Medineweb Forum/Huzur Adresi

Medineweb Forum/Huzur Adresi (https://www.forum.medineweb.net/)
-   Şiirler ve Şairler (https://www.forum.medineweb.net/517-siirler-ve-sairler)
-   -   insanlar uykudadır ölünce uyanırlar (https://www.forum.medineweb.net/siirler-ve-sairler/2625-insanlar-uykudadir-olunce-uyanirlar.html)

CaferTayar 05 Nisan 2008 16:16

insanlar uykudadır ölünce uyanırlar
 
Hz.Rasûlullah Aleyhisselâm onu da şöyle açıklıyor:

"İnsanlar uykudadır, ölünce uyanırlar!"

Şimdi lütfen bu cümleye iyi dikkat edin...
Bu cümledesınırlama, istisna yok !.
Bir cümleyi okuduğumuz, ya da duyduğumuz zaman,

önce kafamızdan şunu geçireceği;:
Bu cümle bir sınırlama getirmiş mi, getirmemiş mi?.

"İnsanlar uykudadır...." diyor!.

Beyazlar, zenciler, Araplar, Türkler gibi ırk ayırımı yapmıyor.
Nerede, hangi ortamda, ne yaşamda, ne millette, ne kavimde olursa olsun,

bütün insanlar uykudadır!.

Ancak, uyanma hükmünü neye bağlıyor?.
Rasûlullah Aleyhisselâm’ın açıklamasının devamı da şöyle:

"...Ölünce uyanırlar"!.

Ayrıca bu konuyla ilgili şu açıklaması da var:

"Ölmeden evvel ölünüz", ki uykudan uyanmış olasınız.

İki türlü ölümvar:

Birincisi,fiziki ölüm !. Yani, senin iraden dışı olarak,

beyin faaliyetinin durması sonucu beden,
bu bedene bağlı olan her şeyin üzerinde ki tasarrufunun kesilmesi.

Ölümnedir?

Ölüm,tadılacak bir olaydır !.

"Küllü nefsin zâlikatül mevt".

"Her nefis ölümü tadacaktır"diyorKur`ân.

Yani,"nefs" `in "ölmesi" diye bir şey yoktur!."
nefs" in "ölümü tadması" olayı var!.
Senin o"nefs"im dediğin yapının
"ölüp yokolması" diye bir şey kesinlikle sözkonusu değil!..
Dolayısıyla, bu"nefs" ölmüyor; ölüm denen olayı
yaşayarak,tadarak yeni bir boyuta geçiyor!.
Beden ise kullanılmaz hale gelerek çözülüyor!.
Beden kullanım dışı kaldığı zaman
bedendeyken sahip olduğun huylar da ortadan kalkıyor mu?
Hayır!.
Bilinç yani şuur, biyolojik bedendeyken
hangi huyları ve değer yargılarını benimsedi ise onlarla yaşamına devam ediyor...
Biyolojik bedeni olmasa da!... Mikrodalga bedeni ve beyniyle!...
İşte,"nefs "yani bilinç, biyolojik bedenli yaşamında
bunları benimsediği; ve ölümle boyut değiştirerek bunlardan kurtulamayacağı için;
"ölmeden evvel ölmek" çaresini getiriyor
Hazreti Muhammed Aleyhisselâm !..
Zira, normal ölümle ölürse kişi;
o halinin sonuçlarını yaşamaktan başka yapabileceği bir şey yok ölüm sonrasında!.

Emekdar Üye 06 Nisan 2008 11:28

Cvp: insanlar uykudadır ölünce uyanırlar
 
İnsanlar uykudadır. Ölünce dirilirler
Bedensiz bir güzel gördüm Efendim. İlikten damardan kandan içerû

İlik damar nerede? Duvarda var mı? Yok.

Hayvanda düşünemeyiz. Hayvanda ruh yok ki. Hayvanda manevi diriliş yok.

Öyle ise

Bedensiz bir güzel gördüm Efendim ilikten damardan kandan içerû.

Neyi görmüş? Ruhunu görmüş canan illerinden sordum Efendim. Bir gizli can vardır. Candan içerû.

Gül bülbülü gördü çıktı kabından.

Bülbüller uyandı kalktı habından

Pervaneler geçti ateş babından

Azmeyledi bu gülşandan içreu

Burada da bir rumuz var.

Çünkü bülbül gülü bekliyor ki kabından çıksın da görsün. Halbuki bülbülün bütün ahu-feryadı. Gülün kabında ve onun başını bekliyor ki nasıl çıkıpta açacak diye. Hikmeti ilahi işte o gülün tam çıkacağı zaman bülbüle bir anlık bir gaflet geliyor. Sonra gözünü açıyor ki vay ben bunu niçin göremedim diye ağlıyor.

“Öyle ise gül bülbülü gördü

Çıktı kabından.”

Tam ters geliyor. Burada gülden mana evliyaullahın velayeti. Ruhu Bülbülden mana müridin ruhu. Evliyaullah ruhunu müridine gösteriyor. Gösterince, o zaman onun ruhu da gafletten uyanıyor.

