Medineweb Forum/Huzur Adresi

Go Back   Medineweb Forum/Huzur Adresi > ..::.MEDİNEWEB FORUM GENEL.::. > Genel Konular > Serbest Kürsü

Konu Kimliği: Konu Sahibi İslaminesil,Açılış Tarihi:  19 Temmuz 2017 (10:00), Konuya Son Cevap : 15 Aralık 2018 (15:39). Konuya 2 Mesaj yazıldı

Beğeni Aldı4Kez Beğenildi
  • 3 Beğenilen İslaminesil
  • 1 Beğenilen nurşen35
Yeni Konu aç  Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Değerlendirme
Alt 19 Temmuz 2017, 10:00   Mesaj No:1
Medineweb Emekdarı
İslaminesil - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Durumu:İslaminesil isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 40187
Üyelik T.: 20 Mart 2014
Arkadaşları:0
Cinsiyet:Erkek
Memleket:Wan
Yaş:42
Mesaj: 2.709
Konular: 316
Beğenildi:1404
Beğendi:590
Takdirleri:533
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart İslami Analiz

İslami Analiz

İslamî Analiz/Köşe Yazıları

Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi öğretim üyelerinden Prof. Dr. İlhami Güler, İslami Analiz için kaleme aldığı yazısında FETÖ’leşme sürecinin siyasi ve teolojik kodlarını gündeme taşıdı.

Yazıdan bir kesit şöyle:

Fetö, bizim kendimizin kendi başımıza ördüğü bir çoraptır. Buradaki “Biz”, Sünni-Türk-Tasavvufu kastetmektedir. Nakşiliğin “Halidi” kolunun, yani İbn Arabi içirilmiş Eş’ariliğin “Nurculuk-Risale-i Nur” üzerinden Anadolu’ya etkisidir. Yeni bir Mevlâna veya Şeyh Bedrettin hikayesidir. Mehdici, Menkibeci, Mitolojik, Takiyyeci, Küreselci, Kaderci ve politik bir teosofidir. Mevlana’da olduğu gibi “baği” olduğu gerekçesi ile oğlunun cenaze namazını kılmayan ve Moğollarla iş birliği yapmaktan çekinmeyen “insanlığın kalpsiz aşıkları”nın yeni bir örneğidir. Seksenlerde Erzurum müftü yardımcısı Mehmet Erikel, kendi öğrencisi olmuş Fetullah Gülen hakkında sorulan bir soruya cevap verirken: “Fıkhı yoktur; menkibecidir” demiştir. Yetmişli yıllardan itibaren onun “ağlayan-ağlatan vaiz” olduğunu herkes bilir. “Sözde” Hanefi-Maturidi olduğunu iddia eden Türkiye Müslümanlığında, Rasyonel Teolojiden ziyade Evliya/Menkıbe kültürü, yani Tasavvuf daha etkindir. Rasyonel teoloji, dinsel kimliğin ayaklarını “yer”e bastırır ve “Biz-Öteki” ayrımını netleştirir. Türkler, -Felsefi-Bilimsel düşünme aşamalarını geçin-, “Teolojik düşünme” aşamasına bile geçemeyip, mitik-menkibevi(Tasavvuf) aşamada kalmış bir halktır.

15 Temmuz kalkışmasını anlamak için, Fetö’de oluşan “Ötekileştirme” ve “Biz” oluşturmanın teolojik kodlarını anlamak gerekir. Mevlana’da Moğollarla oluşan “Biz” şuuru ile Fetullah’ta ABD, AB, Vatikan(Dinler Arası Diyalog), İsrail’den oluşan “müttefikler” ve İhvan, İran, Ak Partisi’nden oluşan düşman “öteki”nin teolojik oluşturucuların izini İbn Arabi ve Vahdet-i Vücut teorisinde/teolojisinde aramak gerekir. Çünkü bu teori Halik ile Mahluk arasındaki ayrımı kaldırdığı gibi, Biz ile Öteki arasındaki ayrımının teolojik, ahlaki ve doğal olarak politik sınırlarını da bir tür “hümanizm adına kolayca kaldırmaktadır (“Biz, aşkın aşıklarıyız; Müslümanlar, başkadır.” Mevlana. “Yetmiş iki millete aynı gözle bakmayan, halk müderrisi olsa da Hakka asidir.” Y.Emre). Kur’an’da da Hristiyan “Bizans” ile Müslümanların bir “ortak cephe”si kurulmuştur(30/2-6). Ancak bu cephe, Kitap Ehli(Hrıstıyan) ile Müslümanlara karşı değil; Pagan Perslilere karşıdır.

