20 Nisan 2017 20:51 | |
nurşen35 | Ara sınavınızda başarı düzeyinizi yükseltmek için bu özetlerden faydalanabilirsiniz.. |
10 Mart 2017 10:27 | |
mehmet akif2 | www.medineweb.net 20 Mealcilik hareketinin bugünkü hali Türkiye’de pek çok kesimi etkisi altına almış olsa da hiçbir zaman bir ekol haline gelmediğinden için homojen bir topluluk olarak mealci bir grup bulunmamaktadır. Mealcilik hareketinin önemli bir sonucu müslüman entelektüeller meal okumalarından sonra dini bilgi açısından birçok konuda yetersiz olduklarını görmüşlerdir.Bu yetersizlik Türkiye’de meal-tefsir tarzı kısa tefsirlerin doğuşunu hazırlamıştır. Meal-tefsirlerin genel özelliği fazla hacimli olmamalarıaktüel konulara temas etmelerianlaşılır bir dil kullanmaları dır. Meal –tefsir sahasında Türkiye’de neşredilmiş en önemli eserler Muhammed Esed – Kur’an Mesajı Mustafa İslamoğlu – Hayat Kitabı Kur’an İhsan Eliaçık- Yaşayan Kur’an Muhammed Esed rasyonel bakışta Batı düşüncesinden metot ve düşüncesini Kur’an ve hadis ile sınırlandırma hususunda selefi düşünceden ayetleri mecazi yoruma tabi tutmada İslam kültüründen sembolik yaklaşımlarda ise kısmen batı ve Hint-Pakistan alt kıtası düşünce ekollerinden etkilenmiştir. Esed eserini Kur’an’ı muasır dünyaya anlaşılır bir dille sunmak amacıyla kaleme almıştır. Çalışmasında Zemahşeri Fahruddin er-Razi gibi klasik Abduh gibi modern kaynakları kullamış;Kur’an’ı antropoljikpsikolojiksemantik ve semiyotik okumalara da tabi tutmuştur. Özellikle batı dünyasında yaşayanlara açık anlaşılır ve üslup itibarıyla yüksek edebi karaktere sahip bir mael-tefsir yazmayı hedefleyen Esed Arap diline derin vukufu sayesinde bunu başardığı söylenebilir. Esed cennet ve cehennem hakkındaki pek çok ayeti mecaza hamletmesibazı mucizeleri ise rasyonalist bir yaklaşımla tefsir etmesi eleştirilmiştir. Kur’an’ın nüzul sırasına göre tefsir edilmesi /bir tefsir yazım yöntemi olarak ortaya çıkması yeni olsa da Kur’an’ı anlama yöntemi olarak Hz.Peygamber dönemine kadar uzanan bir geçmişi vardır. Sahabenin inen on ayeti hayatlarına uygulamadan diğer on ayete geçmemeleri onların nüzul sıralamasına uygun bir yöntemle okuduklarını gösterir. Nüzul sebeplerine göre tefsir edilmesi yöntemi öncelikle surelerin tarihsel ve mekansal alt yapıları tespit edilmeye çalışılırsonra elde edilen tarihi verilerle ayet ve sureler arası ilişki ağları gözden geçirilip her ifadeyi yakın ve siyakını alarak yorumlar. Kur’an’ı nüzul sırasına göre yorumlayan tefsirlerin en önemlilerinin ilki Muhammed İzzet Derveze’nin et_Tefsiru’l-Hadis adlı eseridir. Derveze’nin bu tefsiri yazma amacı modern dönemde İslam dünyasının Kur’an’ı anlama noktasında ihtiyaç duyduğu meselelerde onlara yardımcı olmaktır.Özellikle Müslüman gençler arasında Kur’an’ın anlaşılması noktasında büyük bir ihtiyaç olduğunu söyler. Derveze’nin tefsirini özgün kılan özellik hem bir ilim adamı olamsı hem de bir aksiyoner olmasıdır. Derveze’nin eleştirilebilecek en ciddi görüş Kur’an kıssalarının anlatımında önemli olanın verilmek istenen mesaj olduğunu iddia etmesidir. Derveze’ye göre Peygamberin nübüvvetini ispat için kendisine verilen tek mucize Kur’an dır. |
10 Mart 2017 10:26 | |
