Medineweb Forum/Huzur Adresi

Medineweb Forum/Huzur Adresi (https://www.forum.medineweb.net/)
-   Şiirler ve Şairler (https://www.forum.medineweb.net/517-siirler-ve-sairler)
-   -   Can Demiryel (Seslendirdiği Şiirler) (https://www.forum.medineweb.net/siirler-ve-sairler/23451-can-demiryel-seslendirdigi-siirler.html)

enderhafızım 12 Şubat 2013 17:00

Cevap: Can Demiryel (Seslendirdiği Şiirler)
 
Yağmur - Can Demiryel Nurullah Genç

[Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Vareden'in adıyla insanlığa inen Nur
Bir gece yansıyınca kente Sibir dağından
Toprağı kirlerinden arındırır bir yağmur
Kutlu bir zaferdir bu ebabil dudağından
Rahmet vadilerinden boşanır ab-ı hayat
En müstesna doğuşa hamiledir kainat...


[YT]uHWUEdrrVYQ[/YT]



enderhafızım 22 Şubat 2013 13:42

Cevap: Can Demiryel (Seslendirdiği Şiirler)
 
[Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Sen Kimsin

Sevmek" dedim.
yoluna ölmek" dedi.
"yol" dedim.
"alıp başını gitmek" dedi.
"gitmek" dedim.
Bir "ahh" çekip "dostlardan ayrılmak" dedi.
"dost" dedim.
Durdu. Bana baktı. "dost" diye mırıldandı. "yüreğime
nasıl koysam
bilemediğim"dedi.
"yürek" dedim.
"dünyaları içine sığdıramadığım" dedi.
"dünya" dedim.
"hayatın bir yüzü" dedi.
"yüz" dedim.
"ardında ne gizli bilemediğim" dedi.
"giz" dedim.
"hep çözmeye çalıştığım" dedi.
"çalışmak" dedim.
"bitmeyecek öykü" dedi.
"öykü" dedim.
"binlercesini içimde gizliyorum" dedi.
"gizlemek" dedim.
"işte her şeyin bitimi" dedi.
"şey" dedim.
"sevda" dedi.
"sevda" dedim.
"peşinden kostuğum" dedi.
"koşmak" dedim.
"hayat bir maraton" dedi.
"hayat" dedim.
"öyle kısa ki!." dedi.
"niçin kısa?" diye sordum.
"yaşanacak çok şey var‚ zaman yok" dedi.
"yaşanması gereken ne var?" diye sordum.
"aşk" dedi.
"kaç kere?" diye sordum.
"bin kere" dedi‚ "milyon kere" "neden bir kere degil?"
diye sordum.
"bütün aşklarin toplamı‚ en yüce ve tek aşk" dedi.
"önce ona varsan olmaz mı?" diye sordum. "keşke olsa"
dedi‚ "ama
önce

[Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...]

yoğrulmak gerek" "acı çekmek mi?" diye sordum.
"evet‚ aşk acısında yok olmak" dedi.
"yok olunca!." dedim.
"işte gerçek aşkta o zaman yaşamaya başlarsin" dedi .
"gerçek aşk!." dedim.
"büyük o!" dedi.
Durdum. Durdum. Ve sustum!
"neden sustun?" diye sordu.
"yüreğim titredi sanki" dedim.
"neden?" diye sordu.
"bilmiyorum" dedim. "büyük o!"
"evet." dedi‚ "büyük o!"
"nerede?" diye sordum.
"her yerde" dedi.
"nasıl?" diye sordum.
"yüreğini aç" dedi.
"yüreğimi açmak!." dedim.
"bir tebessümle bak her şeye" dedi.
"tebessüm" dedim.
"her kapının anahtari" dedi.
"kapı" dedim.
"girmeden bilemezsin" dedi.
"ya korku!" dedim.
"bilinmeyenden korkar insan" dedi.
"ben bilmiyorum" dedim.
"neyi?" diye sordu.
"ben'i" dedim.
"sen kimsin?" diye sordu.
"ben kimim?" diye sordum.
"sevgiyle beslenensin" dedi.
"kimin sevgisiyle?" diye sordum.
"büyük o'nun." dedi.
Durdum. Durdum. Yine sustum.
"kimsin?" diye sordum.
"sen'im" dedi

Can Demiryel


[YT]4fSgObnEfEo[/YT]

enderhafızım 22 Şubat 2013 14:09

Cevap: Can Demiryel (Seslendirdiği Şiirler)
 


Can Demiryel & Neslihan - Suskunluk (Can Dündar)


[Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...]

