Medineweb Forum/Huzur Adresi

Medineweb Forum/Huzur Adresi (https://www.forum.medineweb.net/)
-   Serbest Kürsü (https://www.forum.medineweb.net/658-serbest-kursu)
-   -   İbni Teymiyye'den Vehhabi ve Selefileri Rezil eden Nakiller! (https://www.forum.medineweb.net/serbest-kursu/8849-ibni-teymiyyeden-vehhabi-ve-selefileri-rezil-eden-nakiller.html)

hattaboğlu 28 Aralık 2008 21:35

İbni Teymiyye'den Vehhabi ve Selefileri Rezil eden Nakiller!
 
]İbni Teymiyye'den Vehhabi ve Selefileri Rezil eden Nakiller! az sonra

Masume 28 Aralık 2008 21:37

Cvp: İbni Teymiyye'den Vehhabi ve Selefileri Rezil eden Nakiller!
 
reklamlardan sonra mı abi

hattaboğlu 28 Aralık 2008 21:41

Cvp: İbni Teymiyye'den Vehhabi ve Selefileri Rezil eden Nakiller!
 
[1. Bütün mahlûkat Muhammed Mustafa (SALLALLAHU aleyhi vesellem) hürmetine yaratılmıştır.
]Ibn-i Teymiyye Mevlâ’nin mahlukatı yaratmasından bahsettikten sonra Peygamber Efendimiz Sallallahu aleyhi ve sellem’den bahsediyor ve onu methettikten sonra diyor ki : « Ve söyle dense inkâr edilemez : (mahlukatın) Hepsi onun hürmetine (ecline) yaratıldı ve O olmasaydı yaratılmazdı. » (1)


Arapça Metin;




2. Mevlidi kutlamakta büyük ecir vardır.
[SIZE=12][FONT=arial]Ibn-i Teymiyye diyor ki :« Mevlide tazim etmek ve onu bir bayram (mevsim) kabul etmek: bunu bazı insanlar yapıyorlar. Ve bu iste büyük ecir vardır. Güzel maksadına binâen. Ve Allah Resûlüne Sallalahu aleyhi veselleme tazim olduğu için. » (2)


Arapça Metin;


3. Salih insanlar bu âlemde meleklerden dahi çok tasarruf ve tedbir sahibidirler.
İbn-i Teymiyye’ye yöneltilen soruda âdemi (yani insan) olan ulemâ’nın birçok hususiyetleri olduğu söyleniyor, bunların arasında yaratılmışlara fayda verme, âlemin yönetimi (tedbiri) ve insanların rızkının onların sebebiyle geldiğini ve bunun gibi meleklerin evsafından olan hususiyetler zikrediliyor.
Ibn-i Teymiyye cevap veriyor : « Salih insanlar böyle şeylere sahiptirler, hatta daha fazlasına sahiptirler. » sonra şefaatten bahsediyor. Bu konuda önemli aslında, zira Peygamber olmayanların şefaatleri hakkında hadis zikr ediyor. Ve daha da acayibi su kelimeleri zikrediyor : « Aktâb », « Evtâd », « Agvâs », « Ebdâl », « Nucebâ » ! (3)


Arapça Metin;


4. Bazı ölüler kabirlerinde azap olunurken görülür, sesleri işitilir ve kabir azabındaki haller gözükebilir.
Ibn-i Teymiyye burada kabir ehlinin bazı görünen hallerini aktarıyor ve birçok kişi kabir azabına duçâr insanin sesini duydu vs. diyor. (4)

Arapça Metin;




5. Fenâ hâli tevhîdin hakikatidir.
Burada Ibn-i Teymiyye tamamen sûfî ıstılahını kullanıp Fenâ halini anlatıyor, üç kısma ayrıldığını anlatıyor ve manayı verdikten sonra diyor ki : « bu ise Allâh’ın Resulüyle gönderdiği tevhit ve ihlâsın hakikatidir ». Vs… (5)

Arapça Metin;



hattaboğlu 28 Aralık 2008 21:48

Cvp: İbni Teymiyye'den Vehhabi ve Selefileri Rezil eden Nakiller!
 
6. Ibn-i Teymiyye Levh-i Mahfuzdaki yazıdan haberdar.

Ibn-i Kayyim El Cevziyye burada hocası Ibn-i Teymiyye’nin çok feraset sahibi olduğunu anlatıyor ve buna iki misal getiriyor. Birincisinde Tatarların Sam’a saldıracaklarını önceden haber veriyor. Ve dediği gibi oluyor. Ama en önemlisi ikinci misal. Burada Ibn-i Teymiyye Tatarların kesinlikle maglub olacaklarını, Müslümanların muzaffer olacaklarını anlatıyor. Ve bu konuda 70’den fazla yemin ediyor. Ona diyorlar ki : « Insaallâh de ! » O da cevap veriyor : « Tahkik için insaAllâh diyeyim ama buna bağlamıyorum » yani kesin olacağını biliyorum. Ve öğrencisi diyor ki : sonra söyle dedi : « Beni zorladıklarında dedim ki : çok konuşmayın, Allâh Levh-i Mahfuz’da onların bu toprakta mağlup olacaklarını yazdı ! ».

Ve dediği gibi oluyor. Ibn-i Kayyim bu tür ferasetlerin hocasında yağmur kadar çok olduğunu anlatıyor. (6)

Bu sözü bir Sûfî dese ne der bu azgın selefiler?


Arapça Metin;


7. Sekr hâlindeki evliyâ söyledikleri sözler konusunda mâzurdur.
[Burada Ibn-i Teymiyye Sekr, yani manevi sarhoşluk halini anlatıyor. Ve bazı büyüklerin bu halde iken söyledikleri Şeriat dışı sözlerinden bahsediyor ve bunlara günah olmadığını söylüyor ve diyor ki :« Bu kişiler hakkında söyle hükmedilir: kisinin akli haram olmayan bir şeyden gittiyse, o zaman ondan sudur eden yasak sözlerden ve fiillerden sorumlulukları yoktur. (7)


Arapça Metin;


8. Tasavvuf ve Sûfîler hakkındaki tutumu.
Burada Ibn-i Teymiyye bir grubun Tasavvuf ve Sufileri zemm ettiğini anlatıyor. Onları sünnetten ayrılmış bidatçi saydıklarını söylüyor. Başka bir grup ise bunları çok övmüş. Mahlûkatta onlardan iyisi yok demişler. Bu iki grup da yanlıştadır diyor. Ve devam ediyor : « Doğru olan sudur ki, onlar (sufiler) Allâh’in teatinde (ibadetinde) çok gayret ediyorlar. » Sonra da başka gruplarda da bu konuda gayret edenlerin olduğunu söylüyor. Ve Sufiler arasında mukarreblerin olduğunu, muktesitlerin olduğunu (bunlar eshâb-i yemindendir diyor), ictihad yapıp hata edenlerin olduğunu ve son olarak nefislerine zülm edenlerin olduğunu anlatıyor. (8)


Bugünkü Sapık Vehhabiler bu konuda ne diyorlar acaba? Tasavvuf deyince ağızlarından çıkan kelimeler hep ayni : Hurafe, Sirk, Müşrik, Müptedi’, Istigase, Tevessül, Haram, Bid’at, Tılsım, Hurafe vs... Baş rehberleri Ibn-i Teymiyye'nin anlattığı ilk gruba dahil olmuyorlar mı ?

Arapça Metin;


9. Ibn-i Teymiyye Sûfilerin mezarlığına gömüldü.
Bu kitapta Ibn-i Teymiyye’nin hayati anlatılıyor. Burada ölümünden bahsediliyor, kılınan 4 cenaze namazından bahsediliyor ve sonunda çok kalabalık insanların başları ve elleri üzerinde cenazesinin Sufiyye’nin Kabristanlığına götürüldüğü ve orada defn edildiği anlatılıyor. (9)


Arapça Metin;




Kabir Ehlinin olağan üstü halleri

]İbn-i Teymiyye : ''Peygamberlerin ve Salih insanların kabirlerinde görünen kerametler harikulade olaylarda bu şekilde değerlendirilir. Mesela o kabre meleklerin ya da nurun inmesi, şeytanların ve hayvanların o kabre yaklaşmaması, o kabrin ve çevresindekilerin yangından korunması, o kabre komşu olan diğer bazı Mevtaların ŞEFAATE nail olması, bazı kimselerin o kabirlerin yanına defolunmayı istemeleri, o kabirlerin yanında bir dostluk ve huzur arayanlar, o kabirleri aşağılayanlara azap gelmesi gibi birçok hadise HAKİKATTİR.

