Tekil Mesaj gösterimi
Alt 28 Şubat 2015, 16:18   Mesaj No:4

Medineweb

Medineweb Emekdarı
Medineweb - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Durumu:Medineweb isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 13301
Üyelik T.: 04 Şubat 2011
Arkadaşları:5
Cinsiyet:erkek
Yaş:37
Mesaj: 4.833
Konular: 926
Beğenildi:342
Beğendi:0
Takdirleri:62
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Cevap: İNUZEM felsefe tarihi özetleri (tüm haftalar)

ATOMİZM
1. PROTO – ATOMİSTLER
Empedokles (M.Ö. 492-432)
Empedokles, Anaxagoras gibi bir panteisttir. Kâinat’ın bir “bütün olarak” değil, fakat “cüzler olarak” değiştiği kanâatindedir. O’na göre, Kâinat ezelî ve ebedîdir ve bütünüyle Madde’den oluşur. Madde, mahiyeti itibariyle değişmez, fakat daimî sûrette hareket halindedir; o halde, bu hareketi açıklayabilmek için “atom” faraziyesine ihtiyaç vardır.
*Kozmogoni(Evrenin doğumu): Bütün Varlık, başlangıçta, Sevgi’nin etkisiyle bir arada küresel bir halde (Sfeiros) iken Anlaşmazlık’ın gelmesiyle ayrıldı. Bu sûretle, sırasıyla, Toprak, Su (Okeanos), Hava, Semavî Esîr, Yıldızlar, Bitkiler, Hayvanlar meydana geldi.
Hava su ateş gibi şeyler morion dan oluşturmaktadır der. Kâinat’a, en küçük temel eleman, temel yapıtaşı olarak “morion”ları ileri sürmekle “atomizm”e yönelmiş olmaktadır. Ne var ki, onun morionları ‘maddî’ olmakla beraber, aynı zamanda ‘canlı’dırlar ki bu da Empedokles’in, birçok kadîm filozof gibi hilozoistik düşüncenin tesirinde kaldığını göstermektedir.

*İnsanın Düşüşü: Empedokles, Beşeriyet’in bir “Altın Çağ” yaşadığı ve sonra bu Altın Çağ’dan ‘düştüğü’ inancındadır. Bu düşünce, Hristiyan inancındaki “İnsanın Düşüşü” doktrininin kökenleri hakkında ilginç bir ipucu vermektedir.
ANAXAGORAS (M.Ö. 500-428)
Anaxagoras da, atomist bir filozoftur. Onun felsefesinin önemli iki yanı vardır:
1:Dinamik Kozmoloji yerine Mekanist bir kozmoloji ve
2: Hilozoist bir monizm yerine bir Düalizm(zıtlıklar) tesis etmiştir. Bu düalizm, zekâsız ve cansız cevher olan Spermata ile canlı ve akıllı Nous’tan mürekkeptir.
1º. Spermata: Kozmoloji’nin aslî unsuru Spermata’dır. Ona göre, Kâinat maddi bir dünyadır ve sonsuzdur. Bir cisim başka bir cisimden meydana gelemez. Binaenaleyh, Âlem’in temelindeki unsur sayısı dört değil, maddelerin adedi kadardır, yani sonsuzdur. O, bu temel unsurlara “spermata” (tohum) adını vermektedir.
2º. Kozmogoni ve Düalizm: Bu spermatalar başlangıçta Kaos (hercü merc) içinde
İdiler. Onların düzenlenişi Kaos’u meydana getirmiştir. Yalnız, Anaxagoras, Kozmos’un Kaos’tan kendiliğinden çıkmadığını, zira spermataların cansız, zekâsız, iradesiz oluşlarıyla kendiliklerinden hareket edemeyeceklerini ve bu sebeple de Kozmos’un muayyen kanunlara muvafık bir tarzda meydana gelebilmesi için üstün ve akıllı bir kudretin müdahalesine, düzenlenmesine ihtiyaç olduğunu ileri sürmüş ve bu tabiat-üstü (süper-natürel) kudrete Nous adını vermiştir. Bu suretle, Eski Yunan’da ilk defa olarak Kâinat için bir fikrî (ideal) kaynak kabul edilmekle Âlem’e bir “Fail ve Gaî illet” tanınmış olmaktadır. Nous bu âlemin yaratıcısı olmamakla beraber, onun fail ve gaî illetidir.
Kozmogoni: Bütün hareketlerin, düzenliliğin bir iptidası, bir başlangıcı vardır ki bu, “İlk Hareket Ânı”dır. Nous bu ilk harekete yön vermiş ve daha sonra karışmamıştır. Bu amacı verdikten sonra evren kurulu bir saat gibi çalışacaktır ki bu, “Mekanizm”dir.
2. ASIL ATOMİSTLER: ABDERA OKULU
Bu okulun kurucusu Leukippos (M.Ö. V. yüzyıl) olup, bir eser bıraktığına dair bir bilgi mevcut değildir. Fikirleri, daha da işlenerek, öğrencisi Demokritos tarafından yayılmıştır.
DEMOKRİTOS (M.Ö. 460-400)
Kâinat’ı bütünüyle Madde ile izah eden ve düşünce yapısı itibariyle hemen hemen en tutarlı materyalizm okulunun kurucusudur. En meşhur materyalisttir evreni maddeden oluşmuş kabul eder.
Kozmos: Demokritos hem Varlık’ı(değişmeyen öz) ve hem de Oluş’u(değişen) kabul eden bir filozoftur. Varlık, sadece ve yalnız Madde’den ibarettir. Madde’nin temel taşı, sonsuz sayıda ve sonsuz küçüklükteki partiküller olup, o, bunları “atoma” (bölünemez; lâyetecezza) olarak adlandırmaktadır. Atomalar sonsuz denecek kadar küçük olmakla beraber Pisagorcular’ın tasavvur ettikleri sonsuz küçük “matematiksel unsurlar” değil, pratikte sadece “çok küçük” olan reel “fiziksel objelerdir. Bu küçük parçacıkların kendisi de maddidir.
Hareket: Atomaların hareketinde bir determinizm(gerekircilik) vardır, onlar birbirlerini ne çeker ve ne de iterler. Birbirlerine vurarak ve çarparak hareket ederler. Atomaların bu hareketlerinin başlangıcı açıklanmamıştır. Evren, atomaların birbirleriyle çarpışmalarından oluşur. Bu çarpışmalardan zorunlu bir evren çıkar. Akıllı bir ilke gerekmez diyor.
Ruh, En lâtif ve en ince atomlardan mamuldür; ateş gibi sıcak bir şeydir. Ruh atomları yuvarlaktır. İnsanın güdücü organı beyin’dir.
İnsan: “İnsan bir ‘küçük-dünya’dır.” DEMOKRİTOS da hem atomculuk hem de materyalizmi görüyoruz.
Alıntı ile Cevapla