Medineweb Forum/Huzur Adresi

Medineweb Forum/Huzur Adresi (https://www.forum.medineweb.net/)
-   Soru Cevap Arşivi (https://www.forum.medineweb.net/650-soru-cevap-arsivi)
-   -   Zan, gerçeğe fayda etmez (https://www.forum.medineweb.net/soru-cevap-arsivi/1041-zan-gercege-fayda-etmez.html)

AŞK'ÜL İSLAM 11 Ekim 2007 17:34

Zan, gerçeğe fayda etmez
 
Zan, gerçeğe fayda etmez
inne: (vurgu kelimesi)
zan: sanı, vehim, kuruntu
lâ: (olumsuzluk kelimesi)
yugnî: fayda eder
min: -den
haqq: gerçek, hakikat

innez-zanne lâ yugnî minel-haqqi şey-â
(Şüphesiz zan, gerçeğe fayda etmez, hakikat namına birşey ifade etmez)
Bu sözü Kuran'da bulup, düşünelim:
* Bu söz ve ilgili iki ayet bize ne anlatıyor?
* Zan nedir?
* Neden fayda etmez?

ayel 11 Ekim 2007 23:12

Cvp: Zan, gerçeğe fayda etmez
 
Zeynep Kurtoğlu: “Zan nedir?

Zan, kesin bilgi ihtiva etmeyen, şek ve şüphe ağırlıklı tahmindir. Zannın iyisine hüsn-ü zan deniyor. Hüsn-ü zan günah değildir. Özellikle bir insanın kendisini ilgilendiren bir davranışı sebebiyle olsa, sevaptır. Yani bir kişinin davranışını iyiye yormak ve o kişiyi kınamaktan kaçınmak iyidir, sevaptır.
Zannın kötüsüne sû-i zan denir ve günahtır. Kur’ân sû-i zannı yasaklamıştır. Bir kişinin davranışını kesin bilgi olmadan kötüye yormak günahtır. (alıntı)

ayel 11 Ekim 2007 23:35

Cvp: Zan, gerçeğe fayda etmez
 
SÛIZAN (SÛ-I ZAN)

Kötü zann, fena tahmin, şüphe "Sû" "fenalık, kötülük" demektir."Sû-i hareket (kötü davranış)", "sûi ahlâk (kötü ahlâk)", "sû-i niyet (kötü niyet)" vb. gibi, "sû-izan" da, "kötü zan" anlamındadır. "Sû" kelimesi, verilen örnekler ve benzerlerinde, daima, "sıfat" anlamını ifade eder.
"Zan" kelimesi ise, "sanma; farz ve tahmin etme; ihtimâle göre hükmetme" demek olduğu gibi, "şek, şüphe, tereddüd, vehim, hayâl" gibi anlamlara da gelir.
"Sû-i zann"ın zıddı (karşıtı), "Hüsnüzan * (hüsn-i zan)"dır. "Hüsn", "güzellik, iyilik, hoşluk, olgunluk, mükemmellik" demektir. "Hüsn-i ahlâk (iyi - güzel ahlâk)", "hüsn-i hat (güzel yazı)", "hüsn-i niyet (iyi niyet)"... gibi, "hüsn-i zan"da, "iyi-güzel zan; bir kimse veyâ bir olayın iyıliği hakkında vicdânî kanâat" demektir.
Görüldüğü gibi, iki türlü "zan" vardır. Zan, "tahmin" ve "ihtimâl"e dayandığına göre, bu konuda alınacak tavır ne olmalıdır. Kur'ân ve Hadis, bu hususla ilgili davranışın nasıl olması gerektiğine açıklık getirmektedir: Kur'ân-ı Kerim'de: "Ey inanan (mü'min)ler! Zannın bir çoğundan kaçının. Çünkü bazı zan (vardır ki) günahtır... " buyurulmuştur (el-Hucurât, 49/12).
Âyette, "zanların birçoğundan kaçınınız" denilmekte; sebep olarak da, "bazılarının günah olduğu ifade edilmektedir. Demek ki, zannın hepsi günah değildir; hattâ Allah'a ve mü'min (inanan)lere hüsn-i zanda bulunmak gereklidır. Nûr Süresi'nde: "Onu işittiğiniz vakit erkek mü'minlerle kadın mü'minlerin, kendi vicdanları (önünde) iyi bir zann'da bulunup da..." buyurulduğu gibi (en-Nûr, 24/12), bir Kudsî Hadis'de de:
"Ben, kulumun, bana zannı gibiyim " diye vârid olmuştur. Hz. Peygamber (s.a.s) de: "Her biriniz, Allah'a, hüsnüzan ederek ölsün"buyurmuş ve bir başka hadisinde de: "Hüznüzan, imândandır" demiştir.
Keşşâf ve benzeri büyük Kur'ân müfessirleri, "doğruyu ve yanlışı, açık belirtileriyle seçmeden, iyice gözleyip düşünmeden zanda bulunulmamasını" önemle tavsiye etmekte, "açıkta bir sebebi ve doğru belirtisi bulunmayan zannın harâm olduğunu, kaçınılması gerektiğini" belirtmektedirler. Ihtimal üzerine hüküm olan zanlar, gerçeğe uymadığından, başkasına bühtan ve iftira olacağından, zanda bulunanı vebâl altına sokacaktır.
Bütün bunlardan, zan konusunda çok dikkatli olmak gerektiği ve "Sû-i zann"ın ise, kesinlikle yasak olduğu, açıkça anlaşılmaktadır. Sû-i zann'ın harâm olmayanı, yalnızca fısk ve fucûr (günahkârlık) ile tanınan kimselere karşı yapılanıdır. Durumu kesin olarak bilinmeyen birine hüsnüzan gerekmese bile, Sû-i zan da câiz değildir.

