Medineweb Forum/Huzur Adresi

Medineweb Forum/Huzur Adresi (https://www.forum.medineweb.net/)
-   Soru Cevap Arşivi (https://www.forum.medineweb.net/650-soru-cevap-arsivi)
-   -   Ölmüş veya ölmek üzere olan birisine Kur'an okunurmu? (https://www.forum.medineweb.net/soru-cevap-arsivi/13273-olmus-veya-olmek-uzere-olan-birisine-kuran-okunurmu.html)

Belgin 13 Nisan 2009 15:18

Ölmüş veya ölmek üzere olan birisine Kur'an okunurmu?
 
Ölmek üzere olan kişinin yanında kelime-i tevhîd ve kelime-i şehâdet okunmasına telkin denlir

Ölmek üzere olan kişinin, sağ tarafına çevrilerek yüzünü kıbleye gelecek şekilde yatırmak müstehaptır Bu durumda olan kişinin yanında, hatırlatmak amacıyla kelime-i tevhîd ve kelime-i şehâdet okunur Hz Peygamber, “ölülerinize (ölüme yaklaşanlara) lâ ilâhe illallah demeyi telkin ediniz” buyurmuştur (Müslim, Cenâiz 1, 2; Tirmizî, Cenâiz 7) Telkin yapılırken, “lâ ilâhe illallah” de, kelime-i şahedet, kelime-i tevhîd getir şeklinde bir yaklaşımda bulunulmamalı, yanında bunları söylemekle yetinilmelidir

Ayrıca, ölmek üzere olan kişinin yanında Kur’an-ı Kerim, özellikle Yâ-sîn suresi okumak uygun olur

Kur’an-ı Kerim’in sadece bir ciheti yoktur Bediüzzaman Hazretlerinin ifadesiyle, “İnsana hem bir kitab-ı şeriat, hem bir kitab-ı dua, hem bir kitab-ı zikir, hem bir kitab-ı fikir, hem bütün insanın bütün hacatı maneviyesine merci olacak çok kitapları tazammun eden tek, cami bir kitab-ı mukaddestir 1

Yani Kur’an-ı Mübin hayatımızı tanzim eder Allah’a olan mesuliyetlerimizi gösterir, dünyaya geliş gayemizi, neler yapmamızı, nasıl ibadet edeceğimizi öğretir ve her şeyin hikmet ve mahiyetini anlatır Hülasa Kur’an-ı Kerim bir zikir, fikir, dua ve davet kitabıdır

Kur'ân-ı Kerimin tesir sahası sadece dünya ile sınırlı değildir Onun mü'min ruhlara verdiği feyiz hayatta iken kalmaz, aynı şekilde kabir âleminde de devam eder, orada iken de ruhlarımızı şenlendirir, kabrimizde nur ve ışık olur

Geçmişlerimizin ruhuna Kur'ân'dan nelerin okunması gerektiği hususunda Peygamberimiz (asm) şu tavsiyelerde bulunur: "Yasin, Kur'ân'ın kalbidir Onu bir kimse okur ve Allah'tan âhiret saadeti dilerse, Allah onu mağfiret buyurur Yâsin'i ölülerinizin üzerine okuyunuz"2

Bu hadis-i şerif, Yasin Sûresinin hem ölüm döşeğinde olan hastaya okunmasına, hem de ölmüş mü'minlerin ruhuna bağışlanmak üzere okunabileceğine işaret etmektedir

Hz Ebû Bekir'in (ra) rivayet ettiği şu hadis-i şerif de meseleyi açıklığa kavuşturmaktadır:
"Kim babasının veya anasının veya bunlardan birisinin kabrini Cuma günü ziyaret ederek orada Yasin Sûresini okursa, Allah kabir sahibini bağışlar"3

İslâm âlimleri, ölünün ruhuna Kur'ân okunduğu zaman peşinden bir dua ile ruhlarına bağışlanmasını tavsiye etmişler, Sahabiler de bu şekilde yapmışlardır İmam-ı Beyhakî'nin bir rivayetinde, Abdullah bin Ömer'in ölülerin ruhuna Bakara Sûresinden okunabileceğini tavsiye ettiği anlatılmaktadır4

