www.medineweb.net, yükleniyor... 'den beri Kesintisiz Yayında.... |
|
Konu Kimliği: Konu Sahibi Muhsin Arslan,Açılış Tarihi: 06Haziran 2011 (00:58), Konuya Son Cevap : 24 Temmuz 2011 (12:34). Konuya 5 Mesaj yazıldı |
![]() ![]() |
| LinkBack | Seçenekler | Değerlendirme |
![]() | Mesaj No:1 |
Durumu: ![]() Medine No : 1032 Üyelik T.:
23 Mart 2008 | ![]() Hurafelerden Beslenen "Muttakiler!"/Muhsin Arslan Bela’mların elinden, diğer semavi dinlerin tahriften kurtulmadığı, içi ruhsuz, köksüz, saçmalıklarla doldurulup, nefslerine, şeytani yaşantılarına, paparazimsi, şovmenimsi egolarına, koltuk ve cüzdanlarına meze haline getirip servis etmişlerdir. Tevrat, İncil, Zebur’un hali içler acısı(!). Allah’tan gelen kitap bir tane, ortalıkta gezen yüzlerce tane. Şu an elimizde olan semavi kitapların içeriği “tahrif, bidat, hurafe, gelenek, rüya, şehvet ve cüzdan.” Allah bu kitapların hükmünü kaldırıp, “Allah indinde din İslam’dır” tokadı ile bu din benim dinim değil, tarihin çöplüğüne mahkum etmiş, mensuplarını gayri müslim ilan etmiştir. İslam dini ve son kitap olan Kur’an-ı Kerim çağlara, kıyamete kadar meydan okumakta, “tek harfini değiştiremezsiniz koruması” ile korunmuştur. Gerek mucizevi yönüyle, gerek çağlar üstü mesajıyla, gerek demode olmayan güncelliğini korumasıyla dost düşman tüm akıl sahiplerini taaccüp ve hayretler içerisinde bırakıp, kendisine teslim olmak zorunda bırakmıştır. Hz. Adem’den günümüze kadar, Bela’mlar hep olmuş ve olacaktır. Kur’an’ın korunması ile duvara toslanan bu satılık mahluklar, Kur’an’ın tahrifinden ümit kesip, yapay yollarla zihinleri bulandırmaya, hafife almaya, alaya almaya, vücudu yıkan bir virüs gibi içten kemirmeye çalışmışlardır. Emellerine ulaşma yolu “hadis uydurma” ve günümüzde “hurafe, bidat, rahmetli şeyhim dedi’ler” olarak seçmişlerdir. Hadis uydururken siyasi görüşüne destek için, rakibini alt etmek için, yığınları duygusal atmosfere yığmak için, sisli havada avlanmak için, zalim hükûmdara yaranmak için ve bazen tamamen saf temiz bir niyet ile (!) esfellik yapmış, işkembeden hadis uydurmuşlardır. Uydurulan hadislere bakıldığında, “ben Resulullah mahsulü değilim” diye adeta bangır bangır bağırmaktalar. Tabii ki akıl sahipleri, Kur’an öğrencileri için geçerlidir bu. Özellikle bazı tasavvuf kitaplarında, cemaatlerinde, şeyhlerinde, ekollerinde bu tür hadisler peynir ekmek gibi kullanılmakta, amel edilmekte, insanlara “İslam budur” diye dayatılmaktadır. Ve insanlar o kadar robotlaştırılmıştır ki, “her güzel itaatın Allah’a itaat olduğunu” sanmış, bu yanılgıyla hayatını bitirmişlerdir. Kızburavilerin ve bidatçıların tamamen başarısız olduğu söylenemez maalesef. Şu duayı günde şu kadar okuyan herkesin yanına, yetmiş huri konulur. (Bu kadar kızı ne yapacaksa artık?) Şu duayı okusa, günahları çöl kumları kadar olsa affolunur (Allahu ekber!) Filanca duayı oku, Hz. Hamza’nın şehadetinin on beş misli senin. (Sübhanallah) Kırmızı bir nar yedikten sonra iki rekat namaz