Bunlar bizim ifade etmeye çalıştığımız mananın haricindedir. ALLAH’IN Peygamberlerin ve Salih insanların kabirlerine verdiği hürmet ve değer, oraya indirdiği rahmet, insanların birçoklarının vehmettiklerinden çok daha fazladır. Fakat burası, bunları izah etmeye mümkün değildir. (10)

Şeyh İbn-i Teymiyye Fetava'l Kübra adlı eserinde kendisine sorulan ''Peygamberimizle Tevessül etmek caiz midir'' sorusuna cevabında şöyle demektedir:

''ALLAH’A hamd olsun! Peygamberimize imanla ,onu sevmekle,ona itaat etmekle,ona selatu selam getirmekle,onun kendi yaptığı ya da nasıl yapmamız gerektiğini bize anlattığı her türlü yolla tevessül edilebilir.O,bir kimseye Şefaat eder veya dua ederse o kimsenin bu Şefaat ve duayla tevessül etmesi bütün Müslümanların ittifakıyla caizdir!!!

İbn-i Teymiyye göre tevessülün şartları

İbn-i Teymiyye ''Kaidetün Celile fi't-Tevessül ve'l Vesile'' adlı eserinde :

''Ey iman edenler ALLAHtan korkun ve ona vesile arayın'' ayeti kerimesi üzerine konuşurken s:5 şunları söyler :

''Vesile aramak ilk önce ALLAH’A iman ve peygambere ittiba tevessülünü ifşa etmiş kimseler için söz konusu olabilir. Peygamberimiz SALLAHu aleyhi vesellemin hayatında ya da vefatından sonra iman ve itaat ile tevessül etmek,gizli açık her yerde ve herkese farzdır. Deliller göstermektedir ki, hiç kimse her hangi bir mazeret ileri sürerek,bu iman ve itaat tevessülünden beri olamaz.

ALLAH’IN rahmetine giden ve azabından koruyacak olan iman ve itaat tevessülünden başka çare yoktur. Nebi SALLAHu aleyhi vesellem tüm mahlukatın Şefaatçisi, gelmiş geçmiş herkesin gıpta etmiş olduğu Makamı Mahmud’un sahibi,Şefaat yetkisi olanların makamı ALLAH katında olanların en yüce olanıdır.

Fakat onunla tevessül etmek, ancak ALLAH Resulünün Şefaat edip dua ettiği kimseler için söz konusu olabilir. Yani Peygamberimiz her kime dua etmiş ve Şefaat etmişse ancak o kimse, onun şefaat ve duasıyla tevessül etme hakkına sahiptir. Ashabı kiramın Onun SALLAHu aleyhi vesellem şefaat ve duasıyla tevessül etmesi ile kıyamet gününde herkesin tevessül etme arzusu bu yüzdendir..'' (11)



Şeyh İbn-i Teymiyye, Peygamberimiz SALLAHu aleyhi vesellem'in hayatında yâda vefat etmiş, yanımızda yada gıyabında olması arasında bir fark olduğunu belirtmeksizin onunla tevessül etmenin caiz olduğunu söyler. Bu görüşlerini de Ahmed Bin Hanbel'e ve İz bin Abdusselamın Fetava'l Kübra adlı eserinde söylediklerine dayandırır.

İbn-i teymiyye şunları söyler :
''Peygamberimizle tevessül etmenin caiz olduğu,tirmizinin rivayet edip SAHİH kabul ettiği hadisten de anlaşılmaktadır. ALLAH Resulü bir adama şöyle bir dua öğretmiştir: ALLAHım! Rahmet Peygamberi Muhammedi sana vesile kılıyor ve senden istiyorum. Ya Muhammed! Ben ihtiyacımı gidersin diye seni Rabbime vesile ediyorum. ALLAHım onu bana Şefaatçi kıl'' (12)

Teberrük hususunda

İbn-i Teymiyyenin teberrük hususunda ona bu soru sual edildiğinde :

''Bir kimsenin ''Ben falan adamın bereketi için bunu yapıyorum'' ya da ''O buraya geldiğinden beri bir bereket hâsıl oldu'' gibi ifadeler kullanması bir açıdan doğru bir açıdan yanlıştır. Bu sözler ''Bu zat bizi doğru yola ulaştırmış, bize hakkı ögretmiş, iyiliği emretmiş ve kötülükten sakındırmıştır. Ona tabi olmak ve sözünü dinlemenin bereketiyle hayırlı şey hâsıl olmuştur.'' anlamında kullanılıyorsa, Medine ehlinin Nebi geldikten sonra iman ve itaat edip bereketlenmeleri gibi anlaşılır ki, o zaman bu söz doğrudur. (13)

Sahabe bu vesileyle, dünya ve ahiret saadetine nail olarak büyük bir bereket elde etmiştir.Bu açıdan her Müminin ona iman ve itaat etmesiyle dünya ve ahiretin iyiliklerinden yanlız ALLAHın bildiği nicelerini kast ederek Resulün bereketiyle bereketlendiklerini söyleyebiliriz.

Eğer bu sözlerle ''Onun duası ve salih bir insan olması vesilesiyle ALLAH bizden şerri defetmiş, bize rızık ve yardım etmiştir'' anlamı kastedilmekte ise,aynı diğer mana gibi buda doğrudur.
[SIZE=3][FONT=arial]Nebi sALLAHu aleyhi vesellemin buyurduğu gibi : ''Sizler ancak içinizdeki zayıfların duaları,namazları ve ihlasları sebebiyle yardım olunuyor ve rızıklandırılıyorsunuz.'' Kafir ve facirlere gelecek azap, aralarında bulunan azabı hak etmeyen müminler yüzünden çevrilebilir.


ALLAHın veli ve Salih kullarının bereketinden, insanları ALLAH’a itaate davet etmeleri ile onlara faydalı olmaları, insanlara dua etmeleri ve onlar sebebiyle oraya inen rahmet ile def edilen azap kast ediliyorsa, evet böyle bir şey doğrudur. Birisi bereketle bunu kast ediyorsa doğru söylemiş olur ve bu bir hakikattir.

Bu söz batıl ve yanlış bir anlamda da kullanılabilir.Şöyle ki : Eğer bir beldenin ehli ALLAHa itaat etmese de o belde de meftun bulunan falan kişi yüzünden Allah’ın onları gözettiğine inanıyor ve mahlukatı ALLAH’a ortak koşuyorsa bu büyük bir cehalettir.
(14)





Kaynakça;

1- Mecmû-u Fetava Ibn-i Teymiyye, C. 11 sayfa 97:
2- Iktidâ-üs Sirât-il Mustekîm, sayfa 297 :
3- Mecmû-u Fetava Ibn-i Teymiyye, C. 4 sayfa 379 :
4- Mecmû-u Fetava Ibn-i Teymiyye, C. 5 sayfa 525 :
5- Mecmû-u Fetava Ibn-i Teymiyye, C. 2 sayfa 370 :
6- Medâric-üs Sâlikîn, C. 2 sayfa 489 (Ibn-i Kayyim el Cevziyye)
7- Mecmû-u Fetava Ibn-i Teymiyye, C. 10 sayfa 340 :
8- Mecmû-u Fetava Ibn-i Teymiyye, C. 11 sayfa 18:
9- El ‘Ukûd-üd Duriye min Menâkib-i Ibn-i Teymiyye, sayfa 378 :
[B]10- İbn-i Teymiyye ''İktizau's Sıratıl Müstakim'' s:374
11- Mefahim’den
12- Aynı Eser
13- Aynı Eser
14- Aynı Eser

AşıkıZehra 28 Aralık 2008 22:49

Cvp: İbni Teymiyye'den Vehhabi ve Selefileri Rezil eden Nakiller!
 
]Ya Hattaboğlusıdıka eminmisin İbni teymiyyenin bunları söylediğine başımıza taş yağcak!

hattaboğlu 28 Aralık 2008 22:54

Cvp: İbni Teymiyye'den Vehhabi ve Selefileri Rezil eden Nakiller!
 
ben de yeni öğrendim.arabcan varsa orjinal metninden oku bize aktar.herşeyin istismar olduğu gibi ibn-i teymiyeyide istismar eden vardır elbet.