mehmet akif2 | www.medineweb.net 19 kısmında yer alan Kur’an tercümeleri oluşturur. Türkiye’de yapılan en özgün meal çalışması kendinden sonraki bütün meal çalışmalarını istisnasız etkileyen Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır’ın Hak Dini Kur’an Dili Meali dir. Ömer Rıza Doğrul’un meali Tanrı Buyruğu (iki cilt 1947)dur. Tanrı Buyruğu temel olarak iki bölümden oluşur:ilk bölüm ‘’birinci ayırım’’ İslam hakkında genel bilgiler vermiş tefsir usulü tarzda mukaddime yazmıştır. ‘’ikinci ayırım’’ Hafız Osman hattıyla yazılmış Kur’an metninin de bulunduğu meal ve tafsir bölümüdür. Tanrı Buyruğu Doğu Batı kaynaklarını ayırt etmeksizin taramak suretiyle kırk yılda tamamlanmıştır. Harfi tercüme yerine tefsiri tercümeyi esas alır Akıcı ve anlaşılır bir Türkçe kullanılır Sureler hakkında kısa bilgiler verir. Ayetler arsındaki bütünlüğe azami gayret gösterir. Tanrı Buyruğu’nun eleştirilen yanı Mevlana Muhammed Ali’nin Kadıyani görüşünden etkilendiği itham edilmiştir. Hasan Basri Çantay’ın meali Kur’an-ı Hakim ve Meal-i Kerim( 3 cilt /1953)dir. Çantay eserin mukaddimesinde Türkçe’de kendinden önce kaleme alınmış Kur’an tercümeleri hakkında bilgiler vermiş onların eksik yönlerine işaret etmiştir.Bu meallerin gelişen zamanla birlikte yeni ihtiyaçları karşılamadığından hareketle kendisinin bir meal yazmaya koyulduğunu ifade etmiştir. Mealinin kaynakları arasında Keşşaf Mefatihu’l-Gayb Beydavi Medarikü’t-Tenzil Uyunu’t-Tefasir gibi klasik eserler vardır. Mealci söylemlerin toplumda kabul görmesine yol açan sebepler İslam dünyasının Kur’an’a yabancılaşması geleneksel anlayışların Kur’an’ın zengin anlam dünyasına ulaşılmasında bir engel işlevi görmeye başlaması siyasi ve mezhebi kaygıların dinin önüne geçmesi taklitçiliğin Müslüman toplumları etkilemesi kur’an’la ilişki kurmada arap dilinin Arapça bilmeyen kitleler açısından bir problem olarak öne çıkması. Mealcilik hareketinin diğer ismi Kur’ancılık.ilk olarak Hint alt kıtasında ortaya çıkmıştır.Abdullah Çekralevi tarfından geçtiğimiz asrın başında kurulan ehlüz zikr vel kur’an hareketi hind Müslümanları başta olmak üzere İslam dünyasının birçok bölgesinde taraftar bulmuştur. Türkiye’deki mealci kesimi etkileyen eserler 1970 li yıllarda Türkçe’ye tercüme edilen Seyyid Kutub’un Fi Zilali’l Kur’an adlı tefsiri ile Yoldaki İşaretler adındaki kitabıMevdudi’nin Tefhimu’l-Kur’an ı ile Kur’an’da Dört Terim i ve İsmail Cerrahoğlu’nun Tefsir Usulü adlı eseri. Mealcilik hareketinin etki alanı 1979’daki İran devrimi ile güç kazanmıştır. Çıkardıkları süreli yayınlar 1980 ihtilalinden sonra Kelime dergisi 1988 yılında neşrine başlanan Kalem dergisi(mealcilik hareketinin ciddi anlamda görüşlerini yansıttığı dergi)dir. Mealcilik hareketinin temel argümanı Kur’an’ın mübin (açıklayıcı ve anlaşılır) bir metin olduğudur.Sünneti kabul etmezler. |
10 Mart 2017 10:25 | |