kıl, Bedir şehitlerinin kırk tanesi kadar sevap al (Allah bereket versin) Kadir gecesinde çocuk yap, çocuğun İmam Azam olur. (Diğer günler torbaya girdi, adama İmam Azam lazım) Kadının eli hamurda olsa bile hazır kıta olmalı, eşinin vücudu irin olsa hepsini yalasa bile… vs vs vs vs … Aslı kaynak olan “Kur’an’dan ve sahih sünnetten” beslenmeyen bir zahit er geç sırıtır, facialara imza atar ve maalesef İslam’a mal edilir. Zahidin hurafe, bidat ve dolduruşlara gelerek yaptığı riyazetlerin son noktası “gurur mikrobu” ile zehirlenmesidir. El etek öptürmeler, mal yığmalar, şehvet servisleri, bağlılarından kulluk istemeleri, “istemiyorum yan cebime fırıldakları”, “sırdaşlarına beni Hac’da gördüğünü söyle” telkinleri… Uydurma hadislerle ve bazı şarlatanlarla amel etmek, bu gruptaki çoğu insanı helake götürür. Sürekli oruç tutmalar, hastalanırcasına namaz kılmalar, sayıklarcasına uzun zikirler, deri kemik kalmalar… Tüm bunlar ruh terbiyesi imiş. Ruh terbiyesi komaya düşercesine açlık, diz kapakları çürürcesine namaz kılmakla ikame ediliyor. Ruh terbiyesi bedeni zayıflatmakla değil ruhu eğitmekle olacağını bilmesi için Kur’an ve sahih sünnete bakması gerek. (Neredeee…) İmanı uğruna canlarından vazgeçenleri çok gördük, duyduk. Ama kendi isim, şeref, makam ve mevkilerinden vazgeçenler o kadar az ki… Hırs, istek, emellerinden vazgeçenler o kadar az ki… Kendi elini öpmedi diye yılların mücahidini kafir ilan edenleri de görmedik mi? Hata olduğunu bile bile, bir türlü kurtulamadığı “Turancılık sevdası” uğruna ırkımdan olmayan üstadımın elini öpmek bana ağır geldi diyenleri görmedik mi? Kendi cemaatinde biraz palazlandıktan sonra, palyaçoluğunu pazara çıkaran diğer bir alimi sübyancılıkla suçlayan alimi görmedik mi? Seninki benden kara misali… 365 gün, faiz, zina, kumar, gıybet, şirk’e kulluk, günah batağında olan sözüm ona Müslüman, üç ayları, Ramazan’ı, kandilleri bekler; temizlenmek için (Zilzal’ın son ayetini okumasan da olur). Kadir gecesinde şu duayı oku, Hz. Hamza’nın şehitlik sevabının on katı KDV ÖTV hariç senindir nasılsa. Ramazan bayramından sonra “Ey İslam, seneye görüşmek üzere, bay bay…” Konu konuyu açıyor ve dolayısıyla dağılıyor, farkındayım. Yanlış anlaşılmasın, İsteiz Billah, “Oruç tutulmasın, nafile kılınmasın, riyazet yapılmasın” demiyorum. İbadetlerimizi, riyazetlerimizi, nefs terbiyemizi Kur’an’a göre yapalım diyorum. Resulullah’a iftira atmadan, hurafe bidatlardan temizlenmiş bir şekilde yapalım diyorum. Elindeki tesbihe üfürmeden tükürmeden yap zikrini diyorum. Bozuk plak gibi anlamadan bilmeden hatimleri indireceğine, bir kez olsun oku şu meali diyorum. Kıldığın namaz spor olmasın, senin romantizmine ilaç, kireçlenmelerine deva diye değil, seni kötülüklerden, gururdan, günahtan, faizden, gıybetten, iftiradan (Ankebut 45) korusun diyorum. Günde sünnetlerle beraber kırk kez “İyyake na’budu (yalnız sana kulluk ederim)” okuyorsun, hava cıva olmasın diyorum. İnsanlara İslam’ı anlatırken