Muhteşem Bir Sorum Var
 

MUHTEŞEM bir sorum var arkadaşlar ama önce küçük bir bilgi verecek sonra sorumu soracağım )

Hadi başlayalım.

Biliyorsunuz ki ben sûreleri baştan sondan karşılaştırmalı okurum.

19. Süre Meryem süresidir insan hiçbir şey değilken yaratılır.

Sondan 19. Sûre Alak sûresidir. Insan alaktan yaratılır.

Ortadan sona doğru 19. sûre İnsan sûresidir ve insan zamanda anılır değilken birden yaratılır.

Ortadan başa doğru 19. Sûre ise Zümer sûresidir. Bir grup insan topluluğu manasına gelir.

Muhteşem bir düzen olduğunu fark etmişsinizdir.

Şimdi gelelim o muhteşem soruya.

Meryem sûresinin başında kim kimin ismini zikrediyor? Son ayetinde dinleyen kim?
Alak sûresinin başında kim kimin ismini zikrediyor.
Son ayetinde dinlemeyen kim?

İnsan sûresinin başında zikretmeyen kim? Son ayetinde dinlemeyen kim?

Zümer süresinin başında zikreden kim. Son ayetinde dinleyen kim?

Cevap veren olursa ikinci soruyu soracağım)

Selamlar sevgiler.

Buradan 19 mucizesi çıkmayacak dimi Alaleyl :)))
Cevaplarım böyle. Devamı sizde. Nereye varacak merak ediyorum :)

Teşekkürler yanıtlar için )

Hayır 19 mucizesi çıkmayacak. Kur'an'ın nasıl da bütünleyici, birbirini destekleyen, hakîm olduğu sonucu çıkıyor.

Meryem'in ilk iki ayetinde Allah zikreder. Kaf Ha Ayn Sad der ve belirtir "Bu, Rabbinin kulu Zekeriya'yı zikru rahmetidir."

Zikreden Allah.

Son ayete bakalım:

"Onlardan önce nice nesilleri helak ettik. Onlardan birinin varlığını hissediyor veya onların sesini duyuyor musun?"

Dinleyen "Bizleriz," kulak kabartıyor ve hiçbirinin sesini duymuyoruz.

Alak süresine baktığımızda Allah bize okumamızı emrediyor. Nasıl okumamızı emrediyor? Yaratan rabbinin adıyla. Yaratan rab kim? Allah. Ne yapacakmışız yani? Allah'ın ismini zikrederek okuyacakmışız.

Meryem sûresinde Allah kulunun (zekeriya) adını zikrediyordu. Alak süresinde kul Allah'ın adını zikredecektir.

Meryem süresinin son ayetinde biz kulak kabartıp helak edilenlerden bir fısıtlı var mı diye dinlemiştik. Alak süresinin son ayetinde Allah buyurur bize:
"Sakın dinleme onu, secde et ve yaklaş!"

İnsan süresinin başında ise "insanın" zikredilen(mezkura) olmadığını görüyoruz. Hiç kimse insanı bilmiyor bile. Hiç kimse insanı zikretmiyor bile.

Son ayetinde de dinleyen yok. Allah buyuruyor ki: "O (Allah) diledigini rahmetine dahil eder. Zalimlere gelince, onlara acı veren bir azap vardır.

Peki Allah nasıl nasıl rahmetine dahil etmişti kulu zekeriya'yı? Onu zikrederek. Anılır kılarak.

Gelelim zümere. İnsanın kademe kademe gelişimini izledik. Ve zümer insanlar topluluğu manasına geldiğine göre bu sürenin ilk ayetinde toplu bir zikir görmek lazım.

"Kitabın bölüm bölüm indirilmesi aziz ve hakîm olan Allah tarafındandır. " Zikir olan Kur'an'dan bahsediliyor.
Peki zümerin son ayetinde dinleyen kim?

75-Meleklerin de arşın etrafında dolandıklarını, rablerini hamd ile tesbih ettiklerini görürsün. Onların arasında hak ile hakikate göre yargılama yapılır. "Âlemlerin rabbi olan Allah'a hamd olsun! denir.

Bir yargılamala ve bir şölen havası veriyor ayet. Allah hamd ile tesbih edilir. Sonra bir daha Allah'a hamd ediliyor aynı ayette. Kendisine hamd ve tesbih edenleri dinleyen kim? Allah.

Kısaca özetlersek:
Meryem ilk ayet: Allah zikreder. Son ayet: İnsan dinler.

Alak ilk ayet: İnsan zikreder. Son ayet: İnsan dinlemez.

İnsan süresi ilk ayet: Kimse insanı zikretmez. Son ayet: Allah onu rahmetine sokar.
Zümer ilk ayette kitap (zikrin kendisi) zikredilir. Son ayetinde Allah tesbih ile hamd edilir ve Allah dinler.

Buradan 19 mucizesi çıkmıyor. Buradan muhteşem bir düzen çıkıyor. Süreler kendi iç dinamiğinde baştan ve sondan ayetlerle birbirini tamamlıyor. Süreler kendi aralarında baştan ve sondan birbirini tamamlıyor. Ve bu birbirini tamamlayan sürelerin ilk ve son ayetleri de birbirini tamamlıyor. Bu muhteşem bir şey. Tam olarak Hakîm. Her şey o kadar mükemmel dönüyor ki...Bir saatin iç mekanizmasi gibi. Bütün çarklar belli bir düzende dönüyor. Çarkların entegre olduğu çark da başka bir düzenin içinde dönüyor.

Mucize filan aramıyorum ben. Mucizeyi huşu duymayan inanmayanlar arasın. Ben tezkir, öğüt arıyorum. Kafirler mucize arar inanmak için. Bizim için bir sinek de gökteki yıldızlar da uğuldayan rüzgar da Allah'ın ayetidir.

Bir kişiye Hz. Muhammed Mustafa'ya koca bir medeniyet kurdurmuş olan Allah bu kitabı bizlere öğüt olarak bıraktı. Vebaştan sondan ard arda veya içten dışa doğru nasıl okursak okuyalım hakîm (mükemmel bir örüntü) şeklinde indirilmiş bu kitap ile islam medeniyetini yeniden köklerine döndürerek ve sözün güzeli ile yükselterek yeniden dünyaya "düzen" verebilirsiniz. Allah kimseye kalldıramayacağı yük vermez. Ümmetin yükünün tamamını herkes kendi hesabına yüklensin. Ne şanslı ümmetiz ki bizim bizzat ALLAH'tan Kur'an'ımız var.