Medineweb Forum/Huzur Adresi

Medineweb Forum/Huzur Adresi (https://www.forum.medineweb.net/)
-   Makale ve Köşe Yazıları (https://www.forum.medineweb.net/516-makale-ve-kose-yazilari)
-   -   Festekim Kema Umirte (Emr olunduğun gibi Dosdoğru Ol!)/ Mevlüt Hönül (https://www.forum.medineweb.net/makale-ve-kose-yazilari/23390-festekim-kema-umirte-emr-olundugun-gibi-dosdogru-ol-mevlut-honul.html)

Yitiksevda 06 Kasım 2012 00:15

Festekim Kema Umirte (Emr olunduğun gibi Dosdoğru Ol!)/ Mevlüt Hönül
 
Muhakkak mü'minler kardeştirler. Kardeşlerinizin arasını düzeltin ve Allah'tan korkun ki size rahmet edilsin
(Hucurat -10)

Ayeti kerime’de, fertlerin veya toplumların uyuşmazlıklarda, sorunların da Allah’tan hakkı ile korkma esasına dayanarak ıslah ve barış elçileri olarak arabulucular olmamız emredilmektedir. Ülkemizde, Cumhuriyetin kuruluş süreci ile başlayan Irksal, toplumsal, dinsel sorunlar/ayrışmalar günümüzde binlerin yüreklerini yakan yıkım hareketlerine dönüşmüştür.

Hemen her gün, basın ve yayın organlarında ölen ve öldürülen insan haberleri katliamlar, sömürüler, yıkımlar, acılı anne ve babalar, yetim kalan çocuklar olağan bir şeymiş gibi gösterilmekte ve sinelere kin ve nefret tohumları serpilmekte.

Sadece Ülkemizi ele alacak olursak. Kin, nefret ve ırkçılık tohumlarını eken küfür ideolojileri ile mücadele. Ancak ve ancak Allah’ın emrettiği kardeşlik esasının hayatın her safhasında kendisini göstermesi sonucu başarıya ulaşır. Bunun için bireysel, toplumsal hareket metotları ile hemen herkes bu nifak’ı ortadan kaldırmak için elini taşın altına koyabilmelidir.

Bu yönelme esnasında yan çizmeden "Festekim kema umirte" (emrolunduğun gibi dosdoğru ol!) ifadesi temel ölçü olmalıdır.

Bu hitap, doğrudan Allah Resulü Muhammed’e olmasına rağmen, bütün müminlere de bir çağrıdır. Yapılmak istenen herhangi bir hususun ciddiyetini göstermek amaçlıdır.

Allah resulü Muhammed’in, bu hitab karşısında: "saçlarım ağardı!" dediği naklolunmuştur. Bu denli ağır bir sorumluluk yükleyen ve bir benzeri Şura 15. Ayette geçen ayetler dosdoğru olmayı ve onların hevalarına uymamaya çağrıdır.

Bugün yeryüzünde meydana gelen yıkımların ana sebebi insanların hevalarına uyma hususunda ortaya koydukları ısrarcı, aşırı tavırlarıdır. Allah’tan gelen Vahye kulak asmayan, kendi görüşlerini, zevklerini ön plana çıkaran anlayışlar doğru yoldan saparak insanlar üzerinde felaketlerin oluşmasına sebep olmaktadırlar.

Sen hiç kendi heva ve heveslerini tanrılaştıran (birin)i düşündün mü? İmdi, böyle birinden de sen mi sorumlu olacaksın? Yoksa sen onlardan çoğunun (senin ulaştırdığın mesajı) dinlediklerini ve akıllarını kullandıklarını mı sanıyorsun? Hayır, hayır, hayvanlar gibidir onlar: doğru yoldan hiç mi hiç haberleri yok! (Furkan 43-44)

İnsanların İlahi mesaja karşı kendi heva ve heveslerini tanrılaştırması ve akıllarını kullanmaması karşısında hayvanlar (koyun sürüleri) gibi oldukları, zalim ve haktan yüz çevirdikleri açıkça belirtilmektedir.