kendini, aileni, çocuklarını, akrabini unutma diyorum. Saf, berrak İslam’ı anlat ve yaşa, hurafe, bidat uydurmaları “İslam diye” anlatma diyorum. De ki: “Siz Allah’a dininizi mi öğreteceksiniz?” (Hucurat 16)… Duyum, duydum, dedi, söyledi gibi ilimlere itibar etme, bela’mlara fırsat verme, onların ekmeğine yağ sürme, aç Kur’an’ı kendin oku diyorum. Hac’da şeytan taşlayıp yurduna döndüğünde alkışlama diyorum. Abid ol ama mücahit de ol. İbadetlerinde muttaki ol ama Irak hapishanesinde tecavüze uğrayan nur kardeşinide, Filistin’de gözleri oyulan Zehra’nı da kolla diyorum. Rengi, ırkı ne olursa olsun Müslümanları kardeş bil (Hucurat 10), işine gelmediğinde yan çizme diyorum. Zalim baban bile olsa karşısında dik dur, zalimi koruma, savunma, alkışlama (Sen müminsin) diyorum. Dışarıda sevecen, güler yüzlü, naziksin (…). Evinde, ailene karşı, çocuklarına karşı da bunu dene diyorum. İslam sadece cismine, takkene, cübbene, sakalına değil, ruhuna da, ahlakına da işlesin. Ey iman edenler, iman ediniz. Saygılar. Muhsin Arslan [Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...] |
![]() |
![]() | |||||
Konu | Forum | Son Mesaj Yazan | Cevaplar | Okunma | Son Mesaj Tarihi |
![]() | Muhsin Arslan | Esma_Nur | 2 | 105 | 14Haziran 2025 11:07 |
![]() | Muhsin Arslan | Hâdimul İslam | 2 | 134 | 02Haziran 2025 01:06 |
![]() | Muhsin Arslan | Kara Kartal | 4 | 475 | 19 Kasım 2023 23:24 |
![]() | Muhsin Arslan | Filistin | 6 | 1323 | 02 Aralık 2021 20:10 |
![]() | Muhsin Arslan | sadık | 2 | 1367 | 03 Nisan 2020 04:38 |
![]() | Mesaj No:2 |
Durumu: ![]() Medine No : 4458 Üyelik T.:
19 Ekim 2008 | ![]()
öncelikle yazınız muhteşem olmuş her zmnki gibi bazılarımızın duygularına tercüman olmuşsunuz . Sizinle şunu paylaşmak isterim benım bir yakınım cemaat ismini zikretmek istemıyorum o cemaate katılmak için rüyasında 3 kere FARE ![]() ![]() ![]()
__________________ Birbirimize Fikirlerimiz uyuşmasa bile İNSAN olduğumuz için SAYGI duymamız lazım... Ne MUTLU MÜSLÜMANIM DİYENE.... |
![]() |
![]() | Mesaj No:3 |
Durumu: ![]() Medine No : 13038 Üyelik T.:
14 Aralık 2010 | ![]()
SELAMUN aleykum MUHSİN hocam yüreğine sağlık güzel abim. Konuyu ne kadar güzel özetlemişsiniz. Ben geçen gün vanda parkta oturuyordum derken biladerim ve ders aldığı hocası da gelip yanıma oturdular. Biraz sonra hocanın geldiğini duyan talebeler masanın etrafını doldurdular. Talebeler hocalarına benim beşbin zikirim kaldı kimisi benim üçbin zikirim kaldı gibi cümleler kullandılar. Bende dayanamadım dedimki hocam bu üçbin beşbin zikirler hangi hadislerde geçiyor bunların islamda delili nedir deyince adam biraz bozuldu.... Neyse biraz sohbet ettik sonra sizinle tartışamam dedi ve gitti.. Bizler islamı gerçek kaynaklarında okumaz isek önümüze çıkan her bilgiye cahilane bir şekilde iman ederiz ve kendi kendimizi ahiret inancı hususunda riske atmış oluruz...Bu sebeple çok okumalıyız ve okuduklarımızı günlük hayatımızda yaşamalıyız... Başka da çaremiz yoktur.