Fetö olayı, kimsenin bilmediği bir “virüs” olayı değildir. Tersine, herkesin bal gibi bildiği, Türkiye’nin ürettiği bir “Bal”dır. Bu balı zehirleyen çiçekler(İbn Arabi, Mevlana, D.Kayserî, N. Mısri, S.Konevi…) Anadolu’da yetişmişlerdir. Bu balı, -“Abant Toplantıları”nın baş müdavimleri olan libral-seküler-sol aydınlar başta olmak üzere, Demirel, Özal, Ecevit.. dahil- herkes yalamıştır; ancak bu balın zehirleşmesini, uzun süre hissedemeyişimizin sebebi(“kandırılmışız”), genetiğimizin yakınlığıdır. Yaşadığımız “zehirlenme”(15 Temmuz) olayından önce çok az sayıda kişi bunu görmüştür. Görenlerin çoğunda seküler Yurt/Vatan kavramı önemli bir yer tutar(D.Perinçek gibi). Esas teolojik sorun, bu “zehirleşme”nin nasıl olduğudur.

FETÖ, kimilerinin sandığı ve iddia ettiği gibi Haşhaşi, Cizvit, Moon, DHKP-C… vs. gibi, kökü dışarda, marjinal, uzaylı bir yapı değildir. Sayın cumhurbaşkanımızın dediği gibi: “Arkasını çetelere, mafyaya dayama yerine; arkasını millete dayayarak bu büyüklüğe erişmiş bir harekettir.” Ancak, arkasını millete dayadığı kadar ABD, AB, Vatikan ve İsrail’e dayadığını sayın cumhurbaşkanımız uzun süre görememiş. Bu örgütün kökü, genetiği, tohumu, mayası Anadolu’dadır.

15 Temmuzun birinci yıl dönümünü anma bağlamında üretilen“15 Temmuz Destanı” kavramı, bir yönü ile doğrudur. O gece bir destan yazılmıştır. Ancak, bu kavram, bir yönü ile de bir “Traj-i komiklik”tir. Zira, bu “Destan”, Sünniliğin bir kanadının diğer kanadına karşı yazdığı bir destandır. Nedense, bunu görmezlikten geliyoruz. Kendimize(Sünniliğe) yakıştıramadığımız için üzerimizden atmaya çalışıyoruz. Ona dış kaynaklar bulmaya çalışıyoruz.

Cemaat, samimiyetle giriştiği “sivil” bir “Hizmet Hareketi(Yüzyılın İyilik Hareketi)” olmaktan zamanla çıkmış; siyaseti şeytanlıkla(korsan-illegal-gizli-paralel) icra etme noktasına gelmiştir. İkinci bir teori de, bu hareketin, ta başından itibaren CIA tarafından kontrol edildiğidir. Eğer bu teori doğruysa, Fetullah, “hainlik” kast-ı mahsusundan değil, saf(aptal) samimiyetinden dolayı bu durumu kabul etmiş olmalıdır: “Allah isterse “kafir”le de dinine hizmet ettirir” zayıf hadisi fehvasınca bunu yapmış olabilir. Said Nursi’nin Risalelerinde de dinsiz Komünizme karşı, dindar bir Amerika “muhabbeti” bilinmektedir. Bu hareketin oluşmasında Kemalizm’in Türkiye’de yarattığı dini-kültürel mağduriyet, politik sebeptir. Teolojik sebepler ise, yukarda saydığım hususlardır. Başta Ak Partisi olmak üzere, Türk halkının bu “zehirleşmiş” balı hissetmeden uzun süre yemesinin sebeplerine gelince: 1-Güce tapma, -2-Beleşcilik ve İkbal beklentisi, 3-Hayır severlik, 4- Kaliteli eğitim hizmeti satın alma. 5- Onlarla aynı “inanç”lara sahip olmaktan dolayı(alnı secde görme) Ak Partinin sekülerlere karşı işbirliği saikleridir(içimizden birileri).