Bugün kendilerini (istikbar) büyük görenler. Kendi hayatları ile birlikte mazlumların hayatına da kendi heva ve hevesleri doğrultusunda yön vermektedirler. Dengesiz söylemler ve eylemler ile Adaletten ayrılıp taassuba mahkûm anlayışları ile. Huzur ve barışı önemsiz gören kısır döngüler ve menfaatler peşinde sürüklenen kesimlerden Adaleti sağlama anlayışı beklemek mümkün değildir. Bugün ve geçmiş tarih bu karakterde olanların ikiyüzlülüğüne şahittir.

Heva ve heveslerine uyan yöneticilerin hâkim olduğu toplumlarda suç, fitne, fesat yaygınlaşır insani değerler rağbet görmez, adalet işlemez bir hale dönüşür. Ülkemizde var olan yönetim anlayışı heva ve heveslerini tanrılaştıranların kuru kalabalıkların( demokrasinin) eseridir.

İnsani değerleri kendi nefislerine kabullendiremeyen kişi veya kuruluşların çevrelerine veya yönetimdeki uygulamalarından insani değerleri beklemek ütopyadan başka bir şey değildir. İradesine söz geçiremeyenler başkasının iradesinden söz etme hakkına sahip değillerdir. Allah’a ve vaaz ettiği hakikatlere dil uzatıldığında sessiz kalan lakin kendi nefsine ve menfaatine dil uzatıldığında kavgaya tutuşan kendi heva ve hevesini tanrı edinenlerdir.

Bu tür insanlar kendi görüş ve kararları dışındakileri beğenmiyor ve tanımıyor ise tanrılık iddiasındadırlar. Bu tür insanlar hak, hukuk, özgürlük, fikir hürriyeti, barış ve dostluk kavramını tanımadıkları gibi peşine düştükleri arzularını da kendi istekleri doğrultusunda üstün tutar ve zorla insanlara dayatmaya çalışırlar.

Bu tür lüzumsuz işler ile meşgul olanlardan, lüzumlu işler ile uğraşmasını beklemek abes olur. Müslüman camianın sistemi içerden feth etme yönteminde kullandıkları radikalizm para etmedi, o halde tek parti, önce ekonomi sonra diğer meseleler ile ilgileniriz demeleri. Kendi zanlarınca iyi lanse edilmeye çalışıldı ise de. Gerçekte zulme meyletme, sistemin dişlisi olmaktan başka bir işe yaramadı.

Çünkü heva ve heveslerin hâkim olduğu sistem çarkları içerisine girildikçe sistem içerisinde öğütülmekten kaçınma mümkün değildir.

Allah Resulü Muhammed’e Dar’ün-Nedve’nin başına geçme teklifi getirildiğinde:

"Bir elime ayı, bir elime güneşi verseniz, yolumdan dönmem" diyerek kedin bir dil ile reddetmesi heva ve hevese kul olmamanın "La ilahe illallah" demenin adı idi.

Allah resulü Muhammed asla ve asla : "Önce şu krallığa bir geçeyim, iktidarımı perçinleyeyim, ekonomiyi, ahlakı vb. düzelteyim. Sonra Tevhidi açıklayayım, insanları doğru yola davet edeyim. Bulunduğum mevkinin imkânlarını da bunun için kullanayım" demedi inandığı yaşadı ve tebliğ etti. Emr olunduğun gibi dosdoğru ol ifadesini hayatının her safhasında gösterdi.

Kemalist ve İnönü rejiminin ortaya çıkarmış olduğu, inkâr siyasetine dayalı kavmiyetçi ulusçu anlayış bugün. Aynı Allah’a, Peygambere ve Kitaba inanan İnsanları adeta birbirine karşı düşmanlaştırmış ve kan akıtmayı birer hedef haline getirmiştir.

Kemalist, rejimin taşeronluğunu yapan milliyetçi unsurlara karşı, bir güç olarak ortaya çıkan yapı zulüm ile mücadele etmesi gerekir iken. Bugün kendi elleri ve silahları ile zulüm işlemekte ve bu zulümlerine de Muhammed ümmetinin yetimleri olan Kürtleri alet edebilmektedirler.

