Konu Başlıkları: KURAN'İ KERİM'DE ANDOLSUN
Tekil Mesaj gösterimi
Alt 16 Kasım 2009, 22:09   Mesaj No:2

Yitiksevda

Medineweb Emekdarı
Yitiksevda - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Durumu:Yitiksevda isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 2
Üyelik T.: 10 Nisan 2008
Arkadaşları:3
Cinsiyet:Erkek
Memleket:MALAZGIRT
Yaş:47
Mesaj: 5.078
Konular: 295
Beğenildi:124
Beğendi:24
Takdirleri:153
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart RE: KURAN'İ KERİM'DE ANDOLSUN

Andolsun, siz oldukça çirkin bir cesarette bulunup-geldiniz.
(MERYEM/89)
Andolsun, onların tümünü kuşatmış ve onları sayı olarak saymış bulunmaktadır.
(MERYEM/94)
Andolsun, biz sana bir defa daha lütufta bulunmuştuk."
(TAHA/37)
Andolsun, biz ona ayetlerimizin tümünü gösterdik; fakat o, yalanladı ve ayak diretti.
(TAHA/56)
Andolsun, biz Musa'ya vahyetmiştik: "Kullarımı geceleyin yürüyüşe geçir, onlara denizde kuru bir yol aç, yetişilmekten korkmadan ve endişeye kapılmadan."
(TAHA/77)
Andolsun, biz bundan önce Adem'e ahid vermiştik, fakat o, unutuverdi. Biz onda bir kararlılık bulmadık.
(TAHA/115)
Andolsun, size (bütün durumlarınızı kapsayan) zikrinizin içinde bulunduğu bir Kitap indirdik. Yine de akıllanmayacak mısınız?
(ENBİYA/10)
Andolsun, senden önceki elçilerle de alay edildi, fakat içlerinden küçük düşürenleri, o alaya aldıkları (azap) sarıp-kuşatıverdi.
(ENBİYA/41)
Andolsun, onlara Rabbinin azabından 'bir ufak esinti' dokunacak olsa hiç tartışmasız; "Eyvahlar bize, gerçekten bizler zulme sapanlarmışız" diyecekler.
(ENBİYA/46)
Andolsun, biz Musa'ya ve Harun'a, takva sahipleri için bir aydınlık ve bir öğüt (zikir) olarak, hak ile batılı birbirinden ayıran (furkan)ı verdik.
(ENBİYA/48)
Andolsun, bundan önce İbrahim'e rüşdünü vermiştik ve biz onu (doğruyu seçme yeteneğinde olduğunu) bilenlerdik.
(ENBİYA/51)
Andolsun, biz Zikir'den sonra Zebur'da da: "Şüphesiz Arz'a salih kullarım varisçi olacaktır" diye yazdık.
(ENBİYA/105)
Andolsun, biz insanı, süzme bir çamurdan yarattık.
(MÜ'MİNUN/12)
Andolsun, biz sizin üstünüzde yedi yol yarattık; Biz yaratmada gafiller değiliz.
(MÜ'MİNUN/17)
Andolsun, [/b][/i][/color] biz Musa'ya kitabı verdik, belki onlar hidayete erer diye.
(MÜ'MİNUN/49)
Andolsun, biz onları azabla yakalayıverdik, fakat yine de Rablerine boyun eğmediler ve yakarıp-yalvarmadılar.
(MÜ'MİNUN/76)
Andolsun, size açıklayıcı ayetler, sizden önce gelip geçenlerden bir örnek ve takva sahipleri için bir öğüt indirdik.
(NUR/34)
Andolsun biz, açıklayıcı ayetler indirdik. Allah, dilediğini doğru yola yöneltip-iletir.
(NUR/46)
Andolsun Allah'a, biz gerçekten apaçık bir sapıklık içindeymişiz,"
(ŞUARA/97)
Andolsun, Davud'a ve Süleyman'a bir ilim verdik: "
(NEML/15)
Andolsun, biz Semud (kavmine de) kardeşleri Salih'i: "Yalnızca Allah'a kulluk edin" diye (demek üzere) gönderdik.
(NEML/45)
Andolsun, biz öğüt alıp-düşünsünler diye, sözü birbiri ardınca dizip-indirdik.
(KASAS/51)
Andolsun, biz akledebilecek bir kavim için orada apaçık bir ayet bırakmışızdır.
(ANKEBUT/35)
Andolsun, onlara: "Gökleri ve yeri kim yarattı, güneşi ve ayı kim emre amade kıldı?" diye soracak olursan, şüphesiz: "Allah" diyecekler. Şu halde nasıl oluyor da çevriliyorlar?
(ANKEBUT/61)
Andolsun onlara: "Gökten su indirip de ölümünden sonra yeryüzünü dirilten kimdir?" diye soracak olursan, şüphesiz: "Allah" diyecekler.
