Tekil Mesaj gösterimi
Alt 19 Ağustos 2014, 14:50   Mesaj No:4

Fatıma-i Zehra

Medineweb Sadık Üyesi
Avatar Otomotik
Durumu:Fatıma-i Zehra isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 36712
Üyelik T.: 22 Aralık 2013
Arkadaşları:17
Cinsiyet:
Mesaj: 844
Konular: 67
Beğenildi:27
Beğendi:1
Takdirleri:60
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Cevap: Çocuğunu Namaza Nasıl Alıştıracağını Soran Anneye Mektup

Çocuklarımızı Namaza Nasıl Alıştırırız?


Hz. Peygamber (sav)’ın şöyle buyurduğu rivayet edilmiştir: “Çocuklarınız yedi yaşına geldiklerinde onlara namazı emredin. On yaşlarına gelince (namaz kılmazlarsa) onları dövün. Ve yataklarda aralarını ayırın.”( Ebû Davut, Salât, 26, h.no: 495; İbn Ebî Şeybe, I/304, h.no:3482; Darakutnî, I/230; Hâkim, Müstedrek, I/311, h.no: 708; Beyhakî, Şuabu’l-İman, VI/398, h.no: 8650)



İslam’ın beş şartı içerisinde kelime-i şehadetten hemen sonra gelen, Allah Rasulu(s.a.v.)’nun “iman ile küfür arasında” olarak işaret ettiği namazdır. Başlıktaki soru, müslüman anne-babaların en çok düşündüğü, üzerinde durduğu ve belki de en çok dua ettiği konuların başında gelmekte. Ama bu soruyu sormazdan evvel kendimize şu soruyu sormalıyız? “Ben, kendi nefsimi namaza nasıl alıştırırım?” Nefs, kendini savunmaya geçip, yıllardır namaz kıldığını söyleyebilir, ama bu namaza alışmış olmak demek değildir. Bu, namaz kılmanın gerekliliğini idrak etmiş, kılmadığı takdirde cehennem ile korkutulduğunun bilincinde olan insanın “kılayım da üzerimdeki borçtan kurtulayım” edasıyla yapageldiği bir ibadet şekli olur ancak. Ve bu da münafıkların namaza tembellikle kalkması gibi, insanı zarureti yerine kerhen getirme konumuna düşürebilir. Yani bu namaz, namaza alışmış olmanın bir neticesi değildir. İşte bu nedenle, çocuklarımızı namaza alıştırmak istiyorsak, namazın ne denli önemli bir ibadet olduğunu hareketlerimizle göstermek zorundayız. Nasıl mı?

Çocuklar rol model alarak öğrenirler. Anne-babayı namaz kılarken gören, minik yavrularımız nasıl da bizim yanımızda secde yapmaya çalışır. Çok küçükken tam secde yapamazlar, kimi zaman popo havada, kimi zaman boylu boyunca yere uzanarak bizi taklit ederler. Aynı anda çocuğumuzla secdeye gidince, hemen o an “bir ömür böyle yavrumla yan yana secde etmeyi nasip et Allah’ım” diye dualar ederiz. Salt taklitten ibaret olan bu namaz, biraz büyüdükçe çocuk tarafından anlamlandırılmaya çalışılacak. Bu nedenle “öyleyse namazı çocuğun hayatında öylesine gelip geçen bir şey gibi bırakmamak gerekir”. Bu ne demektir? Ezan okunduğunda çocuğa bunu duyurmalı. “Bak ezan okunuyor. -klasik halk deyimiyle- Allah diyor” diyerek çocuğun dikkatini ezana çekmek gerekir. İkinci aşamada o an elimizde olan işi gücü bırakıp abdeste yönelmeli ve ilk vakti içerisinde namazı kılmalıyız. Böylece çocuk “namaz ne kadar önemli ki, annem bütün işini gücünü bırakıyor, hemen abdest alıp namaz kılıyor” diye düşünmeli.

Ve yazarın dediği gibi namazı, hayattaki önemsiz, “bir ara yapılabilen” bir şey gibi değil, onun için her şeyin bir kenara bırakıldığı bir ritüel olarak algılasın. Tabi burada abdest alışımız bile çocuk için namazın değerini gösterecek. Ne kadar temiz de olsa, yeniden ellerini,yüzünü, ayaklarını yıkıyor diye düşünmeli. namaz için setr-i avret yapmak(yani belirli yerleri örtmek) de çocuğun dikkatini çekecek. Namaz için özel bir hazırlık olduğunu görmesi, namazın her şeyden başka bir yerde/konumda olduğunu anlamasını sağlayacaktır. Bu kısım, çocuğumuz bizi görerek namaz alışkanlığı edinebileceği için, dikkat etmemiz gerekenlerdi. Hem ezan okunduğunda hemen namaza yönelmek, hem abdest almak, hem setr-i avret gibi. Bir de bu görerek öğrenmenin dışında, birkaç yolla çocuklarımıza namaz alışkanlığı kazandırmaya çalışabiliriz:

Çocuğumuz 2 yaşına geldiğinden itibaren ona bir seccade alabiliriz, minik seccadeler var ya, onlar çok hoşlarına gidiyor. Aynı zamanda kendilerine ait bir seccade olması, namazla bütünleşmelerini de sağlıyor. Dolaplarında, uzanabilecekleri bir yerde muhafaza edebilirsiniz.

