Konu Başlıkları: SÃD
Tekil Mesaj gösterimi
Alt 30 Kasım 2020, 14:06   Mesaj No:4

ÂlâLeyl

Medineweb Üyesi
Avatar Otomotik
Durumu:ÂlâLeyl isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 58435
Üyelik T.: 07 Kasım 2017
Arkadaşları:2
Cinsiyet:Erkek
Yaş:37
Mesaj: 148
Konular: 14
Beğenildi:214
Beğendi:260
Takdirleri:3408
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart

"BÜYÜKLENDİN Mİ YOKSA YÜCELERDEN MİSİN?"

Allâh Âdem babamızı yaratmıştır ve tüm meleklere secde etmesini emretmiştir. Rabbimiz, iblisin büyüklenip kafirlerden olduğunu açıkladıktan sonra iblise sorar: 'Ey iblis! Benim iki elimle yarattığıma secde etmekten seni ne engelledi? Büyüklendin mi yoksa yücelerden misin?"

Sorunun iki cevabı vardır:

1-Evet, büyüklendim. Yani aslında ben küçüğüm ama büyükleniverdim.

2-Ben büyüklenmedim! Ben zaten YÜCEYİM!

Allâh, iblisin ne yaptığını daha soruyu sormadan bize açıklamıştı.

Büyüklenmişti ve kafirlerden olmuştu.

Peki kafirlerden olması nasıl? Kafir örten demektir biliyorsunuz, nasıl örtenlerden oluyor? Neyi örtüyor? Hadi iblisin cevabını inceleyelim:

Allah ona büyüklendin mi yoksa yücelerden misin diye soruyor velakin iblis soruya cevap vermiyor ve diyor ki:

Ben ondan daha hayırlıyım. Beni bir ateşten yarattın onu ise bir çamurdan yarattın.

Neyi örtüyor iblis?

Allâh'ın emrine karşı gelişini örtüyor. Konu asla kimin kimden daha hayırlı olduğu değildi. Hayırlı olan her zaman Allâh'ın zikridir. Allâh yerdeki böceğe secde edecksin dese o böceğe secde edeceğiz çünkü emir yalnız ve yalnız Allâh'ındır. Bizim böcekten hayrlı oluşumuz, üstün oluşumuz vs. konuya dahil değil. Konu Allâh'ın emrine uyacak mıyız yoksa uymayacak mıyız.

iblis, Allâh'ın emrine uymuyor ve bunu öyle güzel örtüyor ki biz "Allâh'ın emrine uyup uymadığını değil, ateş mi üstün yoksa çamur mu" onu tartışıyoruz.

Bu büyükleniş ve örtüş üzerine Allâh onu kovuyor. "Hemen çık oradan! Çünkü sen, artık kovuldun!" ve devam ediyor "Kesinlikle din gününe kadar lanetim üzerindedir."

iblis, Allâh'ın "emrine" bizzat karşı gelmesine rağmen Allâh onu cehennemle filan cezalandırmıyor. Kovuyor. Zikrine uymayan iblisi zikrinden mahrum ediyor ve "lanetim üzerindedir!" diyor.

iblis bu defa izin istiyor: "Ey Rabbim, beni geri bırak diriltilecekleri güne kadar"

Allâh, iblisin duasını kabul buyuruyor. Zikre uymamasına rağmen hemen bu olayın ardından Allâh, iblisin duasını kabul ediyor ve ona izin veriyor! "Haydi, sen, malum vakte kadar geri bırakılanlardansın!"

iblis'in malum vakte kadar izni vardır artık. O yüzden yapacağını rahatça yapacaktır. Ve der ki: "Senin izzetine yemin ederim ki ben onları azdıracağım. Ancak muhlis kulların hariç!"

Yine izzet konusuna geri döndük! İzinli olan iblis rahatça konuşuyor ve Allâh'ın izzetine yemin ediyor!