[YT]Cc9jkC7YWrA[/YT]

Suskunluğundan tanırım O'nu... Yüzünde her daim nöbete duran ve içindeki depremi maskeleyen gülücüğü bilirim.
O depremin yüreğinde açtığı derin yarıklardan en küçük bir iz yansımasa da yüzüne, aşinayım ketumiyetine...
Bilirim ki, kabil olsa da, ters çıkarılmış bir kazağı düzeltir gibi içten kavrayıp dışa çevirseniz ruhunu, sanki yıllar yılı söylenmeyip saklanmış, dilin ucuna kadar gelip tutulmuş, tam haykırılacakken içe atılmış yüzlerce sözcük, hafızaya kelepçelenmiş binlerce söz, dile getirilmemiş on binlerce itiraz, akıtılmamış onca gözyaşı ilmek ilmek çözülüp saçılıverecektir ortalığa...
Ama o konuşmaz.
Sabırla dinler, sitemsiz kabullenir ve ruhunun derinliklerine gizlediği çekmecelerde özenle saklar içine attıklarını...
Sadece kendisiyle baş başayken açar onları...
Kimi zaman gizli bir günlüktür çıkan çekmeceden... Yazar; ...kimi zaman da sırdaş bir silahtır... Sıkar.

[Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Niye bazıları ağzına geleni söyleyip rahat uyku uyurken, "içine atan", sessizliğe gömülüp kendi dehlizlerinin karanlığında yapayalnız kâbuslar görmeyi seçmiştir?
Anlatmazlar ki bilesiniz...
Kimi nasıl diyeceğini bilmediğinden, kimi bildiğini de diyemediğinden, kimi dediği halde kıymeti bilinmediğinden, kimi bir kez deyip yanlış bildiğinden, suskunluğun o huzurlu kuytusuna sığınmıştır.
Sesini en çok yükseltenlerin en haklı sayıldığı bir dünyada, sürüye uyup gürültüye katılmaktansa sessizliğe gömülüp haksız sayılmayı tercih ederek tevekkülle içine kapanmıştır. İç kanamaları zaman zaman ağzından kaçırıverse de, dudağının kenarından sızanın "kızılcık şerbeti" olduğuna inandırır herkesi...
Oysa ne kadar gizlemeye çalışsa da, içindeki fırtınanın birilerine fark edileceği umudunu hep korur. Suskunluğunun her şeyi anlattığını sanır. Sanki onca gürültü içinde birileri gözbebeklerini okuyacak ve konuşmayı bilmeyen bir çocuğun derdini anlar gibi, iç dünyasında çağlayan nehrin sesini duyacaktır. Başını sessizce öne eğişinden, sitemkâr imalarından, dargın yalnızlığından derdini anlayacak, şifresini çözüp sessizliğini sese çevirecek birini bekler umarsızca...
Oysa gürültünün çağında, kimselerin vakti yoktur, anlatmayanın derdini anlamaya...
Kimse kimsenin gözbebeğine bakıp konuşmaz; yüreğini dinlemeye yanaşmaz.
Öyle olunca da hepten içine kapanır "içine atan"... Maddi varlığını dibe çeken bu manevi yükün ağırlığıyla yaşamayı öğrenir. Yükünü sırtlayıp, kendi iç sesiyle sohbet ederek yürümeye koyulur. Kendine yazılmış mektuplar, meçhule karalanmış satırlar, sadece yastığının bildiği sırlarla örer kozasını...
Sabah oldu mu, sahte gülümsemesini yüzüne yapıştırıp hayata karışır.
Anlaşılmadıkça artar ketumiyeti... Rahat hesaplaşanlara özenerek erteler hesaplaşmalarını... Geciktirilmiş her sohbet, vazgeçilmiş her itiraf, gösterilmemiş her tepki birbirine yapışıp koca bir ura dönüşür içinde... Sonra kanser gibi sarar bünyesini...
İçindeki yara, yüzünde gülümseyen maskeyi aşağı çekmeye başlar zamanla... Artık ya içindekileri kusacak, ya da hepten susacaktır.
İşte o zaman, "iç" denilen o dipsiz derinlik, o ne atsan dolmaz sanılan kuyu taşar aniden... Yük, taşınmaz olur. Yıllar yılı sabırla bastırılan volkan, ya umulmadık bir tepki, ya katılırcasına bir ağlama nöbeti veya gizlenmiş bir silah olur, gürültüyle patlar.
"İçine atan"ları bilmeyenler, kestiremezler bu ani tepkinin nedenini... Yanlış yerde ve son günlerde ararlar ipucunu... Oysa onca yılın suskunluğuyla kaynaya kaynaya dolmuştur yanardağ... Ve gün gelmiş patlamıştır.
İntiharı, doğumudur "içine atan"ın... İlk kez yüksek sesle konuşmuştur ve çoğu kez, son olur bu...
Artık geride bıraktığı efsane konuşacaktır, kendisi yerine...

[Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Tanırım O'nu...
Sessizliğin erdem sayıldığı bu özel dünyanın suskunları bilirler birbirlerini...
Çareyi de bilirler.
Gözbebeklerine bakıp ruhunda kaynayan volkanı sezecek ve şefkatle "içeri" sızıp O\'nu yukarı çekecek bir dost elini umutla beklerler.
Beynine ancak o dost eli uzanabilir.
O yoksa yedeği bir kurşundur.





Şiir: Can Dündar
Yorum: Can Demiryel & Neslihan


[Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...]
[Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...]
[Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...]



enderhafızım 22 Şubat 2013 18:21

Cevap: Can Demiryel (Seslendirdiği Şiirler)
 
Ve Ben Yine Özlerim...

[Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Üşüdüm ...Yüreğinle yakıp / sevmez misin.../..
Heybende ki hayalleri alıp canına gelmez misin.../..
Bir içimlik merhabam kalmış benimle içmez misin .../..
Sarıkamış papatyaları açalı kaç haşir oldu ?../..
Bu bahar gönül ocağının tütsüleriyle aminleriyle dönmez misin ?../..
Göz süzmelerime sakladığım edayı ../..
Mahşeri bir aşkla çözmez misin ?.. /..
Ben kıvılcımın olayım / yüreğimin fitiline bir ateş çakmaz mısın ?../..
Kendini de beni de muhabbet otağında yakmaz mısın ?.../...

Duygular gözyaşlarıyla gelir gönüle ../..
Nazenin hitabıyla akar kaleme .../..
Dokunur nice yüreklerin bam teline.../..
Ah! Cihanın hengamesinin perdelediği özüm.../.
... Ah! Göğü temaşa edemeyen kör gözüm../..
Ah! Gerçekliğimi yitirdiğim olmaz olası sözüm../..
Gel !....Gel...
Sevmenin nakışlarında kıvranan çözüm../..
Sen ruhunu himalayalardan aldığım kar çiçeği..
Yüreğinden yüreğime yıldızlarının ışıklarını sürmez misin ?.

Gelmezsin....Bilirim..
Ve Ben Yine Özlerim..

Gelmeyeceğini Bildiğim Yüreği / Ruhumun Kıvrımlarında ..
Ve Ben Yine Seni Şiir Diye İçerim ...
Okumayacağını Bildiğim Satırlarda.....
Ve Ben Yine Her Masum Çocuğun Gözlerinde Seni Görürüm..
Bensiz Kaldığın Yalnızlığın Ardında ...
Ve Ben Yine Geçmişi Özlerim...
İstanbul Garının Sıkışmış Tünellerinden Ruhuma Akan Feryatlarında..
Çığlıklarımı aşkınla bölmez misin...

