Tekil Mesaj gösterimi
Alt 15 Ağustos 2021, 09:24   Mesaj No:2

Mihrinaz

Medineweb Baş Editörü
Mihrinaz - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Durumu:Mihrinaz isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 14593
Üyelik T.: 15 Kasım 2011
Arkadaşları:68
Cinsiyet:Anne
Memleket:MEDİNEWEB
Yaş:43
Mesaj: 12.403
Konular: 1269
Beğenildi:11856
Beğendi:8990
Takdirleri:26311
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart

Arapçada Noktalamalar Neden Var?

Filolog Ahmed Jallad'ın belirttiği üzere Kur'an, ilk kez o metindeki yazılı kayıtta ve Nebati yazısının 6-7'nci yüzyıl evresinde görünen bir Arapça lehçesiyle yazılmıştır.

Ana dili Arapça olan ya da Arapçaya sonradan ileri derecede vakıf olan kişiler için Arapça okumada harekelere ihtiyaç duymazlar. Ancak İslam toplumunun ve coğrafyasının genişlemesi Arapçaya vakıf olmayan ya da bilmeyen kesimlerin Kur'an okumasında ciddi sorunlar ortaya çıkartmaya başladı. Sorun sadece dilsel değil aynı zamanda siyasiydi. Müslüman egemenliğine karşı yeraltına çekilen gnostik gruplar Kur'an'ın okumasını kasten sabote ediyorlardı. Bu sosyo-kültürel bağlam Irak bölgesinde ciddi bir kargaşaya yol açtığı için Arapça'nın standartlarının mushaf üzerinde de gösterilmesi elzem hale gelmişti.

Yazıda noktalama sözel aktarıma göre yapılır. Türkçede harfin değişen sesini yanında başka bir harfle belirttiğimiz için be, bi, ke, ki gibi Arapçada bu belirtme işlemi harekelerle yapılmakta.

Daha net anlaşılması için CMYLMZ örneğini verebiliriz. CMYLMZ yazdığımızda zihnimiz doğal olarak bu kelimeyi Cem Yılmaz olarak okur.

Harekelerin işlevi Arapçayı tam bilmeyen ya da hata yapma olasılığı yüksek kişiler için (çocuklar gibi) kelimelerin doğru telaffuzudur.

Bu sebeple Kur'an ilk kez tümüyle imla edilmeye başlandığında buna İmam Malik karşı çıkmış ama sadece çocuklar için cevaz vermiştir.

(Suyuti, el-İtkan, (tahk. Dibu'l-Buğa) Dimeşk, Beyrut: Dar İbn Kesir, 1987, 2/1163. Suyuti bu görüşünü muhtemelen Ed-Dani'nin el-Mukni‘ adlı eserinde yer verdiği rivayetin son cümlelerinden aktarmış olabilir. Bkz: Dani, Ebu Amr, el-Mukni‘ fi magrifetimersumi, mesahifiehli'l-Emsar, Dimeşk: Daru'l-Fikr, 1983, s. 10.)


İmam Ahmed b. Hanbel ve İmam Ebu Hanife'nin de Malik ile paralel olduğunu biliyoruz. (Bkz: Zerkeşi, Ebu Abdillah, el-Burhan fi Ulumi'l-Kur'an, Beyrut: Daru'l-Ma'rife (ty.) 1/379. Ayrıca bkz: Suyuti, a.g.e., s. 1163.)

Makalemizde bahsettiğimiz grupların iddiaları arasında noktalamanın daha önce var olmadığı ve Emeviler döneminde üretildiği yanılsamasıdır.

Oysa literatürde PERF 558 olarak adlandırılan Abdullah b. Cabir'in yazdığı miladi 643 tarihli belge/papirüs okunduğunda noktalamanın kullanıldığı görülür. (bkz. [Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...] )
__________________

~~~ Bilmediklerimi Ayaklarımın Altına Alsam Başım Göğe Ererdi ✒~




Alıntı ile Cevapla