Medine-web 28 Aralık 2008 23:18

Cvp: İbni Teymiyye'den Vehhabi ve Selefileri Rezil eden Nakiller!
 
sen ibn teymiyeyı bırakda elzem olan konuya gel hattaboğlu..
mal bulmuş mağribi gibi müjdeee diye başlık açtığına üzüleceksin..yeterki azcık fırsat olsun cevap yazacağım inşaallah..gerçi ibn teymiyeyı alıntı çalıntıyla öğreniyorsun şaşmadım sana...Allah bilir adını bile bilmiyorsundur...hayatında bir eserini okudunmu bilmiyorum...neyse
sen buraya gel bakalım tatlı su osmanlı sevdalısı..
[Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Seleme 28 Aralık 2008 23:29

Cvp: İbni Teymiyye'den Vehhabi ve Selefileri Rezil eden Nakiller!
 
Bende bu güne kadar mütezile akımı ve İbni Teymiyye ilgili kitap okumadım ama bu konuda bu fikri savunan insanların anlatımıyla herşeyde olduğu gibi bu konuda da eksik ve yanlış bilgiye sahibiz.
Kanıt olarak gösterilen arapça metinler konunun uzmanlarınca yorumlanacaktır ama okuduklarım ilginçti...

Medine-web 28 Aralık 2008 23:34

Cvp: İbni Teymiyye'den Vehhabi ve Selefileri Rezil eden Nakiller!
 
1-kendi kardeşine kıymak sünneti osman idi.devletuuu aliye selameti için.
2-içki içen padişah(islam devlet başkanları) var idi..devletlumun canı sağolsun.bir bildiği var..
3-hayatında kabetullah hacc luğatlerinde yoktur,cariyelerinden ayrılamazlardı devletlumm sultanummm.
4-ırkçılık üzerinde kurulu,koyunlara ses çıkarmaz,meleyenleri yok eden islam halifeleri(!) hanedanı..
5-osmanlıyı yıkan fakirlik,topraksızlık değil ahlaksızlık idi..
6-terkuselatların imam halife olduğunu saymıyacam..
SİZ BUNLARA TOZ KONDURMAZ,VELİYULLAH,CENNET MEKAN İLAN EDERSİNİZ AMA,İBN TEYMİYE MEVLİDE ONAY VERDİ DİYE VAHHABİLERİ REZİL ETMİŞMİŞ..KAFANIZI KUMDAN ÇIKARIN,HEYBENİZE BAKIN BE...BAKİİ SENDE DOĞRU TEKKENE HADİ CANIM SENDE..OKUMA YAZMA BİLMEYEN ÇOBANLARA HALİFELİK ,VEKİLLİK VEREREK İSLAMI BALTALADIĞINIZ YETER SİZE LEKE OLARAK...KOYUN GELSİN KUZU GELSİN CEP DOLSUN ÇARK DÖNSÜN YETER SİZİN İÇİN..TÜRKİYEDE DARBE DÖNEMLERİNDE NAMAZ KILAN KÖTEKTEN KURTULAMADI..NE GARİP Kİ MENZİLE HİÇ DOKUNULMADI(!)..ONLAR KOYUN YETİŞTİRENLER...DEVLET NEDEN İLİŞSİN Kİ..
SALLA KAFAYI CENNETE HA AZ KALDI..GUREYBDEB SİZE NE..
FİLİSTİNDEN GAZZEDEN SANA NE..VEKİL BUL SEN..

hattaboğlu 28 Aralık 2008 23:35

Cvp: İbni Teymiyye'den Vehhabi ve Selefileri Rezil eden Nakiller!
 
abdulmelik,mal bulmuş mağribi sözünü iade edeyim müsade edersen! müjdeee falan da demedim.galiba sadece yandaş sitelere giriyorsun (teymiyeci selefi vahhabi vs) veya sadece tek tarafın kitaplarını okuyorsun oysa az biraz objektif olabilsen bu yazdıklarımın çook çok sertini gayet rahat bulabilirsin .
ayrıca beni çok fazla küçümsemişsin (gerçi farketmez küçüğüm zaten)teymiyye yi ibni teymiyye cilerden daha fazla biliyorum desem şaşırırsın .
ibni teymiyye nin eserini okumak bir dini vecibe mi ?
--
geliyorum yere bakan yürek yakan klonlama selef abicim!

AşıkıZehra 28 Aralık 2008 23:40

Cvp: İbni Teymiyye'den Vehhabi ve Selefileri Rezil eden Nakiller!
 
Alıntı:

Abdulmelik Üyemizden Alıntı
1-kendi kardeşine kıymak sünneti osman idi.devletuuu aliye selameti için.
2-içki içen padişah(islam devlet başkanları) var idi..devletlumun canı sağolsun.bir bildiği var..
3-hayatında kabetullah hacc luğatlerinde yoktur,cariyelerinden ayrılamazlardı devletlumm sultanummm.
4-ırkçılık üzerinde kurulu,koyunlara ses çıkarmaz,meleyenleri yok eden islam halifeleri(!) hanedanı..
5-osmanlıyı yıkan fakirlik,topraksızlık değil ahlaksızlık idi..
6-terkuselatların imam halife olduğunu saymıyacam..


Bunlara imza atarım ama İbni teymiye ile alakası nedir? O başlı başına bir sorundur İslam için!

Emekdar Üye 28 Aralık 2008 23:43

Cvp: İbni Teymiyye'den Vehhabi ve Selefileri Rezil eden Nakiller!
 
ibn teymiyyenin ilmi ehliyetine şahitlik eden 50 nakil;
1"Uyûnu’l-Eser fi’l-Meğâzîl ve’ş-Şemaili ve’s-Siyer" adlı eserin müellifi olan İbn Seyyidi’n-Nas (v 734 h) demiş ki :
"Ben onu bütün ilimlerde pay sahibi gördüm Nerdeyse sünnete dair bütün rivayetleri ezberlemişti Tefsire dair söz söyledi mi bu işin sancağını yüklenmiş olduğu görülürdü Fıkha dair fetva verdi mi en ileri noktaya ulaşmış olduğu, hadise dair konuştu mu hadis ilim ve rivayetinde oldukça ehil olduğu, mezheb ve fırkalar hakkında konuştu mu bu hususta ondan daha etraflı bilgi sahibi kimsenin görülemediği, onun ilerisinde bu hususların kimse tarafından idrâk edilemediği anlaşılırdı Kısacası bütün ilim dallarında akranlarından ileri idi Onu gören hiçbir göz onun benzerini görmemiştir Hatta kendisi bile kendisi gibisini görmüş değildir"
2Siyer-u A'lami’n-Nubelâ"nın müellifi Şemsu’d-Din ez-Zehebî (v 748) demiş ki:
"Benim gibi bir kimsenin onun niteliklerine dair söz söylemesinden çok daha büyüktür Eğer Kâbe’de Hacer-i Esved’in bulunduğu rükün ile Makam-ı İbrahim arasında bana yemin ettirilecek olsa, hiç şüphesiz benim gözüm onun gibisini görmemiştir, diye yemin ederim Allah’a yemin ederim bizzat kendisi bile ilim bakımından kendi benzerini görmüş değildir"
3Yine imam zehebi demiş ki :
"Henüz buluğa ermeden Kur’an ve fıkıhı okudu, tartıştı, delilleriyle, görüşlerini ortaya koydu Yirmi yaşlarında iken ilim ve tefsirde oldukça ileri dereceye ulaştı, fetva verdi ve ders okuttu Pek çok eserler yazdı, daha hocaları hayatta iken büyük ilim adamları arasında sayılır oldu Develere yük teşkil edecek kadar pek büyük eserler yazdı Bu sırada onun yazdığı eserler belki dörtbin defter, belki de daha fazla tutar Cuma günlerinde seneler boyunca herhangi bir kitaba başvurmaya gerek görmeksizin yüce Allah’ın kitabını tefsir etti Fışkıran bir zeka idi, pekçok hadis dinlemiştir Kendilerinden ilim bellediği hocalarının sayısı ikiyüzü aşkındır Tefsire dair bilgisi en ileri noktadadır Hadis, hadis ravileri (Ricâli), hadisin sahih olup olmamasına dair bilgisine hiçbir kimse ulaşamaz Fıkhı, nakli -dört mezheb imamının da ötesinde- ashab ve tabîin’in görüşleri eşsizdi Mezheb ve fırkalara dair, usul ve kelâma dair bilgisine gelince, bu hususta onun seviyesinde bir kimse bilmiyorum Dile dair geniş bir bilgisi vardı, Arapçası oldukça güçlü idi Tarih ve siyere dair bilgisi şaşırtıcı idi Kahramanlık, cihad ve atılganlığı ise nitelendirilemeyecek kadar, anlatılamayacak kadar ileri idi Örnek gösterilecek derecede çok cömert idi Yemekte ve içmekte az ile yetinir, zühd ve kanaat sahibi bir kimse idi"


