293 294 295 296 297 298 299 300 301 302 303 304 305 306 307 308 309 310 311 312 313 314 315 316 317 318 319 320 321