mehmet akif2 | www.medineweb.net 18 Birincisi Kur’an’ın indiği dönem gitmek ve o dönemi bir bütün olarak değerlendirmektir.bu iki aşamadan oluşur.1-ayetlerin tarihi ortamlarını ve cevap olarak geldikleri meseleleri derinlemesine tahlil etmek.2-tespit edilen bütünlük içerisinden süzerek ahlaki içtimai ilkeler çıkarmaktır. İkincisi ilk faaliyette ortaya konan çabalar sonucunda ulaşılan genel ahlaki içtimai ilkeler bu aşamada aktüel meseleler göz önüne alınarak yeniden biçimlendirilmelidir.bu da içtihat eylemidir. Fazlurrahman’a göre İslam dünyasında modernleşme 19.asırda başlamıştır. Fazlurrahman’ın geleneği eleştirirken rahat davranıp batı karşısında aynı cesareti gösterememesi kullandığı kavramların önemli bir kısmının İslam dünyasına yabancı olması içtihat anlayışında geleneksel anlayıştan farklı olarak Kur’an’ın tarihsel arka planı dikkate alması sünnetin işlevselliği konusunda geleneksel algılarla uyuşmayan görüşleri savunması. Muhammed Arkoun Kur’an nasslarını yorumlamada tek çabası Arap-İslam düşüncesine tarihselci bakış açısını egemen kılabilmektir. Hasan Hanefi’ye göre Kur’an metni yedi kategoriye sahiptir bunlar 1-Kadim olan Allah kelamıdır ki künhüne vakıf olunması imkansızdır. 2-Levh-i Mahfuz’da yazılı olan kelam. 3-Peygambere ulaştırılması için Cibril’e verilmiş olan kelam. 4-Cibril’den Peygamber’e muayyen bir zaman diliminde aktarılan kelam. 5-Kulakların dinlediği dillerin okuduğu kelamdır ki Peygamberce yanlış anlamalara karşı tashihi ya da yeni bir vahiy ile değiştirilmesi söz konusuydu. 6-Her asırda yorumlanan ve tefsire tabi tutulan kelam. 7-Daha üst düzeyde yorumlanan kelam. Hasan Hanefi’ye göre İslam dünyasında öne çıkartılması gereken tefsir’’vakii/olgusal tefsir’’ olmalıdır. Vakii tefsir asla literal (sadece lafzın sınırları içerisinde hareket eden) bir tefsir değildir.içerik ve gaye kriterlerini göz önüne alırmakasıd ve mesalih ekseninde hareket eder;çünkü zarurat-ı diniyyeyi (canınmalınaklınneslindinin korunması zarureti) bırakıp;ikinci üçüncü konulara takılmak vahyin mantalitesine terstir. Ebu Zeyde göre Kur’an yetkinliğine inmiş olduğu dilden alır. İslam dünyasındaki modernist düşünürler Fazlurrahman Muhammed Arkoun Hasan Hanefi Nasr Hamid Ebu Zeyd Matbu Kur’an tercümelerinin ilk basımları Tanzimat fermanından sonradır. Türkiye’de Türkçe Kur’an ve tefsir çalışmaları özellikle ittihatçı söylemin egemen olmasından sonra hız kazanmıştır. Türkiye’de şiir şeklinde yapılan meal çalışmasına örnek Bedri Noyan - Kur’an-ı Kerim(Türkçe –şiir)dir. Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır’ın meali Hak Dini Kur’an Dili Meali (1930’lu yıllar)dir. Hamdi Yazır’ın meali iki bölümde:ilkini; tefsirinin sadece meal kısmı oluşturuken ikincisini eserin tefsir |
10 Mart 2017 10:24 | |
mehmet akif2 | www.medineweb.net 17 Semantik kelimelerin anlamlarını tespit eden ve bu anlamlarda ki değişimleri inceleyen bir ilim iken bu alanla iç içe görünen semiyotik daha geniş bir sahayı ihata eder ve dilsel olsun ya da olmasın tüm işaretlerin gösterilenleri üzerinde fikirler yürütür.semiyotik tüm gösterge türleriyle ilgilendiği için hem semantikten hem de hermenötikten(yorumbilim)daha geneldir. Semiyotik süreç dört aşamadan oluşur: Algı ;koklama görme işitme ve dokunma duyularına dayana ve somut alemde var olan maddi bir şeyin duyu organlarımızla algılanmasını ifade eden duyusal düzeydir. Bilme ;söz konusu maddi şeyin semiyotik tabiatının barındırdığı zihinsel bir uğraşıyı içerir. Anlam ;işaretlerin şifrelerini çözme uğraşısıdır.bu anlama ulaşmada ilk düzeydir. Açıklama ;bazen dağınık veya yanlış olabilen anlamın açıklaması ki daha derin