4Tabakatu'ş Şafîiyye el-Kübrâ" adlı eserin müellifi Tacu’d-Din’in babası Takıyu’d-Din es-Subkî demiş ki :
"Aklî ve şer’î ilimlerdeki geniş bilgisi, üstün kadri ve kaynayıp coşan denizi andıran hali ile ileri zekası, içtihadı ile bütün bu alanlarda anlatılamayacak ileri dereceye ulaşmıştı" dedikten sonra şunları söylemektedir:
"Bana göre o bütün bunlardan daha büyük, daha üstündür Bununla birlikte yüce Allah ona zühd, vera, dindarlık, hakka yardımcı olmak, hakkı yerine getirmek gibi özellikleri vermişti; bütün bunları da yalnızca Allah için yapardı Bu hususta selef-i salihin izlediği yolu izlerdi Bu konuda çok büyük bir pay sahibi idi Bu dönemde hatta uzun dönemlerden beri onun benzeri görülmüş değildir"
5Muhammed b Abdi’l-Berr eş-Şafîi es-Sübkî (v 777) demiş ki:
"İbni Teymiyye’ye cahil bir kimse ile yanlış kanaat ve görüşlere sahib bir kimseden başkası buğzetmez Cahil bir kimse ne söylediğini bilmez, yanlış kanaat sahibi kimseyi ise sahib olduğu yanlış kanaat onu bilip tanıdıktan sonra hakkı söylemekten alıkoyar"
6Hasımlarından birisi olan Kemalu’d-Din b ez-Zemelkanî eş-Şafîi (v 727) demiş ki:
"Herhangi bir ilim dalına dair kendisine soru sorulacak olursa, onu gören ve onu dinleyen bir kimse, onun bu ilim dalından başka bir şey bilmediğini zanneder ve bu seviyede kimsenin o ilmi bilmediğine hükmederdi Diğer mezheblere mensub fukaha onunla birlikte oturduklarında kendi mezhebleri ile ilgili olarak daha önceden bilmedikleri şeyleri ondan öğrenirlerdi Herhangi bir kimse ile tartışıp da hasmı tarafından susturulduğu bilinmemektedir İster şer’î ilimler olsun, ister başkaları olsun herhangi bir ilim hakkında söz söyledi mi mutlaka o ilim dalının uzmanlarından ve o ilmi bilmekle tanınanlardan üstün olduğu ortaya çıkardı Beşyüz yıldan bu yana ondan daha ileri derecede hadis hıfzetmiş kimse görülmüş değildir"
7Şafii alimi İbn Dakîk el-Iyd (v 702 h) demiş ki:
"İbn Teymiyye ile biraraya geldiğimde bütün ilimlerin onun gözü önünde bulunduğunu, bu ilimlerden istediğini alıp, istediğini bırakan bir kişi olduğunu gördüm"
8Aslen İşbilyeli, Dımaşk’lı (v 738 h) el-Birzâlî Ebu Muhammed el-Kasım b Muhammed demiş ki:
"Hiçbir hususta arkasından yetişilemeyecek bir imamdı İçtihad mertebesine ulaşmış ve müçtehidlerin şartları kendisinde toplanmıştı Tefsirden söz etti mi aşırı derecedeki ezberleri dolayısıyla, güzel sunması ile herbir görüşe tercih zayıflık ve çürütmek gibi layık olduğu hükmü vermesiyle ve herbir ilme dalabildiğine dalması ile insanları hayrete düşürürdü Huzurunda bulunanlar onun bu haline şaşırırlardı Bununla birlikte o zühd, ibadet, yüce Allah’a yönelmek, dünya esbabından uzak kalıp, insanları yüce Allah’a davet etmeye de kendisini büsbütün vermiş bir kimse idi"
9Şafîi mezhebine mensub Dımaşk’lı ve Tehzibu’l-Kemâl adlı eserin sahibi Ebu Haccac el-Mizzî de (v 742 h) demiş ki :
"Onun benzerini görmedim, kendisi de kendi benzerini görmüş değildir Allah’ın kitabı ve Rasûlünün sünneti hakkında ondan daha bilgilisini, her ikisine ondan daha çok tabi olanı görmüş değilim"
10Ebu haccac el-mizzi yine demiş ki :
"Dörtyüz yıldan bu yana onun benzeri görülmemiştir"
11Fethu’l-Barî adlı eserin müellifi İbn Hacer el-Askalânî (v 852 h) demiş ki :
"En hayret edilecek hususlardan birisi de şudur: Bu adam Rafızî, Hulûlcüler, İttihatçılar gibi bid’at ehline karşı bütün insanlar arasında en ileri derecede duran bir kimse idi Bu husustaki eserleri pekçok ve ünlüdür Onlara dair verdiği fetvaların sınırı yoktur"
12Yine İbn hacer demişi ki :
Şeyhu’l-İslam Takıyu’d-Din’in, kanaatlerini kabul edenin de, etmeyenin de çokça istifade ettiği ve herbir yana dağılmış eserlerin müellifi ünlü öğrencisi Şemsuddin İbn Kayyim el-Cevziyye dışında eğer, hiçbir eseri bulunmasaydı dahi, bu bile İbn Teymiyye’nin ne kadar yüksek bir konuma sahib olduğunu en ileri derecede ortaya koyardı Durum böyle iken bir de gerek akli, gerek nakli ilimlerde Hanbeli mezhebine mensup ilim adamları şöyle dursun, çağdaşı olan Şafîi ve diğer mezheblere mensup en ilerideki önder ilim adamları akli ve nakli ilimlerde oldukça ileri ve benzersiz olduğuna da tanıklık etmişlerdir"

13"Umdetu’l-Karî Şerhu Sahihi’l-Buharî" adlı eserin müellifi Hanefî Bedru’d-Din el-Aynî (v 855 h) demiş ki:
"O, faziletli, maharetli, takvâlı, tertemiz, vera’ sahibi, hadis ve tefsir ilimlerinin süvarisi, fıkıh ve hadis usulü ve fıkıh usulü ilimlerinde gerek anlatımı ve gerek yazımı itibariyle ileri derecede idi Bid’atçilere karşı çekilmiş yalın kılıçtı Dinin emirlerini uygulayan büyük ilim adamı, marufu çokça emreden, münkerden çokça alıkoyandı Son derece gayretli, kahraman ve korku ve dehşete düşüren yerlerde atılgan, çokça zikreden, oruç tutan, namaz kılan, ibadet eden bir kimse idi Geçiminde kanaatkarlığı seçmiş, fazlasını istemeyen bir kimse idi Oldukça güzel ve üstün şekilde sözlerine bağlı kalır, çok güzel ve değerli işleriyle vaktini değerlendirirdi Bununla birlikte aşağılık dünyalıktan da uzak kalırdı Meşhur, kabul görmüş ve tenkid edilebilecek bir kusuru bulunmayan, nihaî sözü kestirip atan fetvaları vardır"
14Muhammed ebu Zehra demiş ki :
İbn Teymiyye Şia tai¬fesine karşı güçlü kalemi keskin dili ile kılıç sıyırmış, yorulmadan usan¬madan usullerini reddetmeye, delillerini iptal etmeye başlamış, içyüzleri¬ni ortaya koyacak risaleler yazmıştır

Emekdar Üye 28 Aralık 2008 23:44

Cvp: İbni Teymiyye'den Vehhabi ve Selefileri Rezil eden Nakiller!
 