Bir Fâtiha'nın veya okunan bir Yâsin'in bütün ölülerin ruhuna aynı şekilde hiç eksilmeden nasıl ulaştığını da Bedüzzaman'dan bir nakille öğrenelim:

"Fâtır-ı Hakim nasıl ki, unsur-u havayı; kelimelerin, berk (şimşek) gibi intişarlarına ve tekessürlerine (yayılma ve çoğalmalarına) bir mezraa (tarla) ve bir vasıta yapmış ve radyo vasıtasıyla bir minarede okunan ezan-ı Muhammedi (asm) umum yerlerde ve umum insanlara aynı anda yetiştirmek gibi; öyle de okunan bir Fatiha dahi, meselâ, umum ehl-i imanın emvâtına (ölülerine) aynı anda yetiştirmek için hadsiz kudret ve nihayetsiz hikmetiyle manevî âlemde, mânevî havada çok manevî elektrikleri, manevî radyoları sermiş, serpmiş; fıtri telsiz telefonlarda istihdam ediyor, çalıştırıyor
"Hem nasıl ki, bir lamba yansa, mukabilindeki binler aynaya, her birine tam bir lâmba olur Aynen öyle de, Yâsin-i Şerif okunsa, milyonlar ruhlara hediye edilse, her birine tam bir Yâsin-i Şerif düşer5

Zaten kabirdeki yakınlarımız devamlı surette bizden yardım beklemektedir Bizden gelecek bir dua, bir Fatiha, bir İhlâsla nefes alabileceklerini bilmektedir Çünkü kabir o kadar çetin şartlarla iç içedir ki, en küçük bir mânevî yardım dahi onun ruhunu serinletecektir Bir hadiste Peygamber Efendimiz şöyle buyururlar:

"Ölen kimse kabrinin içinde boğulmak üzere olup da imdat isteyen kimse gibidir Babasından yahut kardeşinden veya dostundan kendisine ulaşacak duayı beklemektedir Nihayet dua kendisine ulaştığında bu duanın sevabı ona dünya ve dünyada bulunan her şeyden daha kıymetli olur Muhakkak ki, hayatta olanların ölüler için hediyeleri dua ve istiğfardır"6

1- Sözler S340
2- Müsned, 5:26
3- İbni Mace Tercemesi, 4:274
4- Beyhaki, 4:56
5- Şualar, s576
6- Mişkatü’l- Mesabih, 1:723

Mehmed PAKSU

umut628 26 Ekim 2014 22:09

Cevap: Ölmüş veya ölmek üzere olan birisine Kur'an okunurmu?
 
Ölü için okumak

Kafamı kurcalayan bir mesele hakkında ne düşündüğünüzü öğrenmek istiyorum. Bazı tarihçilerin öne sürdüğü bir iddia var. O da şu: Atalar kültü İslamiyet'ten önceki Türklerin inançlarından birisidir. Bu inanç gereğince ölen kişinin ruhu hiçbir zaman yok olmaz ve kendi yakınlarının içerisinde varlığını sürdürür. Ancak ruhun insanlara zarar verebileceği endişesi daima mevcuttur. İşte bu endişe nedeniyle insanlar ölen kişinin mezarında o şahsa bir takım hediyeler sunarlar. İslamiyet'ten önceki durum budur. Türklerin İslamiyet'e geçişleriyle birlikte bu inanç da islâmî bir kisveye bürünür. Artık müslümanların mezar yerinde ölülerin ruhlarına Kuran hediye etmesi şeklinde kendini göstermektedir.

Bu çerçevede düşünmek doğruysa:
1. Ruhuna Fatiha okumanın nasıl bir açıklaması vardır?
2. Öldükten sonra amel defterinin sadece 3 halde açık kaldığını düşünürsek okunan Yasin'lerin ölüye bir faydasının olduğunu söylemek ne kadar doğru olur?