bir düzey içerip içermediğini bilme çabası devreye girer Kur’an’ın mucizevisüpersentetik bir dil örgüsü olduğunubu sebeple muhatabın Kur’an bütüncüllüğü içerisinde şık durmayan bir anlamı nasslara yükleyemeyeceğini ifade eden meşhur dilbilimci Abdulkahir el-Cürcani dir. Hermeneutik(yorumbilim) kelimesini kökeni Yunan düşüncesine dayanır.yunan mitolojisinde tanrıların mesajlarını insanlara Hermes iletirilettiği bu mesajlara kendi yorumunu da katardı.bu sebeple yorumbilimi anlamındaki hermenötiğin köken itibarıyla bu kelimeden geldiği kabul edilir. Hermenötiğin temel itibarıyla ‘’söylemek’’ ‘’izah etmek’’ ve ‘’tercüme etmek’’anlamlarından oluşan üç manası vardır. Hıristiyan ilahiyatında Kutsal Kitabın yorumlanması sürecine Teolojik hermenötik denir. Hermenötiğin sistematik hale gelmesi batıdaki aydınlanma düşüncesine karşı geliştirilen romantik hermenötik ile olmuştur. Wilhelm Dilthey- yöntembilimsel hermenötik Heidegger- varoluşçu hermenötik Gadamer-felsefi hermenötik Habermas ve Apel-eleştirel/aşkın hermenötik Betti ve Hirsch-nesnel yorumsamacılık hermenötiği Teolojik hermenötik uygulanabilecek alanlar olsa da kitab-ı mukaddes üzerinde icra edilen bu tür edebi kritikler Kur’an için asla söz konusu olmayacaktır.Kur’an’da ilahi bir mesaj bulunduğu ve bu mesajın bir yorum aracılığı ile elde edilebileceği doğrudur.ancak Kur’an bunu tahrife uğramamış metni üzerinden sunar.Metni aşan hiçbir yorumu kabul etmez. Son dönem de adını en sık duyduğumuz batı hermenötik geleneğinden etkilendiği görülen modernist düşünür Fazlurrahman dır. Fazlurrahman’a göre İslam dünyasındaki en ciddi mesele eğitimdir. Fazlurrahman’a göre İslam düşüncesindeki yenilenmenin özü Kur’an algılarımıza bağlıdır.Şayet Kur’an algılarımızda bir yenilenme söz konusu olmaz ise Müslümanların özgün bir İslam düşüncesi ve buna bağlı olarak ideal anlamda bir İslami eğitim projesi ortaya koymaları mümkün olmayacaktır. Fazlurrahman’a göre Kur’an’ı anlama ve yorumlama yöntemimiz ikili bir anlama faaliyetine ihtiyaç duyar. |
10 Mart 2017 10:24 | |
mehmet akif2 | www.medineweb.net 16 Tefsirindeki bazı yorumları tarihselci bakış açısının önemli argümanlarına benzeyen ama tarihselci söylem tarafından pek de bilinmeyen isim h.333 tarihinde vefat eden Maturidi dir. Tarihselci düşünürlerin Kur’an kıssaları hakkındaki düşünceleri Kur’an kıssalarında önemli olanın lafızlar değil manalar olduğunu;dolayısıyla manayı yansıttığı sürece lafızlarda birbirinden farklı ifadelerin kullanılabileceğini söylerler. Kıssalar çerçevesinde Kur’an ayetlerini tarihsel metinler olarak değerlendiren ilk sistematik çalışma (Kur’an kıssalarının tarihsel veriler olduğunu bu verilerin o dönem Araplarının bilgileri yada dil üslupları çerçevesinde serdedilmiş bilgilerden ibaret olduğunu savunan) Halefullah’ın ‘’Kur’an’da Öyküleme Sanatı’’ adlı eseridir. Günümüz İslam dünyasında tarihselci bakışa üç yaklaşım vardır: Birinci grup;tarihselciliği İslami ilimlerin tecdidi noktasında zorunlu bir mecra olarak görenler.