15Yine bedruddin el-ayni demiş ki:
"Ona dil uzatan kimse ancak gülleri koklamakla birlikte hemen ölen pislik böceği gibidir Gözünün zayıflığı dolayısıyla ışık parıltısından rahatsız olan yarasaya benzer Ona dil uzatanların tenkid edebilme özellikleri de yoktur, ışık saçıcı, dikkate değer düşünceleri de yoktur Bunlar önemsiz şahsiyetlerdir Bunlar arasından onu tekfir edenlerin ise ilim adamı olarak kimlikleri belirsizdir, adları, sanları yoktur

16öğrencisi İbn abdul hadi demiş ki:
"Rabbani bir imam, ümmetin müftüsü, ilim denizi, hafızların seyyidi, asrının eşsiz bir âlimi Şeyhu'l İslâm, Kur'an'ın tercümanı, zahidlerin önderi, abidler içinde sessiz, bid'atçıların düşmanı ve müctehid imamların sonuncusu olan İbn Teymiyye'nin nesebi şöyledir: Takıyyuddin Ebu'l-Abbas Ahmed b Şihabeddin Abdulhalim b Şeyhu'l-İslam Mecduddin Abdu's-Selâm b Ebi Muhammed Abdullah b ebi Kasım el-Hudr b Muhammed b el-Hudr b Ali b Abdillah b Teymiyye el-Harrânî"

17Hafız Berzalî demiş ki :
"O kendisine toz kondurulmaması gereken ictihad seviyesine ulaşmış ve müctehidliği şartlarını kendisinde toplamış bir imamdır"
18İbn Hacer el-Askalânî, demiş ki :
"O bir beşerdir hata da eder isabet de İsabet ettiği konular daha fazladır, onlardan istifa etmek gerekir Bu isabet ettiklerinden dolayı Allah'ın merhametine kavuşacağı ümit edilir Hata ettiği yerlerde taklit edilmez, ancak mazurdur Çünkü onun dönemindeki âlimler onun ictihad şartlarına sahip olduğunu kabul etmişlerdir"

19Hafız Zehebi demiş ki:
"Şu anda o belli bir yaşa gelmiştir Belirli bir mezhebin görüşüne göre değil bildiği deliller neyi anlatıyorsa ona göre fetva verir Onun sünnete ve selefi metoda çok faydası olmuş bu metot üzere delilleriyle ve mukaddimeleriyle birlikte daha önce kimsenin yapamayacağı şekilde hükümler vermiştir"

20Hafız imam zehebi demiş ki :
İbn Teymiyye sahabe ve tabiinin mezhep ve görüşlerini çok iyi bilirdi Bir meseleyi anlattığında o konuda dört mezhebin görüşlerini de bildirirdi Ancak belirli bazı konularda onlara muhalefet etmiş ve bu konularda da kitap ve sünnetten delil getirmiştir
21Hafız imam zehebi demiş ki:
onun tarih ile siyer ilmindeki bilgisi insanları hayrete sevkederdi"

22Allame ez-Zemlekanî"demiş ki :
ona bir ilimden sorulunca onu gören ve dinleyen onun cevapları karşısında bu ilimden başka bir ilim bilmiyor zanneder ve bu ilimde onun denginin olmadığına kanaat getirirdi"

23Talebesi Hafız Bezzar demiş ki :
"İbn Teymiyye'nin güzel hanıma, tatlı bir cariyeye, iyi eve, bir hamiye, bostan ve bahçelere rağbet ettiği duyulmamış; para pul için gayret etmemiş, bineklere hayvanlara, nimetlere ve güzel elbiselere meyletmemiş; makam elde etmek için boğuşmamış; mübah olan birtakım kazançlar elde etmek için de aşırı bir gayret göstermemiştir"

Emekdar Üye 28 Aralık 2008 23:45

Cvp: İbni Teymiyye'den Vehhabi ve Selefileri Rezil eden Nakiller!
 
24El bezzar demiş ki :
Biz onu dünya lezzetleri ve nimetlerinden bahsederken, dünyalık sözlerle meşgul olurken ve maişeti için insanlardan bir şeyler isterken hiç görmedik Bilakis bütün himmetini âhiret için ve Allah'a yaklaştıracak şeyler için sarfederdi"
25Hafız ez-zehebi demiş ki :
Onun cesareti darb-ı mesel olmuştur O bu cesaretiyle büyük kahramanlarla benzerdi" Tatar komutanı Gazan Han müslümanların memleketlerini ve topraklarını istila ettiğinde onun müslümanları ve sultanı Gazan'a karşı Allah yolunda savaşa teşvik etmesi en güzel şekilde onun kahramanlığı anlatır Gazan ile karşılaşmış onu kınamış ve karşı çıkmıştır Bu karşılaşma hakkında enteresan şeyler anlatılmıştır
26Muhammed ebu Zehra demiş ki :
1 — O, âlimlerle karşılaşırken inandıklarını olduğu gibi açık¬lardı Burada Allah'ın rızâsı ve hak sevgisinden başka hiçbir şeye önem vermezdi İnsanlar, ister kızsınlar ister memnun olsunlar, onun için birdi
2 — Ihlâsmı ve kendisini yok edişini gösteren kusur, onun hak yolunda her şeyiyle, hattâ kılıca sarılarak yapmış olduğu cihad'dır Doğru bulduğu fikri duyurmak için her türlü sıkıntılara, hem düş¬manlarından, hem de dostlarından gelen eziyetlere ve sürekli mah¬kûmiyetlere katlanmıştır
3 — İbni Teymiyye'nin ihlâsını, nefsi arzulardan uzak oluşunu ve nezahetini gösteren üçüncü husus, kendisine kötülük edenleri affedişidir O, kendisini zindana atan âlimleri, onların boyunlarını vurdurma imkânına sahip olduğu halde, affetmiş ve hapishanede ölürken bile kendisine zulmedenleri bağışlamıştır
4 — İhlâsınm bir neticesi olarak, dünyanın zînet ve mevki'lerinden uzaklaşmış, hiçbir makama tenezzül etmemiş ve bu konuda kimseyle çekişmemiştir îlmî tetkik, vaaz ve müderrislikle iktifa et¬miştir Birçoklarının yarış yaptıkları başkan olma hevesine asla ka¬pılmamıştır Dolayısıyla yalnız Allah'a bağlanmış ve kurtuluşu sa¬dece O'ndan beklemiştir Allah da onu kurtarmıştır Bu hususta Zehebî şöyle der:
«Onu bir yây'la nice felâketlere atmışlardır Fakat Allah kur¬tarmıştır Çünkü O, daima dilinden tevhidi bırakmaz, Allah'a çok sığınır, bütün kalbiyle tevekkül eder ve maneviyat kırıklığına asla uğramazdı Devam ettiği bazı duâ ve zikirleri de vardı»
27Muhaddis İbn hacer el askalani demiş ki:
"Onun hakkında söylenen sözlerin birçoğu nefsi birtakım mülahazalar ile söylenmiştir Onun eserleri kendisini tecsim ile suçlayanları haksız çıkaracak sözlerle doludur
28Fikirleri hakkında Muhaddis İbn hacer el askalani demiş ki:
"Bir adamın fikirlerini onun meşhur kitaplarından araştırmak ve onun fikirlerini nakledenlerin güvenilir olanlarının sözlerine itimat etmek ilim ve akıl ehline yakışan ve gereken bir tutum ve davranıştır"
29Şâfiî mezhebinden İmam Salih b Ömer el-Buhıtkînî (868/1463-1464) demiş ki :
"Ben İbn Teymiyye'nin bu zamana kadar okuduğum kitaplarında onun küfrünü, zındıklığını gerektirecek bir sözüne rastlamadım Onun kitaplarında kişiyi ilim ve dinde yükseltecek bid'atçılar ve sapıklarla mücadele gibi meziyetlere rastladım
30Hanefi mezhebinin imamlarından Abdurrahman b Ali (835/1431-32)demiş ki :
"İbn Teymiyye'den onun küfrünü, fıskını ve dinde çirkinliğini gerektirecek bir şey nakledilmemiştir"
31Hanefî mezhep âlimlerinden Bedruddin el-Aynî (855) demiş ki :
"Kim onun kâfir olduğunu söylerse o kâfir olur Kim onu zındıklığa itham ederse o zındıktır Bu sözler ona nasıl nisbet edilebilir? Onun kitapları her tarafta yayılmıştır ve onun kitaplarında sapıklık ve tefrikaya işaret eden hiç bir şey yoktur"
32İmam Ez-zehebi demiş ki :
İskenderiye'de tutuklu iken Sebte valisi, ondan ezberindeki hadisleri ravilerini değerlendirmek suretiyle yazıp göndermesini ve bunların rivayeti için kendisine icazet vermesini istedi İbn Teymiyye ezberindeki hadislerden on varak kadar isnadlarıyla birlikte yazıp gönderdi Bu gönderdiği rivayetleri ve ravi değerlendirmelerini en büyük muhaddis bile onun kadar mahir yapamazdı Tabakat ve hadis usulü ilimlerinde tam bir uzmanlığı vardı Al-i ve Nazil isnadları, sahih ve sakim isnadları metinleriyle beraber çok iyi bilirdi Onun döneminde bu konularda onun kadar, hatta onun ilmine yaklaşabilen bir âlim yoktu Ezberindekini takdim edişindeki mahareti hadisten delil çıkarmadaki gücü gerçekten hayret uyandıracak derecedeydi Kütüb-i Sitte ve Müsned'i çok iyi biliyordu, öyle ki onun hakkında şöyle söylenmiştir: "İbn Teymiyye'nin bilmediği hadis, hadis değildir" Yine de unutulmamalıdır ki ilmi bütünüyle ihata Allah'a mahsustur Ancak onun diğer âlimlerden farkı, onun ilmi denizden avuçlaması diğerlerinin ilmi küçük kanallardan alıyor olmasıdır
33Hafız el-Berzalî (738/1337-1338) demiş ki :
"tefsir hakkında konuşmaya başlayınca insanlar onun bu konudaki bilgisinin çokluğu, üslubunun güzelliği, bir konudaki görüşleri değerlendirişinin isbatı, zayıf ve batıl görüşleri tesbit edişindeki kabiliyeti ve her ilimdeki mahareti karşısında şaşkınlığa kapılırdı Onu dinleyenler onu hayret ve beğeniyle dinlerdi