Sevmezsin ..Bilirim..
Ve Ben Yine Özlerim....
Yine utangaç bakışlarınla yakalasana beni ...
Hadi gelsene ruhuma D/alsana yine dehlizler gibi.../..
Yine kalbimi titretsene vicdanından inci çıkarır gibi../..
Yine yazılsa ya alnımıza dostluğumuz Alem-i Ervahtaki gibi./..
Yine sevmez misin ..
Bahar yüzü günlerin arefesinden bir selam etmez misin..

Ve ben yine özlerim ..
Ama fıtratımın yolunu izlerim .../..
Yüreğimi, uyandırılmamış muştuların sabahına gizledim ../..
Melekler bin rukuyla uyandırsın diye.../..

Okusaydın Göz yaşlarımı ..
İçime yağan yağmurlara, kirpiklerinle şemsiye olurdun..
Ama Yok Ki !...
Ne sende o yürek ...
Ne bende o cesaret ...
Cesaretimi Kapadokyadan kaçan salyangozlar yedi...
Senin kırılgan yüreğini yitirdiğin yerde...
Hüznü GözyaşLarıma Dokudum ...
Ruhumda Bir Seni / Bir Kendimi Okudum ...
Yüreğimde ../...
Fani Mahbubdan Sadece Bir Ah ! Duydum...

Uzatma artık ellerini İstemiyorum ...
Ben Sevgiyi / Aşkı / Şefkati herşeyi Rabbimden bekliyorum ...
Gönül kompartımanın içinde unuttum sevdamı...
Biletimi keser misin ...
Çıkayım !...Müsadenle ...
Lütfen sende yüreğini sahte yıldızlarıyla alıp gider misin ...

Şair: Nur Hayat Şuara
Yorum: Can Demiryel


[YT]n6tX3iHaCx0[/YT]



enderhafızım 03 Mart 2013 19:51

Cevap: Can Demiryel (Seslendirdiği Şiirler)
 
[Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...]


Bütün taşlar hacerül esved kırıntısı Rabbim,
bütün taşlar, şeytana atılmak için can atmakta,
yağmur kalbimizin kandilini yaktı ve üfledik ihlasın şimşeğinde günahlarımızı.
Göğün beraâtî yağmur oldu bugün
Rabbim; bizimde bu gece beraatimiz olsun, secdedeki hıçkırıklarımız...

Başımız yağmurunla ıslandı, şükür gözyaşlarımızda beraatimizde bizi kapına kadar uğurlasın Rabbim,
bizi bu geceye ve yağmura kavuşturdu, sana sonsuz şükürler olsun Yüce Rabbim.
Berat Kandilimiz mübarek olsun.
Rabbim hepinizin beraatinizi versin...


Can Demiryel

enderhafızım 03 Mart 2013 19:52

Cevap: Can Demiryel (Seslendirdiği Şiirler)
 
[Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Biri bugün aşık olmuş, hayatına bir odak bulmuş,
Bir çocuk çok istediği oyuncağına kavuşmuş,
Bir baba bugünde eve ekmek götürmenin huzuruyla evine doğru yol almış,
Bir adam hayatının en büyük vurgununu vurmuş!
Bir kadın nihayet en sevdiği şeye kavuşmuş,

Birde baktımki kabirdeyim!... dünyanın uğultusu dinmiş. Dünyadan getirdiklerimle hesaplaşıyorum...

Can Demiryel

enderhafızım 03 Mart 2013 19:56

Cevap: Can Demiryel (Seslendirdiği Şiirler)
 
[Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Korkmaya başladım !
Ölümü ensemde hissediyor ve korkuyorum.
Korkum ölümden değil ,
Ölmeden ölemediğimi fark ettim… ve korkuyorum .