(ANKEBUT/63)
Andolsun[/b], biz bir rüzgar göndersek de onu(n ekinini) sararmış görseler, mutlaka ardından nankörlük ederler.
(RUM/51)
Andolsun, biz bu Kur'an'da insanlar için her örneği gösterdik.
(RUM/58)
Andolsun, cehennemi cinlerden ve insanlardan (İnkâr edenlerle) tamamıyla dolduracağım."
(SECDE/13)
Andolsun, biz onlara belki (inkarcılıktan) dönerler diye o büyük (uhrevi) azabdan önce, yakın (dünyevi) azabtan da taddıracağız.
(SECDE/21)
Andolsun, sizin için, Allah'ı ve ahiret gününü umanlar ve Allah'ı çokça zikredenler için Allah'ın Resûlü'nde güzel bir örnek vardır.
(AHZAB/21)
Andolsun, biz Davud'a tarafımızdan bir fazl (üstünlük) verdik.
(SEBE'/10)
Andolsun, İblis, kendileri hakkında zannını doğrulamış oldu, böylelikle iman eden bir grup dışında, ona uymuş oldular.
(SEBE'/20)
Andolsun hikmetli Kur'an'a,
(YASİN/2)
Andolsun, onların çoğu üzerine o söz hak olmuştur; artık inanmazlar.
(YASİN/7)
Andolsun o, sizden birçok insan-neslini saptırmıştı. Yine de aklınızı kullanmıyor muydunuz?
(YASİN/62)
Andolsun Saflar halinde dizilenlere
(SAFFAT/1)
Andolsun, biz onlara uyarıcılar göndermiştik.
(SAFFAT/72)
Andolsun, Nuh bize (dua edip) seslenmişti de, ne güzel icabet etmiştik.
(SAFFAT/75)
Andolsun, biz Musa'ya ve Harun'a lütufta bulunduk.
(SAFFAT/114)
Andolsun, (peygamber olarak) gönderilen kullarımıza (şu) sözümüz geçmiştir:
(SAFFAT/171)
Andolsun Sad, Zikir dolu Kur'an'a
(SAD/1)
Andolsun[/b], biz Süleyman'ı imtihan ettik, tahtının üstünde bir ceset bıraktık. Sonra (eski durumuna) döndü.
(SAD/34)
Andolsun, senden ve içlerinde sana tabi olacak olanlardan tümüyle cehennemi dolduracağım."
(SAD/85)
Andolsun, biz bu Kur'an'da, belki öğüt alıp-düşünürler diye, insanlar için her bir örnekten verdik.
(ZÜMER/27)
Andolsun, biz Musa'yı ayetlerimizle ve apaçık bir delille gönderdik;
(MÜ'MİN/23)
Andolsun biz Musa'ya hidayeti verdik ve İsrailoğullarına kitabı miras bıraktık.
(MÜ'MİN/53)
Andolsun biz, o kâfirlere yaptıklarını haber vereceğiz ve andolsun onlara, en kaba bir azabtan taddıracağız.
(FUSSİLET/50)
Andolsun Apaçık Kitab'a
(ZUHRUF/2)
Andolsun, onlara: "Gökleri ve yeri kim yarattı?" diye soracak olsan, tartışmasız: "Onları üstün ve güçlü (aziz) olan, bilen (Allah) yarattı" diyecekler.
(ZUHRUF/9)
Andolsun, Biz Musa'yı, Firavun'a ve onun 'önde gelen çevresine' ayetlerimizle gönderdik.
(ZUHRUF/46)
Andolsun, size hakkı getirdik, fakat sizin bir çoğunuz hakkı çirkin görüp-tiksinenlerdiniz."
(ZUHRUF/78)
Andolsun, onlara: "Kendilerini kim yarattı?" diye soracak olsan, elbette: "Allah" diyecekler. Öyleyse nasıl olur da çevriliyorlar?
(ZUHRUF/87)
Andolsun Apaçık Kitaba
(DUHAN/2)
Andolsun, biz kendilerinden önce, Firavun'un kavmini de denedik. Onlara kerim bir elçi gelmişti;
(DUHAN/17)
Andolsun, biz İsrailoğullarını o alçaltıcı azabtan kurtardık.
(DUHAN/30)
Andolsun, biz onları bir ilim üzere alemlere üstün kıldık.
(DUHAN/32)
Andolsun, biz İsrailoğullarına Kitap, hüküm ve peygamberlik verdik, onları temiz ve güzel şeylerle rızıklandırdık ve onları alemlere üstün kıldık.
(CASİYE/16)
Andolsun, biz çevrenizde bulunan şehirlerden (birçoğunu) yıkıma uğrattık ve belki dönerler diye ayetleri çeşitli şekillerde açıkladık.
(AHKAF/27)
Andolsun Allah, amellerinizi bilir.
