Medineweb Forum/Huzur Adresi

Medineweb Forum/Huzur Adresi (https://www.forum.medineweb.net/)
-   Tasavvuf-Tarikat (https://www.forum.medineweb.net/647-tasavvuf-tarikat)
-   -   gerçek dostluğa nazire (https://www.forum.medineweb.net/tasavvuf-tarikat/5639-gercek-dostluga-nazire.html)

CaferTayar 26 Ağustos 2008 23:34

gerçek dostluğa nazire
 




İnsan kendisine iyi bir arkadaş bulabilir.
Vefalı bir eş ve iyi bir iş de bulabilir.
Hatta, gökte aradığını yerde bulanlar bile vardır.
Ama hakîkî bir dost bulmak o kadar kolay değildir.
Önce gönüller üzerine dostluk köprüsü kurmak gerekir.
Ancak böyle bir köprüyü inşa edenler
ve bu köprüden geçenler hakîkî dostlara kavuşabilirler.
Dostluk köprüsünden geçmek için ise,
insanın önce kendisinden geçmesi gerekir.
Dostluk köprüleri,
sağlam temeller ve şirin kemerler üzerine bina edilir.
Bu köprülerin taşları cefa ile yontulmuş,
harcı vefa ile yoğrulmuştur.
Diğer köprülerin en az iki ayağı varken,
dostluk köprüleri tek ayak üzerinde bile durabilirler.
Yani karşı taraftan bir destek ve çıkar beklentisi yoktur.
Dostların sevgisi de, şefkati de,
ilgisi ve ikramı da karşılıksızdır
Bu köprülerin altından çok sular,
üstünden uzun yıllar geçse de,
onlar yıpranmaz ve yıkılmazlar.
Böyle bir köprü inşa etmek zahmetli olduğu için
hakikî bir dost bulmak da zordur.
Aşık Veysel, “
Dost dost diye nicesine sarıldım” diyor.
Ama hiçbirisinde bir vefa bulamadığı için
toprağın kucağına dönüyor.
Çilenin, cefanın, sadakatin ve şefkatin sembolü olan
kara toprağı dost olarak kabul ediyor.
Bir başka âşık,
ömür boyu bir dost bulamadığından yakınıyor,
Bir dost bulamadım, gün akşam oldu”
diyerek sazının tellerine dokunuyor.
Mecazî aşkın çöllerinde dolaşanlar,
hakîki bir dost bulamamanın ıztırabını yaşarlar.
Bediüzzaman Hazretlerinin dediği gibi,
böyle âşıkların divanlarını sıksan,
herbirinden hazînâne birer feryat damlar.
Ancak, dostluk köprüsünden geçenler,
Leylâ’yı bırakıp Mevlâ’ya koşanlar
elemsiz lezzete kavuşabilirler.
Hallac-ı Mansur, Allah dostudur.
Dostluk köprüsünden geçerek
Rabbine o kadar yaklaşmış ki,
artık O’nu kendinden,
kendisini de O’ndan sayarak “
Ene’l-Hak” demiştir.
Fakat dost halinden anlamayanlar
velîliği delilik kabul ederek kendisini idam ettiler.
Önce ellerini ve ayaklarını kestiler,
sonra da başını keserek bedenini yaktılar
ve küllerini Dicle Nehrine attılar.
Böylece gerçek bir dost,
dostu için postunu feda etmiş oluyordu.

Mansur idam edilirken,
şeytan karşısına geçer ve şöyle der:
Ben de ene dedim, sen de ene dedin.
Ama ben lânete maruz kaldım,
sen rahmete nail oldun.
Bunun hikmeti nedir?”
Mansur da şu cevabı verir:
Sen ene dedin, kendini ortaya koydun,
ben ene dedim, kendimi ortadan kovdum.”
Demek ki, dost dostta fâni olursa,
dostluk bâki kalıyor.
Sufîlerin “fenâfillah” dedikleri bu olsa gerek.
Dostluk köprüsünden geçebilmek için
bazı şeylerden vazgeçmek gerekiyor.
Mansur, önce ene’sinden,
sonra da kellesinden vazgeçiyor.
Acaba bizler
ebedî ve ezelî dostumuz olan Rabbimiz için
nasıl bir fedakârlık gösteriyoruz?
Meselâ, her sabah dost dâveti olan
ezân-ı Muhammedî’yi işitip de,
bu dâvete icâbet etmek için
uykumuzdan vazgeçebiliyor muyuz?
İçimizdeki öfkeden, kinden,
hased ve husûmetten vazgeçip,
muhabbet yolunu seçebiliyor muyuz?
Allah ve Resûlüne ebedî dost olmak istiyorsak,
gönlümüzün elinden tutup, “
Gel dosta gidelim gönül” diye yollara düşmeliyiz.
Bu yolda kaybedecek vaktimiz yoktur.
Fırsatı kaçırdıktan sonra, “
Geçti dost kervanı” diye sızlanmanın
bir faydası olmayacaktır.



SAAT: 03:34

vBulletin® Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.

User Alert System provided by Advanced User Tagging v3.2.6 (Lite) - vBulletin Mods & Addons Copyright © 2024 DragonByte Technologies Ltd.


1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234 235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260 261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286 287 288 289 290 291 292 293 294 295 296 297 298 299 300 301 302 303 304 305 306