“Mekan vardır lâ mekandan içerû”

“Geçmeyenler bilmez çarkı çemberi

İçmeyenler bilmez ab-ı Kevseri

Bir gece pirimden aldım haberi

Mekan vardır. Lâ mekandan içerû.”

Lâ: Yok. Olmayan, mekandan içerû bir mekan var. Ne olabilir o mekan? Bu mekanlar hep görünüyor. Ama hepsi yok olacak. Fakat oradan bir mekan görünecek.

Bütün bu mûkavvenat, eşya yok iken ALLAH var idi. Ama ALLAH'ın varlığı düşünülemez. Mekan da düşünülemez. Var yok olunca. O oluyor. Ama bilemiyen bildiremez. Bilende bildiremez.

Ya işte öyle. ALLAH hepimizden razı olsun. ALLAH hulusunuzun, barını, meyvasını yedirsin. ALLAH dünya ile aldatmasın. ALLAH nefse şeytana uydurmasını ALLAH gayemizi bildirsin Cenab-ı Hak gayemize ulaşmak için kolaylıklar ihsan etsin. Gayemiz kulluktur. Kulun birşeyi olmaz. Kulun hiçbir şeyi olmaz. Hepsini ALLAH'a teslim etmek lazım. Malımızı, canımızı.

Bir kimse ben çalıştım. Ben kazandım. Derse ALLAH'ın verdiğini inkâr eder.

Bu kadar insanlar gece gündüz çırpınıyorlar zengin olmak için Niye olamıyorlar. Eğer kendileri kazanıyorlarsa niye olamıyorlar. Kâr-Zarar ALLAH'tandır. Kâr ile mal artar. Zarar ile eksilir. Demek ki veren ALLAH alan ALLAH.

ALLAH vermeyince insan bir şey elde edemez.”

“İnsanlar uykudadır. Ölünce dirilirler.”

O kötü amelleri ölünce vahşi bir hayvan gibi kötü bir surette karşısına çıkar. Ne tarafa dönse o taraftan önüne geçer. Öyle ise şimdiden bunun çaresine bakmak lazım.

“Can bedende iken kıl buna çare.” Canın bedende iken bunun çaresine bak. O derdin ne senin? Sende olan noksanlık nedir? İsyan veyahutta noksanlık nedir? İsyan veyahutta gaflet. Günah işliyenler de noksanlık yapıyorlar. Onların ki büyük noksanlık büyük zarardalar. Onun için Peygamber Efendimiz:

“İki günü müsavi olan zarardadır.” buyuruyorlar. Farklı olacak ki zararda olmayalım. Meselâ!

Bugün kazandın yüzbin. Yarın yüzonbin kazanmalısın. Her günkü kârın bir öncekinden fazla olacak ki zarardan kurtulasın. Ama bu RUMUZLUDUR. Bunun rumuzunu ancak ehli çözer. Biz çözemeyiz şöyle:

Farz ameller eksilmez, artmaz, nafile ibadetle yaklaşılır. ALLAH'a nafile ibadetlerde bu artma vardır. Nafile ibadetler.

Namaz kılmak, oruç tutmak, Kur'ân okumak, zikir yapmak, ALLAH'ı zikretmek.

İnsan nafile ibadretleri artırdığı zaman bugün biraz artırır. Yarın biraz daha artırır. Günü doldurur. Günün süresinide uzatamayız. Böylece günün süresi müsavi olur. Müsavilikten kurtaramayız. Ancak ALLAH'a olan aşkın sonu yoktur. ALLAH'a olan korkunun nihayeti yoktur. Biz ne kadar korku duysak. Bir milyon insanın, bir milyar insanın korkusunu duyamayız. Bir velinin çektiği korku ile beraber olamayız. Eğer korku çekmek onları aşağı düşürseydi (FÎ HATA) olurdu. Mademki yukarı çekiyor (ELÂ HATA) oluyor. O halde korku çekmek onları yükseltir. Onların ulaşmış olduğu makamın havfidir. Onların üzerine verilen vazifenin havfidir.

Bakınız: Necmettin'i Kübra Hazretleri düşmüş aşağı makama. Ulaşmış olduğu makamı idare edememiş Mansur yine öyle. Nakşibendi Efendimiz o makamda kalmış. O makama ulaşan evliyaullahlardan sadece Nakşibendi Efendimiz kalmış.

Zahirdeki eksiklikleri:

Necmettini Kübra Hazretleri insanlara vereceği nazarı bir kediye, bir rivayete görede köpeğe vermiş, onun için makamını idare edememiş. Aşağıya inmiş. Kübreviye Tarikatı vardır. O'nun reisi kurucusu, silsilede geçiyor ya.

Nakşibendiyeti vel kadiriyeti, vessü-verdiyeti, velkübreviyyeti vel çeştiyye.