Namaz kılacağınız zaman çocuğunuza seslenebilirsiniz. “aa sen akşam namazını kıldın mı bakalım? diyebilir, onu namaza teşvik edebilirsiniz. Bu arada vakitleri de öğrenmiş oluyorlar. Ama anne az önce kıldım ben, diye cevap alabilirsiniz. Bu durumda da bunun farklı bir vakit olduğunu belirtirsiniz.

Kızlar için bir başörtü, erkeklere de takke alabilirsiniz. Farklılıklar hoşlarına gidiyor ve daha cazip hale getiriyor olayı. Tabi bu eşyalar sürekli ellerinin altında olursa, namazla bütünlük sağlanamayabilir.

Kısa surelerden ezberletmeye başladıysanız, hadi şimdi sen de oku bakalım diyerek de teşvik edebilirsiniz. Hem sureyi tekrar etmiş olurlar, hem de kendilerini daha da büyümüş hissedip mutlu oluyorlar.

Cemaat halinde namaz kılınırken, onların da ortamda olmasına özen gösterin. Eğer baba camiye gidiyorsa götürebilir, ya da eve misafirler geldiğinde cemaat olunduğunda çocuğun da yanlarında bulunmasına dikkat edin. Evde sakince kılınan namazdan ziyade böyle namazlar daha çok dikkatlerini çekiyor ve bir ritüel olarak uygulandığını hissediyorlar.

küçük bir Kuran hediye edin, namazdan sonra açıp okusun. Tabi okuma bilmeyecektir daha küçükken. Ama sorun değil. Bunu bir alışkanlık haline getirmesini sağlayabilirsiniz. Namazdan sonra siz kendi Kuranınızı elinize aldığınızda(ya da zikir kitapçığını), o da kendi Kuranını eline alıp okur-muş gibi- yapabilir.



7 yaş öncesi dönem için namaz konusunda bu tür uygulamalar yapabiliriz. Tabi yan etkileri var. Ezanı duyduğu anda konumuna bakmadan secdelere kapanabilir, ezan duyduğunda kolunuzdan çekiştirip “anne hadi koş ya, namaz geçiyor” diyebilirler. Sağlık olsun

7-10 yaş arası, namazı çocuğa sevdirme ve onda bunu alışkanlık haline getirme yaşıdır. Hadise binaen böyle söylüyoruz tabi. Arada tam 3 yıl var. Bu da çok önemli bir nokta aslında. hiçbir ibadet için bu kadar uzun bir alışma süresi konmamıştır esasen. Çocuğa 7 yaşından itibaren namaz kıldırmaya çalışacağız ama zorlamadan, baskı yapmadan, sevdirerek, zaman zaman kılmadığında üstüne gitmeyerek. Ama on yaşında geldiğinde artık kesin bir şekilde bütün namazları kılması gerektiği için, bu üç sene içinde çocuğu çok iyi işlemeliyiz. Kesinlikle, “aman daha çok var” diye düşünmemeliyiz.Çok sakat bir düşünce, zira alışmak uzun sürebilir diye zaten üç sene gibi bir süre verilimiş. Siz kendi insiyatifinizle bu süreyi kısaltmayın lütfen. Çocuğunuzun hakkından çalmak olur bu. Bu süre içinde, çocuğa namazda okuyacağı sureleri, duaları öğretmeli, abdest almayı, namazın rükunlarını tam olarak öğretmeli, aynı zamanda namazların kaç vakit ve rekat olduğunu da belletmeli. 10 yaşına geldiğinde desteksiz olarak abdest alıp namazını kılabilmeli artık.

Allah çocuklarımızı namazdan ayırmasın. Bizleri de onlara her haliyle hayırla örnek olabilen anne-babalar olmayı nasip etsin. Amin…

ان بين الرجل و بين الشرك و الكفر ترك الصلاة”. “Muhakkak ki, kişi ile şirk ve küfür arasında namazın terki vardır.” (Müslim, Îmân 134)

seyyafinannesi.wordpress.com'dan alıntıdır.
Alıntı ile Cevapla