Sû-i zan'dan kaynaklanan "tecessüs" hakkında da, daha önce verilen Hucurât Süresi'ndeki âyette, "tecessüs de etmeyin" buyurulmaktadır. Tecessüs, "Onun-bunun durumlarını araştırmak, eksik (kusur)lerini öğrenme isteği"dir. Allah tarafından yasaklanan bu davranışla ilgili olarak Hz. Peygamber
(s.a.s)'de:
"Müslümanların eksiklerini, ayıplarını araştırmayın. Zira herkim müslümanların ayıplarını araştırırsa, Allah Teâlâ'da onun ayıb (kusur)ını tâkip eder, nihayet evinin içinde bile onu rezil ve rüsvây eder" buyurmuştur

(Elmalılı Hamdi Yazır, Hak Dini Kur'ân Dili, Istanbul
1960, VI, 4471-4473; Ömer Nasuhi Bilmen, Büyük Islâm
Ilmihâli, Istanbul 1957,
633-634).

maşuk 09 Kasım 2007 12:59

Cvp: Zan, gerçeğe fayda etmez
 
Arkadaşlar!

Hadisi şeriflerde çok güzel ifade etmişsiniz.

Ancak bunun da ötesinde

Ayeti kerime ile _hucurat suresinde de _beyan edildiği gibi

''sui-kötü''

ZAN sözün en yalanıdır.

iblissavar 13 Kasım 2007 08:39

Cvp: Zan, gerçeğe fayda etmez
 
zandan sakınınız:

Hucurat 12:Ey iman edenler! Zandan çok sakının! Çünkü zannın bir kısmı günahtır. Sinsi casuslar gibi ayıp aramayın! Gıybet ederek biriniz ötekini arkasından çekiştirmesin! Sizden biri, ölmüş kardeşinin etini yemek ister mi? Bakın bundan iğrendiniz. Allah'tan sakının! Hiç kuşkusuz, Allah tövbeleri çok kabul eden, rahmeti sonsuz olandır.


SAAT: 18:23

vBulletin® Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.

User Alert System provided by Advanced User Tagging v3.2.6 (Lite) - vBulletin Mods & Addons Copyright © 2024 DragonByte Technologies Ltd.


1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234 235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260 261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286 287 288 289 290 291 292 293 294 295 296 297 298 299 300 301 302 303 304 305 306