Can Demiryel

suhtem 03 Mart 2013 20:20

Cevap: Can Demiryel (Seslendirdiği Şiirler)
 
"Ask dedim? Es Sukut dedi
Lafizlarin manaya sukut ettigi andir Ask..
Yüregin daglanmasi daglandikça sahlanmasidir Ask..
Kalbin oyulurken içindeki ince sizidir Ask.."




enderhafızım 04 Mart 2013 09:22

Cevap: Can Demiryel (Seslendirdiği Şiirler)
 
Ya-sin / Can Demiryel / M.İslamoğlu


ya-sin


ey insan
ey yüz akı gönül aydınlığı
kabul olmuş sadaka kadar güzel
bir duygu sarıyor seni anan yüreğimi
bastığın toprakla yıkadığın gözüme
şimdi güneş bile siyah görünüyor
ey yüz akı gönül aydınlığı

ben kendime ağlarken Uhud’da ağlar mıymış
Hıra’yı mahzun gördüm soramadım sevgili
hasretinin dışında başka derdi var mıymış?

ey insan
içimde büyüttüğüm tüm çiçekleri
sana adıyorum
ıtırları formulas>yaseminleri menekşeleri
lale bana kalsın
kapına çiçeklerin karalısını sunmaktan
utanıyorum

dua çıkmayan göğe sevdalar çıkar mıymış?
bülbülünü kaybetmiş bu evrensel bahçede
dikenler bile bir hoş gayrı gül kokar mıymış?

ey insan
göklerin öğrencisi yerlerin öğretmeni ey
sen öğrettin taşa konuşmayı
ağaca selam vermeyi
aya yarılmayı toprağa dürülmeyi
göklere kurulmayı durmayı zamanı
yılana ve deveye sevmeyi
ölmeyi öldürmeyi
yaşamayı sen öğrettin insana

o bengisu gözünden fışkıran pınar mıymış?
baharların kaynağı ve yolunu gözleyen
bir ben sevda şehidi bir de şu çınar mıymış?

ey insan
ey tebessümünden cennetler yaratılan
gül bahar geliyor ağla gök seviniyor
gözyaşını karanfil diye göğüslerine takan melekler
kapında divan durup ağlamanı bekliyor
hüzün kuruluyor ekmekten önce sofrana
bunun için bir bir uçuyor sevdiklerin
bu yüzden öksüz bu yüzden yetim kalıyor
efendisi yetimlerin.

niçin döndü bu rüzgar yol vermez dağlar mıymış?
yine Ferhat kesildin bu ne canhıraş gönlüm
bağrını deldin diye dağlar da ağlar mıymış?

ey insan
sen olmasaydın
insanlar ölmeyi öğrenmeden öleceklerdi
yaşamanın özgül ağırlığını
keşfetmeden yaşayacaklardı
hayat fahişe erkeklerin elinde
bir yosma gibi hırpalanacak
hangi mevsime el atsak
elimizde yapış yapış bir şeyler kalacaktı

acımı tartamayan aşkımı tartar mıymış?
gönlüme yol vermeyen şu zifiri perdeyi
o cennet elleriyle lûtfedip yırtar mıymış?

ey insan
sen olmasaydın
Yusufçuk kuşunun ne dediğini
yılanların niçin toprak yediğini bilmeyecektim
herşey çift yaratılırken niçin birşey tek?
bilmeyecektim bir gövdede mücevhere dönüşen taşı
hem yol hem yolcu hem hedef olanın
içinde kopan amansız savaşı
olmasaydın sen

çekilen dizde derman gözümdeki fer miymiş?
kendimi bir kum diye atıversem çölüne
ona vurgun bulutlar üstümde gezer miymiş?

ey insan
senin sırrın
gözyaşının terkibinde saklıymış
bu gerçeği bir denizin dudağından öğrendim
gecenin bir vaktinde bir sevgili ağlarken
bir dişi varlığını varlığına adarken
bir erkeğin ellerinde
ölüm havlu atarken
haklıymış

söyle gönlüm bu sevda mahşere kalır mıymış?
alışılmış sözcükler yükleyip kanadına
ona doğru uçursam katına alır mıymış?

ey insan
ey güneş hamilesi
bir kere doğarmışsın
bin kez doğururmuşsun
parmakların sevdanın kesilmeyen çeşmesi
onun için ağlıyor yeni doğan bebekler
doğur doğur ki dünya kaybetti gözlerini
doğur ey İsrafil’in nefesi
ey güneş hamilesi

sen olmazsan gemide bu tufan diner miymiş?
gemilerin de yandı sil aklından dönüşü
vakt indi yüreğim gidenler döner miymiş?

ey
ey ins
ey insan
hıncını hıncıma kat
sancını sancıma kat
pamuktan ellerini geçir yürek halkama ister ayağın katına çek istersen yerlere at.