Nakşibendi Efendimiz bu beş tarikatın kurucularından da feyiz alırmış. Diğerleri Abdülkadir Geylani Hazretleri. Sühreverdiye Hazretleri. Necmettin Kübra Hazretleri. Ahmedi Çeştiye Hazretlerinin hepsinden muhabbet alırmış. Bu dört ervah'ta buna hizmet görmüş. Nakşibendi Efendimizin ölümünden sonra Enel-Hak davaları olmamış. Ondan önce olurmuş.

Pirî Sami Hazretleri, Pirî Tagi Hazretlerine hizmet gördüğü zaman. Mübareğin irşadı bir sene bile sürmemiş. Pirî Sami Hazretleri alimmiş de.

Darül Ünyan isminde o zamanın fakültesini bitirmiş. Hem rüştiye mekteplerine muallimlik yaparmış. Hem de medrese hocalarına hocalık yaparmış.

Erzincan'da o zaman Terzi Baba'nın kolundan ders almamış.

Kadiri kolundan Hacı Saffet Efendi var. Ondan da almamış, Alimmiş.

Fakat sohbetlerine gidermiş. Neyse Erzurum'a gitmiş. Erzurum Müftüsünün önüne iki diplomayı da koymuş. Bana görev verin demiş. Müftü.

- Hocam biraz gezin dolaşın aklımıza gelsin demiş.

O da çarşıyı gezerken. Türbeye rastlıyor. Habib Baba Türbesi var. Oraya bir Fatiha okumuş. Ziyaretini yapmış. Oradan bir ses gelmiş ona. NURŞİN! NURŞİN! Demiş.

Oradan geliyor müftünün yanına.

- Bu NURŞİN neresi diye soruyor?

Cevap:

- Nurşin Bitlis'in kasabası. Hocam arada boş yer var. Gel seni gönderelim oraya. Bir rivayet böyle.

Fakat Horasan müftüsünden dinlediğimde şu oldu.

Pirî Sami Hazretleri Erzurum'a gitmiş. Hacı Ahmet Efendi ile tanışmış. Piri Ti Hazretlerinin bir halifesi de o.

Orada çalışmak derse girmek istemiş. Vermemiş. Bakmış ki irşadı yakın. Almış götürmüş Pirî Tagi Hazretlerine, o da bir sene dolmadan icazetini verniş. O da dedikodu olmuş. Bakmış ki ihvanın sistemi bozuluyor. Molla Kasım isminde bir tanesi varmış, ona demiş ki:

- Hocayı al git Gavs'ın türbesine görürsen gel söyle.

Almış gitmiş, Türbeye Rabıta yapmışlar. Bakmışlar ki, orada divan kurulmuş.

Bütün ervah geldi oraya. Resulullah Efendimizin ervahıda geldi oraya. Bir tanesi tekmil verdi. Hocayı getirin demişler. Hocanın başına tacı koyun demiş, kürsünün üzerinde.

Tacı koymuşlar.

- Kılıcı beline bağlayın. Bağlamışlar.

- Asayı eline verin. Vermişler. Dönüp gelmişler, ve anlatmış.

- Paşam ben böyle gördüm.

O da dönüp demiş ki:

- Daha itiraz yapmayın. Hoca bize tam geldi. Fenerini almış. Gazını koymuş. Bize bir ateş çaktık.

Şimdi Hoca Halife olmuş gidiyor. Pirî Tafi Hazretleri Mübarek halifesini yolcu ediyor.

Ata bindirmiş. Atın yedeğini tutmuş. Bu da dikkatlerini çekmiş. Niye böyle yapıyor? Diye.

Pirî Sami Hazretleri de, mübarek, onun böyle yapmasından başındaki sarığını sarmış boynuna, başını eğerek tutmuş öyle.

İşte harfsiz, serfsiz konuşma bu.

Yolcu ettikten sonra sormuşlar.

- Seyda hiç görülmemiş bir şey. Bir meşayih bir müridini bu şekilde yolcu etsin? Demiş ki:

- Öyle yapmasam hiç nisbet koymuyordu. Hep götürüyordu.

Merak edenler hocaya sormuşlar?

- Hoca sen niye öyle yaptın? Cevap:

- Pirî Tagi Hazretleri bana öyle iltifatta bulundu ama. Ben utandım. Hicabımdan başka bir çare bulamadım. Başımdan sarığı çıkarıp, boynuma doladım. Dedim ki:

- Ben bu kapının köpeğiyim.

- Evet ALLAH bir kuluna verirse kimin oğlu, kimin kızı sorulmaz. Hepsi O'nun kulu ama alimden zalim. Zalimden alim. Ama azınlıktadır. Çünkü:

“Herşey aslına rücu eder.” fermanı vardır.


SAAT: 06:55

vBulletin® Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.

User Alert System provided by Advanced User Tagging v3.2.6 (Lite) - vBulletin Mods & Addons Copyright © 2024 DragonByte Technologies Ltd.


1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234 235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260 261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286 287 288 289 290 291 292 293 294 295 296 297 298 299 300 301 302 303 304 305 306