(MUHAMMED/30)
Andolsun, biz sizden mücahid olanlarla sabredenleri bilinceye (belli edip ortaya çıkarıncaya) kadar, deneyeceğiz ve haberlerinizi sınayacağız (açıklayacağız).
(MUHAMMED/31)
Andolsun, Allah, sana o ağacın altında biat ederlerken mü'minlerden razı olmuştur
(FETİH/18)
Andolsun Allah, elçisinin gördüğü rüyanın hak olduğunu doğruladı.
(FETİH/27)
Andolsun 'Şerefli üstün' Kur'an'a
(KAF/1)
Andolsun, insanı biz yarattık ve nefsinin ona ne vesveseler vermekte olduğunu biliriz. Biz ona şahdamarından daha yakınız.
(KAF/16)
Andolsun, sen bundan gaflet içindeydin; işte Biz de senin üzerindeki örtüyü açıp-kaldırdık. Artık bugün görüş-gücün keskindir."
(KAF/22)
Andolsun, Biz gökleri, yeri ve ikisi arasında bulunanları altı günde yarattık; Bize hiç bir yorgunluk dokunmadı.
(KAF/38)
Andolsun 'Özen içinde yollar ve yörüngelerle donatılmış' göğe
(ZARİYAT/7)
Andolsun Tur'a
(TUR/1)
Andolsun Battığı zaman yıldıza
(NECM/1)
Andolsun, o, Rabbinin en büyük ayetlerinden olanı gördü.
(NECM/18)
Andolsun, onlara (kendilerini şirkten ve bozulmalardan) caydırıp vazgeçirtecek nice haberler geldi.
(KAMER/4)
Andolsun, Biz bunu bir ayet olarak bıraktık. Fakat öğüt alıp-düşünen var mı?
(KAMER/15)
Andolsun Biz Kur'an'ı zikr (öğüt alıp düşünmek) için kolaylaştırdık. Fakat öğüt alıp-düşünen var mı?
(KAMER/17)
Andolsun Biz Kur'an'ı zikr (öğüt alıp düşünmek) için kolaylaştırdık. Fakat öğüt alıp-düşünen var mı?
(KAMER/22)
Andolsun Biz Kur'an'ı zikr (öğüt alıp düşünmek) için kolaylaştırdık. Fakat öğüt alıp-düşünen var mı?
(KAMER/32)
Andolsun onları bir sabah vakti erkenden, üzerlerinde kararını kılmış bir azab yakalayıp-bastırıverdi.
(KAMER/38)
Andolsun Biz Kur'an'ı zikr (öğüt alıp düşünmek) için kolaylaştırdık. Fakat öğüt alıp-düşünen var mı?
(KAMER/40)
Andolsun Firavun ailesi (ve çevresi ile kavmi)ne de uyarılar geldi.
(KAMER/41)
Andolsun[/b] Biz sizin benzerlerinizi yıkıma uğrattık. Fakat öğüt alıp-düşünen var mı?
(KAMER/51)
Andolsun[/b], ilk inşa (yaratma)yı bildiniz; ama öğüt alıp-düşünmeniz gerekmez mi?
(VAKIA/62)
Andolsun, Biz elçilerimizi apaçık belgelerle gönderdik ve insanlar adaleti ayakta tutsunlar diye, onlarla birlikte kitabı ve mizanı indirdik.
(HADİD/25)
Andolsun, ben galip geleceğim ve elçilerim de.
(MÜCADELE/21)
Andolsun, onlarda sizlere, Allah'ı ve ahiret gününü umud edenlere güzel bir örnek vardır.
(MÜMTEHİNE/6)
Andolsun Nun. Kaleme ve satır satır yazdıklarına
(KALEM/1)
Andolsun aya
(MÜDDESSİR/32)
Andolsun Birbiri ardınca gönderilenlere
(MÜRSELAT/1)
Andolsun[/b] Ta en derinden acıyla sökerek çıkaranlara
(NAZİ'AT/1)
Andolsun Kararmaya ilk başladığı zaman, geceye
(TEKVİR/17)
Andolsun o (peygamber), onu apaçık bir ufukta görmüştür.
(TEKVİR/23)
Andolsun Burçları olan göğe
(BÜRUC/1)
Andolsun Göğe ve Tarık'a
(TARIK/1)
Andolsun Dönüşlü olan göğe
(TARIK/11)
Andolsun Fecre
(FECR/1)
Andolsun, biz insanı bir zorluk içinde yarattık.
(BELED/4)
Andolsun Güneşe ve onun parıltısına
(ŞEMS/1)
Andolsun Sarıp-örttüğü zaman geceye
(LEYL/1)
Andolsun Kuşluk vaktine
(DUHA/1)
Andolsun İncire ve zeytine
(TİN/1)
Andolsun, o çılgınca yanan ateşi de elbette görecektiniz.
(TEKASÜR/6)
Andolsun Asra
(ASR/1)
Alıntı ile Cevapla