[YT]bVM2q0aRsuA[/YT]

[Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...]


enderhafızım 04 Mart 2013 09:29

Cevap: Can Demiryel (Seslendirdiği Şiirler)
 
Beş Alamet Bir Kıyamet - Can Demiryel (Şule Özkalender Aydın)



[YT]IejiEO92yjM[/YT]


1

Müezzini olmayan...
İmamına uyulmayan...
Cemamati bulunmayan...
Bir salat düştü yüreğin payına...
Essalatü hayrummminennnevm ile...

Bekledi yürek...
Tekbir alınmadı...
Kıblegaha dönülmedi...
Seccade serilmedi...

Titredi yürek...
Halbuki...
İlk secde anıydı kalbini ilk attıran...
Nabzını hızlandıran...
Yüreği kanatlandıran...
Miraç oldu, Burak geldi...
Gidemedi...
Ayaklarına dolandı nefsi...
Yüreği zincirledi...
Yükselemedi...

Yerde kaldı...
Yürek ağladı...
Namazdayım, namazdayım diye inledi...
Duyan olmadı...

Sustu..
Kıyama durdu...
Kıyameti gördü...
Sustu...
Ruküya eğildi...
Alameti gördü...
Sustu...
Secdeye vardı...
Secdesini gözyaşlarıyla suladı...
Nedameti gördü...

Tahiyyatta oturdu...
Oturdu...
Oturdu...
Selama durdu...

Okudu...
Üfledi...
Arşa yolladı...

2

İftarı olmayan...
Miadı dolmayan...
Ezan-ı Muhammedisi okunmayan...
Bir savm düştü...
Yüreğin payına...
Aleykümüssıyame ile...

Bekledi yürek...
Susuzluğa kanmadı...
Açlığı doymadı...
İmsakı olmadı...

Titredi yürek...
Halbuki ilk nefsi terbiyesiydi...
Varlığını öldüren...
Şeytanını kahreden...
Kalbi fetheden...
Ruhu hazinelere gark eden...
Sahur geldi...
İmsak oldu...
Gidemedi...
Ayaklarına dolandı nefsi...
Yüreği zincirledi...
Yükselemedi...

Yolda kaldı...
Oruçluyum, oruçluyum...
Diye ağladı...
Duyan olmadı...

Sustu...
Ekmek yemedi...
Nimeti gördü...
Sustu...
Su içmedi...
Kevseri gördü...
Sustu...
Artık kalp gözü açık baş gözü kördü...

İftarı açtı...
Yedi...
Yedi...
Şükre ulaştı...

Okudu...
Üfledi...
Arşa yolladı...

3

Kırk hissesi olmayan...
Biri bulunmayan...
Hesabı sorulmayan...
Bir fakirlik düştü yüreğin payına...
Ve âtüzzekat ile...

Bekledi yürek...
Avuç açan olmadı...
Vereni bulunmadı...
Sayısı sorulmadı...

Titredi yürek...
Halbuki...
İlk en sevdiğinden...
Eli titremeden...
Gözü kalmadan...
Verişiydi...
Sermaye geldi...
Mal eridi...
Gidemedi...
Ayaklarına dolandı nefsi...
Zincirledi yüreği...
Yükselemedi...

Darda kaldı...
Dünya malı, dünya malı...
Diye ağladı...
Duyan olmadı...

Sustu...
Gömleğini verdi...
Libası gördü...
Sustu...
Ekmeğini böldü...
Taamı buldu...
Sustu...
Yüreğini serdi...
Mutmain oldu...

Elini açtı...
Gözünü yumdu...
Verdi...
Verdi...
Verene erdi...

Okudu...
Üfledi...
Arşa yolladı...