Emekdar Üye 28 Aralık 2008 23:45

Cvp: İbni Teymiyye'den Vehhabi ve Selefileri Rezil eden Nakiller!
 
34.Hafız zehebi : (ö. 748/1347- 1348) demiş ki :
"Arap dili hakkındaki bilgisi gerçekten çok kuvvetliydi."
35.İbn teymiyye Makdîsî'nin "Umdetu'l-Ahkâm" adlı eserini şerhetmiştir. Mahmud Şukri Alûsî bu eser hakkında demiş ki :
"Bu şerhte hiçbir gözün görmediği hiçbir kulağın işitmediği güzellikte bilgiler var"
36.Ebu zehra demiş ki :,
(hak bildiğini), büyük kalabalıkların önünde haykırdı. Görüşlerini açıklarken halk ile seçkin zümre arasını ayırmıyordu. Alimlere söylediğini halka da söylüyordu. Çünkü bunun din olduğuna inanıyordu. Emri bi'i-Maruf nehy-i ani'l-Münker (iyiliği tavsiye kötülüklerden sakındırma) görevi ister halk¬tan olsun ister tahsilli kişilerden olsun, itikadında sapıklık bulunan herke¬sin irşad edilmesini gerektiriyordu. Hatta halkın doğru yola ulaştırılması daha gerekli idi. Alim kimseler onların irşadından meşguldü. Alim, irşada ve yolu aydınlatmaya kadir olduğu halde halk yoldan saparsa onların ve¬ballerinden bir kısmı da o alime yüklenirdi. Bu konuda İbn-i Teymiyye Hz. Ali (R.A)'nin «Alimler niçin öğretmediniz diye sorguya çekilmedikçe, ca¬hiller niye öğrenmediniz diye şorgul emrazlar.» sözü gibi düşünüyor ve amel ediyordu.
37.Bir öğrencisi demiş ki :
“İbni Teymiyye, hakkı kimde bulursa bulsun, ona sımsıkı sarılır ve benimserdi. Allah üzerine yemin ederim ki, Allah’ın Resulune, onun sünnetine yapışarak, sarılarak hürmet etme yolunda, ondan daha ileri durumda olan bir insana rastlamadım hayatımda. Herhangi bir mesele hakkında bir hadis söylediğinde, o hadisi neshedecek bir hadis de yoksa ve o da bunu bilirse, hemen o hadise göre amel ederdi. Hüküm ve fetvasını elbette o hadise uygun bir biçimde verirdi.
Allah Resulundan başka kim olursa olsun, o kişi ne kadar büyük tanınırsa tanınsın, onun için sözleri ve fiilleri asla örnek olmazdı. Kabul etmezdi doğrudan doğruya kimsenin sözlerini. Allah Resulunden başka bir beşerin sözlerine, sultan zorlaması ve başka zorlamlar da olsa asla iltifat etmezdi. Sünneti bırakıp da, bir insanın sözlerine sarılmamıştı hayatının hiç bir döneminde
38.Hafız zehebi demiş ki :,
“Onu öyle kötülüklerle başbaşa bırakmışlardır ki ondan başka kimse bu kötülüklerden yakasını sıyıramazdı. Fakat, şanı yüce Allah, onu her seferinde kötü maksatlıların şerrinden korumuş, muhafaza etmiştir. Çünkü, o bütün hayatı boyu Tevhid inancına şerik koşmamış, her tehlikede ve eziyette sadece ve sadece Allah’dan meded ummuş, kurtuluşu O’ndan beklemiştir. O her işinde bütün mevcudiyetiyle Allah’a sığınır, kalbinin var gücüyle sadece Allah’a tevekül ederdi. Onun için de, hiçbir zaman moral kırıklığına uğradığı görülmemişti.
39.İbn teymiyenin ağır eleştirilerine maruz kalan Moğol sultanı gazan demiş ki :
“Ben, bunun gibi cesaretli ve sözleri beni etkileyen birine daha rast gelmedim. Şimdiye kadar, kimseden böyle sözler işitip de, sözleri söyleyeni başını omuzu üzerinde bıraktığım da pek olmamıştır. Hele hiç kimsenin isteğini yerine getirmeyi aklımdan bile geçirmemiştim!”
40.El Vâfi bi'l Vefeyât" da Şeyh Şemseddin demiş ki :
"Bir meseleye delalet eden âyetlerden neler murad olunduğunu ondan hemen çıkarıp O'nun gibi süratle ortaya koyan olmadığı gibi, hadisleri metinleriyle birlikte bilip, sahih, müsned veya sünenlerden birine ait olduğunu da bilen yoktur. Sanki bunlar gözünün önünde duruyormuş veya dilinin bir kenarında bekliyormuş gibi, hemen gayet tatlı ifade ve ibarelerle, ortaya kor, hem de muhaliflerini sustururcasına..."
41.İmam Hafız Ebû Abdullah Zehebi demiş ki :
"Bazı son dönem alimleri, kendisini "Hibru'l Kur'ân" diye lakablandırmıştır. Tefsir hususunda onun durumu meydandadır. Bir soru sorulması halinde hemen delilleri ikame edip Kur'ân'dan ayetlerle cevap verir. Hem de hayret uyandıran bir güçlülükle cevap verir. Tefsir'deki fazla bilgisinden dolayıdır ki, bir çok müfessirlerin hatalarını ve yanılgılarını ortaya koymuştur..."
42.ibn teymiyyeyi hapsettiren türlü ezaları ve hakaretleri ibn teymiyeye reva gören..ve daha sonra işler tersine dönünce idam edilmekle karşı karşıya gelen ama ibn teymiyenin sultana yaptığı rica sonucunda hayatı bağışlanan maliki kadısı ibn mahluf demiş ki :
İbn teymiyye gibisini görmedik,biz onu mahvetmek için elimizden geleni yaptık ama buna güç yetiremedik,o ise bizi mahvetmeye güç yetirdiği halde bizi affetti

