Medineweb Forum/Huzur Adresi

Go Back   Medineweb Forum/Huzur Adresi > ..::.MEDİNEWEB FORUM DİNİ KONULAR.::. > Muhtelif Dini Konular > Kıssalar-Hikayeler-Nasihatler > Fakirliğin dereceleri

Konu Başlıkları: Fakirliğin dereceleri Konu Cevaplama Paneli
Kullanıcı isminiz: Giriş yapmak için Buraya tıklayın
Aşağıdaki Kutuya Sorunun cevabını Yaz ( Bakara )
Başlık:
  
Mesajınız:
Trackback:
Kaynak olarak Ekle
Başlık Sembolleri
Konunun başında Sembol kullanmak için aşağıdaki Listeden bir Sembol seçiniz:

Diğer Seçenekler
Diğer Ayarlar
Değerlendirme
İsterseniz bu Konuyu buradan değerlendirebilirsiniz.

Konuya ait Cevaplar (Yeniler yukarda)
14 Temmuz 2008 15:12
medinelii
Cvp: Fakirliğin dereceleri

kuranı kerımde onlar istemzler siz onları yuzlerındne tanırsınız buyruluyor.
mahmut samı ramazanoglu (ks) hazretlerı onunden gectıgı bır fakıre sadaka vermıs, bidaha gecısınde bır daha istemis o dilenen yıne vermiş efendım neden boyle yaptınız dendıgınde bızden elı bos gıden olmasın dıye evladım cvbını verır...

valla ben kalbıme gore hareket edıyorum. gercek ihtiyas sahıbını 3 kelımesınden anlıyorum desem yerıdır, diikkat et abi onlar hjep yere bakarlar, sadece ellerı acıktır, göz teması kuramazlar... gerci artık bunuda kullanıyorlar ya neyse

en basta tabıkıde hayır akraba ve cevreye yapılır. bunlardan sonra gerekli hayırzaten yapılır...

mesela benım annem dısarı cıkacagı zaman mutlaka beyaz bır zarf bulundurur ve içine gunluk dısarıda verecegı sadakayı ayrı ayrı istiflerdı
takdım ederkende
- lutfen bu emanetınızı kabul edın, memnun olucagım derdı... bu alıskanlıkTa hem annemden hem Musa topbas (ks) hazretlerınden bana yadıgar kaldı
14 Temmuz 2008 14:21
Muhteşem
Cvp: Fakirliğin dereceleri

eline yüreğine sağlı ne güzel konuya temas etmişsin ben de şınu ilave etmek ister ve sorarım günümüzdeki mendil açanlar gerçekmi sahtemi bir türlü kara veremiyorum ikilemde oluyorum gerçek fakir gerçek ihtiyaç sahibini kim ?
14 Temmuz 2008 13:40
medinelii
Fakirliğin dereceleri


Fakirliğin dereceleri çok çeşitlidir.

Bişr-i Hafi (r.a.) Buyuruyor ki;

-“Fakirler üç derecedir.”

-“Birincisi: -“İstemezler, verilirse almazlar, böyle fakirler meleklerle beraber illiyyinde bulunurlar.”

-“İkincisi: İstemezler, fakat verirlerse alırlar. Bunlar mukarrabalarla Cennet-i Firdevs’te olurlar.”

Üçüncüsü: -“Zaruret olunca isterler, bunlar eshab-i yemindendirler.”

İbrahim-i Edhem (r.a.) Şakik El Belhi (r.a.) ye

-“Şehrinizdeki fakirleri nasıl bıraktın?” diye sorunca

Şekik El Belh-i (r.a.):

-“En iyi halde bıraktım. Bulurlarsa yerler, bulamazlarsa sabrederler.” Dedi.

İbrahim El Edhem (r.a.):
,
-“Ben de Belh köpeklerini aynı halde bıraktım.” Dedi.

Şakik El Belh-i (r.a.):

-“Sizin Fakirleriniz nasıldırlar?” deyince,

İbrahim El Edhem (r.a.):

-“Bulmazlarsa Hamd ederler, bulurlarsa başkalarına verirler.” Dedi.

Şakik-i Belhi (r.a.);

-“Hakikat budur.” Deyip, İbrahim bin Edhem (r.a.) in başından öptü.”

Bir kimse, Ebul Hasan Nuri (r.a.) yi elini açmış dilenirken gördü: Kendi kendine hayret etti. Gördüğünü Cüneyt El Bağdadı (r.a.) ya anlatı.

Cüneyd El Bğdadi (r.a.) buyurdu ki;

-“Zanetme ki insanlardan bir şey istemek için elini açmıştır. Belki insanlar için Allah-u Teâla (c.c.) den sevab ve iyilik için elini açmıştır. Onun bu haraketi ona zarar vermez.”

Sonra:

-“Bir terazi getir.”Dedi.

Terazıyı getirdim. Yüz dirhem gümüş tartı, ayrıca bir avuç gümüş daha ilave eti

Ve:

-“Bunu Nuri (r.a.) ye götür.” Buyurdu.

Ne için tartığına şaştım. Nuri (r.a.) ye götürdüm. Terazı istedi, yüz dirhem tartı,

-“Bunu ona ver.” Deyip fazlasını aldı. Ve:

-“Cüneyd (r.a.) hakim bir insandır. İpin her iki ucunu korumak istiyor.” Dedi.

-“Buna daha da şaştım.” Dedim. Cüneyd (r.a.) e götürdüm. Ve gördüklerimi anlattım.

Cüneyd El Bağdadi (r.a.) buyurdu ki:

-“Allah! Allah! kendisi için olanı aldı, bizim için olanı geri gönderdi.”

Ben:

-“Bu nasıl oldu?” dedim.

Cüneyd El Bağdad-i (r.a.) buyurdu ki;

-“O Yüz dirhem ahiret sevabı için idi. Fazlası da Allah (c.c.) rızası için idi. Allah (c.c.) için olanı kabul etti. Kendim için olanı geri gönderdi.”
O Zamanın fakirleri böyle idi.

Elbette kalbleri o kadar saf idi ki, dilleri konuşmadan birbirlerinin kalbinden geçenleri anlarlardı. Böyle olmayan kimse, hiç olmazsa böyle olmayı istesin. Bunu da yapamazsa bari doğruluğunu kabul etsin.

Kimya-yı Saadet (İmam-i Ğazali)

Allah-u Teala Hazretleri (c.c.) bizleri ve sizleri Kanaat sahıbı olan Fakirlerin Yüzü suyu hürmetine Afv eylesin.AMİN…

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Mesaj Yazma Yetkiniz Var
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı

Bir Ayet Bir Hadis Bir Söz | www.kaabalive.net Bir Ayet Bir Hadis Bir Söz | www.medineweb.net Yeni Sayfa 1
.::.Bir Ayet-Kerime .::. .::.Bir Hadis-i Şerif .::. .::.Bir Vecize .::.
     

 

 Medineweb Sosyal Medya Gruplarımız:  Medineweb  Medineweb  Medineweb  Medineweb Medineweb     

  www.alemdarhost.com sunucularını Kullanıyoruz.