(modernist düşünürler) İkinci grup;tarihselci yaklaşımı bütünüyle reddeden ve kökeni itibarıyla Batılı olan bu yaklaşımın – muharref kitaplar açısından olsa da - tahrife uğramayan Kur’an açısından yıkıcı sonuçları olacağını savunanlar Üçüncü grup;varoluşsal bir durum olarak tarihsel materyallerden yararlanmak gerektiğiniesasen nasih-mensuhesbab-ı nüzul gibi İslami tefsir geleneğindeki pek çok Kur’an ilminin tam olarak bu meseleyle ilgili olduğunu dolayısıyla tarihselci bakış açısının geleneğimize bütünüyle aykırı düşmediğini söyleyenler.(bu grupta yer alanların itirazıKur’an ahkamının tarihsel addedilerek yürürlükten kaldırılması teşebbüslerinedir.) Semantik(anlambilim) kök olarak Grekçe’den gelir. İlmi bir disiplin olarak semantik .Bir dilin temelini oluşturan kelimeleri ayrıntılı bir şekilde tahlil ederek anlamlarını doğru bir şekilde ortaya koyma demektir. Semantik bir kelimenin anlamını öncelikle lügavi/etimolojik açıdan doğru bir şekilde tespit etmeye çalışır. Daha sonra bu kelimelerin kendi dönemi içerisinde geçmiş olduğu almam değişikliklerini inceler. Son aşamada ise kelimelerin tarihi süreç içerisinde kazandığı ya da kaybettiği anlamları araştırır. Kelimelerin kendi dönemleri içerisindeki kullanımlarına eşsüremli(senkronik) incelemeyle ulaşılır. Kelimelerin gelişen tarihsel süreçteki kazanımlarına ya da kayıplarına artsüremli(diyakronik) incelemeyle ulaşılır. İyi bir tefsir yazmanın vazgeçilmez şartı Etimoloji (kökenbilim)dir. Çokanlamlılık eşanlamlılık gibi semantiğin alt konuları Tefsir usulünün Garibu’l Kur’an vucuh nezair gibi konu başlıklarında incelenmiştir. Semantik ilminin bir disiplin olarak kuruluşu ve geliştirilmesi Batı dünyasına aittir. Semantik ilmini başarıyla kullanan Japon bilim adamı Toshihiku İzutsu Kur’an’da Allah ve İnsan İslam Düşüncesinde İman Kavramı gibi sahanın abide eserlerini kaleme almıştır. Semiyotik ilmi canlı varlıkların birbirleri arasında bildirişim amacıyla kullandıkları her tür işaret sistemini ele alan ilimdir. Semantik ve semiyotik arasındaki fark |
10 Mart 2017 10:23 | |
mehmet akif2 | www.medineweb.net 15 Batıya karşı bir duruş almak gerektiği kanaatindeki Müslümanların bir kısmı tam bir ret mantığı ile cephe almışken bazıları kayıtsız şartsız kabul mantığı ile hareket etmiştir. Kur’an’ı anlama ve yorumlamada yeni yönelişlerin dikkat çekici bir özelliği öze dönüş söylemi ile Kur’an’a dönüşü savunmalarıdır. Kur’an’ı merkeze alan okumaların tabii bir neticesi sünnet konusundaki menfi yaklaşımların ortaya çıkmasıdır. Rivayet eksenli tefsirler Sünnet konusunda menfi yaklaşımların ortaya çıktığı modern dönemde eleştiriye tabi tutulmuştur. Sünnet konusunda menfi yaklaşımların ortaya çıktığı modern dönemde dönemde israiliyat konusunda büyük hassasiyet gelişti. Bu dönemde bidatçiliğe mezhepçiliğe taklitçiliğe karşı sert eleştiriler olmuştur. Yeni yöneliş sahiplerince yazılan tefsirler Kur’an’ı önemli bir kısmı Kur’an’ın ezeli kelam olduğu düşüncesini reddederek tarihselci bir bakış açısıyla yorumlamıştır.bazı tefsirlerde rasyonalist bir bakış açısıyla yorumlanmıştır. Tarihselciliğin görevi gerçeği anlayabilmek için tarihte gerçeğin oluşma koşullarını gösterir. Tarihselcilik kavramı batıda 17.yy rastlamakta ise de bir terim olarak hüsnükabul görmesi 18.yydan sonradır. Epistemolojik ve metodolojik açıdan beşeri bilimlerin de tabiat bilimleri kadar özgür olması gerektiğini savunan düşünür Vico dur. Wilhelm Dilthey saf