43.Hayreddin karaman demiş ki:
Sekizinci karn-ı hicrîde cereyan eden bu İbn Teymiyye bahsi ve cidâlinin muhâcimleri başında, o devrin ricâlinden Hâfız Sübkî (756) ile oğlu Tâcüddin Sübkî (776), İzzüddîn Muhammed İbn Cemâa (766), müfessir Ebu Hayyân (745) görülür. Müdâfiler ise bunlardan mâada ehl-i ilimdir.(ibn teymiyyeyi müdafa edenler itham edenlerden daha alimdir) Bu saffın başında da İbn Kayyim (751), Zehebî (748), İbn Kesîr (774), Muhammed b. Kudâme (774) ile Ahmed b. Kudâme (771), Muhammed b. Müflih (763), gibi Şeyhin güzîde tilmizleri ve o devrin hâfız-ı hadîsleri bulunmaktadır. Bunları da İbn Hacer Askalânî (852), Bedrüddin Aynî (855), Süyûtî (911) gibi huffâz-ı ahâdîs tâkip etmişlerdir. Daha sonra İbrahim Şihâbüddîn Şehrizûrî (1101), Aliyyülkarî (1014), Âlûsî (1170), Şah Veliyyullah Dehlevî (1176), Şevkânî (1250), Sıddîk Hasen Hân (tevellüdü 1148) gibi muhaddisler zinciri takip etmiştir.
44.Muhammed ebu Zehra demiş ki :
Gerçekten büyük bir şahsiyyetti. Çağdaşlarından hiçbirinde toplanmayan vasıflar onda bir araya gelmişti. Zeki ve zarifti. Deha sahibi, güçlü bir müellifdi. O beliğ bir hatipti. Kuv¬vetli bir araştırmacı idî. Eskilerin söylediklerini görmüş, geçmişden haber¬dar bir alimdi. İbn-i Teymiyye'ye kadar eskilerin sözlerini zaman olgun-laştırmiş, tecrübeler tehzib etmiş denemeler onları yarı duru hale getir¬mişti. İbn-i Teymiyyenin basireti, eskilerin sözlerinin özüne nüfuz etmiş, onların derinliklerine dalmış inceliklerini öğrenmişti. Rivayetleri araştır¬mış, farklı görüşleri birbiri ile mukayese etmiş, zamana uygulamıştı. Bü¬tün bunlarla beraber o, küllî kaideleri idrak ile cüzziyyata rapt etmeyi, çeşitli dağınık meseleleri toplayıp onları tek bir asra sığdırmayı da başar¬mıştı.
45. İbn Nasıruddin (v. 842/1438) :
İbn Teymiye'den övgü dolu cümlelerle bahseden 87 âlimin ifadesini nakletmiş, bunlar onun Şeyhu'l-İslâm olduğunu göstermiştir
46. Muhammed Halil Her'as,
Bâisi'n-Nahzeti'l-İslâmiyye İbn Teymiye es-Selefî (Beyrut, 1984) isimli eserinde İbn Teymiye'yi İslâmî uyanış hareketinin öncüsü olarak takdim etmektedir.
47.Sa'd Sâdık Muhammedi Şeyhu'l-İslâm ,İbn Teymiye İmamu's-Seyf ve'l-Kalem (Riyad, 1980)
. Bu eser İbn Teymiye'yi büyük bir kılıç ve kalem kahramanı ve hakikî bir İslâm mücahidi olarak tanıtmakta ve onun çeşitli yönlerini incelemektedir.
48.suleyman Uludağ demiş ki :
İbn Teymiye'nin «Bu İslâmda yoktur», dediği şey gerçekten İslâmda yoktur. Zira o söylediği şeyi bilerek söylemektedir. İslâm öncesi var olan çeşitli dinî ve felsefî akîde ve fikirlerin İslâm içtimaî hayatına nasıl yansıdığını en doğru olarak teşhis eden İbn Teymiye'dir.
49.suleyman Uludağ demiş ki :
İbn Teymiye, onu seven ve takdir eden Zehebî, İbn Hacer Askalânî, Aynî ve İbn Alûsî gibi âlimlerin de ifade ettikleri gibi hatası ve sevabı olan bir müctehiddir. Şüphesiz ki bir insan olarak yanıldığı hususlar vardı ve o hiç bir zaman yanılmaz ve masum değildi. Esasen kendisinin de böyle bir iddiası yoktu. Ama bir müctehid hatâ bile etse sevab kazanır. Yeter'ki içtihada ehil olsun ve iyi niyetle hareket etsin.
50.hayreddin karaman demiş ki :
İbn Teymiyye'nin birbirinden müstesnâ bir güzelliği bulunan bu eserleri içinde en şâheseri Minhâcü's-sünne'sidir. Müşârünileyh bu eserini, Şeyhü'r-revâfız İbn Mutahher'in Minhâcü'l-kerâme'sine karşı yazmıştı. İmameti isbat maksadile yazılan ve Şîa arasında yüsek bir kıymeti hâiz bulunan bu eserde tarîk-i hakdan nasıl udûl edildiğini İbn Teymiyye Minhâcü's-sünne'sinde birer birer göstererek Minhâcü'l-kerâme'nin altını üstüne getirmiş ve Şîa âlemini hayret içinde bırakmıştır. Bu mevzuda bu derece muvaffakıyyetli bir eser, ne ondan evvel yazılmıştır, ne de sonra yazılmak müyesser olmuştur ve yazılamaz da. Bu eseri ile İbn-i Teymiyye, Ehl-i sünnet âleminde Şeyhü'l-islâm unvân-ı fâhirine bihakkin kesbi-istihkak etmiş bulunuyordu..
(Bu nakiller ebu zehranın kitabından,Halil herrasın yazılarından ve m.sait şimşeğin yazdığı kısa biyografiden alınmıştır.)

hattaboğlu 28 Aralık 2008 23:46

Cvp: İbni Teymiyye'den Vehhabi ve Selefileri Rezil eden Nakiller!
 
1-kendi kardeşine kafir demekle kıymak arasındaki farkı bana söylermisin değerli adminim ! tekfir etmekten büyük cinayet varsa eyvallah.(üstelik o meselelerin içini dışını gayet iyi bildiğinden eminim)
2-içki içen padişah kimdi misal ? 600 sene islama sancaktarlık yapmış bir devlette bazı dönemlerde iyi yönetilmeyebilir çokmu gördün ? içkiyi yasaklayan padişah duyduk içenide sen söyle (yalancı tarihten olmasın )
3-sen hacca gittinmi ? hacca gitmemenin sebebinide gayet net biliyorsun!
4-ırkçılıkla itham edilmeyecek tek devlet ali osmanlıdır.yüzlerce ırk bir arada yaşamış hemde huzur ve refah içinde.
5-osmanlıyı yıkan iç düşmanlardı KARDEŞ OLAN DÜŞMANLAR !
6-terkettikleri hac mı ? üç beş padişahın yapmış olduğu hatalar koca bir imparatorluğa nasıl maledilebilir ?
--
kafası kumda olan delirmişçesine müslüman olduğunu haykıran birisine KAFİR VE MÜŞRİK DİYEN BEDBAHTLARDIR.
ibni teymiyye gibi okuyup müslüman birine kafir diyeceğime okumam dinim bende kalır !
--
ibni teymiyye neden hapse atıldı ?
allah ın eli kolu varmı bizim gibi ?
subhan ne demektir ? muhalefetün lil havadis ne demektir hoca efendi ?
sen teymiyye nin birde bunlarını oku
--
ayrıca iyi dokunmuşuz kutsalınıza belli..
ama dokunmaya devam ederiz merak etmeyin.

hattaboğlu 28 Aralık 2008 23:56

Cvp: İbni Teymiyye'den Vehhabi ve Selefileri Rezil eden Nakiller!
 
osmanlı nın bu dine yaptığı hizmeti görmemek için kör olmak değil kalblerin mühürlü olması gerek !
---
sn abdulmelik filistin edebiyatı yapmıyoruz diyemi bu çıkış ?

Emekdar Üye 28 Aralık 2008 23:57

Cvp: İbni Teymiyye'den Vehhabi ve Selefileri Rezil eden Nakiller!
 
Alıntı:

hattaboğlu Üyemizden Alıntı
allah ın eli kolu varmı bizim gibi ?


"er-Risâletu't-Tedmuriyye" adlı eserinden kısa bir alıntı
"Yaradanı Yaratılmışa Benzetmek:
Bu ise yaratılmışa ait olan bazı özellikleri Allah’ın zâtına ve sıfatlarına vermektir
“Allah’ın iki eli yaratıkların elleri gibidir”, “Allah’ın arşına istiva etmesi yaratıkların tahtlarına oturup kurulmaları gibidir” ve benzeri sözler gibi
Bu çeşit sözler söylemekle bilinen ilk kişinin, Râfızî olan Hişâm b el-Hakem olduğu söylenir ...


Hakikati yalnızca Allah c.c bilir....

hattaboğlu 29 Aralık 2008 00:00

Cvp: İbni Teymiyye'den Vehhabi ve Selefileri Rezil eden Nakiller!
 
o sözlerin sahibi nin ibni teymiyye olduğu SÖYLENİR ..
---
KİMİ VEYA NEYİ SAVUNDUĞUNUZU Bİ BELLEYİN EVVELA.
HEM EHLİ SÜNNETİM DEYİP HEMDE BANA TEYMİYYE Yİ SAVUNANA ZAVALLI DERİM..
inin dolmuştan yarı yolda kalmayın.

Emekdar Üye 29 Aralık 2008 00:04

Cvp: İbni Teymiyye'den Vehhabi ve Selefileri Rezil eden Nakiller!
 