Sözde hakk mücadelesi yaptığını iddia eden yapılanma, kendisine eleştiri yapma hakkını dahi insanlara vermeyecek kadar gaddar bir ideolojik sistem ile hareket etmektedir. Kan ve gözyaşlarının bitmesi adına söylemler ortaya koyan ve silahlı mücadelenin kin ve nefretten başka bir şeye yaramadığını izah edenlere bile, kimse bizim adımıza açıklama yapamaz diyerekten dışlamakta kendi heva ve heveslerini tanrılaştırmaktadır.

Kandan beslenen kesimlerin, burunlarından kıl aldırmayan tavırları, kan dökmeyi, insanları acılara boğmayı, insanlar üzerinde tahakküm kurmayı barış ve huzurun askıya alınmasını tetikleyen en önemli faktördür. Yanı başımızda zalim ideoloji ve anlayışı ile mustazaflara kan kusturan Esada karşı ayaklananlar. Ne yazık ki zulüm ile mücadele edeceklerine zalim ile mücadele etmekte ve kendi haklı mücadelelerine zulüm yaparak leke sürmektedirler.

Ülkemizde var olan sorunu çözmeye yanaşmayanların tavrına binaen çözüm süreçlerini baltalayan yapılanma arasında tek fark vardır biri dağda kendine menfaat sağlarken diğeri şehirde aynı yöntem ile hareket etmektedir. Çünkü her iki kesimin menfaatleri insanların kanının dökülmesinden daha öncelikli anlayış olarak görülmekte ve sunulmaktadır.

Allah sizi, hiçbir şey bilmez halde, analarınızın karınlarından çıkardı, size kendisine şükredesiniz diye işitme duyusu, gözler ve kalpler verdi.
(Nahl-78)

Kemalist ideolojinin Kürtlere yaptığı zulüm sömürü ve benzeri uygulamalara karşı ortaya çıkan. Masum bir örgüt görüntüsü ile kendini kabullendirmeyi başaran ve İnsanlığın evrensel değerlerini kendi değerleri gibi göstererek, zulme uğrayan insanları elde etmeyi başaran ve her türlü desteği uluslar arası emperyalistlerden alan anlayış halktan’da gerektiğinde zorbalık ile gerektiğinde ise eylemler ile destek almıştır.

Lakin her daim rejimi eleştirenler neden ise hiçbir zaman kendi katliamlarını eleştirmeye yanaşmamışlardır. Korku, ölüm tehditleri ve benzeri başa gelebilecek olaylardan ötürü. Suskunluğa mahkûm edilen Mazlum halk ne zamana kadar kendi haklılığını başkalarının maskesi altında savunmaya devam edecek?

Eğitim-eğitim diyerekten meydanları inletenler, okulları yakmaktan da geri durmamakta ve eğitimi baltalayabilmektedirler. Söylem ve eylemlerin birbirine zıt tezahürünü ortaya koyanlar nasıl bir eğitim anlayışı istemektedirler. Yakıp yıktıkları okullarda kimlerin çocukları yetişmekte, zararı kimlere bunu neden hesaplama ya da sorgulama yapmıyoruz. Kürtlerin vicdanı askıya mı alındı? Bu soruları kendim ile birlikte insanım diyenlerin tümüne soruyorum.

Kürt adına ağırlıkta Kürt çocuklarının eğitim aldığı okulları yakmak, köprüleri uçurmak, kepenkleri kapattırmak ne tür bir zihniyet yapısıdır. Kürt adına Kürt çocuklarını cehalete mahkûm etmek, esnaf olarak geçimini temin etmeye çalışanları mağdur etmek, ticari kazancını baltalamak Kürt adına ne tür bir fayda sağlamaktır?