Politik olarak 15 Temmuz, bir darbe teşebbüsüdür. Teolojik olarak da, İslami-Muhafazakâr bir parti ile bir Sünni Cemaatin çatışmasıdır. Bir ulu kişinin, arkasındakiler ve avanesi ile bir kahramana/karizmatik lidere ve onun şahsında Türkiye’ye saldırısıdır. Bu olay, kasıtlı ilk muhatabı R. T. Erdoğan ve Ak Partisi, ikincil/dolaylı olarak da sonuçları bakımından İslam, Türkiye, Türk Halkı, Türk Devletine karşı bir “İhanet” hareketidir. Fetö’yü kimse “tekfir” edemez; ancak, açıkça ihanetle suçlarız. Sorun, onların bu ihaneti işlemelerine neden olan vatan/yurt, millet/ümmet bilincinin hangi saiklerle eritilmiş olmasıdır; “Mobil Vatan(Seccade ve Kur’an’ın götürüldüğü her yer)” kavramını nasıl icad ettikleridir. Bunun sebebi, Yahudilikteki “Seçilmişlik”, Hrıstıyanlıktaki “Kurtulmuşluk” inançlarına benzer olarak, Fetullah’ta oluşmuş olan, İslamiyet’i -Kiliseye benzer olarak- “Temsil” etmek inancıdır. Dünyaya karşı İslamiyet’i temsil etme “Misyon”u, onlardaki “Vatan/Yurt” ve “Millet-Ümmet” bilincini yok etmiştir. Bu inancın oluşmasında İbn Arabi’nin “Vahdet-i Vücut” teorisinin etkisi olduğu kanaatindeyim.

Fetullah’ı dini anlamda “otorite” haline getiren teolojik hususlar ise: 1-İlham ve Rüya ile “İlahi bilgi” aldığı inancı ve 2-Fiili olarak Allah tarafından desteklendiği inancıdır. Bu niteliklerin her ikisi de, bilindiği gibi Tasavvuf/Batınilik geleneğimizde Kutup, Gavs, Mehdi, İmam, Şeyh, Veli, Evtad diye bilinen kişilerde olduğuna inanılır. Kutsal kişi imgesi, doğal olarak bağlılarındaki irade ve düşünce kabiliyetlerini felç eder. Fetö hareketinin kırk yıllık geçmişine rağmen, bu hareketin içinde ikinci bir “kişi”nin olmayışı; elemanların/müritlerin bir kısmının “mankurt”, “zombi”; büyük bir bölümünün ise “böcek”, “sürü” oluşunun sebebi budur.

Tarihte Baba İshak ve Şeyh Bedrettin örneklerinde olduğu gibi FETÖ’nün oluşmasına İbn Arabi’nin muakkibi olan Davut el-Kayseri’nin kurucusu olduğu İznik Medreselerinde ‘Fususu’l-Hikem’in en son okunan kitap olması; Molla Fenari’nin bu kitaba bolca atıf yapması; üçüncü Murat’ın bu kitabı Türkçeye çevirmesi ve bu kitaba 120 ye yakın şerhin yazılması; Ayrıca Mevlana, S.Konevi, N.Mısri ve Y.Emre’nin bu mesleke/mezhebe salik olmalarının önemli bir rolü olsa gerek. Nakşilerin hepsi, İbn Arabi’yi “Şeyhu’l-Ekber” olarak görür.

Sünnilikte mevcut olan “Takiyye” ve “Daru’l-İslam-Daru’l-Harp” kavramları, bu hareketin gizli/paralel, illegal-korsan bir yapıya evrilmesini doğurmuştur. Müritlerin azami kısmında yaratılan azim-sebat, kararlılık ve imanın arkasında samimi “Allah Rızası” ce “Cennet Arzusu” yatmaktadır. Bu hareketin, dini bağlamda samimiyetsiz olduğu iddiası doğru değildir. Anlaşılması gereken husus, samimiyet kadar “istikamet”in de İslamiyet’te önemli bir değer olduğudur. “Ameller, niyetlere göredir” hadisi doğru olduğu gibi; en az onun kadar doğru olan bir diğer husus da: “İnneme’l-a’malu/umuru bi’l-havâtım” yani “Ameller, sonuçlarına göredir.” Cehaletin olduğu yerde samimiyet, böylesine “taşören”leşmenin doğmasına sebebiyet vermektedir.