akıl diye savunulan tabiatçı bir aklın olamayacağını iddia etti. Doğa bilimleri ve beşeri bilimler arasındaki fark.Doğa bilimleri ‘’açıklamakta’’ beşeri bilimlerse ‘’anlamakta’’. Çünkü tabiat olayları ‘’açıklanabilir’’hadiseler ama olayların ruhu sadece ‘’anlaşılabilir’’ Kur’an vahyinin tarihsel olduğunu geçmişte ilk defa iddia eden fırka Hz.Peygamberin kendi kavminin dili ile gönderildiğini söyleyen Berahime dir. Hz.peygamberin mesajı evrensel değildir diyen Nusaybinli bir Yahudi olan ve İsevilik fırkasının da başı sayılan Ebu İsa İshak b. Yahya dır. sebepleri;birincisi:Kur’an arap diliyle indirilmiştir.arap diliyle inen bir kitabın arap olmayanlar hüccet olması beklenemez. İkincisi:her peygamberin kendi kavminin diliyle gönderilmiş olduğu gerçeğidir.Muhammed peygamberinde Araplardan başka kavmi olmadığına göre Kur’an yalnızca Araplara gönderilmiş olmalıdır. Son dönemde Kur’an’ın tarihsel bir metin olduğunu ve günümüz için geçerli olmayan bazı hükümleri bulunabileceğini ileri süren pek çok modernist yazar Mutezileyi referans alıyor. Mutezilenin bu konudaki görüşü Kur’an’ın mahluk (yaratılmış) olduğu düşüncesini savunur.mutezileden hiç kimse Kur’an mahluktur derken onu tarihselci bir bakış açısıyla ele almış değildir. |
10 Mart 2017 10:22 | |
mehmet akif2 | www.medineweb.net 14 doldurulmaktadır. Kur'an Tefsirinde İsrailiyat İsrailiyye kelimesinin çoğulu olan İsrailiyat , Yahudi , Hıristiyan ve diğer kültürlerden İslamiyete giren rivayetler bütünüdür. İbn Haldun, ilk müslümanların özellikle güneş , yıldızlar, ay , kainatın yaratılması gibi kevniyat konularını Ehli kitap mensuplarına sorduğunu nakletmektedir. Kabul Ahbar gibi Kitab- Mukaddes bilgisine sahip kişilerin rivayyetleri tefsir kitaplarını doldurmuştur. Taberi'nin ''Camiul- Beyan'ında bir çok israili rivayetin bulunması kesinlikle o tefsirin değerini düşürmez. İsrailiyatın aktarılması ne o rivayetin doğru, ne de o müfessirlerin güvenilmezolduğunu gösterir. Kur'an'dan herhangi bir ayeti anlamakta zorluk çeken inananların Ehli kitap bilgisine başvurmaları tamamen iyi niyetlerden Kur'anı anlamaya yönelik çabalardan kaynaklanmaktaydı. İsrailiyatın Kur'an Tefsirine Giriş Yolları 1. Önceki kültüründen kendisini kurtaramayan mühtedilerden gelen nakiller 2. israili rivayetleri tashih etmek için İsrailiyata müracaat edenler 3. Ehli kitap hanımlarıyla evlenme izninin doğurduğu mevcut ortamda yetişen yorumcular 4. İslam düşmanlarının İslam2ın ruhunu kirletmek için uydurulmuş rivayetler 5. Bazı hikayecilerin hoşa gitmesi için uydurdukları rivayetler 6. Ehli sünnete karşı olan fırkaların uydurdukları rivayetler 7. İsrailiyatın bir kısmı da bir şeyi izah etmek için karıştırmıştır. İsraili Haberlerin Çeşitleri ; 1. Senedi sahih olup Kur'an'a ve sünnete makbul olan haberler. 