Medineweb Forum/Huzur Adresi

Medineweb Forum/Huzur Adresi (https://www.forum.medineweb.net/)
-   Tasavvuf-Tarikat (https://www.forum.medineweb.net/647-tasavvuf-tarikat)
-   -   Teslimiyet ve Tevekkül (https://www.forum.medineweb.net/tasavvuf-tarikat/22734-teslimiyet-ve-tevekkul.html)

Esadullah 10 Ağustos 2012 21:21

Teslimiyet ve Tevekkül
 

[Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...]
Tevekkül eden insan kendi üzerine düşeni eksiksiz yapar, bir taraftan da neticeleri Allah Tealâ'ya havale eder. O'nun takdirine razı olup hiçbir şeyden şikayet etmez. Çünkü şikayet ve tevekkülün bir arada olması mümkün değildir.

Allahu Azimüşşan Hazretleri'nin takdir ettiği zorluk ve sıkıntılardan, bela ve musibetten söz edip şikayet etmek, teslimiyet ve tevekkülü zedeler. Başa gelen sıkıntıya da bir faydası olmaz. Çünkü Allah Tealâ'nın takdir ettiğini bütün kâinat bir araya gelse değiştiremez. O ne takdir ettiyse gerçekleşir.

Bir bela ve musibetle karşılaşan kişi, belasını sabırsızlıkla yanındaki eşine dostuna ulaştırdığı zaman, aslında Allah Azimüşşan'ı kula şikayet etmiş olur. "Gördün mü başıma geleni? Allah bana neler yaptı!" demeye gelir. Halbuki Hak yolcusu kişi ilâhi sevgiye taliptir. Sevmek, sevilmek için yola çıkmıştır. Durum böyle iken hem sevgi hem şikayet bir arada olmaz.

Böyle bir taleple yola çıkan kişi, mürşidinden aldığı eğitimin nuruyla Rabbini bilmeye yönelir. Bütün gaye de gafletten kurtulup bu marifete ermektir. Rabbini bildikten sonra da artık şikayete yol kalmaz. Seve seve Rabbine kulluk eder. Artık hiçbir bahane onu yolundan alıkoymaz.

Kıyamet gününde bir kul Allah'ın huzuruna getirilir. "Seni kulluktan ne alıkoydu?" denir. "Dünya işlerim alıkoydu." der. Allah Tealâ o zaman misal gösterir. "Sen görmedin mi on iki sene zindanda kalan Yusuf'u? Beni Rabbi olarak bildi, zikrimden gafil olmadı. Görmedin mi Yunus'u, balığın karnında her an beni zikretti. Eyüp, o kadar sıkıntıya rağmen beni anmaktan geri kalmadı."

Sonra bir zengini getirirler. "Seni benim kulluğumdan ne alıkoydu?" denir. "Malımın çokluğu beni meşgul etti.." der. Süleyman Aleyhisselam huzura getirilir. "Sen Süleyman kulumu görmedin mi? Bütün dünyayı nimet olarak verdim. Dünyadan geçmişlerle oturur, beni zikrederdi."

Bahane arayan, durumu iyi de olsa, kötü de olsa kendince sebepler bulur. Kendisine verilenden razı olmaz, sabırsızdır, her şeyi acele ister, şikayetlenir. Fakat böyle davranmanın sonu hayrolmaz. İnsan sabredip azmederek hakka uygun hareket etmedikçe, nasıl yaşıyor olursa olsun, farketmez. İster taş taşısın, ister yan gelip yatsın, Rabbini bilip O'nu anmadıkça huzur bulmaz. Halbuki insanın bütün ihtiyacı Cenab-ı Hakk'ı bilmektir. Dünyanın rahatı, zenginliği değil...

Şöyle bir kıssa anlatılır: Süleyman Aleyhisselam zamanında mağarada yaşayan bir âbid vardı. Nebevî bir mucize olarak Süleyman Aleyhisselam semadan kavmiyle beraber geçerken, mağaradaki derviş onları gördü. "Ya Rabbi, Davud'un oğlu Süleyman'a ne çok mülk ve nimet vermişsin!" dedi. Süleyman Aleyhisselam bu sözü duyup mağaraya indi ve dervişe: "Ey âbid, sırlarını anlayamacağın meselelerin peşine düşme. Vazifeli olduğun kulluğu yerine getirip, şu mağarada bir kere Allah veya lâ ilâhe illallah demen, Davud'un oğlu Süleyman'a verilen mülkten daha hayırlıdır." dedi.

İnsan gökte de uçsa, mağarada da yaşasa işi bellidir. Dünyaya başka bir şey için gelmiş değildir. Teslim olacak, razı olacak ve ibadet edecektir. Ancak bu teslimiyet ve tevekkül içinde huzur bulur.

İlim buna ulaşmak içindir, ibadet bunun içindir. Allah Tealâ'nın kula takdir ettiği her şey, bela ve musibetler de sabırla, sükûnetle karşılandığında bunun içindir. Öyle ki Rasulullah s.a.v. Efendimiz, "Allah bir kulunu sevdiği zaman onu bela ve musibetlere müptela kılar." buyurmuştur.

Şüphesiz, Rabbimizden iki cihanda afiyet dilememiz istenmiştir. Rabbimizden hem afiyet dileriz, hem de şikayeti bırakıp, ibadet ve taatle meşgul oluruz. O'nun takdirine teslim olur, O'na tevekkül ederiz.


Mehmet Ildırar

nurşen35 07 Temmuz 2015 13:00

Cevap: Teslimiyet ve Tevekkül
 
[Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...]




Bir maksadın ele geçmesi için öteden beri bilinen çareler, tedbirler , yollar ne ise onları uygulamak gerekir. Çünkü Allah (cc), bu alemde herşeyin , her hadisenin meydana gelmesini bir takım sebeplerin ve çarelerin tatbik edilmesine bağlamıştır.
Buna '' tesbib hikmeti '' denir..
Yani birşeyin yaratılması , bir isteğin verilmesi, onunla ilgili sebeplerin meydana gelişinden sonra gerçekleşir.
Allah'ın adaleti bu şekilde devam etmektedir....
Tevekkül demek, vazifesi , yapılacak işi, görevi Allah'a havale etmek değil, netice hakkındaki emri ve kararı O'na bırakmak demektir...





Alıntı...


SAAT: 01:51

vBulletin® Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.

User Alert System provided by Advanced User Tagging v3.2.6 (Lite) - vBulletin Mods & Addons Copyright © 2024 DragonByte Technologies Ltd.


1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234 235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260 261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286 287 288 289 290 291 292 293 294 295 296 297 298 299 300 301 302 303 304 305 306