Fatih abi o zaman kaynak belirt hangi eserinde mahlukata mahsus özellikleri tasvif etmiştir?

hattaboğlu 29 Aralık 2008 00:06

Cvp: İbni Teymiyye'den Vehhabi ve Selefileri Rezil eden Nakiller!
 
ibni teymiyye nin hz ali kv hakkında düşüncelerini biliyormusunuz ?
ibni teymiyye nin cehennem hakkındaki düşüncelerini biliyormusunuz ?
ibni teymiyye nin talak hakkındaki düşüncelerini biliyoırmusunuz ?
ibni teymiyye nin kabir ziyareti hakkındaki düşüncelerini biliyormusunuz ?
ibni teymiyye nin ibni arabiye kafir dediğini biliyormuydunuz ?
ibni teymiyye nin konevi ye kafir dediğini biliyormuydunuz ?
---
öğrenin gelin.
çakma EHLİ SÜNNETÇİLER !

esracık 05 Nisan 2010 00:24

İbn-i Teymiyye’yi Kim, Nasıl Eleştirmeli?
 
Dünyanın her yerinde böyledir: istenmeyen, kendi menfaatlerine zarar veren her marka ve isim , kendi beldesindeki ya da kendi cemaatlerindeki insanlarla tanıştırılmamaya özen gösterilir… Bu isimler sakıncalılar listesine alınırlar.

Bu sakıncalı isimler listesi her cemaatte mevcuttur… Bu isimler özenle saklanır. Ne zamanki o sakıncalı isimler- ya da kitapları- yavaş yavaş piyasada duyulur, hemen ‘b Planı’nı devreye sokarak karalama kampanyası düzenlerler… Cemaat fertlerinden biri kalkıp; Hocam Allah aşkına bu isimler ne yaptı da kara listeye girdi? Bunlar ne yazdı da kara listeye girdi demezler… Liderlerinin beğenmemesi yeterli bir sebeptir…

O sakıncalı isimlerin kitaplarına öcü gözüyle bakarlar artık… Ama tam öcü gözüyle bakılabilmesi için; ‘Ehlisünnet düşmanı ve mezhepsiz’ gibi iftiralar atarlar… Bunu duyan her kitap okumaz vatandaş; demek öyle ha! Der ve bir din düşmanı görmüş gibi hiddetlenir… Oysaki ne hocası okumuştur kitaplarını ne de kendisi araştırmıştır… Tamamen duygusal…

Bu insanlar İslam âleminde en çok okunan ve faydalanılan isimleri bir çırpıda karalamak, isimlerine ve ilimlerine gölge düşürmek için kitapçık basıp gazeteleriyle ücretsiz bir şekilde dağıtırlar. O güzel insanları mezhepsizler başlığı altında okuyan bu vatandaşlar ilim deryasından mahrum kalırlar… Bu isimler ağızlarıyla kuş bile tutsalar bir türlü kendilerini savunamazlar… Çamur atılmış izleri öylece kalmıştır…

Ençok da:
Seyyid Kutup
Üstad Mevdudi
İbn-i Teymiyye ve
Abdulvahhab gibi İslam âlimleri nasibini almıştır…

Bu dörtlü içinde en talihsizi Adbulvahhab ve İbn-i Teymiyye’dir… Gerçi Allah’a hamdolsun bunca karalamalara rağmen ülkemizde iyi de okunuyorlar.

Şimdi…

Bu karalamaya kurban gitmiş şeyh-ül- İslam İbn-i Teymiyye’nin sadece kitaplarını ve talebelerini yazıp, başlığa attığım soruya cevap vereceğim inşallah.

İbn-i Teymiyye’nin eserleri:
Ashab-ı kiram
Dua ve tevhid
Sıratı mustakim.
Dua ve zikirler
İctihad risalesi
İhlas ve Tevhid
İman
Kalp amelleri
Kıyas
Kulluk Risalesi
Kulun Allah’a yakınlaşması
Müslüman’ın Kâfirlerle ilişkileri
Müşkil ayetlerin tefsiri
Takva risalesi
Tevhid risalesi
Tefsir usulü
El- Feteva… 37 cilt… 9 cildi Türkçeye çevrilmiştir.

*Yukarıdakilerin tamamı Türkçeye çevrilmiştir.

Çoğu Türkçeye çevrilmemiş yüzlerce eser bırakan bir İslam âlimi…

Şimdi de talebelerine bakalım kimler var:

İbn-İ Teymiyye’nin talebeleri:
İbn-i Kayyım el Cevziyye (Yüzlerce eserinden en fazla 25 tanesi Türkçeye çevrilmiş.)
İbn-İ Kesir… İslam âleminde en çok okunan tefsirlerden birinin sahibi. Ve İslam tarihinin sahibi… Türkçesi mevcuttur.
İmam Zehebi… İslam tarihi kitabının sahibi… Türkçesi mevcut.

Bu sıraladığım üç âlim Türkiyeli Müslümanların en çok tanıdığı isim olduğu için öğrencileri listesine sadece üçünü aldım…

Şimdi...

Kılıcıyla Moğollara karşı savaşan, yüzlerce talebe yetiştiren bu İslam âlimi hapishanede vefat etmiştir… Ve hala İslam âleminde en çok itibar gören âlimlerin belkide başında geliyor demiş olsam yanılmam…

,,,

İbn-i Teymiyye Peygamber değildir…

İbn-i Teymiyye Melek değildir…

İbn-i Teymiyye bir insandır ve hata yapar…

Peki; İbn-i Teymiyye kimlerin göreceği hataları yapar?

Düşünün siz ve cemaatinizin tamamı bir cerrahın ameliyatını izliyorsunuz… Ameliyatı yapan profesör size dönüp; Bakalım kim benim hatamı bulacak?’ diye soruyor… İlgi alanınıza girmeyen bir konunun cahili olduğunuz için doktorun hatasını görmeniz mümkün değil… Bu, doktorun hatasız olduğunu göstermez…

Bu misalden hareketle diyorum ki; Kim, İbn-İ Teymiyye’yi eleştirmek istiyor ve bu eleştirinin de kabul görmesini istiyorsa aşağıdaki 5 maddeye şöyle bir göz atması lazım:
İlmiyle tüm İslam âleminde tanınmış olmalı
İslam alimleri kendisinden övgüyle bahsetmeli
En az ibn-i Teymiyye kadar eserleri olmalı
En az ibn-i Teymiyye kadar talebeleri olmalı. Ve bu talebeler İslam âlemine mal olmalı
İbn-i Teymiyye’yi eleştiren dünyaca meşhur İslam âlimlerinden görüşler getirmeli…

Ağır maddeler getirdiğimin farkındayım… Ama dediğim gibi karşımızda umduğumuzun ötesinde büyük bir âlim var…

Normalde ağzı olan herkes eleştiri yapabilir… Ama önemli olan eleştirinin kabul görmesi…

Ey İbn-i Teymiyye’nin ilminden mahrum olan kardeşlerim;

Kitapçılara gidin ve bu alimimizin kitaplarını alıp okuyun. Ya da bu kitapları hocalarınıza gösterin hangi sayfada sorunlar varsa Allah için yayınevlerini uyarın… Kimi hangi gerekçelerle red ettiğinizi bari bilin…

Yitiksevda 05 Nisan 2010 10:45

RE: İbn-i Teymiyye’yi Kim, Nasıl Eleştirmeli?
 
İmam İbn Teymiye rahmetullahi aleyh hakkın keskin kılıcı ve tasavvufun şirk olan yönlerine karşı kendi asrında allahın islamını savunarak mücadele eden bir mücahid ve moğol hunharlarına karşı bire bir mücadele bulunan biri ve kendi asrındaki sufizmin moğollar ile olan irtibatlarına karşı durmuş bir alim iken ne yazıkki onu karalamaya çalışanlar putçular olmuştur çünkü onların putlaştırdıklarına meydan okuduğu için Allahın rahmeti ve bereketi üzerine olsun.....

Vuslat Zamanı 04 Kasım 2010 21:29

Kendisini Kaliteli Bir Alim Biliriz.Olumsuz değerlendirmeler şık olmamış ...


SAAT: 20:47

vBulletin® Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.

User Alert System provided by Advanced User Tagging v3.2.6 (Lite) - vBulletin Mods & Addons Copyright © 2025 DragonByte Technologies Ltd.


1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234 235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260 261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286 287 288 289 290 291 292 293 294 295 296 297 298 299 300 301 302 303 304 305 306 307 308 309 310 311 312 313 314 315 316 317 318 319 320