Bu makalede ele aldığım hususlarda Kürt kardeşlerimin eleştirisine maruz kalacağımı çok iyi bilmekteyim. Lakin hakka hakk batıla batıl demek imani vasfımızdandır. Ülkemizde ve yakın komşularında Muhammed ümmetinin yetimlerine yapılan zulümleri, soykırımları şiddet ile çözeceklerini sananlar aldanmaktan ve aldatmaktan başka bir şey yapmamaktadırlar.

MEVLÜT HÖNÜL
MALAZGİRT
[Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Medine-web 06 Kasım 2012 00:28

Cevap: Festekim Kema Umirte (Emr olunduğun gibi Dosdoğru Ol!)
 
konu çok önemli ve müslümanın yol haritasıdır.bu ayet göründüğü gibi algılanmamalı,az tefekkür edilse ayetin imanın kalbi olduğu görülecektir.çalışma güzel olmuş Allah razı olsun.bu konuyu harika bi şekilde işleyen fecr hocamızın çalışmasını aşağıya alıyorum.
Alıntı:

FECR Üyemizden Alıntı (Mesaj 55878)
DOSDOĞRU OLMAK
Dosdoğru olmak,Allah’ın istediği istikamette olmak ve o istikamet üzerinde kalabilmek gerçekten zor bir iştir.Allah Rasulu s.a.v. Hud suresi 112.ayet nazil olduğunda yani “Emrolunduğun gibi dosdoğru ol” ayeti indiğinde “Hud suresi beni ihtiyarlattı” demiştir.
Şeytan insanları Allah’ın yolundan,istikametten ayırmak için gerek sağdan,gerek soldan,gerek arkadan gerekse önden yaklaşarak vesvese vermeyi kıyamet zamanına kadar sürdürecektir.Bizler namazlarımızda günde en az 40 kez Fatiha suresini okuruz.Bu surede “Bizi dosdoğru yola ilet” ifadesini kullanırken aslında şunu demek istiyoruz:”Ey Rabbim! Bizi dosdoğru yol üzerinde sabit kıl,devamlı olalım,ayaklarımızı kaydırma,hidayet üzere,dosdoğru yol üzere olalım”
Dosdoğru olmak,doğru olmaktan da öte bir anlam ifade ediyor.Dosdoğru olduğunu veya o yol üzerinde olduğunu ifade eden kimselerin sahip olması gereken özellikler olmalıdır.Toplumda insanlarla bir mülakat yapsan ve onlara bu konuda soru sorsan,inanın hepsi de kendinin doğru-dosdoğru kimseler olduğunu söylemekten çekinmez.
-Yalan söylemeye alışmış politikacı,
-Zalim idareci
-Üçkağıtçı,insanları nasıl aldatırım veya ne kadar bu işten kârlı çıkarım diye düşünen esnaf,ticaret adamı
- Camiye gelen cemaate gerçekleri,Allah’ın vahyini iletmeyen,anlatmaktan çekinen imam,vaiz,müftü gibi kimseler
-Verdiği kararlarda adalet sahibi olmayan aile reisleri,mevki makam sahipleri,hakimler gibi kimseler
-Toplumda insanlara yardımları bile politik ranta,çıkara dönüştüren idareciler
-İnsanları yanlış yönlere,Allah’ın dininden başka şeylere yönlendiren liderler,kanaat önderleri,ağabeyler,ablalar,yazarlar,çizerler vs kimseler