2. Yalan olduğu bilindiği halde bazı müfessirler tarafından nakledilmiş, bazıları kabul etmemiş, 3. Sıhhati tam olarak bilemediğimiz ne kabul ne de rededebileceğimiz rivayetler Sahabe de İsrailiyata müracaat etmiş ve titizlikle değerlendirmiştir. Müracaat ettikleri konular ; a. İtikadi konular b. Hz. Peygamberin (sav) izah ettiği meseleler c. İlgilenilmesinde hiç bir faydası olmayan polemikler d. Fıkhı hükümler İsraili haberleri nakleden bazı isimler şunlardır ; Kabul Ahbar , Abdullah b. Sellam el-Ensari , Vehb b. Münebbih ve Abdülmelik b. Abdilaziz b. Cüreyc Ünite 10 Kur’an’ı anlama ve yorumlamada yeni yönelişler dendiğinde Hindistan Malezya Endonezya Mısır Fas Suudi Arabistan ile Avrupa ve Amerika bölgelerde yeni gelişmeler olmuştur. Ömer Nasuhi Bilmen tefsirinin genel özelliği Zaman bakımından yeni ancak yöntem ve içerik açısından eski bir çalışma olması Kur’an’ı anlama ve yorumlamada yeni yönelişlerin doğuşunu hazırlayan sebeplerin başında Müslüman entellektüellerin batı dünyasındaki gelişmelerden etkilenmiş olmaları gelir. Müslüman entellektüellerin batı dünyasındaki gelişmelerden etkilenmeleri Bazen doğrudan batı karşısında tavır almakbazen de Müslüman toplumların batı karşısında bugün içine düştüğü duruma bağlı olarak şekillenen bir pozisyon almak şeklinde tezahür etmiştir. |
10 Mart 2017 10:22 | |
mehmet akif2 | www.medineweb.net 13 Kur'an'daki Neshin Çeşitleri 1. Hükmü mensuh metni baki ayetler 2. Hükmü baki metni mensuh ayetler 3. Hem hükmü hem de metni mensuh ayetler Kasasu'l Kur'an ( Kur'an Kıssaları ) Kök itibariyle k-s türemiş kelimeden olan iz sürmek , peşinden gitmek , bir haberi ya da sözü açıklamak , bildirmektir. Kur'an'da üç tür kıssa bulunmaktadır : a. Allah elçilerini , elçilerin getirdikleri mesajları ve bu mesajları ümmetlerinin gösterdikleri tepkilerileri anlatır. b. Geçmişte yaşayan bazı topluluklar hakkında anlatılan kıssalar c. Hz. Peygamberin (sav) dönemindeki olaylarla ilgili olan kıssalar. Kur'an Kıssalarının Özellikleri ; 1. Kur'an bir çok kıssadan müteşekkil bir kitap görünümündedir. 2. Kıssalar Allah'ın tarih boyunca elçiler aracılığıyla insan varlığına gönderdiği mesajları müspet yada menfi insani tutumlara verdiği cevapları anlatır. 3. Kur'an'da dünya ve ahiret ikilisi birbirlerinin alternatifi olarak kullanılmaz. 4. Kur'an kıssalarının özelliklerinden birisi da tekrar edilmeleridir. Kur'an'daki Kıssaların Hedefleri ; 1. Tevhid , nübüvvet ve ahiret inancı gibi itikadi konuları önceki ümmetlerin kıssalarını anlatarak tahkim olmak. 2. Hz. Peygamberimizi (sav) ve müminleri teselli etmek için ve önceki Peygamberlere ümmetlerinden misallar vererek bütün Peygamberlerin tebliğ yaptığını , her ümmeti benzer sıkıntılardan geçtiğini anlatmak. 3. İslam topluluğuna Hz. Eyyub'un sabrını, Hz. Yusuf'un iffetini, Firavunun zülmünü anlatarak doğru olan yola dikkat çekmek. 4. Akla ve kalbe hitap ederek toplumu eğitmek ve yetiştirmek 5. Anlatılan kıssalardan ortak bir prensibe ulaşmak ve fikir vermek. Kur'an Kıssalarına Dair Bazı Problemler 1. Kur'an'daki kıssaların büyük çoğunluğu tarihte olan vakalarla ilgilidir. Kutsal kitaplarda önemli olan verilmek olan mesajdır. Kur'an'ın lafzen ve manen mucize oluşu , Kur'an'daki her bilginin uygun şekilde nakledilmiş olmasıdır. Mesela '' İşte bunlar Allah'ın ayetleridir. Biz onları sana hakikate uygun olarak anlatıyoruz'' ayeti kerime Kur'an 'daki kıssaların gerçeğe uygun olduğunu ifade eder. 2. Kur'an'da hangi kıssanın anlatılacağına karar veren Şüphesiz ki yüce Allah'dır. 3. Edebi uslup içerisinde anlatılan kıssaların tarihsel gerçekliğinin olup olmadığı önemli değildir. çünkü ; anlatım tarzı bir olayı hakikati ile anlatmak için değil bir mesajı en uygun temsille muhataba iletmek için kullanılmıştır. 4. Kur'an bir tarih kitabı olmadığı için kıssalarda tarihi bir bilgi bütün olarak bulunmaz. Kur'an'da kronolojik bir anlatımla naklediliyor gibi görünen tek kıssa , Hz. Yusuf'un (as) kıssasıdır. Kur'an'ın kıssalarındaki bu tarihsel boşluklar bazen uydurma haberlerle ve israiliyat türü rivayetlerle |
