Alıntı:
|
Alıntı:
bu konuyu muhtarla konuşup anlaşın.bana kalsa size red cevabı vermiştim zaten.mustafa da karşı idi.editörlüğünüzü zorlayan dayatan muhtar idi. her şeyı benden bilmeyın:) |
Alıntı:
yuh yanii pessssss......... el insaf wel izan fazla uçmayın müslims... |
Alıntı:
gereği düşünüldü, zamanın sorun değil editörlüğe devam no problem... |
aferim takılı. ilk icraatımı senin üzerinde denemeyeyim.. |
ilk yorumuna binaen: müslümanlardan ciddi ciddi böylemi düşünüyorsun? o zaman malum güruhların islamda kadın aşağılanıyor mantığını tatbik etmiş olmuyormusun? |
Alıntı:
korkma arkandayım :) |
Kadının Yöneticiliği Bazı kaynaklarda kadının kamu görevi üstlenmesini sınırlandıran görüş ve hükümler yer almaktadır. Ancak bu görüş ve hükümler, nasların açık ifadelerinden kaynaklanmayıp, fakihlerin içinde bulundukları sosyokültürel ve ekonomik şartları göz önünde bulundurarak ulaştıkları sonuçlardır. Aynı şekilde klasik kaynaklarda, devlet başkanı olmanın şartları arasında erkek olmak zikredilmekte, "Yönetimini kadına teslim eden bir toplum iflah olmaz" hadisi delil getirilmekte ve bu görüşü desteklemek amacıyla, devlet başkanının ordunun başında sefere çıkması, Cuma hutbesini okuması ve namazı kıldırması gerektiği ileri sürülmektedir. "Yönetimlerini kadına teslim eden bir toplum iflah olmaz" anlamındaki hadise gelince, Hz. Peygamber bu sözüyle, başkanı bir kadın olan Sâsânî Devletinin kısa süre sonra yıkılacağını haber vermektedir. Nitekim bu devlet, kısa bir süre sonra yıkılmıştır. Diğer taraftan Kur'an-ı Kerim'de, Sebe' Melikesi Belkıs'tan bahsedilirken herhangi bir olumsuz ifadeye yer verilmemiş olması, tarihte ve günümüzde başında kadın olduğu halde güçlü bir şekilde varlığını devam ettiren ülkelerin bulunması, Hz. Peygamber'in bu sözününün genel hüküm içermediğini göstermektedir. İslâm'da kadının, kamu görevi yapmasını yasaklayan açık, kesin ve bağlayıcı bir nas yoktur. Bu itibarla, gerekli fıtrî donanımı haiz, liyakatli kadınların devlet başkanlığı da dahil, her türlü yönetimde görev almasında dinî açıdan bir sakınca yoktur sonuç: Yukarıda zikredilen açıklamalar ışığında; a) İslâm'da, erkeklere tanınan temel hak ve hürriyetlerin, aynı derecede kadınlara da tanındığına, kadın olmanın, hak ve fiil ehliyetini daraltan bir sebep olmadığına, b) İslâm'ı öngördüğü temel prensip ve hükümlere, genel ahlak kurallarına uyulmak kaydıyla, kadın - erkek herkesin, çalışma, ticaret yapma ve iş hayatına katılma hakkına sahip olduğuna, c) Gerekli fıtrî donanımı haiz, liyakatli kadınların devlet başkanlığı da dahil, her türlü yönetimde görev almasında dinî açıdan bir sakınca olmadığına, Karar verildi. Diyanet İşleri başkanlığı Kurul kararı. |
eşitlik olduğunu iddia etmedim. her cinsin kendine has üstünlükleri vardır ve birbirlerini tamamlarlar. senin başta kurduğun cümle yanlıştı. bayanların yönettikleri toplumlar helak olmaya ramak kalırlar ve olurlar. haa tansu çilleri kastediyorsan o tespitin doğru olabilir. amma ve lakin genelleme yapmak yanlış dahası muhsin hocanın yazdıkları mantıklı ve anlaşılır nitelikte.. |
Ecrin abla sinirlenme. |
SAAT: 01:57 |
vBulletin® Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
User Alert System provided by
Advanced User Tagging v3.2.6 (Lite) -
vBulletin Mods & Addons Copyright © 2024 DragonByte Technologies Ltd.