-Toplumsal fesadın yaygınlaşmasını sağlayan,organize eden toplum mühendisleri
-Kainattaki ekolojik dengeyi bozmaya çalışan,bu uğurda canlı cansız demeden fesadı yayan kimseler
-İnsanların vahiyle tanışmasına engel koyanlar,Kur’anı mehcur –terkedilmiş bir kitap haline getirenler kimseler
-Allah’ın çizdiği helal-haram sınırlarını aşan kimseler,sınırları kaale almayan kimseler
vs vs. kimseler
İşte bu kimselere de sorsan hepsi de dosdoğru olduklarını söylemekten çekinmezler.Ama Allah’ın dosdoğru olarak kabul ettiği kimseler sınıfına girip girmediklerini insanların kendisi değil,yaratıcı olan Allah belirlemektedir.Onun için Kur’an’daki dosdoğru olmak yani istikamet üzere olmak ile ilgili ayetleri ele aldığımızda şu sonuçları çıkarmak mümkündür:
1-Dosdoğru Olmak Anlaşmalara Sadık Olmayı Gerektirir
Mescidi Haram'ın yanında andlaştıklarınızın dışında, puta tapanların Allah katında ve Peygamberi önünde nasıl bir andlaşmaları olabilir. Size doğru davrandıkça siz de onlara doğru davranın. Allah, sözleşmelerini bozmaktan sakınanları sever.9/Tevbe-7
2-Dosdoğru olmak,Allah’ı Rab Olarak Kabul Etmektir
Şüphesiz, Rabbimiz Allah'tır deyip, sonra dosdoğru yolda yürüyenlerin üzerine melekler iner. Onlara: Korkmayın, üzülmeyin, size vâdolunan cennetle sevinin! derler.41/Fussilet-30
Doğrusu, «Rabbimiz Allah'tır» deyip, sonra da dosdoğru gidenlere korku yoktur, onlar üzülmeyeceklerdir.46/Ahkaf-13
3-Dosdoğru Olmak,Allah’ın Fazlına Vesiledir
Onlar gerçekten o yol üzere dosdoğru gitselerdi, elbette kendilerine bol bir su verirdik.72/Cin-16
4-Dosdoğru Olmak İsteyenler İçin Kur’an Hatırlatmadır
Kuran, ancak aranızda doğru yola girmeyi dileyene ve alemlere bir öğüttür.81/Tekvir-27-28
5-Dosdoğru Olmak Allah’ın Emirlerini Yapmaktan Geçer
Sen, beraberindeki tevbe edenlerle birlikte emrolunduğun gibi dosdoğru ol. Aşırı gitmeyin, doğrusu Allah yaptıklarınızı görür.11/Hud-112
İşte onun için sen (tevhide) dâvet et ve emrolunduğun gibi dosdoğru ol. Onların heveslerine uyma ve de ki: Ben Allah'ın indirdiği Kitab'a inandım ve aranızda adaleti gerçekleştirmekle emrolundum. Allah bizim de Rabbimiz, sizin de Rabbinizdir. Bizim işlediklerimiz bize, sizin işledikleriniz de sizedir. Aramızda tartışılabilecek bir konu yoktur. Allah hepimizi bir araya toplar, dönüş de O'nadır.42/Şura-15
Bu ayetler ışığında dosdoğru olmak;
a-Aşırı gitmemeyi
b-Kafirlerin heveslerine,hevalarına,isteklerine uymamayı
c-Allah’ın kitabına iman etmeyi
d-İnsanlar arasında adalet ilkesini gözetmeyi gerektirir.