İzzet, emir gücüdür, otoritedir. Yani iblisin yeminini şöyle okuyabiiliriz:

Bir işaretinle emretmene yemin olsun ki onları azdıracağım ve ayetlerinin/işaretlerinin gereğini yapmayacaklar ancak ihlaslı kulların hariç!

Zikirle/söylemle emretmene yemin olsun ki onları azdıracağım ve zikrinin gereğini yapmayacaklar ancak ihlaslı kulların hariç!

Otoritene/ emirle emretmene yemin olsun ki onları azdıracağım ve emrinin gereğini yapmayacaklar ancak ihlaslı kulların hariç!

Mülk senindir. Zenginliğine yemin olsun ki onları azdıracağım ve vaadlerine/müjdelerine uyup gereğini yapmayacaklar ancak ihlaslı kulların hariç!

Otoriteni uygulayacak güç sende vardır ve o gücüne yemin ederim ki onları azdıracağım ve gücünü tanımayacaklar, tehditlerini görmezden gelecekler, duymazdan gelecekler ancak ihlaslı kulların hariç!


Kimdir ihlaslı olanlar? 46. ayette görmüştük ihlaslı olanları: İbrahim, İshak, ve Yakub. Allâh'ın bir işaretiyle evlatlarından vazgeçenler. Allâh onlar için "zikraddar'a halisane halis kıldık." diyordu. Allâh'ın bir işareti yetiyordu zikre uymaları için. Ama iblis, zikre halis olmadığı gibi, Allâh'ın zikrine tabi olmayıp secde etmediği gibi bir de Aziz olan Allâh'ın izzetine yemin ederek halis kullar hariç herkesi azdıracağını söylüyor.

İzinli olduğu için rahat rahat konuşuyor iblis. Bu söz üzerine Allâh, iblise diyor ki: "Doğru söyledin, Ben hep doğruyu söylerim." Yani evet, muhlis olmayan kullar hariç herkesi azdıracak iblis. Ve Allâh devam ediyor: "Andolsun, dolduracağım cehennemi seninle ve sana tabi olanların hepsiyle!"

Sıralama şu şekildeydi:

Önce işaretle emir. Sonra zikirle emir. Sonra otoriteyle/emirle emir. Sonra vaad ya da büşra. Sonra ise tehdit geliyordu.

Allâh emrediyor. Rab olarak yani otorite olarak emirle secde etmelerini emrediyor. Emre uymayan iblis zikirden mahrum ediliyor. Azdıracağını söyleyince bu defa müjdeleniyor. Neyle müjdeleniyor? Cehennemle. İblis "Ateş daha hayırlı," demiyor muydu? Müjde ona, cehenneme girecek. Hayırlı bulduğuna kavuşacak.

Allâh'ın zikri her şeyden daha hayırlı değil midir?

Peygamberimize selam olsun! İşaretlerle ona zikirden vazgeçmesini işaret etti o izzet ve ayrılık içindekiler. Sonra zikrederek doğrudan Allâh'ın zikrinden vazgeçmesini söylediler. Sonra üzerinde bir otorite gibi zikirden vazgeçmesini emretmeye kalkıştılar. Allâh'ın zikrinden vazgeçsin diye mal mülk ile vaadde bulundular. Sonra tehdit ettiler.


O Allâh'ın zikrine tâbiydi. Ne işaretleri ne sözleri ne emirleri ne vaadleri ne tehditleri onu Allâh'ın zikrinden vazgeçirmedi. Vaadde mi bulunuyorlar? Dedi ki amcasına:

“Ey amca! Allâh’a yemin ederim ki güneşi sağ elime, ayı da sol elime verseler yine de bu davadan vazgeçmem!"

Tehditte mi bulunuyorlar? Aynı cümlede devam etti:

"Ya Allâh bu dini hakim kılar ya da ben bu yolda yok olur giderim.”

86: De ki: Ben ona karşı bir ücret istemiyorum. Ben, yapmacık davrananlardan değilim!
87: O ancak zikirdir âlemler için!
88: Onun haberini bir zaman sonra kesinlikle bileceksiniz.
Alıntı ile Cevapla