4

Tavafı olmayan...
Mekkesi bulunmayan...
Hicreti duyulmayan...
Bir hac düştü yüreğin payına...
Femen haccel beyte ile...

Bekledi yürek...
Döndü olmadı...
Durdu olmadı...
Geldiği nokta...
Başladığı noktaydı...

Titredi yürek...
Halbuki...
İlk lebbeyki...
İlk innel hamdesi...
İlk velniğmetesiydi...
Allahümme lebeyk ti...
Sa'ye varamadı...
Gidemedi...
Ayaklarına dolandı nefsi...
Zincirledi yüreği...
Yükselemedi...

Harda kaldı...
Hacıyım, haccım…
Diye inledi…
Duyan olmadı…

Sustu...
Seyretti...
Makam-ı İbrahimi gördü...
Sustu...
Kokladı...
Hacer-ül esvedi duydu...
Sustu...
Susadı...
Zemzeme kandı...

Gönlünü raptetti...
Döndü...
Döndü...
Tavafa geldi...

Okudu...
Üfledi...
Arşa yolladı...


5
"
İkrarı okunmayan...
Tasdiki olunmayan...
Tanığı bulunmayan...
Bir şehadet düştü yüreğin payına...
Eşhedü en la ilahe illallah...
Ve eşhedü enne Muhammeden abduhu ve Rasuluhu ile...

Bekledi yürek...
Söyledi olmadı...
İnandı olmadı...
İmanla inanmalıydı...

Titredi yürek...
Halbuki...
İnanıyordu...
Amenna ve saddakna idi...
Ve berzahtaydı...
Ve ahdi ervahtaydı...
Orada ahitleşmişti...
Ahde vefa gösteremedi...
Gidemedi...
Ayaklarına dolandı nefsi...
Zincirledi yüreği...
Yükselemedi...

Yarda kaldı...
Şahidim, Şahidim...
Diye ağladı...
Duyan olmadı...

Sustu...
Kainatı izledi...
Hepsi şahitti...
Sustu...
Ağaçları izledi...
Dalı zikirdi...
Sustu...
Dağları gördü...
Tefekkür etti...

İhlasını hissetti...
İnandı, inandı...
İmana geldi...

Okudu...
Üfledi...
Arşa yolladı...


VE KIYAMET…


"
Meltemi olmayan...
Rüzgarı duyulmayan...
Yeli bulunmayan...
Bir fırtına düştü...
Yüreğin payına...
La uksimu bi yevmil kıyame ile...

Bekledi yürek...
Beklediğine değmişti...
Beklenen gün gelmişti...
Rabbisi gel demişti...

Titredi yürek...
İşte gassalın önündeydi...
Su sıcak diyemedi...
Soğuktan titremedi...
Yundu yıkandı...
Gelin gibi giydirildi...
Halbuki...
Daha yapacakları vardı...
Daha başlayacaktı...
Daha namaz kılacak...
Daha oruç tutacak...
Hacca gidecek, zekat verecekti...
Ve bunların hepsine şahitlik edecekti...
Her seferinde ayaklarına dolanan nefsi...
Şikayet edecekti...
O nefsi yenecekti...

Zarda kaldı...
Zarardaydı...
Ölmedim, ölmedim...
Diye ağladı...
Duyan olmadı...

Sustu...
Teslim oldu...
Teslimiyyeti buldu...
Sustu...
Sakin oldu...
Sükuneti buldu...
Sustu...
Kabrine baktı...
Cenneti gördü...

Okudukları...
Üfledikleri...
Arşa yolladıkları...
Cenneti olmuştu...

~ ~~ ~~ ~~ ~~

Yazar: Şule Özkalender Aydın
Yorum: Can Demiryel


SAAT: 19:54

vBulletin® Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.

User Alert System provided by Advanced User Tagging v3.2.6 (Lite) - vBulletin Mods & Addons Copyright © 2025 DragonByte Technologies Ltd.


1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234 235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260 261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286 287 288 289 290 291 292 293 294 295 296 297 298 299 300 301 302 303 304 305 306 307 308 309 310 311 312 313 314 315 316 317 318 319 320 321