__________________ Kimin Ne Dediği Değil / Allah'ın Ne Dediği Önemli. |
![]() |
![]() | Mesaj No:4 |
Durumu: ![]() Medine No : 6340 Üyelik T.:
19 Ocak 2009 | ![]() İnsanların zihinlerindeki kavram bulanıklığını ortaya koyan yazınız önemli noktalara temas ediyor.Kavram bulanıklığının olduğu toplumlarda (günümüz toplumu gibi); Neyin hak, neyin batıl Neyin müslih, neyin mufsid Neyin takva, neyin fucur Neyin felah, neyin felaket,hüsran Neyin vasat, neyin aşırı Neyin kazanç, neyin zarar Neyin Kitaba uygun, neyin Kitaba uygun olmayan Neyin Nebevi hareket metodu, neyin nebevi hareket metodu zıddı olduğu Neyin hidayet, neyin dalalet Neyin ma'ruf, neyin münker Neyin hüsn, neyin kubh Neyin sabr, neyin acelecilik Neyin sıdk, neyin kazib Neyin yusra, neyin usra Neyin iktisat, neyin israf Neyin izzet, neyin zillet Neyin ihlas, neyin riya Neyin islam, neyin cahiliyye Neyin kuvvet, neyin zaafiyet Neyin hurriyet, neyin kölelik Neyin maslahat,neyin mefsedet Neyin dost edinme(velayet), neyin teberri (yüz çevirme) Neyin sıratı mustakim, neyin sıratul gayy Neyin ilim, neyin zan Neyin tebşir, neyin inzar Neyin şecaat, neyin korkaklık Neyin rikkat, neyin kabalık Neyin hasenat, neyin seyyiat vs gibi kavramlar yerli yerine oturtulmazsa ve Kur'an'ın ve Peygamberin verdiği anlamdan farklı anlamlar verilirse, toplumun ıslahı mümkün olmaz.
__________________ Selam Hidayete Tabi Olanlara Kur'an Senin Lehinde ve Aleyhinde Hüccettir(Müslim) |
![]() |
![]() | Mesaj No:5 |
Durumu: ![]() Medine No : 11916 Üyelik T.:
02 Mart 2010 | ![]() ![]() Câhiliyye düzeninin kuşatması altındaki toplumlarda devlete bağlı bir din vardır. Bu devlete bağlı dinin mümessilleri Bel'amlardır. Bu Bel'amlar, her yerde ve her zaman dine bağlı devlet anlayışına karşı savaşırlar. Tâğûtî düzenin her türlü icraatını İslâm'ın mührüyle mühürlemeye çalışırlar. Tâğûtî düzenin kapılarında ev sahibinden kemik bekleyen köpekler gibi kuyruk sallarlar. Tâğûtî düzenin hatırı için İslâm dinine eklemede ve çıkarmada bulunurlar. Bel'amlar çetesi, İslâm coğrafyasında küfrün iktidar olması ve iktidarının devam etmesinin en büyük destekçisidir. |
![]() |
![]() | Mesaj No:6 | |
Durumu: ![]() Medine No : 14007 Üyelik T.:
24 Temmuz 2011 | ![]() Alıntı:
![]() | |
![]() |
![]() |
Konuyu Toplam 1 Kişi okuyor. (0 Üye ve 1 Misafir) | |
![]() | ||||
Konu Başlıkları | Konuyu Başlatan | Medineweb Ana Kategoriler | Cevaplar | Son Mesajlar |
Sanal Ve Reel Kişilik Farkı :"Münafıklıktır". /Muhsin Arslan | Muhsin Arslan | Muhsin Arslan | 13 | 05 Ocak 2024 19:14 |
Ey "İnsanlıktan" istifa eden "İnsanlık! "/Muhsin Arslan | Muhsin Arslan | Muhsin Arslan | 23 | 21 Eylül 2023 07:37 |
Ey Tebliğci ;"Ne Olur İhanet Etme!"/Muhsin Arslan | Muhsin Arslan | Muhsin Arslan | 8 | 25 Ağustos 2014 03:23 |
Ey Müslüman Kadın! "La" mı ? "Yes" mi?/Muhsin Arslan | Muhsin Arslan | Muhsin Arslan | 15 | 21 Nisan 2014 22:01 |
Gelenek Dini;"İslam'a Suikasttır." /Muhsin Arslan | Muhsin Arslan | Muhsin Arslan | 12 | 28 Mart 2013 20:12 |
.::.Bir Ayet-Kerime .::. | .::.Bir Hadis-i Şerif .::. | .::.Bir Vecize .::. |
|