6-Dosdoğru Olmak,Bilmeyenlerin Yoluna Uymamayı Gerektirir.
Allah buyurdu ki: «Peki duanız kabul olundu, siz yine doğru ve dürüst olmaya devam edin ve kendini bilmeyenlerin yoluna uymayın!»10/Yunus-89
7-Dosdoğru Olmak,Yönü,Yol Haritasını Allah’a Çevirmekle Olur
Onlara söyle: «Ben de ancak sizin gibi bir insanım. Bana, tanrınızın tek bir Tanrı olduğu vahyolunuyor. Artık O'na yönelin, O'ndan bağışlanma dileyin; vay ortak koşanlara!»41/Fussilet-6
8-Dosdoğru Olanların Yolu Kendilerine Nimet Verilen Kimselerin Yoludur
Bizi dosdoğru yola ilet. Nimete erdirdiğin kimselerin yoluna; gazaba uğrayanların, ya da sapıtanların yoluna değil.1/Fatiha-6-7
[B]9-Dosdoğru Olmanın Yolu Vahye Sarılmaktan Geçer
Sen, sana vahyedilene sımsıkı sarıl. Şüphesiz sen, dosdoğru yoldasın.43/Zuhruf-43

Dosdoğru olmak için vahye kulak vermek gerekir
Dosdoğru olmak için hayatımızda zikzaklar olmaması lazım
Dosdoğru olmak için ilkelerimizden taviz vermemiz gerekir
Dosdoğru olmak için Peygamberin yoluna sımsıkı sarılmamız gerekir
Dosdoğru olmak için Allah’ın çizdiği sınırlara riayet etmemiz gerekir
Dosdoğru olmak için yaşantımızda,kararlarımızda adil olmamız gerekir
Dosdoğru olmak için sevgimizi ve buğzumuzu Allah için yapmak gerekir
Dosdoğru olmak için Kur’an’la,peygamberle irtibatımızı koparmamamız gerekir
Dosdoğru olmak için birr-iyilik-ma’ruf üzerinde olmamız gerekir
Dosdoğru olmak için şekilsel anlamdaki ibadetlerimize dikkat etmek gerekir
Dosdoğru olmak için yaşantımız Allah’ın rızasına uygun olmalıdır
Dosdoğru olmak için
-Allah-insan
-İnsan-insan
-İnsan-diğer varlıklar ilişkisi vahye göre düzenlenmelidir


muallime 06 Kasım 2012 00:36

Cevap: Festekim Kema Umirte (Emr olunduğun gibi Dosdoğru Ol!)
 
Alıntı:

Yitiksevda Üyemizden Alıntı (Mesaj 196624)
Lakin her daim rejimi eleştirenler neden ise hiçbir zaman kendi katliamlarını eleştirmeye yanaşmamışlardır. Korku, ölüm tehditleri ve benzeri başa gelebilecek olaylardan ötürü. Suskunluğa mahkûm edilen Mazlum halk ne zamana kadar kendi haklılığını başkalarının maskesi altında savunmaya devam edecek?

Eğitim-eğitim diyerekten meydanları inletenler, okulları yakmaktan da geri durmamakta ve eğitimi baltalayabilmektedirler. Söylem ve eylemlerin birbirine zıt tezahürünü ortaya koyanlar nasıl bir eğitim anlayışı istemektedirler. Yakıp yıktıkları okullarda kimlerin çocukları yetişmekte, zararı kimlere bunu neden hesaplama ya da sorgulama yapmıyoruz. Kürtlerin vicdanı askıya mı alındı? Bu soruları kendim ile birlikte insanım diyenlerin tümüne soruyorum.

Kürt adına ağırlıkta Kürt çocuklarının eğitim aldığı okulları yakmak, köprüleri uçurmak, kepenkleri kapattırmak ne tür bir zihniyet yapısıdır. Kürt adına Kürt çocuklarını cehalete mahkûm etmek, esnaf olarak geçimini temin etmeye çalışanları mağdur etmek, ticari kazancını baltalamak Kürt adına ne tür bir fayda sağlamaktır?

Bu makalede ele aldığım hususlarda Kürt kardeşlerimin eleştirisine maruz kalacağımı çok iyi bilmekteyim. Lakin hakka hakk batıla batıl demek imani vasfımızdandır. Ülkemizde ve yakın komşularında Muhammed ümmetinin yetimlerine yapılan zulümleri, soykırımları şiddet ile çözeceklerini sananlar aldanmaktan ve aldatmaktan başka bir şey yapmamaktadırlar,



Sayın yitiksevda,yukardakileri yapanlar dağdakiler midir?kimdir?

Yitiksevda 06 Kasım 2012 00:38

Cevap: Festekim Kema Umirte (Emr olunduğun gibi Dosdoğru Ol!)
 
Evet Örgüt bunu yapmakta...

muallime 06 Kasım 2012 00:45

Cevap: Festekim Kema Umirte (Emr olunduğun gibi Dosdoğru Ol!)
 
Alıntı:

Yitiksevda Üyemizden Alıntı (Mesaj 196627)
Evet Örgüt bunu yapmakta...