10 Mart 2017 10:21 | |
mehmet akif2 | www.medineweb.net 12 imkansız olduğunu söylemek doğru değildir. Nüzul sebepleri Kur'an ayetlerinin 500 kadarına tekabul eder. Bu rivayetlerin bir kısmı zayıf rivayetler kategorisindedir. Nüzul sebeplerini Kur'anı anlamada yardımcı unsur olarak görülmelidir. 2. Ayetlerin iniş sırasını bilmek , Kur'anın nüzul tarihini tesbit etmek açısından önemli ise de Kur'anın bir kitap olduğu ve dinin kemale erdiği gözönüne alındığında tilavet tertibine göre okunması arasında çok fazla fark yoktur. 3. Nüzul sebepleri her ne kadar özel olsa da bunların hükümlerinin genel olduğu unutulmamalıdır. 4. Nüzul sebebiyle ilgili rivayetlerde oldukça abartılı ve hatta asılsız bilgilerede yer verilmiştir. 5. Nüzul sebepleri Kur'anın iniş süresince vuku bulmuş olaylarla ilgili bir kavramdır. 6. Nüzul sebeplerinde aynı ayetle ilgili birbirinden farklı rivayetler nakledilir. Nüzul sebepleri sadece Hz. Peygamber (sav) döneminde olan hadiselerle ilgilidir. Peygamberlik (sav) öncesi ya da Peygamberin (sav) vefatından sonra meydana gelen olaylar nüzul sebebi olamazlar. Nasih-Mensuh ; Kelime anlamı nesh , yok etmek , gidermek bir şeyi bir yerden başka yere nakletmek ve yazmaktır. Dini terim olarak nesh , herhangi şer'i hükmün yerine başka bir şer'i hüküm gelerek öncekinin hükmünü ortadan kaldırmasıdır. Hükmü kaldırılmış olan ayete '' mensuh'' Hükmü ortadan kaldıran ayete de '' nasih'' denir. Nesh Türleri ; 1. Kur'anın Kur'anı neshi 2. Kur'anın sünneti neshi 3. Sünnetin sünneti neshi 4. Sünnetin Kur'anı neshi Kur'an'da Neshin Varlığını Kabul Edenlerle Etmeyenlerin Delilleri 1. Bazı ayetlere vardır ki neshi kabul edenlere göre Kur'an'da hükmü kaldırılan ayetler bulunduğuna delildir. 2. Kur'an ayetleri arasında neshin vuku bulduğu görüşünde olanlar bu konuda alimlerin icma ettiğini ileri sürmektedir. 3. Kur'an ayetleri arasında neshin vuku bulduğunu söyleyenler bu konuda rivayet edilen haberleri delil gösterirler. Kur'an'da neshin olduğunu ispat etmek için daha güçlü delillere ihtiyaç vardır. Zira hükmünü ortadan kaldırdığınız metin ilahi kelamdır. 4. Neshi kabul edenler aklen de neshin vuku bulabileceğini söylemektedirler. 5. Neshi kabul edenler nasih ve mensuh ayetlerin anlam itibarıyle birbiriyle uzlaştırılamayacak kadar çelişkili olması gerektiğini düşünür. Nesh ilişkisi olduğu söylenen ayetlerde tahsis , takyid , tedricilik gibi hususların mevcut olduğu öne sürülür. 6. Kur'an'da neshin var olduğunu söyleyenler nasih ayetin , mensuh ayetten sonra gelmiş olması gerektiğini ileri sürerler. 7. Kur'an'da neshi kabul edenlere göre hem nasih , hem de mensuh dini bir hükümle ilgili olmalıdır. |
Bu Konuda 10 fazla Cevap bulunuyor. Bütün Cevapları görmek için buraya tıklayın. |
![]() |
.::.Bir Ayet-Kerime .::. | .::.Bir Hadis-i Şerif .::. | .::.Bir Vecize .::. |
|