Cevap:

Sizin verdiğiniz bilgi doğru ise eski Türklerin inançlarına göre ataların ruhu zarar vermesin diye onlara hediyeler sunuluyormuş. Bu inanç ve âdetle İslam inancı ve müslümanların ölüleri için yapıp ettikleri arasında hiçbir yakınlık ve benzerlik yoktur. Çünkü İslam inancına göre ölülerin ruhları dünyada, yaşayan yakınlarının yanında değil, berzah âlemi denilen, hem dünya hem de ahiret âlemlerinin bazı özelliklerini taşıyan bir başka âlemde, varlık boyutundadırlar. Dünyada olan yalnızca onların çürümüş cesetleridir. Bu cesetlerin gömülü olduğu kabirler, ebedi âlemdeki ruhların mekanları değildir. Berzah âleminde yaşamaya devam eden ruhlar, kabir süalini geçirdikten sonra, dünyadaki yaşantılarının bir sonucu olarak ya cehennemdekine benzer veya cennettekine benzer (aynı olmamakla beraber onları andıran) bir hayat yaşarlar.
Peki öldükten sonra onların durumlarını iyileştirecek, cezalarını azaltacak, manevî nimetlerini arttıracak bir amel yok mudur?
Vardır. Bu amel ikiye ayrılır:

1. Kendinin ve çocuklarının yaptıkları:
a) Kişinin ölmeden önce yaptıklarından devam etmekte olanlar: İnsanların istifade ettikleri yol, su, köprü, okul gibi hayırlar (sadaka-i câriye).
b) Kişinin geride bıraktığı, ondan sonra da insanların yararlanmakta oldukları ilim ve öğrenciler.
c) Çocukları ve torunlarının; ana, baba, dede, nine gibi yakınları için yaptıkları dualar, ibadetler, hayırlar, sadakalar...

2. Başkalarının yaptıkları:
Ölüye, kendi yapıp bırakarak gittiği hayırlar ile çocuklarının yaptıkları fayda verdiği gibi, diğer müminlerin onlar adına, onlar için yaptıkları bazı ibadetler ve dualar da onlara fayda verecek, berzah âleminde durumlarının iyileşmesi bakımından yararlı olacaktır.
Bir önemli fark da ölülerin ruhlarından korkmakla ilgilidir. İslam'a göre yanımızda, bizim dünyamızda olmayan ruhların bize bir zararları, kötülükleri olamaz ve onlardan korkmak için bir sebep yoktur.
Faydaları olabilir mi?

Bu konu tartışılmıştır. Allah'ın bazı kullarına, berzah âleminde iken de dünyadaki yakınlarına veya onları -Allah'ın lütuf ve yardımları için- aracı kılanlara faydalarının dokunması konusunda izin ve imkan verdiğine (şefaat, tevessül) inananlar da, inanmayanlar da vardır. Ama bu konuda, üzerinde bütün müminlerin birleştiği nokta, ne istenecekse bunun ancak Allah'tan istenebileceği, O'nun izni olmadan kimsenin kimseye şefaat edemeyeceği ve aracı olamayacağıdır. Dua Allah'a yapılacak, istenen O'ndan istenecektir; şefaat ve tevessüle inanan müminler, Allah'a yakın olduklarına inandıkları kimseleri -dualarının kabulü için- aracı yapacaklar, Allah'ın sevgili kullarından bu maksatla şefaat dileyeceklerdir.
Fâtiha, Yâsîn ve başka sureleri veya Kur'an'ın tamamını (hatim) Allah rızası için okumak bir ibadettir, bu ibadetten hasıl olan sevabı bir ölünün ruhuna bağışlamak da caizdir, bundan onun istifade edip etmeyeceği Allah'a kalmıştır.

Hayrettin karaman


SAAT: 15:02

vBulletin® Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.

User Alert System provided by Advanced User Tagging v3.2.6 (Lite) - vBulletin Mods & Addons Copyright © 2024 DragonByte Technologies Ltd.


1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234 235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260 261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286 287 288 289 290 291 292 293 294 295 296 297 298 299 300 301 302 303 304 305 306