Anladım Dışardan bu kadar destek olduğu sürece hiç çözülmeyecek gibi görünüyor, burdanda

biliyorum ,Örgüt acaib maddi destek alıyor,özellikle Almanyadan,,,

Kürtlere yapılan zulüm ,ayrımcılık ve çözümü için çok değerli çalışmalar var aslında ,varmı sizin beğendiğiniz

bir çalışma?

Yitiksevda 06 Kasım 2012 00:51

Cevap: Festekim Kema Umirte (Emr olunduğun gibi Dosdoğru Ol!)
 
Kürt Sorunu nedir?

Müslümanlar Kürt Sorunu konusunda ne düşünüyor?

Özgür Der tarafından düzenlenen "Kürt Sorunu ve Müslümanlar" formunda; Abdülhakim Beyazyüz, Abdurrahman Aslan, Abdurrahman Dilipak, Ali Bulaç, Ali Kaçar, Atasoy Müftüoğlu, Burhan Kavuncu, Bülent Yıldırım, Hamza Türkmen, Hülya Şekerci, Kazım Sağlam, Kenan Alpay, Mahmut Yavuz, Mehmet Göktaş, Mehmet Bekaroğlu, Mehmet Pamak, Mustafa Eğilli, Mustafa İslamoğlu, Ramazan Kayan, Sabiha Ünlü, Serdar Bülent Yılmaz, Sıdık Dursun Şeyhanzade, Şefik Sevim, Şehmuz Ülek ve Süleyman Kurşun Kürt sorununu ve Müslümanların tutumunu değerlendirdi.

Forum Ekin Yayınları tarafından kitaplaştırıldı. Kitabın 3. baskısı yayınlandı! Bu kitabı okumanızı tavsiye ederim çok güzel tespitler ve çözümler sunulmuş...

bilinmez 06 Kasım 2012 08:00

Cevap: Festekim Kema Umirte (Emr olunduğun gibi Dosdoğru Ol!)
 
Geleneksel olsada bu ülkedeki halk Allah a inanıyor,tam anlamıyla Allahın kim olduğu bilinmesede bu böyle,

Önemli olan bu topluma Allahı sadece ibadethanelerde ve günün belirli vakitlerinde ve yılın belirligünlerine hapsetmemyi anlatmak..

Yani sosyal hayattada Allahın yeri olması gerektiğini anlatmak,dağdada,meclistede Allah olması lazım..Haksızlığa uğradığına inananında metodunda,meclislerinde hüküm yapanların metoduda HER ZAMAN DİRİ OLANIN İLKE VE İNKILAPLARINA VE GÖRÜŞLERİNE UYMALI,ÖLÜLERİN İLKE VE İNKILABINA VE GÖRÜŞELRİNE DEĞİL,yani beşer kaynaklı ADELET,in doğuracağı sadece zulum olur...

Toplumu ölülerin ve beşerlerin hakimiyetinden kurtulmanın çözümlerine yönlendirmelidir kanaat önderleri,ve her zaman HAYY[DİRİ] olanın hakimiyetinde çözüm olacağının yol haritalarıyla buluşturmalıyız...

yani emrolunduğunun, emrinde dosdoğru bi çözüme gidilir..

Esma_Nur 12 Kasım 2012 09:50

Cevap: Festekim Kema Umirte (Emr olunduğun gibi Dosdoğru Ol!)
 
Hud suresinde: "Emrolunduğun gibi dosdoğru ol" buyrulunca "Beni yaşlandırdı" der Efendimiz(a.s.).
Bu olabildiğin kadar doğrul demektir, göbeğin çatlarcasına, şakakların zonklarcasına
Hakikaten bir sahabe kısa sürede saçının beyazladığını müşahede ediyor.
İnsanlardan çektikleri değil ama bir ayet saç beyazlatıyor.


SAAT: 15:41

vBulletin® Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.

User Alert System provided by Advanced User Tagging v3.2.6 (Lite) - vBulletin Mods & Addons Copyright © 2024 DragonByte Technologies Ltd.


1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234 235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260 261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286 287 288 289 290 291 292 293 294 295 296 297 298 299 300 301 302 303 304 305 306