Sayın cumhurbaşkanımız R. T. Erdoğan’ın 17-25 Aralık’tan sonra bu yapıyı tasvir etmek için kullandığı “Tabanı ibadet, ortası ticaret, tepesi ihanet” tabiri oldukça doğru bir tanımlamadır. Buradaki “ihanet”in birinci derecede muhatabı kendisi(AK Parti); dolaylı muhatabı ise, “Türkiye”dir. 15 sene boyunca bu yapı ile iş birliği yapmış Ak Partinin siyasi ekibi, -bu “iş birliği”nin ahlaki muhasebesini yapmadan- son anda saldırı kendilerine yönelince “kandırıldık” diyerek sorumluluktan kurtulmaları, taban ve cemaatten hizmet satın alanların ise “suçlu” olarak görülmeleri ve kovuşturmaya tabi tutulmaları kamu vicdanını yaralamaktadır. 15 Temmuz olayından sonraki tevkif ve yargılama süreçlerine bakıldığında, son iki katmandan ziyade, taban, hayli mağdur edilmiş durumdadır. “Kör, tuttuğunu sever” sözünde olduğu gibi. Bu da Türkiye’nin güçlü “siyasi” motivasyonu ve zayıf “hukuk” kapasitesinin bir semptomudur.
__________________
Ben sizi Allah’ın kitabına ve Resulü’nün sünnetine çağırıyorum: Gerçekten sünnet öldürülmüş ve bidat diriltilmiştir.Hz.Huseyin
Alıntı ile Cevapla

Konu Sahibi İslaminesil 'in açmış olduğu son Konular Aşağıda Listelenmiştir
Konu Forum Son Mesaj Yazan Cevaplar Okunma Son Mesaj Tarihi
Babadan Evlada Cevap. Makale ve Köşe Yazıları Kara Kartal 18 6251 13 Kasım 2017 20:19
Asrın Kerbelasi Filistin.. Serbest Kürsü Mihrinaz 3 1656 13 Kasım 2017 17:55
Dūşlerim... Makale ve Köşe Yazıları su damlası 2 1587 12 Kasım 2017 06:51
Mynmar ve Biten Muslumanligimiz... Makale ve Köşe Yazıları İslaminesil 0 1428 16 Eylül 2017 21:06
Veyl Olsun... Makale ve Köşe Yazıları Mihrinaz 3 1570 16 Eylül 2017 21:04

Alt 03 Aralık 2018, 20:32   Mesaj No:2
Medineweb Emekdarı
nurşen35 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Durumu:nurşen35 isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 38944
Üyelik T.: 09 Şubat 2014
Arkadaşları:61
Cinsiyet:Bayan
Mesaj: 9.476
Konular: 1144
Beğenildi:4415
Beğendi:3686
Takdirleri:14203
Takdir Et:
Standart

ga/li/p
İslaminesil beğendi.
__________________
O (cc)’NA SIĞINMAK AYRICALIKTIR
Alıntı ile Cevapla
Alt 15 Aralık 2018, 15:39   Mesaj No:3
Medineweb Acemi Üyesi
Avatar Otomotik
Durumu:dinalemidrn isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 56954
Üyelik T.: 03 Şubat 2017
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Mesaj: 28
Konular: 2
Beğenildi:24
Beğendi:0
Takdirleri:110
Takdir Et:
Standart

Teşekkürler güzel yazı için.
Alıntı ile Cevapla
Cevapla


Konuyu Toplam 1 Kişi okuyor. (0 Üye ve 1 Misafir)
 
Seçenekler
Konuyu değerlendir
Konuyu değerlendir:

Benzer Konular
Konu Başlıkları Konuyu Başlatan

Medineweb Ana Kategoriler

Cevaplar Son Mesajlar
Sosyo Analiz İslaminesil Kişisel Gelişim ve Psikoloji 6 06 Aralık 2021 07:25
Mesih İslami Rap Boykotrani İlahiler/Ezgiler 0 23 Mart 2021 22:44
İslami Bir Film Matemkar Videolar/Slaytlar 0 07Haziran 2014 15:48
İslami Düğün f_kryln Videolar/Slaytlar 10 13 Mayıs 2012 22:21
İslami Hacc Emekdar Üye Hacc-Umre-Kurban 0 10 Temmuz 2008 22:29

Bir Ayet Bir Hadis Bir Söz | www.kaabalive.net Bir Ayet Bir Hadis Bir Söz | www.medineweb.net Yeni Sayfa 1
.::.Bir Ayet-Kerime .::. .::.Bir Hadis-i Şerif .::. .::.Bir Vecize .::.
     

 

 Medineweb Sosyal Medya Gruplarımız:  Medineweb  Medineweb  Medineweb  Medineweb Medineweb     

  www.alemdarhost.com sunucularını Kullanıyoruz.